GÜNÜN AYET VE HADİSİ
اَمْ لَهُمْ نَصٖيبٌ مِنَ الْمُلْكِ فَاِذاً لَا يُؤْتُونَ النَّاسَ نَقٖيراًۙ
“Yoksa onların mülkten bir nasipleri mi var? Öyle olsaydı insanlara zerre miktarı bir şey vermezlerdi.”
(NİSA 53.AYET)
GÜNÜN HADİSİ
18-“Esma bintu Ebî Bekr (R.A) şöyle demiştir: Ben güneş tutulması sırasında Âişe’nin yanına geldim. İnsanlar hep namaza durmuşlar, Âişe de ayakta durmuş, namaz kılıyordu. Ben:
— İnsanlara ne oluyor ki (neden korkuyorlar)? dedim.
Âişe (güneş tutulması meydana geldiğini anlatmak için) gökyüzüne doğru eli ile işaret etti de:
— Subhânallâhi, dedi.
Ben:
— Bu bir (azâb için olan) âyet mi (yâhud kıyametin yaklaşması alâmeti mi)? diye sordum.
Âişe başı ile:
— Evet! diye işaret etti.
Rasûlullah (S.A.V) namazı bitirince, Allah(C.C)’a hamd ve sena eyledi. Sonra şöyle buyurdu:
— “Ben cennet ve cehenneme kadar evvelce görmediğim hiçbir-şey kalmadı ki, bu makaamımda hepsini görmüş olmayayım. Bana vahyolundu ki, sizler kabirlerinizde Mesih Deccâl-yüzünden çekilecek fitneye yakın bir imtihan geçireceksiniz. Mü’min yâhud müslim -râvî Fâtıma bintu’l-Munzir: Esmâ’nın bu iki lâfızdan hangisini söylediğini bilmiyorum, demiştir- o kimse, Muhammed hakkında sorulduğunda:
— O Muhammed’dir; O bize beyyineler getirdi, biz de O’nun davetine icabet edip îmân eyledik! diyecek. Ona sorucu melekler tarafından:
— Sen iyi hâlde yat uyu! Biz senin kat’î inanmış kimse olduğunu bildik, denilir.
Münafık yâhud kalbinde şübhesi olan kimseye gelince -Fâtıma bintu’l-Munzir: Ben Esmâ’nın bu iki ta’bîrden hangisini söylediğini bilmiyorum, demiştir- o kimse de:
—Ben O’nun kim olduğunu bilmiyorum. Ben insanlardan işittim. O’nun hakkında birşeyler söylüyorlardı, ben de onu söyledim, diyecektir.”
KİTÂBU’L-İTİSÂM Bİ’L-KİTÂBİ VE’S-SÜNNETİ
(Allah(C.C)’ın Kitâbı’na ve Peygamberin(S.A.V) Sünnetine Sımsıkı Yapışıp Tutunmak Kitabı)
-BUHARİ– 18. HADİS
Yorumlar