Allah(cc)’nun El-Vâris Sıfatı
Varis: kökünden türeyen ism-i faildir, mastarı “versen” olarak gelir. Kelime olarak; varis olmak, alim olmak, kalıcı olmak ve kitabı korumak gibi manalara gelir.
Yüce Allah’ın sıfatı olarak el-Varis; gökler ve yeri yaratıp yok ettikten sonra da varis olanı daimi ve baki olan, her şey kendine dönen, ölümsüz olan, her şey kendisinin olup, kimini kimine varis kılan, her şeyden sonra da var olan ve varlığı hiçbir şeye bağlı olmayandır.
Allahu Teala’nın el-Varis ism-i şerifi bazen kendisi için bazen de kullan içinde kullanılmıştır. Allah ( c.c) için “varisun ve varisin” şeklinde kullanılmaktadır. Bunlardan iki tanesini okuyalım.
وَإنَّا لَنَحْنُ نُحْيِي وَنُمِيتُ وَنَحْنُ الْوَارِثُونَ
Hiç şüphesiz biz diriltir, biz öldürürüz ve biz (her şeye gerçek) varisleriz. (Hicr Suresi: 23)
Mülk Allab’ındır, mülkünde dilediği kadar dilediği kullarına tasarruf eder, insanlar birbirine mirasçı olduktan sonra nihayet bulur. Sonunda mülk sadece O’nundur ve O’na kalacaktır.
Yüce Allah’ın Varis olması kulların birbirine varis olması gibi değildir. Bilhassa insanlar arasındaki veraset bir nesilden bir nesile (miras hukukunun tahakkuk ettiği yakınlarına) mal, mülk veya bir servet kaldığı gibi varis olunabilir. Fakat Allah’ın Varis olması asla böyle değildir, zaten bütün mülk O’nundur. Bu mülkü insanlara veren de onlardan alan da O’dur.
وَكَمْ أَهْلَكْنَا مِن قَرْيَةٍ بَطِرَتْ مَعِيشَتَهَا فَتِلْكَ مَسَاكِنُهُمْ لَمْ تُسْكَن مِّن بَعْدِهِمْ إِلَّا قَلِيلًا وَكُنَّا نَحْنُ الْوَارِثِينَ
Biz nimetler içinde şımaran nice memleket halkını helak etmişizdir. İşte kendilerinden sonra içlerinde pek az oturulmuş yurtları! (O yurtlara) biz varis olduk, biz.( Kasas Suresi:58)
Diğer bir manayla varis; başkasının gitmesi ya da ölmesinden sonra geriye kalan yakınının onun terekesine sahip olmasıdır. Bütün mahlukattan sonra baki kalan ve yine tasarruf yetkisi kendisinde olan tek varlık Allah (c.c)’tır. Zira Allahu Teala yerde ve gökte bulunan bütün mahlukatı yaratıp onlara bir hayat süresi verdikten sonra tekrar o nizamı yok ederek tasarruf yetkisini elinde bulundurup yeniden yaratırken de onlara “Bu gün mülk kimindir(Mümin Suresi: 16)” diye sorarak onlardan akıl sahibi olanlar bizzat duruma vakıf oldukları halde Yüce Allah’a ait olduğunu itiraf ederler. Evet bütün mahlukatın varlığı O’ndandır ve O’na bağlıdır. Allah’ın varlığı ise hiçbir şeye bağlı değildir.
Yüce Allah’ın el-Varis ismiyle ilgili olarak okuduğumuz ayeti kerimelerden sonra aynı isimle alakalı olan bir hadisi şerif okuyalım.
Übey İbnu Ka’b (radıyallahu anh) anlatıyor: “Müşrikler, Hz. Peygamber (aleyhissalatu vesselam)’e: “Rabbini bize tavsif et (tanıt)!” dediler. Bunun üzerine İhlas süresi indi. “De ki: O, Allah’dır, bir tekdir. O Allah’tır, sameddir (hiçbir şeye muhtaç değil, her şey O’na muhtaç). Doğurmamıştır, doğurulmamıştır. Hiçbir şey O’nun dengi (ve benzeri) değildir. “( İhlas Suresi: 1-4)
Übey (radıyallahu anlı) bu surede geçen bazı tabirleri şöyle açıkladı: “Samed, doğurmayan ve doğurulmayan demektir, çünkü doğan her şey mutlaka ölecektir. Ölen her şeye varis olunacaktır. Allah ise ne ölür, ne de O’na varis olunur.”
“Hiçbir şey O’nun dengi (ve benzeri) değildir” ayeti de O’na bir benzer, bir denk olmadığını, Allah’a benzeyen hiçbir şey bulunmadığını ifade eder. “( Tirmizi, Tefsir, İhlas, 3361, 3362)
Yüce Allah varis olduğu gibi kullarından dilediğini dilediğine varis kılar. Bu yeryüzün de olduğu gibi ahirette de milinin kullarını cennetin varisleri kılacaktır. Şu kadar var ki, cennette kulların ölüp birbirine varis olması yoktur. Her kim cennete girmişse onlar cennetin kalıcı varisleridir.
Fahruddin Razi bu isim hakkında der ki:
“Şunu bil ki, varlığı mümkün olan bütün varlıkların maliki ve sahibi Allah’tır. Fakat Allah kerem ve ihsan sahibi oluşu nedeniyle, bazı eşyayı geçici olarak kullarının mülkiyetine vermiştir. insanlar ölümlü Allah ise Bôki’dir. Bu yüzden insanlar öldüklerinde sahip oldukları eşyalar, ilk sahibi olan Allah’a kalır. Allah’ın Varis olmasından maksat işte budur.”( Fahruddin erRfızi, şerhi esmail husna s. 337)
Allah’ın el-Varis ism-i şerifini bilen kimse mülkün gerçek sahibinin Allah olduğunu bilir. Dünyada kendisi nasıl birilerine varis olmuşsa, birilerinin de kendisine varis olacağım düşünür. Ama asıl maksadın dünyalık imkanları sevap kazanmaya ve bilhassa Allah’ın rızasını kazanıp cennetin varislerinden olmayı arzu eder.