SEYYİD KUTUB’UN (RH.A.) BAKIŞ AÇISIYLA MÜRSELAT SURESİ 16. VE 19. AYETLER
16- Önceki inkarcı toplumları yoketmedik mi?
17- Sonraki inkarcıları da katarız onlara.
18- İşte biz günahkârlara böyle yaparız.
19- O gün inkarcıların vay haline!
Görüldüğü gibi bir tek fırça darbesi ile “önceki” yokedilen toplum yığınları ve yine bir başka fırça darbesi ile “sonraki” yokedilmiş insan yığınları gözler önüne seriliyor. Yok edilen yığınların vücud kalıntıları gözlerimiz önünde uzayıp gidiyor. Bu ölü vücut artıkları önünde yüce Allah’ın varlık bütününe ilişkin şu yasası dile geliyor:
“İşte biz günahkarlara böyle yaparız.”
Bu sürekli geçerliği olan bir yasadır. Onun kapsamı dışına çıkılamaz. O anda günahkârlar “öncekiler”in ve “sonrakiler”inkine benzer bir yokoluş darbesini beklemeye koyulmuşlarken mahvolmaya, hiç olmaya ilişkin bildiğimiz şu tehdit içerikli beddua ile yüzyüze geliyorlar:
“O gün inkarcıların vay haline!”
İNSANIN YARATILIŞI
Yıkıntılar ve insan vücudunun kalıntıları arasında geçen bu geziden döner dönmez yaratmayı, can vermeyi, küçük-büyük her canlıyı belirli bir plâna, bir ön tasarıya göre geliştirme olgularını gözlememizi sağlayan yeni bir geziye çıkarılıyoruz.