SEYYİD KUTUB’UN (RH.A.) BAKIŞ AÇISIYLA SECDE SURESİ 28. VE 30. AYETLER
BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM
Hamd kendisinden başka ilah olmayan, mutlak manada tek güç ve kudret sahibi olan Allah(Celle Celaluhu)’a mahsustur. Salat ve selam tüm peygamberlerin ve onları takip eden tabilerinin üzerine olsun.
28- “Doğru söylüyorsanız bu fetih ne zaman?” diyorlar.
29- De ki; “Fetih günü gelince inkâr edenlere, o zaman inanmaları fayda vermez ve kendilerine mühlet de verilmez. “
30- Sen onlardan yüz çevir ve bekle, zaten onlar da beklemektedirler.
Ayetin orijinalinde geçen “fetih” iki grup arasındaki görüş ve inanç ayrılığını bir çözüme bağlama, yüce Allah’ın azabı bir süre erteleme hususunda önceden tasarladığı hikmetten habersiz olarak yakın bir zamanda gerçekleşmemesine aldandıkları tehdidin, gerçekleşmesi anlamındadır. Yüce Allah’ın bir hikmete göre belirlediği bu süre onların istediği ile ertelenmez, öne alınmaz. Ayrıca onlar bu azabı başlarından savamazlar ve kesinlikle ondan kurtulamazlar.
“De ki; Fetih günü gelince inkâr edenlere, o zaman inanmaları fayda vermez ve kendilerine mühlet de verilmez.”
Bugünün, yüce Allah’ın kâfirliklerini sürdürürlerken onları suçüstü yakaladığı, bundan sonra kendilerine mühlet tanımadığı ve bundan sonra inanmalarının fayda vermediği dünya hayatındaki bir gün olması ile mühlet isteyip de isteklerinin yerine getirilmediği ahiretteki gün olması fark etmez.
Bu cevap eklemleri birbirinden koparacak kadar etkiliyor, kalpleri tiril-tiril titretiyor… Bunun ardından surenin son mesajı geliyor.
“Sen onlardan yüz çevir ve bekle, zaten onlar da beklemektedirler.” Bu ifadenin geri planında peygamberin onların işinden elini çekmesinden, onları kaçınılmaz akibetleri ile başbaşa bırakmasından sonra beklemenin akibetine ilişkin gizli bir tehdit vardır.
Bu gezintilerden, işaretlerden, sahne ve etkenlerden, insan kalbini her yönden saran, tüm yolları kapatan çeşitli mesajlardan sonra bu sure işte bu derin etkili mesajla sona eriyor.
SECDE SURESİNİN SONU