EBU’L A’LÂ MEVDUDİ’NİN (RH.A.) BAKIŞ AÇISIYLA ZÜMER SURESİ GİRİŞ
BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM
Hamd kendisinden başka ilah olmayan, mutlak manada tek güç ve kudret sahibi olan Allah’a mahsustur. Salat ve selam tüm peygamberlerin ve onları takip eden tabilerinin üzerine olsun.
039 – ZÜMER SURESİ
GİRİŞ
Adı: Bu surenin adı 71 ve 73. ayetlerde geçen “Zümer” kelimesinden alınmıştır.
Nüzul zamanı: Bu surenin 10. ayetinde “Allah’ın arzı geniştir” şeklinde bir ifade geçmektedir. Bu ifade, surenin müslümanların Habeşistan’a hicret etmelerinden önce nazil olduğuna bir karine teşkil etmektedir. Nitekim bazı rivayetlerde (Ruhu’l-Meani, c: 23, sh: 226) Hz. Cafer bin Ebi Talib ve arkadaşlarının Habeşistan’a hicret etme niyetleri üzerine nazil olduğu bildirilmektedir.
Konu: Surenin tümü çok güzel bir hitabet örneğidir. Bu sure, Mekke’de müşriklerin müslümanlara karşı aşırı zulüm, şiddet ve düşmanlık havası estirdikleri bir dönemde nazil olmuştur. Genelde Mekke’deki müşriklere, yani Kureyşlilere hitap eden surede yer yer mü’minlere de seslenilmiştir. Hz. Peygamber’in (s.a) yaptığı çağrının esasları açıklanırken, insanın halisane sadece Allah’a kulluk etmesi ve başkalarına kulluk etmemek suretiyle de şirkten kaçınılması öğütlenmiştir. Bu husus sure boyunca tekrarlanarak, değişik uslûplarla aktarılmış, tevhidin hakikatı, onu kabul etmenin yararları, şirkin bâtıllığı ve kötü sonuçları birer birer vurgulanmıştır. Ayrıca insanlara şirkten vazgeçmeleri ve Allah’ın rahmetine sığınmaları için, çağrıda bulunulurken, mü’minlere de, “Bir beldede mü’min olarak yaşamanız mümkün değilse hicret edin ve imanınızı korumak için Allah’ın geniş olan arzına yayılın. Sabrettiğiniz için Allah sizleri mükafatlandıracaktır” denilerek kendilerine yol gösterilmektedir. Ayrıca, kâfirlerin kendisinden herhangi bir taviz beklememesi için, Hz. Peygamber’e (s.a) , onlar ne yaparlarsa yapsınlar, yine de, yoluna devam edeceğini bildiren tavrını, açıkça ortaya koyması emrediliyor.