sohbetlerözlü sözleryazarlarmakalelervideolartefsir derslerikavram derslerimedaricus salikin

GÜNÜN AYET VE HADİSİ

GÜNÜN AYET VE HADİSİ
A+
A-

اَلَّذٖي عَلَّمَ بِالْقَلَمِۙ

Ki O, kalemle (yazmayı) öğretendir.

(Alak Suresi 4. Ayet)

GÜNÜN HADİSİ

64.-……..İbnŞihâb şöyle demiştir: Bana Urve haber verdi. Ken­disi Peygamber’in zevcesi Âişe(R)’ye:

— Allah’ın şu kavline ne dersin; bana bundan haber ver: “Hattâ o peygamberler (kavimlerinin îmânından) ümîdlerini kesip de onların (va’d olundukları ilâhî nusrat hakkında) muhakkak yalana çıkarıldık­larını zannettikleri sırada, onlara nusratımız yetişip gelmiş…” (Yûsuf: no); “Onların muhakkak yalana çıkarıldıklarını” yahud “Kendileri­ne yalan söylenmiş olduğunu'”!

Âişe:

— Zann, senin anladığın gibi kendi babı üzere değildir. Fakat kendi kavimleri o peygamberleri yalanlamışlardır, dedi.

Ben, Âişe’ye;

— Vallahi onlar kesin surette kavimlerinin kendilerini tekzîb et­tiklerini bilmişlerdir; o zann değildir, dedim.

Âişe (onu reddedici olarak):

— Yâ Ureyye (yânı: Ey Urvecik)! Onlar bunu kesin bilmişler­dir, dedi.

Ben:

— Belki âyet “Yâhud kuzibu’= Kendilerine yalan söylendi (yâ-nî peygamberlere yalan va’dler söylendi)” demektir, dedim.

Âişe:

— Maazallâhî (= Bundan Allah’a sığınırım). Rasûller hiçbir za­man Rabb’lerinin va’dinin ihtilâf edeceğini düşünmemişlerdir. Am­ma şu “ez-Zânnîne billahi zanne’s-sev’i = Allah’a kötü zannda bulunanlar” <d-Feth: 6) âyetine gelince onlar Rabb’lerine îmân etmiş ve peygamberleri tasdîk etmiş olan peygamberlerin tâbi’leridir; bun­lar üzerine belâ uzamış, ilâhî yardım ve zafer onlardan gecikmiş, hattâ peygamberler kendi kavimlerinden olup da, peygamberleri tekzîb eden­lerden ümîdsizliğe düştükleri ve tâbi’lerinin kendilerini tekzîb ettik­lerini zannetmiş oldukları zaman, onlara Allah’ın yardımı gelmiştir, dedi [93].

Ebû Abdillah el-Buhârî şöyle dedi: “İstey’esû”nun vezni (lYe-istu minhu”, yânî Yûsuf’tan ümîd kestim ta’bîrinden “İftealû”dur. -el-Asîlî’de: “İstef’alû”dur-. “Lâ tey’esû min ravhillâh” -Allah’ın rahmetinden ümîd kesmeyin- (Yûsuf:, 87); bunun ma’nâsı ümîddir

(KİTABU’L ENBİYA – BUHARİ – 64. HADİS)

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.