EBU’L A’LÂ MEVDUDİ’NİN BAKIŞ AÇISIYLA TA-HA SURESİ 71. VE 76. AYETLER ARASI
BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM
Hamd kendisinden başka ilah olmayan, mutlak manada tek güç ve kudret sahibi olan Allah’a mahsustur. Salat ve selam tüm peygamberlerin ve onları takip eden tabilerinin üzerine olsun.
71- (Firavun) Dedi ki: “Ben size izin vermeden önce O’na inandınız, öyle mi? Kuşkusuz o, size büyüyü öğreten büyüğünüzdür.(45) O halde ben de sizin ellerinizi ve ayaklarınızı çapraz olarak keseceğim(46) ve sizi hurma dallarında sallandırıcağım.(47) Siz de elbette, hangimizin azabı daha şiddetliymiş ve daha sürekliymiş öğrenmiş olacaksınız.”(48)
72- Dediler ki: “Bize gelen apaçık delillere ve bizi yaratana seni asla ‘tercih edip-seçmeyiz’.(49) Neyde hükmünü yürütebileceksen, durmaksızın hükmünü yürüt; sen, yalnızca bu dünya hayatında hükmünü yürütebilirsin.”
73- “Gerçekten biz Rabbimize iman ettik; günahlarımızı ve sihir dolayısıyla bizi kendisine karşı zorlayarak-sürüklediğin (suçumuzu) bağışlasın. Allah, daha hayırlıdır ve daha süreklidir.”
74- “Gerçek şu ki,(50) kim Rabbine suçlu-günahkâr olarak gelirse, hiç şüphe yok, onun için cehennem vardır. Onun içinde ise, ne ölebilir, ne de dirilebilir.”(51)
75- “Kim de O’na iman edip salih amellerde bulunmuş olarak O’na gelirse, işte onlar, onlar için de yüksek dereceler vardır.”
76- “İçlerinde ebedi kalacakları altından ırmaklar akan Adn cennetleri de (onlarındır.) Ve işte bu arınmış olanın karşılığıdır.”
AÇIKLAMA
45. A’raf: 123’te şöyle denilmektedir: “Bu, halkı buradan çıkarmak amacı ile şehirde planladığınız bir tuzaktır.” Aynı ifade burada da ayrıntılı olarak sunulmaktadır: “Bu sadece onunla sizin aranızda bir tuzak olmakla kalmıyor, aynı zamanda onun sizin lideriniz olduğu anlaşılıyor. Musa’nın bir peygamber olduğunu ispatlamak için onun asasıyla sizin sihirlerinizi bozması ve daha sonra ülkede siyasal bir devrim gerçekleştirebilmesi için, önceden, karşılaşmada ona yenilmek üzere anlaştınız.”
46. Yani, “Sağ el ve sol ayak veya tam bunun tersi”
47. Bu eski zamanlarda uygulanan çok canice bir işkence metodudur. Bu amaçla yere ya uzun bir sütun dikerler ya da ağaç gövdelerini kullanırlardı. Daha sonra tam tepesine ona çapraz bir tahta parçası çakılırdı. Daha sonra suçlunun elleri yukarıdan bu tahtaya bağlanır ve yavaş yavaş acı çeker, ölmesi için öylece bırakılırdı.
48. Bu, Firavun’un kaybettiği oyunu kazanmak için ortaya koyduğu son tuzaktı. Onları, kendi krallığına karşı Hz. Musa ile birlikte bir oyun oynadıklarını kabule zorlamak için çok acı işkencelerle tehdit etti. Fakat sihirbazların kararlılık ve sebatı, tuzağı, Firavun’un kendi aleyhine çevirdi. Onların en ağır işkencelere bile katlanmaya hazır olmaları, herkese onların Hz. Musa’nın peygamberliğine samimiyetle inandıklarını ve aralarındaki gizli iş birliği iddiasının onları saptırmak için öne sürülen bir hile olduğunu göstermişti.
49. Bu şu şekilde de yorumlanabilir: “Bize gelen apaçık delillere ve bizi yaratana seni asla tercih etmeyiz.”
50. Bu, sihirbazların sözlerine Allah tarafından yapılmış bir ektir.
51. Bu, Kur’an’da adı geçen cezaların en ağırıdır; günahkar insan, ölümü cehennem azabına tercih edecek, fakat ölüm ona gelmeyecektir. Hiç kurtulma ümidi olmaksızın sürekli azab içinde kalacaktır.