HEY SEN… DUR… TESLİM OL (2.BÖLÜM)
Hamd, kainatı yoktan var eden, yarattığı her varlığa bir düzen koyup idare eden alemlerin Rabbi Allah Celle Celaluhu’na mahsustur. Salat ve selam, alemlere rahmet olarak gönderilen, hayatımızın her safhasında önderimiz ve örneğimiz olan Hz. Muhammed sallallahu aleyhi ve selleme, aline, ashabına ve kıyamete kadar gelecek bütün müminlerin üzerine olsun.
Birinci bölümde bahsettiğimiz bu mana anlaşıldığı ve kabul edilip hayata aksettirildiği vakit insan Allah’a teslim olmuş olur.
Lakin gözden kaçırılmaması gereken bir hakikat de vardır ki teslimiyet bir başlangıç değil, belirli bir sürecin sonunda elde edilen bir nimettir. Bu süreç şudur ki, kulun ayetler ve deliller ışığında Rabbini doğru tanıyıp, kalbinde ona karşı doğru duygu ve hislerin oluşmasıyla Rabbine yakınlaşması sürecidir. Böyle bir sürecin sonunda insanın kalbi imanla dolar. O kalp sadece Allah için atar.
O kalp her şeyden çok Allah’ı sever. Her şeyden çok Allah’tan korkar. Her şeyden çok Allah’a güvenir ve dayanır. Ve Allah’a teslim olur.
Hiçbir insan bu süreçten geçmeden Allah’a olan teslimiyeti gerçekleştiremez. Hayatında gösteremez. Teslimiyetin manasını anlamış ve kabul etmiş olsa dahi teslim olamaz. Çünkü teslimiyet bir sonuç da değildir.
Ölünceye kadar üzerimizde bulundurmamız gereken bir vasıftır. İnsan teslimiyetin ihtiva ettiği bütün konularda imtihana tabi tutularak teslimiyetini ispat etmekle mükelleftir. Elif, lem, mim. İnsanlar sadece iman ettik diyerek imtihana tabi tutulmadan bırakılacaklarını mı sandılar?
And olsun ki biz kendilerinden öncekileri de imtihana tabi tuttuk. Elbette Allah sadık olanları bilecek ve yalancıları bilecektir. Ankebut suresi 1, 2 ve 3. ayetler.
Eğer insanın kalbinde Allah’a karşı beslediği duygularda sapmalar meydana gelirse karşılaştığı imtihanda bu açığa çıkar ve teslimiyet vasfını kaybeder. Hal böyleyken bu süreçten geçmemiş Rabbini doğru tanıyıp ona doğru duyguları beslememiş biri nasıl teslim olabilir? Karşılaştığı ilk imtihanda teslimiyet iddiasının boş olduğu ortaya çıkar ve savrulur gider. O halde insanın sürecin sonunda elde ettiği nimetleri ölünceye kadar muhafaza etmesi gerekiyor ki teslimiyet imtihana tabi tutulduğunda bozulmasın.
Teslimiyetin meydana gelmesi ve ölünceye kadar bozulmaması için gerekli şeylerin başlıcaları şunlardır.
- Doğru bir iman. Allah kendi üzerine almış olduğu hak bir vaatle iman edenleri hem dünya hayatında hem ahiret hayatında sapa sağlam tutar. Allah zalimleri ise şaşırtır, Allah dilediğini yapar. İbrahim suresi 27. ayet.
2- Allah’a olan şiddetli sevgi. İman edenlerin Allah’a olan sevgisi ise daha şiddetlidir.
Bakara suresi 165. Ayet
- Allah’a olan şiddetli korku Ey iman edenler Allah’tan nasıl korkup sakınmak gerekiyorsa öylece korkup sakının ve Müslüman olmaktan başka bir yol, din, tutum üzere ölmeyin. Alimran suresi 102. ayet
- Allah’a olan sarsılmaz güven. Kim Allah’a güvenip dayanırsa, Allah ona yeter. Talak suresi 3. Ayet.
- Tasarrufunu el vekil olan Allah’a verdiğinin bilincinde olarak, Allah için olan hiçbir işten ve sonuçtan endişe etmemek. İnsanlardan bazıları müminlere düşmanlarınız sizin için büyük bir ordu toparladı.Artık onlardan korkun dediklerinde bu söz iman edenlerin imanını arttırdı da Allah bize yeter o ne güzel vekildir mukabelesinde bulundular. Alimran suresi 173. Ayet
6 İlk beş maddenin muhafızları olan asli unsurlara sarılmak ki bunlar A. İlim öğrenmenin hiçbir vakit aksamaması ve insanlardan ve hayvanlardan ve davarlardan da böylece renkleri muhtelif olanlar vardır.
Ve Allah’tan kulları arasında en çok ilim sahipleri korkar. Haberiniz olsun ki Allah azizdir, gafurdur. Fatır Suresi 28. Ayet
Namaz, dua, zikir ve virtlerin monotonluktan uzak ve canlı olması. Allah’a kabul edileceğine kesin kesin inanarak dua edin. Zira Allah umursamaz ve gafil bir kalbin duasını kabul etmez.
Allah yolunda cihad etmek. Bize itaat uğrunda cihad edenlere elbette yollarımızı gösteririz. Muhakkak ki Allah iyilik yapanlarla beraberdir. Ankebut suresi 69.
ayet. D. Mücadelenin sürekli olup hiç aksamaması ve sabrın korunması. Ey iman edenler!
Din uğrundaki eziyetlere sabredin. Düşmanlarınızla olan savaşlarda üstün gelmek için sabır yarışı yapın. Sınır boylarında cihad için nöbetleşin ve Allah’tan korkun ki felah bulasınız. Alimran Suresi 200.Ayet
- Ahiret merkezli olup dünyayı ötelemek. Dünya hayatı bir oyun ve eğlenceden başka bir şey değildir. Elbette ahiret yurdu mutlakiler için daha hayırlıdır.Hala akıllanmayacak mısınız? Enam Suresi 32. Ayet
- Teslimiyet timsali olan peygamberlerin hayatlarını tefekkür etmek.Makalemiz 3. bölümüyle devam edecektir. İnşallah.