sohbetlerözlü sözleryazarlarmakalelervideolartefsir derslerikavram derslerimedaricus salikin

SEYYİD KUTUB’UN BAKIŞ AÇISIYLA TEVBE SURESİ 86. VE 89. AYETLER ARASI

SEYYİD KUTUB’UN BAKIŞ AÇISIYLA TEVBE SURESİ 86. VE 89. AYETLER ARASI
11.01.2021
579
A+
A-

BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM

Hamd kendisinden başka ilah olmayan, mutlak manada tek güç ve kudret sahibi olan Allah’a mahsustur. Salat ve selam tüm peygamberlerin ve onları takip eden tabilerinin üzerine olsun.

BASİT HAYATI KABULLENENLER

86- “Allah’a inanınız ve peygamberi ile birlikte cihad ediniz” direktifini içeren bir sure indiğinde onların içindeki zenginler senden izin isteyerek “Bizi bırak evlerinde oturanlarla birlikte olalım” derler.

87- Onlar evlerinde oturan güçsüzlerle birlikte kalmaya razı oldular, kalplerine mühür vuruldu; artık onlar anlayamazlar.

88- Fakat Peygamber’e ve onunla birlikte canları malları ile savaşanlara gelince, işte bütün hayırlar onları bekliyor ve onlar başarıya erenlerin, kurtuluşa kavuşanların ta kendileridirler.

89- Allah onlara altlarından nehirler akan ve içlerinde sürekli kalacakları cennetler hazırlamıştır. İşte büyük kurtuluş budur.

Bunlar iki farklı karakterdir… İkiyüzlülük, zayıflık ve gevşeklik karakteri ile gerçek iman, kuvvetlilik ve belalara karşı dayanma karakteri… Bunlar iki farklı yoldur… Döneklik, geri çekilme, aşağılık şeylere razı olma yolu ile doğruluk, fedakârlık ve onurluluk yolu…

Cihadı emreden bir sure indiğinde imkân sahipleri gelirler. Cihadın araç gereçlerine ve gücüne sahip olan bu insanlar gelirler, ama yüce Allah’ın kendilerine bağışladığı imkânların ve kendilerine verdiği Allah’ın nimetlerine şükretmelerinin gereği olarak islâmın ordularının önünde yürümek için değil. Geri çekilmek, mazeret ileri sürmek, kadınlarla oturup hiçbir kutsal değeri korumamak ve hiçbir yurdu savunmamak amacı ile izin istemek için… Bu alçak oturuştaki bayalığı ve basitliği hiç düşünmezler. Yeter ki, güven içinde olsunlar. Zaten rahat düşkünleri utanmanın ne olduğunu anlamazlar. Çünkü rahata kavuşmak basit bir hayata razı olanların bedelidir.

“Onlar evlerinde oturan güçsüzlerle birlikte kalmaya razı olurlar.”

“Kalplerinize mühür vuruldu; artık onlar anlayamazlar.”

Eğer onlar anlayabilmiş olsalardı, cihaddaki kuvvete ve onur hayatı ile savaştan geri kalıştaki zayıflık, basitlik ve kötü biçimde yok oluşu kavrarlardı.

Zilletin bir bedeli olduğu gibi, onurluluğun da bir bedeli vardır. Çoğu zaman zilletin bedeli daha ağırdır. Bazı zayıf ruhlu insanlar, onurlu hayatın bedelinin güç yetmeyecek kadar ağır olduğunu düşünürler. Bu nedenle sözkonusu ağır yükümlülüklerin altına girmemek için zilleti ve alçaklığı tercih ederler. Basitlik, ucuzluk, ürkeklik ve korkaklık ile dolup taşan bir hayat içinde yaşarlar. Kendi gölgelerinden bile korkarlar. Seslerinin yankılarından irkilirler. Her haykırışı aleyhlerine sanırlar. Onların hayata en düşkün insanlar olduğunu görürler. Zilleti tercih eden bu insanlar onurlu bir hayatın getirdiği yükümlülüklerden daha ağır bir bedel öderler. Onlar zilletin bedelini tam olarak öderler. Onun bedelini canları, güç ve kuvvetleri, ünvanları ve huzurları ile öderler. Onlar çoğu zaman kanları ve malları ile ödedikleri bedellerin farkında bile olmazlar” işte bu insanlardan bir kesim de şu ayette ifadesini buluyor:

“Onlar evlerinde oturan güçsüzlerle birlikte kalmaya razı oldular. Kalplerine mühür vuruldu; artık onlar anlayamazlar.”

“Fakat peygamber ve onunla birlikte olanlar.”

Bunlar o kesimden farklı bir kesimdir.”

“Canları ve malları ile savaşırlar.”

İnanç sisteminin yükümlülüklerini ve imanın gereklerini yerine getirenler oturmakla ulaşılmayan üstün ve onurlu bir hayat için çalışanlar ise,

“İşte büyük iyilikler onları bekliyor.”

Hem dünyanın hem de ahiretin iyilikleri… Dünyada üstünlük, onurluluk, zenginlik ve üstün söz onlarındır. Ahirette ise daha büyük mükafat ve kerem sahibi yüce Allah’ın rızası onlarındır.

“Onlar başarıya erenlerin kurtuluşa kavuşanların ta kendileridirler.”

Onurlu-sağlam bir yaşantı ile gerçekleşen dünya hayatının kurtuluşu ve büyük ödüllere kavuşmakla elde edilen ahiret hayatının kurtuluşu onlarındır.

“Allah onlara altlarından nehirler akan ve içlerinde sürekli kalacakları cennetler hazırlamıştır.”

“İşte büyük kurtuluş budur.”

 

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.