sohbetlerözlü sözleryazarlarmakalelervideolartefsir derslerikavram derslerimedaricus salikin

ALLAH (C.C)’I SEVİYOR MUSUN ?

30.05.2019
870
A+
A-

BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM

Hamd âlemlerin Rabbi olan Allah’a mahsustur. Salat ve selam peygamberimiz (s.a.v) in ailesinin ve bütün ahsabının üzerine olsun.

Allah (c.c) ı seviyor musun sorusuna birlikte cevap bulalım inşallah.

Allah (c.c) ı sevmek O’nu bilmeye ve tanımaya bağlıdır. Bilmediğin tanımadığın bir zatı nasıl sevebilirsin ki? Hasan Basri’nin ‘’Rabbini bilen O’nu sever.’’ Sözü ne güzel bir sözdür. Allah (c.c) ı sevmek manevi yaşantımızın şekillenmesine iyiye doğru yol almada ahirete daha iyi hazırlanmaya en büyük etkendir. Allah sevgisi her sevginin üstünde yer alan bir sevgidir. Tereddütsüz her Müslüman Allah (c.c)  sevdiğini iddia eder. Fakat her iddia delile ispata muhtaçtır. Kul sevgi alametleri taşımıyorsa dil ile söylenen sözlerin pek bir anlamı yoktur. Allah kalplerden geçeni en iyi bilendir. Allah’ı seviyorum demenin alametlerinden kaç tanesi bizim üzerimizde var acaba?

Allah (c.c) ı sevmek öncelikle gönderdiği peygambere iman edip Allah ve Resulünü sevip emirlerine uymakla olur. Peygamber bu dinin tebliğcisi ve önderi ise, Allah’ı seviyorum demenin ispatı peygamberin yolundan yürümektir. Peygamberi örnek almayan onun sünnetini uygulamayan kimsenin Allah’ı seviyorum demesinin bir anlamı yoktur.

‘’Rasullullah’a itaat eden Allah’a itaat etmiş olur.’’ (Nisa 80)

‘’De ki eğer Allah’ı seviyorsanız bana uyun ki Allah’ta sizi sevsin, günahlarınızı bağışlasın. Çünkü Allah çok bağışlayandır çok merhamet edendir.’’ (Ali İmran 31)

Evet, ‘’seviyorum’’ iddiasında bulunan kişi bu sevgisini ispat etmesi gerekir. Bu ispatın ölçüsü ise Allah’ın emirlerine resulün sünnetine bağlılıktır. Şu halde Allah’ı seviyorum diyen bir kimse kendisine bakmalıdır. Allah’ın emirlerine ve sünnetine uyuyor mu uymuyor mu?

Allah ve resulünü sevmek için Onların bildirdikleri emirlere itaat, onları yerine getirmek gerektiği gibi Onların yasakladıkları kötülüklerden, haramlardan da kaçınmak lazım bu da ancak Allah’tan korkmakla olur. Allah’tan korkmak sevgi ile orantılıdır. Seven, sevdiğinin hoşnut olmadığı biri işi yapmaktan korkup çekinir. Böyle bir korku sevgi ile alakalıdır.

Her Müslüman şu konuyu dikkatle göz önüne almalıdır: Kuranı Kerim insanların dünyevi ve uhrevi bütün durumlarına ölçü getirmiştir. Konuşmalarına, yiyip içmelerine, ticaretlerine… Ölçü koyduğu gibi fikir ve his âlemlerine de ölçüler koymuştur. Mesela konuşmaya ölçü getirmiştir. Müslüman Yalan konuşamaz. Düşünce tarzına ölçü getirmiştir. İnsan Cenab-ı Hakk’ın zatını mahiyetini ve nasıl olduğunu düşünemez. Aynı şeklide Allah’ı sevmeye ve O’ndan korkmaya da ölçü getirmiştir. Allah sevgisinin ölçüsü iyi amel işlemek Allah korkusunun ölçüsü ise takva yani günahlardan sakınmaktır.

Konumuzla ilgili olarak Allah’ı Seviyor Musun üzerinde biraz durmakta fayda var. ‘’Ey iman edenler sizden kim dininden dönerse bilsin ki Allah öyle bir kavim getirecektir ki Allah onları sever onlar da Allah’ı severler. Müminlere karşı alçak gönüllü, kâfirlere karşı vakarlıdırlar. Allah yolunda cihat ederler, hiç kimsenin kınamasından korkmazlar. İşte bu Allah’ın dilediğine verdiği bir lütfudur. Allah’ın lütfu geniştir. O, her şeyi bilir.’’ (Maide 54)

Maide suresinden anlaşılan bir husus ancak Allah’ı seven kulların, O’na gerçekten kulluk edebilecekleri; Allah’ında sadece kendisine gerçekten iman edip bu imanın gereğince Salih amel işleyen kulları sevdiğidir.

Dolayısıyla Allah’ı sevmenin ve O’nun tarafından sevilmenin tezahürü, iman ve İslam’ın insanın hayatını kuşatması her şeyini Allah’ın sevgisi ve rızasını kazanmak için harcamasıdır. ‘’Gerçek şu ki, ben bir muvahhid olarak yüzümü gökleri ve yeri yaratana çevirdim. Ve ben Allah’a ortak koşanlardan değilim.’’ (Enam 79)

‘’De ki şüphesiz benim namazımda, ibadetlerimde, yaşamamda, ölümümde âlemlerin Rabbi Allah içindir.’’ (Enam 162)

‘’O’nun hiçbir ortağı yoktur. İşte ben bununla emrolundum. Ben Müslümanların ilkiyim.’’ (Enam 163)

Bu ayetler net olarak ortaya koymaktadır.

Bu durum Allah’ı sevdiklerini söyleyipte iman ve İslam’dan uzak duran hayatlarını Allah’ın sevgisini kazanmak için değil de nefsinin heva hevesi gibi başka şeyler için harcayanların yalancılığını ortaya koymaktadır.

Maide Suresi 54. Ayette Allah’ın gerçek müminleri sevdiği gerçek müminlerin de yüce Allah’ı sevdiğini bildirip, böyle mümin olmayanları Allah’ın sevmediği bildirilirmiştir. Ayetten tüm İslami vasıflara sahip olsalar bile, gerektiğinde Allah yolunda cihat etmeyenlerin gerçek müminlerden sayılmadığı anlaşılmaktadır. Sadece bu ayet bile Allah’ı yalnızca sevmenin yeterli olduğunu söyleyenlerin iddialarını çürütmekte. Böylelerin iddiaları Araf Suresinde (163-169) net bir şekilde reddedilmektedir. Çünkü Allah’ı sevmenin, sevgisini kazanabilmenin bir bedeli vardır. Bu bedel, tevhidi bir iman ve bu imanın gereğince son nefese kadar devam eden Salih bir yaşantıdır. Bunlar olmadan kişi ne Allah(c.c.)’ı sevebilir, nede Allah azze ve celle onu sever.

Biz aciz kullar bile seveceğimiz insanlarda bir takım sevilecek hususlar arıyoruz. Pis, sarhoş, zina kâr, cani vb. vasıflara sahip insanları ancak onlar gibi olanlar sever. Evlere bile girerken temiz giysilerle ve ayakkabılarımızı çıkararak giriyoruz. Kendimiz maddi ve manevi açılardan pis olanları sevmezken iman ve amel noktasında temizlenmeden Allah’ın sevgisini ve Allah’ı seviyorum sözünü nasıl diyebiliriz. Bu ne büyük, ne korkunç bir iddia ve iftiradır!

Allah azze ve celle Tevbe Suresin 28. Ayeti kerimede müşrikler manevi açıdan pis necis olduğundan dolayı onların kabeyi ziyaretini izin vermediğini bildiriyor. Sadece manevi şirk necasetinden dolayı sembolik evine müşrikleri kabul etmeyen Allah; duygu, düşünce ve fiilleri pislikle dolu insanları sever ve onların kendisine sevmesine izin verir mi hiç?

Dil ile seviyorum, sayıyorum demek bir hiçtir. Sevenin sevdiğinde gafil, uzak olması mümkün mü? Bu tezatın tek nedeni kalbin gerçekte Allah’ı zerre kadar sevmemesi, korkmamasıdır. Durum böyleyken de Müslümanım demek yalnızca boş bir iddiadır. Annemiz, babamız veyahut ta sevdiğimiz biri bir iş yapmamızı istediğinde yapmıyorum ben bu işi, zor geliyor, canım istemiyor, içimden gelmiyor diyebilir misin? Allah (c.c.) a diyoruz ama!? Sen istediğin kadar emret ben canımın istediğini yaparım canımın istemediğini yapmayacağım diyoruz. İçimden gelmiyor, zaman değişti, zor geliyor, çevrem, keyfim vs. vs.

O vakit senin ilahın Allah mı oluyor yoksa başkası mı? Üç kuruşluk dünya menfaatleri için sözünden çıkamadığın önünde eğilip büküldüğün insanların yerine Allah’ı ilah edin ki merhamet göresin!

Sonsuz azaptan kurtulmak, gerçekten Allah’a olan sevgini ispat etmek istiyorsan farkında olmadan ilah edindiklerinin değil Allah’ın söylediklerini yapmak zorundasın.

ALLAH’IM SENİN SEVGİNİ İSTERİM; SENİ SEVENLERİN SEVGİSİNİ İSTERİM; SENİ SEVMEYE GÖTÜRECEK AMELİ İSTERİM. ALLAH’IM! SEVGİNİ CANIMDAN, MALIMDAN VE SOĞUK SUDAN DAHA SEVGİLİ KIL. Âmin

-DAVUT (a.s)

Selam ve Dua ile…

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.