sohbetlerözlü sözleryazarlarmakalelervideolartefsir derslerikavram derslerimedaricus salikin

SEYYİD KUTUB’UN (RH.A.) BAKIŞ AÇISIYLA NAHL SURESİ 97. AYET

SEYYİD KUTUB’UN (RH.A.) BAKIŞ AÇISIYLA NAHL SURESİ 97. AYET
16.09.2021
964
A+
A-

BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM

Hamd kendisinden başka ilah olmayan, mutlak manada tek güç ve kudret sahibi olan Allah’a mahsustur. Salat ve selam tüm peygamberlerin ve onları takip eden tabilerinin üzerine olsun.

ERKEK VE KADIN HAKLARI

97- İman etmiş olan hangi erkek ya da kadın, eğer iyi amel işlerse, ona dünyada mutlu bir hayat yaşatırız, böylelerini ahirette de yaptıkları iyiliklerin en güzel karşılığı ile ödüllendiririz.

İşte bu ayeti kerimeden şu genel ilkeler tespit edilmiş oluyor.

1- İş ve mükafat konusunda Allah ile ilişkilerinde, bağlantılarında, Allah

katındaki mükafatlandırılmalarında kadın-erkek arasında hiçbir ayırım yoktur. İki cins de eşit haklara sahiptir. Arap gramerinde “Men” kavramı genel olarak ifade edildiğinde, kadın ve erkeği kapsamasına rağmen burada özellikle daha detaylı açıklamalara gidiliyor ki, bu gerçeği daha net bir şekilde ortaya koysun: “İster kadın, ister erkek olsun.”

Ve bu gerçek cahiliyenin kadın hakkındaki yanlış düşüncelerinin, toplumun onu yüzkarası olarak gördüğünün, insanların kendilerine bir kız çocuğu müjdelendiğinde, bunu kötü bir haber olarak değerlendirip, üzüntü, keder, utanma ve yüzkarası olma nedenleriyle toplumdan gizlendiklerini bildiren bir zamanda ele alınmaktadır!

2- İyi işlerin sağlam bir temele dayanmaları kaçınılmazdır. Bu temel Allah’a imandır. “Mü’min olarak” Bu temel olmadan bina yapmak mümkün değildir. Bu bağ olmadan parçaların bütünü oluşturmaları beklenemez. Yoksa bütün çabalar fırtınalı bir günde şiddetli rüzgârın önündeki kül gibi darmadağın olacaklardır. İnanç sistemi bütün bağların kendisine dayandığı temel eksendir. Yoksa her şey bozulur gider. İyi işlere yön veren ve hedef belirleyen inanç sistemidir. Ancak bu inançla iyilik, sağlam bir temele dayanır. Kökleşir ve sağlamlaşır. İhtiraslara, arzu ve isteklere göre yön belirlemez, geçici hal almaz ve hemencecik sarsılmaz.

3- İman ile birlikte iyi işler yapmanın karşılığı,bu yeryüzünde güzel bir hayat yaşamaktır. Bu hayatın ille de bolluk, bereket ve mali servet ile olması şart değildir. Bu imkânlarla güzel bir hayat yaşanabileceği gibi, bunlar olmadan da güzel bir hayat yaşanabilir. Hayatta, yaşamı güzelleştiren malın dışında pek çok’ şeyler de vardır ki, bunlar da güzel bir yaşam için yeterlidir. Allah’a bağlanmak, O’na güvenmek, O’nun koruması, muhafazası ve rızasına bütünüyle bağlanmak, güzel bir hayatın bazı şartları içinde yeralır. Aynı şekilde sağlık, huzur, hoşnutluk, bereket, aile yuvasının huzuru ve kalplerin sevgisi de bunlar arasında yeralır. Yapılan güzel işlere sevinmek bunun vicdanlardaki etkileri ve hayattaki etkileri de hayatı güzelleştiren etkenler arasındadır. Mal ise, bu güzel hayata etki eden unsurlardan sadece bir tanesidir. Kalp Allah katındaki daha önemli daha temiz ve daha kalıcı şeylere bağlandığında, bu dünya malının az bir miktarı onun için yeterli olacaktır.

4- Dünyada güzel bir hayat yaşamak, ahiretteki güzel hayatın azalmasına neden olmaz.

5- Ahiretteki mükafat mü’minlerin dünyada işledikleri en güzel amel üzerinden verilir. Bu da yüce Allah’ın onların günahlarını bağışlamasını ifade eder. Allah’ın mükafatı ne güzeldir!..

Daha sonra surenin akışı içinde, Kur’an’ın özelliklerinden ve Kur’an okumanın adabından ayrıca müşriklerin ona ilişkin görüşlerinden bir nebze söz ediliyor:

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.