BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM
Hamd âlemlerin Rabbi, Maliki, ölümü ve hayatı biz kullarının hangisinin daha iyi amel işleyeceğini belirlemek için yaratan, yolundan gidildiği takdirde emniyetin elde edildiği Allah (c.c.)’a aittir.
Salat ve selam rehberimiz ve önderimiz, âlemlere rahmet olarak gönderilen Hz. Muhammed (sav)’e onun ehli beytine, dinin yaşanması konusunda bizlere örneklik teşkil eden Ashabına, bugüne kadar yaşamış ve yaşamakta olan tüm Müslümanların üzerine olsun
ALLAH(cc)ın imtahan için yaratığı şu arzda, insanlar yaptıklarının karşılığını hiç eksiltmeden alacaktır.
Zilzal 6- O gün insanlar ayrı ayrı gruplar halinde, ilahi divana çıkarlar ki, yaptıkları işler kendilerine gösterilsin.7- Artık kim zerre ağırlığınca hayır yapmışsa onu görür,8- Ve kim zerre ağırlığınca şer yapmışsa onu görür.
İnsanın yaptıklarının karşılığı ilk ölüm anında başlar. Kişinin yaşantısı nasıl öleceğini belirler ki, ALLAH(cc)ın istediği yaşantıyı yaşayan, kulluk görevini yerine getiren, hayatını iman ve cihad ilkesi üzerine inşa eden birisinin ölüm anında meleklerin nasıl selamladığını bizlere bildiriyor ALLAH(cc);
Nahl 32:Ki melekler, güzellikle canlarını aldıklarında “Selam size” derler. “Yaptıklarınıza karşılık olmak üzere cennete girin.”,
Ama yaratılış gayesine uygun bir hayat yaşamayan, şirkten, günahtan kaçmayan nefsinin istediği hayatı yaşayanlara gelince ALLAH(cc) onların ölüm anında meleklerin onlara yaptıklarını şu şekilde haber veriyor;
Enfal 50: Görseydin o inkar edenleri. Melekler onların canlarını alırken yüzlerine ve arkalarına vuruyorlar ve “Haydi yakıcı azabı tadın!” diyorlardı.
Hz Ali (r.a); Ey ALLAH’ın kulları ölüm var ölüm ondan kurtuluş yok dursanızda sizi yakalar kaçsanız da o size yetişir çünkü ALLAH cc onu size yazdı. Ayık olun kabir ya cennet bahçelerinden bir bahçe ya cehennem çukurlarından bir çukur olacak. Ve kabir günde 3 defa seslenir;
BEN ZÜLMET EVİYİM BEN VAHŞET EVİYİM BEN KURTLAR EVİYİM
Bera b. Âzib diyor ki:
“Resulullah (s.a,v.) ile beraber Ensar’dan bir adamın cenazesinde bulunduk. Kabre vardığımızda kabrin henüz lahdi yapılmamıştı. (İçi tam olarak hazırlanmamıştı.) Resulullah (s.a.v.) oturdu. Biz de onun çevresinde, başlarımızda sanki kuşlar varmış gibi sükunetle oturduk. Resulullah’ın elinde bir ağaç parçası vardı ve onunla yeri eşeliyordu. Başını kaldırdı ve şöyle buyurdu: “Kabir eza-bından Allah’a sığının.” Bu sözü iki veya üç defa tekrarladı.
MÜMİNİN ÖLÜMÜ
Ve sonra şöyle buyurdu: “Mümin bir kulun dünyadan kopup âhirete yönelme vakti gelince, onun yanına gökten, yüzleri güneşe benzeyen beyaz yüzlü Melekler iner. Yanlarında cennet kefenlerinden bi kefen ve cennet kokularından bir koku bulunur. O Melekler, can vermekte olan kişinin gözünün göreceği kadar bir uzaklıkta otururlar. Sonra Ölüm Meleği (Azrail a.s.) gelir, onun başucuna oturur ve şöyle der:
“Ey pâk ve temiz can, vücuttan çık. Allah’ın affına ve rızasına kavuş.”
Bunun üzerine su kabından bir damlanın akması gibi ruh vücuttan akıp çıkar. Melek onu alır ve diğer Melekler o ruhu, ölüm Meleğinin elinden, göz açıp kapayıncaya kadar bile bekletmeksizin alırlar. Cennetten getirdikleri o kefenin ve kokunun içine koyarlar. O ruhtan, yeryüzündeki en güzel misk’in kokusu gibi bir koku çıkar. Ve Melekler bu ruhu alıp yukarı çıkarlar. Hangi Melek topluluğuna uğrarlarsa onlar: “Bu güzel ruh kimin?” diye sorarlar. O ruhu taşıyan Melekler, kişinin, dünyada çağırıldığı en güzel adını söyleyerek: “Bu, falan oğlu falandır.” derler.
Nihayet o ruhla birlikte dünya göğüne varırlar ve kapının açılmasını isterler. Kapı onlara açılır. Her katta bulunan ileri gelen kimseler o ruhu bir üst kata kadar yolcu ederler. Nihayet yedinci kat göğe ulaşırlar. Orada Allah Teâlâ şöyle buyurur: “Bu kulumun amelini yüksek katlardakinin içine yazın. Ve kendisini yeryüzüne gönderin. Çünkü ben onları oradan yarattım ve oraya döndürürüm. Tekarar oradan çıkaracağım.”
Bu kişinin ruhu tekrar vücuda döndürülür. İki Melek gelip yanına oturur ve ona şu soruları sorarlar: (Aralarında şu konuşma geçer)
— Rabbin kimdir?
— Rabbim Allah’tır.
— Dinin nedir?
— Dinim İslamdır.
— Size gönderilen bu adam kimdir?
— O Allah’ın Peygamberidir.
— Amelin nedir?
— Allah’ın kitabını okudum. Ona iman ettim ve onu tasdik ettim.
Bunun üzerine gökten: “Kulum doğru söyledi. Onun altına Cennetten sergiler serin ve onu cennetten giydirin. Ona, cennete bakan bir kapı açın.” diye bir ses gelir. O kişiye cennetin havası ve kokuları gelir. Kabri, gözün görebileceği kadar genişler.
Yanına güzel yüzlü temiz elbiseli, hoş kokulu bir adam gelir. Ve ona: “Ben seni, sevindirici bir şeyle müjdeleyeyim. İşte sana vaad edilen gün bugündür.” der. Ölen kişi ona: “Sen kimsin? Yeryüzünden bile hayırlı bir haber getirdiğin belli oluyor.” der. O kişi: “Ben senin, dünyada işlediğin güzel amelinim” der. Bunun üzerine ölen kişi şöyle demeye başlar. “Ey rabbim, kıyameti kopar da cennetteki ebedi nimetlere kavuşayım.”
KAFİRİN ÖLÜMÜ
Kâfir bir kulun, dünyadan kopup âhirete yönelme vakti gelince de onun yanına gökten, siyah yüzlü Melekler iner. Yanlarında bir paçavra vardır. O Melekler can vermekte olan kişinin gözünün görebileceği kadar bir uzaklıkta otururlar. Sonra ölüm Meleği (Azrail) gelir, onun başucuna oturur.
Ve şöyle der: “Ey habis can, bedenden çık ve Allah’ın gazabına uğra.
“Bunun üzerine ruh, kişinin vücudunun her tarafına yayılır. Melek o ruhu, ıslak yünün içinden kebap şişini çekercesine çekip alır. Ve diğer Melekler, göz açıp kapayıncaya kadar bile bekletmeksizin onu Ölüm Meleğinden alırlar. Ve onu, getirdikleri paçavranın içine koyarlar. O paçavradan, yeryüzündeki en pis kokulu leşten çıkan koku gibi bir koku çıkar. Melekler onu alıp yukarı çıkarırlar. Hangi Melek topluluğuna uğrarlarsa onlar “Bu habis ruh kimin?” diye sorarlar, O ruhu taşıyan Melekler,. kişinin dünyada çağırıldığı en kötü adını söyleyerek. “Bu falan oğlu falandır.” derler. Nihayet o ruhla dünya göğüne varırlar ve onun için kapıların açılması istenir. Fakat kapı ona açılmaz.”
Resulullah (s.a.v.) sözünün bu noktasında bu âyet-i kerimeyi okudu:
Araf 40= Şüphesiz ki âyetlerimizi yalanlayan ve onlara karşı büyüklük taslayanlara göğün kapıları açılmaz. Ve deve iğnenin deliğinden geçmedikçe onlar cennete giremezler.
Resulullah (s.a.v.) sözlerine devamla buyurdu ki: “Aziz ve Celil olan Allah Teâlâ şöyle der: “Bunun amelini, yerin en alt katında bulunan siccîn’e yazın.” Bundan sonra onun ruhu aşağıya atılır.”
Resulullah (s.a.v.) sözünün bu noktasından şu âyet-i kerimeyi okudu.
Hac 31= Kim Allah’a şirk koşarsa; gökten düşüp de kuşların kaptığı veya rüzgarın uçuruma attığı bir şeye benzer..
Ve sonra şöyle buyurdu: “Bu adamın ruhu vücuduna döndürülür. İki Melek gelip yanına oturur ve ona şöyle derler. (Aralarında şu konuşa geçer)
— Rabbin kimdir?
— Ha, ha, bilmiyorum.
— Dinin nedir?
— Ha, ha, bilmiyorum.
— Size gönderilen bu adam kimdir?
— Ha ha bilmiyorum.
Bunun üzerine gökten: “Kulum yalan söyledi. Altına ateşten yaygılar serin, kendisine, cehenneme bakan bir kapı açın.” diye bir ses gelir. Bu kişiye cehennemin sıcağı ve alevi gelir. Kabri sıkıştırıldıkça sıkıştırılır, kaburgaları birbirine girer. Yanına, çirkin yüzlü, pis kokulu bir kişi gelir ve ona: “Seni, hoşuna gitmeyecek bir şeyle müjdeleyeyim. İşte sana vaad edilen gün bugündür.” der. Ölen kişi de ona şöyle der: “Sen kimsin? Yüzün bile kötülüğü ifade ediyor.” O da: “Ben senin pis amelinim.” der. Ölen kişi: “Ey rabbim, sen kıyameti koparma.” der.
“Kabrinde kâfire doksan dokuz tinnîn (ejderha) saldırtılır ve kıyamet gününe kadar onu ısırırlar ve sokarlar ki, eğer onlardan birisi yeryüzüne üfleyecek olsa, orada hiçbir yeşillik kalmazdı.”
Amr bin Dînâr anlatır: “Medîne’de birisinin kız kardeşi vefât etti. O kimse şöyle anlattı: “Kızkardeşimi defnettiler. Kabri başından ayrıldık. Benim değerli bir yüzüğüm vardı. Kayboldu. Onun kabrine düştü zannıyla kabrine gittim. Kabrin lahdi üzerindeki tahtayı kaldırdım. Ateş alevleri yüzüme vurdu. Baktım, mezarın içi ateşle dolu. Tahtayı yerine koydum. Mezarın üstünü sıkıca kapatıp ağlayarak eve döndüm.
Annemden, kız kardeşimin huyunun nasıl olduğunu sordum. Bana; “İki kötü huyu vardı. Biri namazına gevşekti. İkincisi koğuculuk yapardı.” cevâbını verdi. Bundan anlaşılmış oldu ki, bu iki kötü huy, kabir azâbına sebeptir.”
ALLAH CC BİZİ BUNLARDAN MUHAFAZA ETSİN, KABİR HAYATINA EN GÜZEL ŞEKİLDE HAZIRLANANLARDAN EYLESİN.