sohbetlerözlü sözleryazarlarmakalelervideolartefsir derslerikavram derslerimedaricus salikin

EBU’L A’LÂ MEVDUDİ’NİN BAKIŞ AÇISIYLA HUD SURESİ 15. VE 18. AYETLER ARASI

EBU’L A’LÂ MEVDUDİ’NİN BAKIŞ AÇISIYLA HUD SURESİ 15. VE 18. AYETLER ARASI
13.06.2020
639
A+
A-

BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM

Hamd kendisinden başka ilah olmayan, mutlak manada tek güç ve kudret sahibi olan Allah’a mahsustur. Salat ve selam tüm peygamberlerin ve onları takip eden tabilerinin üzerine olsun.

15- Kim dünya hayatını ve onun çekiciliğini isterse,(15) onlara yapıp ettiklerini onda tastamam öderiz ve onlar bunda hiç bir eksikliğe de uğratılmazlar.
16- İşte bunların, ahirette kendileri için ateşten(16) başkası yoktur. Onların onda (dünyada) bütün işledikleri boşa çıkmıştır ve yapmakta oldukları şeyler de geçersiz olmuştur.
17- Rabbinden apaçık bir delil(17) üzerinde bulunan, onu yine ondan bir şahid(18) izleyen ve ondan önce de bir önder ve rahmet olarak Musa’nın kitabı (kendisini doğrulamakta) bulunan kimse, (artık onlar) gibi midir?(19) İşte onlar, buna (Kur’an’a) inanırlar. Gruplardan biri onu inkâr ederse, ateş ona vaadedilen yerdir. Öyleyse, bundan kuşkuda olma, çünkü o, Rabbinden olan bir haktır. Ancak insanların çoğunluğu inanmazlar.
18- Allah hakkında yalan uydurup iftira edenden daha zalim kimdir?(20) İşte bunlar, Rablerine sunulacaklar ve şahidler: “Rablerine karşı yalan söyleyenler bunlardır” diyecekler. Haberiniz olsun; Allah’ın laneti zalimlerin(21) üzerinedir.(22)

AÇIKLAMA

15. Bu genel ifade, daha önceki ayetlerde dile gelen temanın bir devamı olacak şekilde ve kafirlerin Kur’anî mesajı reddetmelerinin mazereti olarak ileri sürdükleri batıl gerekçelere karşı söylenmiştir. Bu ayet Kur’an’ı reddetmiş (ve şimdi de reddetmekte) olanların genelde bu dünyaya ve zevklerine tapanlar olduğunu vurgulamaktadır. Redlerinin temelinde yatan (ve yatmakta bulunan) sebep, bu dünyanın zevklerinden ve dünya metaından öte hiçbir şeyin olmadığı ve onların elde edilmesinden (Kur’an’da ortaya konmuş olanlar gibi) birtakım sınırlamalar bulunmadığı şeklindeki batıl itikattı. Onlar ilkin bu secimi yaptılar kendi zihinlerini ve başkalarının zihnini tatmin etmeye çalışan (Kur’an’da benzerleri dile getirilmiş) deliller arkadan geldi.
16. Bu dünyaperestlere yapılmış apaçık bir uyarıdır. Dünyaya tapanlar bilmelidir ki, dünyevi kazançları elde etmek için (her ne olursa olsun) yaptıklarının karışılığını tam olarak alacaklardır, fakat şunu asla unutmamalılar ki, öte dünyada alacakları hiçbir karşılık yoktur. Bu dünya menfaati için gayretlerini birleştirirken, öte dünyanın menfaati için hiçbir şey yapmayanlar, bu dünyaya ait maddi kazançlar için işledikleri ameller karşılığında hiç birşey umamazlar. Bunu tasvir etmek için, bu dünyada kendisi için bir saray inşa etmek isteyen ve böyle bir sarayı inşa edebilmek için her türlü aracı, ölçüyü ve vesileyi mubah sayan kimsenin durumunu örnek alalım. Kuşkusuz ki bu adam büyük bir saray inşa edebilecektir sonunda; zira bir kafir olması dolayısıyla saraya koyacağı hiçbir tuğlanın muhasebesini yapmayacak, hiçbir tuğlayı geri çevirmeyecektir. Fakat kuşku götürmeyen bir şey daha varki bu adam o büyük sarayı ve içindeki mefruşatı son nefesini verir vermez bu dünyada bırakacaktır. Sarayı (ya da başka birşeyi) bu dünya için inşa etmiş olduğundan, eğer öte dünyada kendisine bir köşk edinmek için hiçbir şey yapmamışsa, dünya sarayı kendisine öte dünya için hiçbir kredi sağlamayacaktır. Çünkü yalnızca, ilahi yasaya uygun olarak ahiret’te bir saray edinmeye çalışanların öte dünyada bir sarayı olabilir
Şimdi, tersine davranan kimsenin ötedünyada bir saray edinemeyeceği delilinin mantiki sonucu olan bir soru ortaya çıkmaktadır: “Peki, bir saray edinemeyebilir; fakat niye cehennem ateşine atılması gerekiyor ki?” Buna verilecek (ve Kur’an’ın da başka yerlerde verdiği) cevap şudur: Ahiret’i hiçbir şekilde hesaba katmadan yalnızca bu dünyada bir saray edinmek için çabalayan kimse, doğallık ve kaçınılmazlıkla Cehennem’de kendisi için ateş hazırlanmasına yol açan ölçü ve vesilelerin de göbeğinde demektir. (Bkz. Yunus. an:12)
17. Kendi nefsinden, göklerin ve yerin yapısından kainatın nizamından çıkardığı apaçık delil üzere bulunan kimse inanır ki, yalnızca tek bir Allah, tek bir yaratıcı, tek bir Melik, Latif, Kadir olmalıdır; dünyanın tek bir müdebbiri… Şu halde kalbiyle tasdik edilen tüm bu şeyler, tabiatıyla kendisini bu dünyadaki hayatından sonra başka bir hayata inanmaya götürmelidir; bu dünyada yaptıklarının hesabını Rabb önünde vereceği, sonunda ceza ya da mükafat göreceği bir öte dünyaya…
18. Bu şahid, o kimsenin enfüs ve afakında gözlemlediği alametlere hem tabii hem de aklî olarak şehadet eden Kur’an’dır.
19. Daha önceki ayetler (12-16) veya bu bahaneyle Kur’an’ın mesajını reddeden dünyaperestlerle ilgiliydi. Bu ayette ise, kendi öz varlığında ve tüm kainat nizamında Allah’ın birliğine ve Ahiret’e dair apaçık deliller gören ve gerek Kur’an’da gerekse kendisinden önce gönderilmiş Hz. Musa’nın (a.s) kitabında aynı delile şehadet edildiğini gören kimse, dünyaperestlerin karşısına konmaktadır.
Bu ayet kendi anlam akışı içinde, Rasulullah’ın (s.a) Kur’an vahyedilmeden önce tabii hadiseleri gözlemleyip tefekkür etmek suretiyle tıpkı Hz. İbrahim (a.s) gibi ilim elde ettiği ve “gayb”e bu suretle inandığını açıklıkla ifade etmiş oluyor. Şu halde Kur’an-ı Kerim de yalnızca bu alametlere tanıklık edip teyid etmekle kalmıyor; aynı zamanda hakikatın bilgisini Hz. Peygamber’e tebliğ etmiş oluyor.
20. Zalimlerin Allah’a haksız yere iftira ettikleri şeyler şunlardı: “Uluhiyetinde, hukukunda ve ma’budiyetinde Allah’a ortak ilahlar (!) vardır. Yahut Allah’ın hidayet etmede ve dalalete düşürmede bir dahli yoktur; O kullarının hidayetini sağlamak için ne nebi gönderir, ne Rasul ne de Kitap; insanları, istedikleri hayat tarzını seçmeleri konusunda özgür bırakır… Yahut, Allah insanoğlunu yalnızca eğlence için yaratmıştır ve onları bu dünyada yaptıklarından ötürü hesaba çekmeyecektir… Yahut, ahirette ne mükafat sözkonusudur, ne de ceza…”
2l. Bu ahiret’te vukubulacaktır.
22. Bu ifade zalimleri meş’um ve mendebur kılan niteliklerin bazılarını vurgulayan bir parantez cümlesidir.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.