sohbetlerözlü sözleryazarlarmakalelervideolartefsir derslerikavram derslerimedaricus salikin

NEFİS TEZKİYESİ

02.10.2021
1.150
A+
A-

BİSMİLLAHİRRAHİRRAHİM

Sonsuz Hamd Alemlerin Rabbi olan Allah c.c., Salat ve Selam Allah’ın Rasulu s.a.v’e aline, ashabına ve tüm müminlerin üzerine olsun

Tezkiye; Zekat kelimesinin aslı olan zeka fiilinden gelir. Zeka, sözlükte temizlik, parlaklık artıp büyümek manasında nema, faiz ve bereket anlamına gelir. Tezkiye ise temizlenmek, geliştirmek, büyütmek, feizlenmek demektir. Aynı kökten gelen, zekat Allah’ın bereketlendirmesinden meydana gelen nema’dır, artıştır, temizliktir. Zekat aynı zamanda zengin Müslümanların Allah’ın hakkı olarak fakirler için ayırdıkları paydır. Bununla onlar mallarının bereketinin artmasını isterler yada zekat ibadetiyle nefislerini tezkiye etmeyi, temizlemeyi arzu eder.

Tezkiye kavram olarak nefsini temizlemek onu şirk, günah, nifak, reciz, cehalat ve kötü duygulardan temizlenmek ve ona itaati ve takmayı öğretmek demektir. Allah c.c. nefsi insana ayit iç benliği düzene koydu ve ona hem takvasını hemde isyan etmesini öğretti. Nefis isyan veya itaat edecek edebilecek bir yapıda yaratıldı. Allah c.c. bunun yanında neyin doğru neyin yanlış olduğunu rüşt ve sapıklık yollarını gösterdi. İnsan nasıl hareket ederse doğru yola gider, nasıl inanır ve nasıl yaşarsa sapıtır zarara uğrar ve hepsini göstermiştir. İnsanlara bunları açıklayacak elçilerle beraber apaçık beyyinler, belgeler ve İlah kitaplar göndermiştir. İnsanları mutlak anlamda yalnızca Allah c.c. tezkiye edebilir. Çünkü mutlak yaratıcı yalnız odur. Nefsin hangi yolla ve nasıl tezkiye edileceğini ancak o bilir. Rabbimiz bildirdiği tezkiye yollarına uymayarak kendini temize çıkaranlar bir anlamda kendilerini üstün görenler yanılıyorlar. ‘’Nefislerini tezkiye edenleri görmedinmi hayır Allah dilediğini tezkiye eder arındırır. Onlar bir hurma çekirdeğindeki ince bir iplik kadar haksızlığa uğratılmaz.’’ (Nisa 49)

Allah c.c. insanları tezkiye etmesine aracı olanlar şerefli elçilerdir. Onlar Rabbimizi bildirdiği emir ve hikmetlerle insanların nefislerini her türlü İslam dışı şeylerden temizlerler. Öyleki ‘’İçinizden size ayetlerimizi okuyacak, sizi tezkiye edecek, size kitabı ve hikmeti öğretecek ve size bilmediklerinizi öğretecek peygamberler öğretir. (Bakara 151) ‘’İnsanlardan kim nefsini tezkiye ederse bu kendi lehinedir, bunun kazancı kendisinindir. (Fatır 18). ‘’Nefislerini teskiye edip arınanlar için öldükten sonra şüphesiz adn cennetleri vardır. Onlar orada temelli kalacaklardır. (Taha 76) Görüldüğü gibi tezkiye Kur’an’n bir emri ve ibadet eylemidir. Nefis tezkiyesi başlıca üç anlamda kullanılmaktadır.

1-) Onu kirtletecek her türlü küfür, cehalet yanlış inançlar, kötü duygular, kötü huylardan temizlenmek.

2-) Bu gibi kötü şeylerden temizlendikten sonra; Ona iman, irfan, güzel ahlak, iyilik duygusu, takva gibi iyi şeyleri aşılayayıp çevresine hayır ve bereket yayacak duruma getirmek.

3-) Nefsin Temiz olduğuna gerekli feyzi alıp gelişmiş olduğu hükmetmek ve onu hep temize çıkarmamak nefsi temize çıkartmak yanlıştır. Yaptığı amelin sonucunu bilmeden nefsi temize çıkartmak bir böbürlenme ve gurura kapılmaktır.

Nefsinizi tezkiye etmeyin, temize çıkartmayın. ‘’Allah takva sahibini (günahlardan korunanı) daha iyi bilir. (Necm 32) Takva sahibi olmadan Allah’ın emir ve yasaklarını yerine getirmeden kalbim temiz diyenlerin yanlış yaptıkları açıkça görülmektedir. Nefsi temizleyip kurtuluşa ermek şüphesiz fücuru terkedip takvaya sarılmakla mümkün olur. Peygamberimiz s.a.v şöyle dua ederdi. ‘’Allah’ım benim nefsime takvasını ver ve onu temizle sen onu temizleyenlerin en hayırlısısın. Sen onun velisi ve mevlasısın. (Müslim)

Takva sahibi müminler nefislerini şirkle, isyanla, kötü ahlak ve kötü düşüncelerle cahilikle ve yüz kızartıcı hatalarla kirtletmezler. İslamın açık ölçülerine uyanlar, Allah’ın koyduğu sınırlara dikkat edenler helal’i bilir, haramdan uzaklaşırlar. Şüphesiz temiz bir kalbe sahip olurlar. Bu nefis tezkiyesidir. Müminler İslam’ın kötü dediği ve haram saydığı şeyleri yanılma ve hata etme sonucu yaparlarsa bütün bunlara Tevbe ederler. Pişman olurlar, İtaat ve dua ile nefislerini arındırırlar.

Nefs,ii arındırmanın yolu, Allah c.c.’ın kitabını anlayıp, yaşamaktan geçer. Allah’a itaat etmeyip, benim kalbim temiz diyenleri Allah’a itaat’e itmeyen bir kalbin ne kadar temiz olabileceğini tekrardan düşünmeleri gerekir. Çünkü kalbin, gerçekten temiz oluşu azalara yansıyacak bir hakikattir. ‘’Vucutta bir et parçası vardır. O iyi olunca tüm vücut iyi olur, o kötü olursa tüm vücut kötü olur. Dikkat edin o kalptir.’’ Rabbim vahiyle nefislerimizi bizlere arındırmayı nasip etsin.

VELHAMDULİLLAHİRRABBİLALEMİN

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.