BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM
Allah (c.c.) hamd, Resulu (sav.)’e, onun yolundan giden tüm mümin,muvahhid,mucahid kullarına salat ve selam olsun.
‘Şayet kullarım, beni sana soracaklar ise ben onlara çok yakınım bana dua edenin duasına icabet ederim öyleyse onlarda benim çağrıma icabet ederim öyleyse onlarda benim çağrıma icabet etsinler ve bana hakkıyla iman etsinler ki doğru yolu bulabilsinler. (Bakara 186)
Halbuki Rabbiniz: Bana yalvarın, dua edinki size karşılık vereyim. Çünkü bana ibadet etmekten kibirlenip yüz çevirenler yarın horlanmış olarak cehenneme gireceklerdir. (Mümin 60)
Allah (c.c) yarattığı kullarının öncelikli olarak kendisinin tanımasını ve ona kulluk etmesini istemektedir.
Bunun akabinde, birşeyleri Allah için yapıp birşeylerden de Allah için vazgeçmemiz gerekir. Tabiki vazgeçebilmek ya da yapabilmek için Alemlerin Rabbine dua etmemiz gerekir. Ama bizler kendimizi yeterli gördüğümüz için dua etmek çok aklımıza gelmez hiç dua etmiyoruz değil başımız çok zorda kaldığımızda dua ederiz.
Şimdi burada müminlerin dikkat edeceği mesele ne için Rabbine yönelip ne için dua ettiğimizdir.
‘’İnsana bir sıkıntı dokunduğu zaman, gerek yan yatarken gerek otururken, gerek dikilirken bize dua eder’ (Yunus 12)
Bununla beraber insanlara bir keder dokunduğu zaman her şeyden geçerek Rablerine yalvarır, dua ederler (Rum 33)
Bir sıkıntıya düşünce eğer ki dua ediyorsak bir tek bu Allah(c.c.) katında makbul olmaz. En güzel günlerimizde zamanlarımızda Rahmana yönelirsek Rahmanın katında bir değerimiz olur.
Asıl önceliğimiz Ayette geçtiği üzere Allah (C.C) rızasını aramak olacaktır.
‘Sırf Allah’ın dileyerek sabah akşam Rablerine dua edenleri huzurundan kovma (Enam 52)
Deki; Ben ancak Rabbime dua eder ve O’na hiçbirşeyi ortak koşmam. (Cin 20)
Kulun Allah(C.C.) katındaki değerini yaptığı dualar belirler.
Dünyalık mı Ahiretlik mi? Yada Allah (C.C) rızasını aramak mı?