sohbetlerözlü sözleryazarlarmakalelervideolartefsir derslerikavram derslerimedaricus salikin

EBU’L A’LÂ MEVDUDİ’NİN (RH.A.) BAKIŞ AÇISIYLA ŞUARA SURESİ 176. ve 182. AYETLER

EBU’L A’LÂ MEVDUDİ’NİN (RH.A.) BAKIŞ AÇISIYLA ŞUARA SURESİ 176. ve 182. AYETLER
26.07.2021
732
A+
A-

BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM

Hamd kendisinden başka ilah olmayan, mutlak manada tek güç ve kudret sahibi olan Allah’a mahsustur. Salat ve selam tüm peygamberlerin ve onları takip eden tabilerinin üzerine olsun.

176- Eyke halkı da, gönderilen (peygamber) leri yalanladı.(115)
177- Hani onlara Şuayb: “Sakınmaz mısınız?” demişti.
178- “Gerçek şu ki, ben size gönderilmiş güvenilir bir peygamberim.”
179- “Artık Allah’tan korkup-sakının ve bana itaat edin.”
180- “Buna karşılık ben sizden bir ücret istemiyorum; benim ücretim yalnızca alemlerin Rabbine aittir.”
181- “Ölçüyü tam tutun ve eksiltenlerden olmayın.”
182- “Dosdoğru olan terazi ile tartın.”

AÇIKLAMA

115. Eyke halkı, Hicr Suresi’nin 78-84. ayetlerinde kısaca sözkonusu edilmektedir. Burada haklarında verilen bilgi daha fazladır. Medyenliler’le Eykeliler’in iki farklı kabile mi, yoksa aynı kavim mi olduğu konusunda müfessirler arasında görüş ayrılığı vardır. Bir grup, A’raf Suresi’nde Hz. Şuayb’a (a.s) “Medyenliler’in kardeşi” (ayet: 85) dendiği halde, burada Eyke halkıyla ilgili olarak böyle bir şey denmediğinden hareketle bunların ayrı kavimler olduğunu savunurken diğer grup, Medyenliler hakkında A’raf ve Hud Sureleri’nde sözü edilen ahlâkî hastalıklar ve özelliklerle, burada Eykeliler hakkında verilen bilgilerin aynı olduğundan hareketle, bunların aynı kavim olduğu görüşündedir. Sonra, Hz. Şuayb’ın (a.s) her iki kavme mesaj ve uyarısı aynı olduğu gibi, iki kavmin sonu da aynı olmuştur.

Bu konudaki araştırmalar, her iki görüşün de doğru olduğunu göstermiştir. Medyenliler’le Eykeliler kuşkusuz iki ayrı kavim idiler; fakat aynı gövdenin dallarıydılar. Hz. İbrahim’in (a.s) karısı (veya cariyesi) Ketura’dan üreyen nesli Arabistan’da ve İsrailîler’in tarihinde de Ketura’nın çocukları olarak pek meşhurdurlar. Bunların en önemli kolu, ataları Hz.İbrahim’in (a.s) oğlu Medyen’e izafetle Medyenliler (veya Medyenîler) olarak bilinenlerdi. Bunlar, Kuzey Arabistan ile Güney Filistin arasındaki bölgede ve Kızıl Deniz ile Akabe Körfezi kıyılarında yerleşmişlerdi. Başkentleri, Ebu’l-Fida’ya göre, Akabe Körfezi’nin batı kıyısında Eyle’den (bugünkü Akabe) beş günlük mesafede yer alan Medyen’di. Ketura’nın, içlerinde Dedanîler’in diğerlerine oranla daha çok bilindiği diğer çocukları, Kuzey Arabistan’da başkentleri Tebük, eski adıyla Eyke olmak üzere (Yakut, Mü’cemu’l-Buldan’da Eyke’yi anlatırken burasının Tebük’ün eski adı olduğunu söyler ve Tebük’ün yerlileri de bunu doğrulamaktadır) Teyme, Tebük ve el-Ulâ arasındaki bölgede yerleştiler.

Medyenliler ile Eykeliler’e aynı peygamberlerin gönderilmiş olmasının nedeni, her iki kabilenin de aynı soydan gelmiş olmaları, aynı dili konuşmaları ve yan yana komşu bölgelerde yerleşmiş bulunmaları olsa gerektir. Aynı yörelerde yanyana yaşamış ve birbirleriyle evlilik gibi sosyal ilişkiler içinde bulunmuş olmaları da mümkündür. Sonra, bu iki akraba kabilenin ikisi de, meslekten ticaret adamlarıydılar ve aynı kötü hayat ve sosyal ve ahlâkî düşüklük içinde idiler. Kitabı Mukaddes’in ilk kitaplarına göre, bunlar Baal-peo’a taparlardı. İsrailoğulları Mısır’dan çıkıp da bunların bölgelerine girince, aynı putperestlik ve zina hastalığından etkilenmişlerdi. (Sayılar: 25/1-5, 31/16-17) . Yine, bunlar biri Yemen ile Suriye’yi, diğeri İran Körfezi ile Mısır’ı birleştiren iki uluslararası ticaret yolu üzerinde yerleşmiş bulunuyorlardı. Bu avantajlı durumları nedeniyle, büyük ölçüde yol kesiciliğe başlamışlardı ve ağır haraçlar ödemedikçe hiçbir kervanın geçmesine izin vermiyorlardı. Böylece, ticaret yollarını bir hayli tehlikeli hale getirmişlerdi. Hz. Şuayb’ın (a.s) uyarısına yol açcan bu yol kesicilikleri Kur’an’da şöyle geçmektedir: “Tehdit ederek ve O’na inananı Allah’ın yolundan alıkoyup eğriliğini isteyerek her yolun başına oturmayın.” (A’raf: 86) . İşte bu nedenlerle, Allah her iki kavme de aynı peygamberi göndermiş ve bu peygamber kendilerine aynı öğretileri ve aynı mesajı getirmiştir. Medyenlilerle Hz. Şuayb’ın (a.s) kıssasının ayrıntıları konusunda bkz. A’raf: 85-93, Hud: 84-95, Ankebut: 36-37.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.