TABERİ (RH.A)’NİN BAKIŞ AÇISIYLA BAKARA SURESİ 37. AYET
BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM
Hamd kendisinden başka ilah olmayan, mutlak manada tek güç ve kudret sahibi olan Allah(Celle Celaluhu)’a mahsustur. Salat ve selam tüm peygamberlerin ve onları takip eden tabilerinin üzerine olsun.
37- Âdem, rabbinden kelimeler aldı. (günahının bağışlanmasını istedi) Allah da tevbesini kabul etti. Şüphesiz ki Allah, tevbeleri çokça kabul edendir, merhamet sahibidir.
Allah Âdeme bir kısım kelimeler telkin etti. Âdem de onları rabbinden alıp kabul etti ve o kelimelerin gerektirdiği gibi amel etti. O kelimeleri söyleyerek ve ifade ettiği hükümleri yerine getirerek rabbine tevbe etti. Allah da Âdemin kabul edip söylediği o kelimelerle pişmanlığını ve tevbesini kabul etti. Allah, tevbeleri çokça kabul eden ve çokça merhamet edendir.
Hz Âdemin, Allah tealadan alarak tevbe etmek için söylediği kelimelerin neler oldukları hakkında çeşitli görüşler zikredilmiştir.
a- Hasan-ı Basri, Mücahid, Katade ve İbn-i Zeyd’den nakledilen bir görüşe göre Hz. Âdemin rabbinden aldığı kelimeler, Allah tealanın, âyette zikrettiği şu kelimelerdir: “Âdem ve zevcesi,, rablerine şöyle yalvardılar” Ey rabbimiz, biz kendimize zulmettik. eğer sen bizi bağışlamaz ve bize acımazsan, şüphesiz hüsrana uğrayanlardan oluruz. Taberi bu görüşün, âyete dayandığından dolayı tercihe şayan olduğunu, bunun dışında zikredilenlerin güvenilen delillere dayanmadıkları için tercih edilemeyeceklerini söylemiştir.
b- Said b. Cübeyr, Abdullah b. Abbasın, Hz. Âdemin rabbinden aldığ bu sözlerin şunlar olduklarını söylediğini beyan etmiştir: “Âdem, ey rabbim, beni sen kendi elinle yaratmadın mı?” demiş Allah da: “Evet” demiştir. Âdem: “Ey rabbim, sen bana ruhundan üflemedin mi.” demiş Allah da: “Evet” demiştir. Âdem: “Sen beni cennetine yerleştirmedin mi? ” demiş Allah da: “Evet” demiştir. Âdem: “Ey rabbim, rahmetin gazabını geçmiş değil midir?” demiş, Allah: “Evet” demiştir. Âdem: “Eğer ben tevbe eder kendimi düzeltirsem sen beni tekrar cennete döndürür müsün?” demiş Allah: “Evet” demiştir. Bu görüş, Katade, Ebuİ Âliye ve Süddiden nakledilmektedir.
Ubeyd b. Umeyr ise, Hz. Âdemin, Allah’tan aldığı sözlerin şunlar olduğunu söylemiştir: Âdem: “Ey rabbim, benim işlemiş olduğum bu hatayı, benim alnıma beni yaratmadan önce sen mi yazdın, yoksa bunu ben kendim mi icad ettim?” dedi. Allah: “bunu, seni yaratmadan önce ben yazdım.” dedi. Adem: “Bunu bana yazdığın gibi tevbemi kabul et ve beni affet.” dedi.
Abdurrahman b. Yezid ise Hz Âdemin, rabbinden aldığı kelimelerin ve tevbe ediş şeklinin şöyle olduğunu söylemiştir: Âdem “Ey Allahım, senden başka hiçbir ilah yoktur. Ben seni hamd ile teşbih ederim. Senden af diler ve sana tevbe ederim. Sen benim tevbemi kabul et. Zira sen, tevbeleri çokça kabul edensin ve çok merhamet sahibisin.” demiştir.
Ayet-i kerimede Allah talanın, Hz Âdemin tevbesini kabul ettiği zikredilmektedir. Kul’un, rabbine tevbe etmesi, Allah’ı gazaplandıran davranışlardan vazgeçip rabbine itaate yönelmesi ve onu razı etmeye çalışmasıdır. Allah tealanın, kulun tevbesini kabul etmesi ise, kul’a tevbe etmeyi nasibetmesi, ona gazap etmekten vaz geçip ondan razı olması, cezalandırmayı bırakıp onu affetmesidir.