SEYYİD KUTUB’UN (RH.A.) BAKIŞ AÇISIYLA MÜ’MİNUN SURESİ 93. VE 98. AYETLER
BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM
Hamd kendisinden başka ilah olmayan, mutlak manada tek güç ve kudret sahibi olan Allah’a mahsustur. Salat ve selam tüm peygamberlerin ve onları takip eden tabilerinin üzerine olsun.
93- De ki; “Ya Rabb’i, eğer onların tehdit edildikleri azabı eğer mutlaka bana göstereceksen. “
94- “Ya Rabb’i, beni zalimler arasında bırakma. “
95- Onlara yönelttiğimiz tehdidin gerçekleştiğini sana göstermeye elbette gücümüz yeter.
96- Sana yaptıkları kötülüğü en iyi davranışla karşıla. Biz onların asılsız yakıştırmalarını herkesten iyi biliyoruz.
97- De ki; “Ya Rabb’i, şeytanların kışkırtmalarından sana sığınırım. “
98- “Onların yanımda olmalarından da sana sığınırım, ya Rabb’i. “
99- Sonunda onlardan biri ölümün eşiğine geldiğinde der ki; “Ya Rabb’i, beni geri çeviriniz. “
Acıklı azaba çarptırılacak veya kendilerine vadedilen musibetin bir kısmı gerçekleşecek olursa, yüce Allah’ın Hz. Peygamberi onlarla birlikte, azaba uğratmayacağı, onu kurtaracağı kesindir. Fakat bu dua, sakınma duyusunu arttırmak, ondan sonra gelecek nesillerin Allah’ın planından emin olmalarını, her zaman uyanık olmalarını, sürekli O’nun himayesine sığınmalarını sağlama amacına yöneliktir.
Hiç kuşkusuz yüce Allah, daha Hz. Peygamber -salât ve selâm üzerine olsun hayatta iken zalimlere vadettiği azabı gerçekleştirebilir.
“Onlara yönelttiğimiz tehdidin gerçekleştiğini sana göstermeye elbette gücümüz yeter.”
Nitekim Bedir savaşından sonra büyük fetihte onlara yönelttiği tehdidin bir kısmını peygamberine göstermiştir.
Ne var ki, Mekke döneminde inen bu surenin inişi sırasında uygulanan davet metodu; kötülüğü iyilikle savmak, Allah’ın buyruğu gelene kadar sabretmek ve işi Allah’a bırakmak şeklindeydi:
“Sana yaptıkları kötülüğü en iyi davranışla karşıla. Biz onların asılsız yakıştırmalarını herkesten iyi biliyoruz.”
Hz. Peygamberin -salât ve selâm üzerine olsun- Allah tarafından korunduğu halde şeytanların vesveselerinden ve telkinlerinden Allah’a sığınması da,sakınmayı, Allah’a sığınma duygusunu arttırma, aynı şekilde önderi ve örneği bulunduğu ümmetine her an için şeytanların vesveselerinden Allah’a sığınmalarını öğretme amacına yöneliktir. Kaldı ki, peygamber, sırf vesvese ve telkinlerinden değil, şeytanların yaklaşmasından bile Allah’a sığınmakla emrolunmaktadır.
“Onların yanımda olmalarından da sana sığınırım, Ya Rabb’i.”
Şeytanların yaklaşmalarından Allah’a sığınma ölüm döşeğinde olabilir. Surenin akışı içinde bu ayetin ardından gelen şu ayet bu anlamı desteklemektedir. “Sonunda onlardan biri ölümün eşiğine geldiğinde” Kur’an-ı Kerim’deki anlam ve çağrışım uyuşması yöntemi uyarınca bu yorum mümkündür.
KABİRDEN CEHENNEME YOLCULUK
Surenin bu son dersinde tekrar müşriklerin akıbetinden söz ediliyor. Bu korkunç akıbet, kıyamet sahnelerinin birinde gözler önüne seriliyor. Sahne dünyada gerçekleşen ölüm olayı ile başlıyor. Öbür dünyada sura üflenmesinden sonra da sona eriyor. Ardından sure tek ve ortaksız ilahlığın vurgulanması, Allah’la birlikte başka ilahların da bulunduğunu iddia edenlerin uyarılması ve bunların az önce işaret edilen akıbetle korkutulması ile son buluyor.
Surenin sonunda Hz. Peygamberin -salât ve selâm üzerine olsun- bağışlamasını ve rahmetini istemek üzere Rabb’ine yönelmesini isteyen bir ifade yeralıyor. Hiç kuşkusuz yüce Allah merhamet edenlerin en iyisidir.