sohbetlerözlü sözleryazarlarmakalelervideolartefsir derslerikavram derslerimedaricus salikin

KAVRAMLAR

islami kelimeler ve kavramlar

ZÜHD Zühd sözlük anlamı olarak, “Bir şeye ilgi duymamak, az bir şeye razı olmak” demektir. Kavram olarak ise zühd; “dünyaya, maddi şeylere ve çıkarlara rağbet etmemek, çıkarcı, ihtiraslı vebencil olmamak, kanaatar olmak” anlamlarında kullanılır. Kısaca ‘zühd’, nefsin arzu ve isteklerini denetim altına almak, manevi değerleri maddi değerlerden üstün tutmak, başkasını...
03.04.2024
Herhangi bir şeyi kendi yerinden başka bir yere koymak, ziya, ışık ile nurun aksi. Dinî anlamdaki manası ise, hak yemek, eziyet, işkence ve baskı kullanmak, adaletsizlik yapmak, hadda aşmak söz ve fiilde aşın gitmek demektir. Zulüm, arapça bir kelimedir. “Zale-me” fiilinin masdardır. Aynı kökten türemiş bir isim olarak da kullanılır....
27.03.2024
Zaman – Asr – Dehr – Gece, Gündüz Zaman, çağ, yüzyıl, dehr, gündüz ve gece, gündüzün zevalden önce ve sonra iki tarafı (ğadâd ve aşiy), öğleden sonra güneşin kızarmasına kadar olan ikindi vakti, yağmur, hapsetmek, menetmek, sıkıp suyunu çıkarmak manalarına gelir. Müfessirler hep bu manaları göz önüne alarak buradaki asr’a...
20.03.2024
YEİS (ALLAH’IN RAHMETİNDEN ÜMİT KESMEK) Umudunu kesmek, ümitsizlik, ümid ve güvenle bağlanacağı şeyden ümidini kesmek anlamında, yeise fiilinden masdar. Recâ (umma, ümid besleme) karşıtıdır. Bir kimsenin bir şeyden emel ve umudunu kesmesi, güvenini kaybetmesi, kalbinden ümid ve emeli tamamen kesip tamamıyla umuttan uzak ve boş olması anlamına gelir. “Ey Oğullarım!...
13.03.2024
YARATMA (HALK) Halık: fiil kökünden gelen ism-i faildir. Mastar olarak “hulk” ya da “halk” Kelime olarak; yaratmak, yoktan var etmek, meydana getirmek, bir şey yokken icat etmek, düzeltmek ve düzenlemek gibi manalara gelir. Yüce Allah’ın sıfatı olarak el-halık; yaratıcı, varlıkları örneği olmadan yaratan, yoktan var eden, bir şeyden başka bir...
06.03.2024
VESİLE el-Vesile kelimesinden türemiştir. el-Vesile: Bir şeye “istek” ile ulaşmadır. İstek-arzu anlamını içerdiğinden “el-Vasile” ifadesinden daha özeldir (dar anlamdadır). Allah (c.c.) şöyle buyurur: “O’na vesile (yaklaşma yol) arayın” (el-Maide, 5/35). Kısaca maksada ulaştıran her şey vesiledir. Bu yola baş vurmaya ise tevessül denir. Ayrıca her Salih amel bir vesiledir. Allah...
28.02.2024
Veli –Dost Dost, arkadaş, yardımcı, birinin işini üstlenen, yönetici, ermiş kişi. Çoğulu evliya. Veli kelimesi Kur’ân’da hem Allah hem de diğer varlıklar için kullanılır. Allah’ın esmâü’l-hüsnâsından biri de el-Veliy’dir. Kelime Allah için kullanıldığında dost, yardımcı, işleri yürüten anlamlarını belirtir. Allah’ın velilik niteliği çeşitli âyetlerde dile getirilir. Buna göre Allah, iman...
21.02.2024
VAHİY Gizli konuşma, işaret etme, emretme, ilham etme, ima etme, fısıldama, mektup yazma, elçi gönderme, acele etme, seslenme. Yüce Allah’ın vasıtasız olarak veya değişik vasıtalarla emirlerini peygamberlerine bildirmesi anlamında bir Kur’ânî terim. Allah’ın kitabı Kur’an-ı Kerim, Rasulullah (sav)’e vahy yoluyla gelmiştir.O, insan aklının, insan hevasının ortaya koyduğu bir şey değildir.Diğer...
14.02.2024
VAHDET Vahdet kelimesi, eşsizlik, yalnızlık, tek anlamına gelir. Vahid sözcüğünün gerçek anlamı kesinlikle parçalanma ve bölünme kabul etmeyen şeydir. Bu sözcüğü altı değişik şekilde kullanılabilen müşterek çok anlamlı bir kelimedir. Birinci anlamı; Cins veya türde bir olanlar. İnsan ve at aynı cinstendir. Zeyd ve Amr aynı türden denmesi gibi. İkinci...
07.02.2024
ÜMMET Ana, yol, din, cemaat, familye, nesil, boy, zaman. Istılahta ise, kendi irâdeleriyle veya bir zorunluluk neticesinde aynıyerde, aynı zamanda veya aynı dine tabi olma neticesinde bir arada yaşayan insan topluluğudur. Âlimlerin çoğu, ümmet kelimesini aynı dine tabii olanlar yani Müslümanlar için kullanmışlardır. Arapça bir kelime olup, “emme” fiilinden isimdir....
31.01.2024
ULU’L-EMR Emir sahipleri. Nevevî  pratik bir târif kaydeder: “Ulü’l-emr, ümerâ ve vâlilerden, itaat edilmesi Allah tarafından vâcib kılınmış olan herkestir.” Ve bu târifin, halef ve selef -müfessir, fakih vs. her çeşit- âlim zümrelerinin ortak görüşü olduğunu belirtir. Ömer Nasuhi Bilmen, fıkıh ıstılâhı olarak ulü’l-emr’i şöyle târif eder: “Yâ İslâm cemaatinin...
24.01.2024
TEVHİD Birlik, birlemek. Allah’ın varlığını, birliğini, tüm yetkin nitelikleri kendisinde toplandığını, eşi ve benzeri bulunmadığını bilmek ve buna inanmak. Bu bilgi ve inanç en özlü biçimde “Lâ İlâhe İllallah” (Allah’tan başka ilah yoktur) cümlesiyle ifade edilir. Bu nedenle bu cümleye tevhid kelimesi (kelime-i tevhid) denir. Tevhid kelimesini söyleyen ve buna...
17.01.2024
Rücu etmek, geri dönmek, pişman olmak, nedamet duymak, yaptığı günahı bırakıp Cenab-ı Hakk’a yönelmek. En güzel şekilde günahı terk etmektir. Bu özür dilemenin en etkili yoludur. Çünkü özür dilemenin üç şekli vardır. Birincisi, özür dileyenin ben yapmadım demesidir. İkincisi, şundan dolayı yaptım demesidir. Üçüncüsü, yaptım, kötü ettim, artık ondan geri...
10.01.2024
BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM Herhangi bir mesele hakkında düşünme, zihni yorma, derin düşünme ve işin şuuruna varma. Tefekkere fiili, üç harfli olan “fekere” fiilinden türemiştir. Fekere kök fiili ve ondan türemiş olan tefekkere, efkere, fekkere ve iftekere fiilleri aynı anlamdadırlar. Tefekkürün zıddı, fikirsizlik ve düşüncesizlik demektir. Tefekkür, insana mahsus bir özelliktir. İnsan, tefekkür...
03.01.2024
TASAVVUF Tasavvuf kelimesi, işaret ve mana ehline göre safa ve vefa kelimelerinin birleşmesinden türemiştir. Safa; beden ve ruh temizliğidir, özlük ve seçkinlik demektir. Vefa; sözünü tutmak, güvenilir olmak sevgiyi ve dostluğu tüm zaman ve zeminlere ebedi kılmaktır. O halde tasavvuf, özü sözü bir temiz ve ruhen seçkin kulların yaradana duydukları...
27.12.2023
TAKVA Veka fiilinden türemiştir. Bu fiilin kökünden gelen ittika; elem ve zarar verecek şeylerden kaınıp kendini korumaya almak anlamına gelir. Taka, ittikanın ismidir ve sözlük anlamı olarak, kuvvetli himayeye girmek, korunmak kendini koruma altına almak demektir. Kur’an gelmeden önce Arapça’da takva kelimesi, insan ve hayvan gibi canlı v-bir varlığın kendini,...
20.12.2023
TAĞUT Allah’ın hükümlerine sırt çeviren kişi ve kuruluşların tümü. Arapça “Teğa” kökünden türetilmiş olup kelimenin masdarı olan “Tuğyan” Allah Teâlâ’ya isyan etmek anlamına gelmektedir. Allah’ın indirdiği hükümlere muhalif olan ve onların yerine geçmek üzere hükümler icad eden her varlık tağuttur. Tağut, Allah (c.c)’a karşı isyan etmekle beraber O’nun kullarını kendisine...
13.12.2023
TAHRİF Bir kelimede harflerin yerini veya bir harfi değiştirme, bozma. Bir ibarenin anlamını değiştirme. İlâhî kitaplar üzerinde herhangi bir kelimenin bile bile değiştirilmesi. İslâm dinine göre birkaç çeşit tahrif vardır: 1. Bir kelimenin bazı harflerini yanlış telaffuz ederek ona başka mana vermek, 2. Bir hadis veya ayete tefsir yoluyla değişik...
06.12.2023