• En-Nasir

Nasır-Nasir: Nasır; kökünden türeyen ism-i fail, “nasir” olursa feilun vezninde mübalağa manası içeren bir ism-i faildir mastan “nasren” olur, arap dilinde genelde “nusret” olarak kullanılır. Kelime olarak en-Nasır; yardım etmek, kurtarmak, muvaffak kılmak, zafer vermek, kuvvetlendirmek, devamlı yardım etmek, korumak, savunmak, desteklemek, başarılı olmak, hazırlık yapmak, gayret etmek, dayanmak, direnmek ve imdada yetişmek gibi manalara gelir.

Yüce Allah’ın sıfatı olarak en-Nasir; kullarına sınırsız yardım eden, zafer veren, kurtaran, onlara güç verip takviye eden, hulasa çok çok ve sürekli yardım edendir.

Kur’an-ı Kerimde bu sıfat, bazen Allah (c.c) için bazen de kullar için ifade olunmuştur. Allah için bir ayet-i kerimede ism-i fail vezninde Nasır (Ali imran Süresi;150), 13 ayet-i kerimede de Nasir (mübalağa manası içeren ism-i fail) vezninde geçmektedir. Bunlardan iki tanesini okuyalım;

إِنَّ اللّهَ لَهُ مُلْكُ السَّمَاوَاتِ وَالأَرْضِ يُحْيِي وَيُمِيتُ وَمَا لَكُم مِّن دُونِ اللّهِ مِن وَلِيٍّ وَلاَ نَصِيرٍ

Şüphesiz göklerin ve yerin hükümranlığı yalnız Allah’ındır. O, diriltir ve öldürür. Sizin için Allah’tan başka ne bir dost, ne de bir yardımcı vardır.( Tevbe Suresi: 116)

Yüce Allah’ın en-Nasir ism-i şerifi bir manada da; dostunu yardımsız bırakmayan, O’nu başkasına teslim etmeyen ve kendisine güveneni devamlı emniyette tutan demektir. Bununla her Müslüman Allah’a güvenip, mutlak manada yardım ve zaferin Allah’tan geldiğine inanmak zorundadır. Allah’ın yardımının çeşitli hikmetleri

vardır. Bazen dinine yardım edenleri, dinin hakimiyyeti ve Müslümanların izzeti için yardım eder. Bazen zalim ve kafirlerin zulüm ve tuğyanlarını iptal etmek için müminlere yardım eder. Bazen kullarının kendisine ibadet etmeye ve devamlı anmaya teşvik etmek için yardım eder.

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا إِن تَنصُرُوا اللَّهَ يَنصُرْكُمْ وَيُثَبِّتْ أَقْدَامَكُمْ

Ey iman edenler! Eğer siz Allah’a yardım ederseniz, O da size yardım eder ve ayaklarınızı sağlam bastırır.( Muhammed Suresi: 7)

Allah’ın Nasir sıfatı bazen kulların Allah’a yardım etmeleri kelimeleriyle zikrolunmuştur. Oysa kulların ne sözlerle ne de fiillerle O’na yardım etmesi mümkün değildir. Bu ayet-i Kerime de şu manalar vardır; Allah’ın dini olan İslam’ın hakimiyyeti uğrunda cihad edip onun uygulanması için çalışmak, Allah’ın peygamberine yardım edip, onun getirdiği şeriat ve sünnetinin yaşanması için azami ğayret göstermek ve Allah yolunda mücadele eden müminlere dualarla ve maddi yardımlarla  destek vermek suretiyle Allah’a yardım edilmiş olur.

Okuduğumuz ayet-i kerime de Allah’a izafe edilen “tensurullah” kelimesi Allah ( c.c )’ın dinine, peygamberine ve dostlarına verdiği önemi vurgulamaktadır. Bu aynı zamanda müminler için bir izzettir. Kur’an-ı Kerimin birçok yerinde nasr kelimesi fiil siğasıyla gelmektedir. Bu itibarla en-Nasir ismi Yüce Allah’ın fiili sıfatları arasında da yer almaktadır. Nasir kelimesi bazen zafer anlamına gelmektedir. Zafer ise Mü’minlerin Allah ile gerçek dostluklarının neticesi olarak Yüce Allah’ın yardımına mazhar olmanın bir sonucudur. Zira müminlerin ğalib gelmesine zafer denilir. Kafirlerin savaşı kazanmalarına zafer değil sadece ğalibiyet denilir. Bu nedenle Yüce Allah’ın en-Nasir ismi ile zafer kelimesinin mana yakınlığı anlaşıldığında “Ensarullah” gibi zikredilen kelimelerin manasının inceliği daha iyi anlaşılmış olur.

Yüce Allah’ın en-Nasir ismiyle alakalı olarak okuduğumuz ayet-i kerimelerden sonra aynı mana da bir de hadis-i şerif okuyalım.

İbn Abbas (r.a.)’den rivayete göre, şöyle demiştir; Bir gün Rasülullah (s.a.v.)’in binitinin arkasında idim. Buyurdu ki: “Ey delikanlı! Sana birkaç kelime öğreteceğim: “Allah’ın emir ve yasaklarına iyi dikkat ederek yaşa ki Allah ‘ta seni gözetip kollasın. Allah’ı hiç hatırından çıkarma ki O’nu her an karşında bulasın. İsteyeceğinde Allah’tan iste yardım isteyeceğinde Allah’tan yardım iste, bilmiş ol ki tüm insanlar sana bir konuda fayda vermek için bir araya gelseler ancak Allah ‘ın yazdığı kadarıyla sana faydalı olabilirler. Eğer tüm insanlar sana zarar vermek konusunda birleşip bir araya gelseler ancak Allah’ın sana yazdığı kadarıyla zarar verebilirler. Kader kalemleri kalkmış ve yazılan sahifeler kurumuştur.” Tirmizi: Bu hadis basen sahihtir.( Süneni Tirmizi,2516; Müsnedi Ahmed Bin Hanbel; 2527)

Yüce Allah’ın en-Nasir ism-i şerifi ile zafer kelimesinin irtibatını yukarıda gördüğümüz gibi, bu okuduğumuz hadis-i şerftede istiane ile mana beraberliğini görüyoruz. Mutlak yardım sahibi ancak Allah (cc)’dır. Gaybi yardımlar Allah’tan başkasına ait olamaz. Esasen mahlukatın dahi birbirlerine yardım imkanları yine ancak Allah tarafından verilmiştir. Allah’ın yardım etmediği hiçbir şey, yine hiçbir şeye muktedir olamaz.

Allahu Teala’nın en-Nasir ism-i şerifini bilen müminler her türlü yardımın ancak Allah ‘tan olduğuna inanır ve insanında ancak Allah’ın dinine peygamberine (Şeriatine ve Sünnetine), ve müminlere gücü nispetinde maddi ve manevi olarak yardım etmeye çalışır.