EBU’L A’LÂ MEVDUDİ’NİN BAKIŞ AÇISIYLA HACC SURESİ 18. VE 23. AYETLER ARASI
BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM
Hamd kendisinden başka ilah olmayan, mutlak manada tek güç ve kudret sahibi olan Allah’a mahsustur. Salat ve selam tüm peygamberlerin ve onları takip eden tabilerinin üzerine olsun.
18- Görmedin mi ki, gerçekten, göklerde ve yerde olanlar,(30) -(31) güneş, ay, yıldızlar, dağlar, ağaçlar, hayvanlar ve insanlardan birçoğu(32) Allah’a secde etmektedirler. Birçoğu üzerinde de azab hak olmuştur.(33) Allah kimi aşağılık kılarsa, artık onun için bir yüceltici yoktur.(34) Hiç şüphesiz Allah, dilediğini yapar.(35)
19- İşte bunlar çekişen iki gruptur,(36) Rableri konusunda çekiştiler. İşte o küfre sapanlar, onlar için ateşten elbiseler biçilmiştir;(37) başları üstünden de kaynar su dökülür.
20- Bununla karınları içinde olanlar ve derileri eritilmiş olur.
21- Onlar için demirden kamçılar vardır.
22- Ne zaman ordan, sarsıcı-üzüntüden çıkmak isterlerse, oraya geri çevrilirler ve (onlara:) “Yakıcı azabı tadın” (denir) .
23- Hiç şüphesiz Allah, iman edenleri ve salih amellerde bulunanları altından ırmaklar akan cennetlere sokar, orada altından bileziklerle ve incilerle süslenirler;(38) ordaki elbiseleri de ipektir.
AÇIKLAMA
30. Bkz. Ra’d an: 24-25 ve Nahl an: 41-42.
31. Yani, “Melekler, yıldızlar, gezegenler vs. ve evrenin diğer bölümlerinde varolan diğer tüm yaratıklar, ister insan gibi seçme özgürlüğü ve akla sahip olsun, isterse hayvanlar, bitkiler, katı madde, hava ve ışık gibi iradesiz varlıklar olsun”
32. Yani, “İnsanların çoğu zoraki değil isteyerek Allah’a secde ederler. Diğer taraftan evrendeki diğer herşeyle birlikte zorunlu olarak O’na secde edenler de vardır. Fakat onlar cezayi haketmişlerdir, çünkü onlar hayatın itaat ve isyan etmekte serbest bırakıldıkları alanlarında Allah’a itaatı kabul etmemişlerdir.”
33. Yani, gerçi nihai Hüküm kıyamet gününde verilecektir, fakat keskin bir göz bugün bile “üzerlerine azap hak olanlar”ı görebilir. Mesela, apaçık bir Kitap olan Tabiat’ın sunduğu mesajları ve peygamberlerin getirdiği mesajları reddeden, kendi icat ettiği şeylere iman eden ve bunlar hakkında gerçek müminlerle tartışan bir kimsenin kendisi, bu dünyada iken büyük bir hata içinde olduğunun apaçık bir göstergesidir.
34. Bu ayette geçen “hor kılınmak” ve “kerem” sahibi olmak, Hakkı kabul etmek veya reddetmek anlamlarında kullanılmıştır. Apaçık ayetleri görmeyen kimsenin hor ve zelil olacağı meydandadır. Çünkü Allah onun dilediğini ve çabaladığını elde etmesine izin vermiştir. Allah kime de Hakkı kabul etme şerefini ikram etmemişse, kimse onu bu nimete ulaştıramaz.
35. Burada secde yapmak, bütün fakihlerin ittifakı üzerine vaciptir. Ayrıntılı açıklama için bkz. A’raf an: 157.
36. Burada, Allah hakkında tartışanlar sayılarının çok büyük olmasına rağmen iki ana gruba ayrılmışlardır:
1) Peygamberlerin davetine inanan ve hak dine tabi olanlar.
2) Daveti reddeden ve aralarında sayısız fark ve ihtilaflar olmasına rağmen hepsi küfür olan çeşitli yollara sapanlar.
37. Bkz. İbrahim: 50 ve an: 58.
38. Burada, onların Kur’an’ın indirildiği dönemde altın ve kıymetli taşlardan yapılan takılar kullanan krallar ve zenginler gibi ağırlanacakları gösterilmek istenmektedir.