sohbetlerözlü sözleryazarlarmakalelervideolartefsir derslerikavram derslerimedaricus salikin

TABERİ (RH.A)’İN BAKIŞ AÇISIYLA ENBİYA SURESİ 11. VE 20. AYET-İ KERİMELER

TABERİ (RH.A)’İN BAKIŞ AÇISIYLA ENBİYA SURESİ 11. VE 20. AYET-İ KERİMELER
Aralık 19, 2025 09:56
4
A+
A-

11- Şüphesiz, biz, halkı zalim öîan nice ülkeleri helak ettik. Onlardan         ( sonra da başka kavimler yarattık.

12-   Or.’âr, azabımızın şidetini hissedince ondan öyle kaçıyorlardı ki….

13- Onlara: “Hiç kaçmayın, refah içinde yaşayıp şımardığınız yerlere eve evlerinize dönün. Çünkü sorguya çekileceksiniz.” denildi.

(l)Maide Suresi, âyet; 114-115

(2) HÛd Suresi, âyet: 64

(3) Şems Suresi, âyet: 14

Allah teala bu âyetlerde, kendi emirlerini tutmayarak zalim olan kavim­leri nasıl helak ettiğini ve bu kavimlere azabı gelince nasıl kaçmaya çalıştıkla­rın, ancak kaçmalarının kendilerine fayda vermediğini beyan ediyor ve bizlerin bunlardan ibret almamızı işaret ediyor.

14- Vay halimize, “gerçekten biz zalimi er m işiz.” dediler.

O zalimlere Allah’ın azabı gelince suçlu olduklarını itiraf ettiler ve şöye dediler: “Yazıklar olsun bize. Gerçekten bizler, inkâr ederek zalimler olmuşuz.”

15- Biz, kendilerini biçilmiş ekine döndürüp ocaklarını söndürünceye kadar onlar bu pişmanlıklarını tekrar edip durdular.

Helake uğrayan zalimlerin, kendilerini kınamaktan başka çıkar yollan kalmamıştı. Kendilerini kınamaları, azabı onlardan uzaklaştırmamıştı. Zira azap geldikten sonra artık tevbenin fayda etmeyeceği şüphesizdir.

16- Biz, göğü, yeri ve aralanndakiieri oyun oynarcasına yaratmadık.

Ey insanlar, biz, göğü, ve yeri her ikisinin arasında bulunan varlıkları, ibret almanız için, Allah’ın varlığına ve benzeri bulunmadığına delil olmaları için yarattık. Biz onlan boşu boşuna yaratmadık. O halde onlara bakıp onları yaratana kulluk edin.

17- Eğer biz, kendimize eğlence edinmek isteseydik, nezdimizden bir eğlence edinirdik. Fakat biz bunu yapmadık.

Eğer biz, çocuk ve eş gibi eğlenceler edinecek olsaydık, bunları kendi nezdimizden edinirdik. Bunu kimseye bildirmeye ihtiyacımız da yoktur. Fakat böyle yapmamız bizim şanımıza yakışmaz ve bunu hiçbir zaman yapmayız.

18- Bilakis biz, hakkı bâtıla çarparız da hak, bâtılın beynini parçalar. Böylece bâtılın canı çıkar. Ey kâfirler, Allah’a yakıştırdığınız vasıflardan dolayı vay halinize.

Biz, oyun ve eğlence edinmeyiz. Biz katımızdan, hak olan kitabı gönderir onunla inkarcılığı yok ederiz. Böylece Kur’an, inkarcılığın beynini dağıtır ve onu yokluğa mahkûm eder.

Ey kâfirler, Allah’a eş ve çocuk isnad ederek, onu layık olmadığı sıfatlar­la sıfatlandırmanız sebebiyle vay halinize. O sizi, bu yaptığınızdan dolayı mu-talka cezalandıracaktır.

19- Göklerde ve yerde ne varsa Allah’ındır! Onun nezdindekiler ona ibadet etmekte ne büyüklenirler, ne de bezginlik gösterirler.

20- Onlar gece gündüz Allahi teşbih ederler. Hiç ara vermezler.

Allah Teala, bu âyet-i Kerime’de, göklerde ve yerde bulunan varlıkların hükümranlığının kendisine ait olduğunu, katında bulunan Meleklerin, ona iba­detten geri durmadıklarını beyan ediyor ve kendisini, lâyık olmadığı sıfatlarla sifatlayan kâfirlere cevap veriyor.

Allahm nasıl eşi ve çocuğu olabilir, ki, her şey onun mülküdür ve ona kul­luk eder. O halde Allah’ın, eş ve çocuk edinmeye ihtiyacı var mıdır? Oun katın­da bulunan Melekler hiç ara vermeden onu teşbih ederler.

Abdullah b.Hars, Kâ’b b.el-Ahbar’a: “Onlar hiç ara vereden, gece gündüz rablerini teşbih ederler” âyetinden neyin kastedildiğini sorarak şöyle demiştir: “Vazife yapmaları veya belli amelleri onları meşgul etmez mi?” Kâ’b şu cevabı vermiştir: “Ey kardeşimin oğlu, bizim için nefes alıp vermek ne ise Allah katın­da bulunan Melekler gibi varlıkların teşbih etmeleri de Öyledir. Bizler yeriz, içe­riz, yatarız, kalkarız, geliriz, gideriz. Bu hareketler nefes almamıza mâni olmaz­lar. Meleklerin diğer vazifeleri ifa etmeleri, Allah’ı devamlı olarak teşbih etme­lerine mâni değildir.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.