SEYYİD KUTUB’UN BAKIŞ AÇISIYLA ARAF SURESİ 115. VE 116. AYETLER
BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM
Hamd kendisinden başka ilah olmayan, mutlak manada tek güç ve kudret sahibi olan Allah’a mahsustur. Salat ve selam tüm peygamberlerin ve onları takip eden tabilerinin üzerine olsun.
115- “Büyücüler: “Ya Musa, önce sen mi hünerini ortaya koyacaksın, yoksa biz mi önce hünerimizi ortaya atalım, dediler. “
116- “Musa, “Önce siz atın ” dedi. ” Büyücüler hünerlerini ortaya atınca, insanların gözlerini büyülediler, onları ürküttüler ve müthiş bir büyü gösterisi gerçekleştirdiler.
Bu meydan okuyuş, onların Hz. Musa’yı ilk seçenekten birini tercih etmede serbest bırakmasından açıkça anlaşılıyor. Yine anlaşılıyor ki, onlar kendi büyülerine ve üstün geleceklerine kesin gözüyle bakıyorlardı… Öte yandan Hz. Musa’nın da -selâm üzerine olsun- kendïnden emin bir şekilde hareket ettiği ve onların meydan okuyuşlarını hafife aldığı ortaya çıkıyor. “Musa: “Önce siz atın” dedi.” Bu bir tek söz bile, Hz. Musa’nın onların yaptıklarını umursamadığını ortaya koyuyor. Hz. Musa’nın gönlünde gizli olan güveni bütün parlaklığı ile gözler önüne seriyor. Bu, Kur’an-ı Kerim’in, çoğu zaman yaptığı gibi, bir tek kelimeyle olayları aydınlatma metoduna bağlı bir ifade yöntemidir.
Yalnız Kur’an’ın anlatım üslûbu Hz. Musa’nın irkildiği şeyle (Bakınız Taha Suresi 67-68) birden dikkatlerimizi olayın üzerine çekiyor. Biz Hz. Musa’nın onların meydan okuyuşlarını hafife alması ve onları umursamaması atmosferindeyken birden kendimizi müthiş bir büyü manzarası karşısında görüyoruz. Bu korku ve dehşet saçan bir manzaradır.
“Büyücüler hünerlerini ortaya atınca insanların gözlerini büyülediler, onları ürküttüler ve müthiş bir büyü gösterisi gerçekleştirdiler.”
Bu büyünün nasıl bir büyü olduğunu,kavramamız için Kur’an’ın onun için: Onların “İnsanların gözlerini” büyülediklerini, onların kalplerini ürperttiklerini “onları ürküttüler” denmiş olması yeterlidir. Zaten “ürküttüler” kavramı tek başına bile olayı canlandıran bir ifadedir. Büyücüler insanların korku duygusunu harekete geçirmek istemişler, onları habire zorlamışlardır. Kur’an’ın Taha suresinde yer alan bir ayetinde Hz. Musa’nın -selâm üzerine olsun- kendi içinde bir korku duymasından söz edildiğini bilmemiz de burada meydana gelen olayın gerçek yüzünü hayalimizde canlandırmamız için yeterlidir! (Bakınız Taha Suresi 67-68)
Tam bu sırada aniden meydana gelen bir olay, hem Firavun ve kurmaylarının, hem büyücü kâhinlerin hem de büyük meydanda toplanmış halk kitlelerinin dikkatlerini çekiyor. Bu müthiş büyü gösterisini seyreden tüm insanları birden etkisi altına alıyor: