Hamd Alemlerin Rabbi olan Allah c.c. olsun. Salat ve selam ise Peygamber efendimiz Hz. Muhammed s.a.v’e onun ehli beytine ashabına ve Müslümanların üzerine olsun İnşallah.
Hani bir zamanlar sizden misak (sağlam bir söz) almıştık. Turu üstünüze kaldırıp demiştik ki; size verdiğimiz (kitaba) kuvvetle tutunun ve içindekilerden, gafil olmayın onları düşünün umulurki korunursunuz. (Bakara 63)
Sonra verdiğimiz sözün arkasından yüz çevirdiniz. Eğer üzerinizde Allah’ın lütfu ve rahmeti olmasaydı heralde zarara uğrayanlardan olurdunuz. (Bakara 64)
İçinizden cumartesi günü yasağını çiğneyenleri elbette bilirsiniz. İşte bundan dolayı onlara aşağılık maymunlar olun! Dedik. (Bakara 65)
Bu ibret dolu cezayı öncekilerde ve sonrakilerde bir ders korunacaklara da bir nasihat bir öğüt yaptık. (Bakara 66)
Allah c.c. bu ayetlerde bilrdiği üzere İsrailoğullarının ne kadar ciddiyetsiz, alacı, nankör kafasına buyruk yaşayan v.s bir topluluk olduğunu bizlere haber veriyor.
İsrailoğullarından, Hz. Musa söz alırken Allah c.c. tur dağını onların tepelerine kaldırdığı sırada söz verdiklerini bize haber veriyor. Düşünelim bu nasıl olabilir.
Örnek verecek olursak bir adamı kendi evinin içerisindeyken deprem olduğunu bu kişinin etkilenmesi korkması Allah c.c. olan yakınlığının artmasını bekleriz normal olarak.
Ama başka birisini düşünün tam evine girecekken koca bir binanın o kişinin gözü önünde tepesine kaldırıldığını ve yaşarken Allah c.c. tek İlah tek Rab olarak kabul edecekmisin diye söz alınsa bu kişi artık yaşarken bu olayı unutmasını nasıl bekleyebiliriz. Gördüğümüz rüyaların dahi etkisinden kolay kolay kurtulamazken bir dağın yada bir binanın altında Allah c.c. söz veriyorsun sensin benim tek İlahım tek Rabbim diyorsun.
İşte İsrailoğulları tur dağı onların tepelerine kaldırılmış bir vaziyette o haldeyken söz verdiler Ama akabinde tekrar eski hayatlarına başı buyruk yaşamaya devam ettiler. Allah c.c. hükümlerinden yüz çevirdiler.
Sonra Yahudiler, Allah’u Teala’dan mıukaddes bir istihbarat günü temenni ettiler. Bunun üzerine Hakk Teala cumartesi gününü onlar için mukaddes bir tatil günü yaptı. O gün hiçbir iş yapmazlardı. Sonra Allah c.c. onları imtihan etmek için cumartesi günleri denizlerde balıkları çoğalttı.
Diğer günlerde ise çok az balık bulunuyordu. Yahudiler bu imtihanı da kazanamadılar önlerine gelmiş bu hazır avı hiç kaçırırlarmıydı? Allah’a verdikleri ahidlerini çiğnemek pahasına da olsa bu hazır avlar feda edilebilirmiydi? İmkansız… Yahudi tabiatından böyle bir hareket beklenemezdi.
Ve nihayet İlahi hududu çiğneyerek cumartesi günü Allah’ın emirlerini ihlal ettiler. Tekrar sapıklıklarına döndüler.
Cumartesi günü balıkları bir birikinti suya kapatıp, su ile deniz arasına bir sed çektiler ve güya o gün avlanmadılar. Ertesi gün koşup birikinti suda toplanmış olan balıkların üstüne üşüştüler. Ve kendilerinin cumartesi yasağına uyduklarını söylediler. İşte biz onlara aşağılık maymunlara dönüşün dedik.
Allah c.c. verdikleri sözden dönmelerinden dolayı cezaya müstahak oldular.
Evet bu cumartesi yasağını çiğneyen İsrailoğullarının haliydi Allah c.c. ibret alalım diye bizlere bunu kitabında bildirdi haber verdi. Acaba ibret aldıkmı kendimize der çıkardıkmı, Allah c.c. verdiğimiz sözü hatırladıkmı çok şaşırdım. İlk defa duydum deyip bu kıssayı hayatımıza hiçbir feyda sağlamadan çıkardıkmı?
Öyle ya onlar İsrailoğulları bize söylemiyor ayet!
Bugün belki bir yasağı anlattık, peki bizler bugün içerisinde kaç yasağı ihlal ettik, kaç tane ayet duyunca ciddiyetsiz alaycı davrandık bi düşünmek gerek.
Köpeğe dahi bir kere vursan, yada aç bıraksan bunu kendisine eğitim olarak alır senin sözünden çıkmaz sadık olur.
Allah c.c. insanoğluna o kadar ibret olayları kitabından haber verir, onu verdiği sözden dolayu imtihana tabi tutar ama insan da sürekli bir ciddiyetsizlik ayetleri hafife alma alaycı başı buyruj yaşamadan vazgeçememe karekteri yatmakta, acaba insan bu derim yattığı uykudan Allah muhafaza olsun aşapılık maymunlara dönüşün emri gelincemi uyunacaktı.
Bu ibret dolu cezayı öncekilere ve sonrakilere bir ders, korunacaklara da bir nasihat bir öğüt yaptık.
Nasihatı öğütü aldıkmı yoksa halen daha kalplerimizde bir hastalık hayatlarımızda Allah c.c. emirlerine karşı nankörlük mü var?
Rabbin kendisine hakkıyla kulluk eden nasihatlere kulak verenlerden bizleri eylesin İnşallah. (AMİN)