sohbetlerözlü sözleryazarlarmakalelervideolartefsir derslerikavram derslerimedaricus salikin

SEYYİD KUTUB’UN (RH.A.) BAKIŞ AÇISIYLA MÜ’MİNUN SURESİ 26. VE 30. AYETLER

SEYYİD KUTUB’UN (RH.A.) BAKIŞ AÇISIYLA MÜ’MİNUN SURESİ 26. VE 30. AYETLER
03.05.2022
765
A+
A-

BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM

Hamd kendisinden başka ilah olmayan, mutlak manada tek güç ve kudret sahibi olan Allah’a mahsustur. Salat ve selam tüm peygamberlerin ve onları takip eden tabilerinin üzerine olsun.

26- Nuh “Ya Rabb’i, onların bu yalanlamaları karşısında bana yardım et” dedi.

Canlılar bu şekilde donuklaşınca, hayat ileriye doğru belirlenen olgunluk yolunda ilerleyemez, yola dikilen engellerden dolayı hareket edemez hale gelince… Böyle bir durumda ya bu taşlaşmışlık parçalanacak ya da hayat olduğu gibi kalacaktır. Nuh kavminin başına birincisi geldi. Çünkü onlar henüz insanlık hayatının şafağı sayılan bir zaman diliminde ve henüz yolun başındaydılar. Bu yüzden yüce Allah onların yok edilmesini, insanlığın yolunun açılmasını dilemiştir.

27- O’na vahiy yolu ile bildirdik ki; “Bizim gözlerimiz önünde ve vahyimiz uyarınca bir gemi yap. Emrimiz gelip de tandır kaynamaya (her yandan sular fışkırmaya) başlayınca her canlı türünün birer çifti ile boğulacağına ilişkin hükmümüzün kesinleştiği kimse dışında kalan aile bireylerini gemiye bindir. Zalimler konusunda bana başvurma; çünkü onlar kesinlikle boğulacaklardır. “

Yüce Allah’ın yasası, insanlık hayatı kendisi için belirlenen yolda devam etsin diye yolun taşlaşmış engellerden temizlenmesini öngörmüştür. Hz. Nuh selâm üzerine olsun- döneminde insanlık kokuştuğu için, zayıf gövdeli, henüz yeni yetişmiş bir ağaç gibi bir hastalığa yakalanmış olduğu için, gelişip büyüyemediği için, kuruyup solmaya yüz tuttuğu için, üstelik bu durumdan kurtulamadığı için bu hastalığa bir ilaç gerekliydi. O da her şeyi silip süpüren, her şeyi önüne katıp götüren, toprağı yıkayıp temizleyen Tufandır. Sağlıklı hayat tohumunun yeniden yeşermesi, tertemiz gelişmesi, belirlenen süreye kadar boy salıp büyümesi için bu gerekliydi.

“Ona vahiy yolu ile bildirdik ki; “Bizim gözlerimiz önünde ve vahyimiz uyarınca bir gemi yap.” Tufandan kurtulmak, yeniden yeşermesi için sağlıklı hayat tohumunu korumak için bir araçtır gemi. Yüce Allah Hz. Nuh’un gemiyi bizzat kendi elleriyle yapmasını dilemiştir. Çünkü insanın sebeplere ve araçlara sarılması, gücünü son noktasına kadar harcaması zorunludur. Ancak bu şekilde Rabb’inin desteğini kazanabilir. Çünkü Allah, yan gelip yatan, rahatını bozmayan, sadece bekleyen ve beklemekten başka bir şey yapmayıp tembel tembel oturanlara destek vermez, onlara yardım etmez. Sonra yüce Allah Hz. Nuh’un -selâm üzerine olsun- insanlığın ikinci babası olmasını dilemişti. Bu yüzden emrini yerine getirmesi için kendi gözetiminde ve gemi inşasına ilişkin öğrettikleri doğrultusunda Hz. Nuh’u sebeplere sarılmaya yöneltmiş, yüce iradesi bu yolla gerçekleşmişti.

Yüce Allah, hastalıklı yeryüzünü temizlemek amacı ile başlatılacak kapsamlı operasyon için bir de işaret belirlemişti onun için. “Emrimiz gelip de tandır kaynamaya (her yandan sular fışkırmaya) başlayınca.” (Ayette geçen `Tennur” ocak, tandır, fırın anlamına gelir.) Su fışkırıncaya başlayınca, bu Nuh’un harekete geçmesi için bir işaret olacak ve derhal hayatın tohumlarını gemiye yükleyecektir. “Her canlı türünün birer çiftini gemiye al.” Hayvan türlerinden, kuş ve bitkilerden, Nuh döneminde bilinen ve insanoğlunun yararına sunulan her türden… “Boğulacağına ilişkin hükmümüzün kesinleştiği kimse dışında kalan aile bireylerini gemiye bindir.” Onlar kâfirlerdir. Allah’ın ayetlerini yalanlayan kimselerdir. Bu yüzden yüce Allah’ın daha önce verilmiş sözünün yürürlüğe konmuş yasasının aleyhlerinde işlemesini haketmişlerdir. Bu yasa Allah’ın ayetlerini yalanlayanların yok edilmesini öngörür.

Hz. Nuh’a yönelik son emir de aleyhlerinde hüküm verilmiş kimseler hakkında -en yakın akrabaları dahi olsa- tartışmaya girmemesi, kurtarmaya çalışmamasıdır.

“Zalimler konusunda bana başvurma; çünkü onlar kesinlikle boğulacaklardır.”

Bir dostun ya da yakının hatırı için Allah’ın yasası hiç kimseye tolerans tanımaz, tek ve doğru yolundan sapmaz.

Burada, bundan sonra Nuh kavminin başına ne geldiği ayrıntılı olarak anlatılmıyor. Kuşkusuz sorun çözümlenmiştir. “Onlar kesinlikle boğulacaklardır” kararı gerçekleşmiştir. Ama surenin akışı Hz. Nuh’a -selâm üzerine olsun- nimetlerïne karşılık Rabb’ine nasıl şükredeceğini, lütuf ve bağışına karşılık nasıl hamdedeceğini, yolunu göstermesini nasıl isteyeceğini öğreterek yoluna devam ediyor.

28- Ey Nuh, sen ve beraberindekiler gemiye yerleştiğinizde “Bizi zalim soydaşlarımızdan kurtaran Allah’a hamdolsun” dedi.

29- Yine de ki; “Ya Rabb’i, beni bereketli bir yere indir. Sen kullarını en iyi yerlere konduransın.

Hz. Nuh’tan Allah’a böyle hamdetmesi, ona bu şekilde yönelmesi, onu sıfatları ile bu şekilde nitelendirmesi, kullara yönelik mucizelerini böyle dile getirmesi isteniyordu. Kullar, en başta da başkalarına örnek olması gereken peygamberler böyle eğitilir.

Sonra kıssanın bütünü ve ilahi güç ve hikmetin kanıtı adına içerdiği genel çizgileri üzerine şu değerlendirme yapılıyor.

30- Bu olayda alınacak birçok dersler vardır. Biz Nuh’u ve soydaşlarını bu yolla sınavdan geçirmiş olduk.

İmtihanın çeşitli şekilleri ve amaçları vardır. Sabır için imtihan edilir, şükür için imtihan edilir, sevap için imtihan edilir, yönlendirme, eğitme, arındırma ve sağlamlaştırma için imtihan edilir. Nuh kıssasında da hem kendisinin, hem kavminin hem de soyundan gelenlerin geçtiği çeşitli imtihan şekilleri yeralmaktadır.

DEĞİŞMEZ TARİHİ GERÇEKLER

Surenin akışı tarih boyunca tek ve değişmez bir mahiyet arzeden peygàmbèrlik olgusu ile sürekli yinelenen yalanlama reaksiyonunun yeraldığı sahnelerden bir diğerini sunmakla devam ediyor.

 

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.