SEYYİD KUTUB’UN (RH.A.) BAKIŞ AÇISIYLA NAHL SURESİ 56. AYET
BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM
Hamd kendisinden başka ilah olmayan, mutlak manada tek güç ve kudret sahibi olan Allah’a mahsustur. Salat ve selam tüm peygamberlerin ve onları takip eden tabilerinin üzerine olsun
56- Onlar haklarında hiçbir ciddi bilgiye sahip olmadıkları düzmèce ilahlara kendilerine verdiğimiz rızıklardan pay ayırırlar. “
Bir de bakmışsın ki, kendilerine bazı hayvanları haram kılmışlardır. Onlara binmezler ve etlerinin tadına bile bakmazlar. Hatta daha önce En’am suresinde gördüğümüz gibi, bu hayvanları erkeklere helal, kadınlara haram sayarlardı. Bunu yaparken de sahte tanrılarının adına hareket ediyorlar. Halbuki onlar bu tanrılar hakkında hiçbir şey bilmezler. Bunlar ancak eski cahiliyeden kalmış ve miras alınmış olan kuruntulardır. Halbuki onların hiçbir şeyden haberi olmayan tanrılar adına pay ayırdıkları bu nimetleri, onlara rızık olarak veren sadece Allah’dır. Bunlar sahte ilahların verdikleri rızıklar değildir ki, onlara pay ayrılsın. Bu nimetler, kendilerini tevhide çağıran, onların başka varlıkları kendisine ortak koştukları Allah’ın verdiği rızıklardır!
Böylece onların hem düşüncelerinde, hem de uygulamalarında ikilik ortaya çıkmış olur… Rızkın tamamını Allah verir. Allah kendisinden başka kimseye kulluk yapılmamasını ister. Onlar ise, Allah’ın emrine aykırı davranarak başka ilahlar edinirler. Allah’ın kendilerine verdiği rızkı alıp, yasakladığı bu kimselere ayırmaktadırlar! İşte bu şekilde onların içinde bulunduğu çifte standart, bütün açıklığı, çıplaklığı, ilginçliği ve çirkinliğiyle ortaya çıkmaktadır!
Tevhide dayalı inanç sisteminin köklü biçimde yerleşmesinden sonra bile hala birtakım insanlar, Allah’ın kendilerine verdiği rızkın bir kısmını cahiliye ilahlarına benzer, yaratıklara adamaktadırlar. Bugün insanlar hala bir buzağıya “Seyyid Bedevi’nin buzağısı” adını vererek serbest bırakıyorlar. Buzağı canının istediği şekilde yiyip-içiyor, kimse ona engel olmuyor. Kimse ondan yararlanmıyor. Bu buzağının hayatı, Allah’ın adı anılarak değil, Seyyid Bedevi’nin adı anılarak kesilinceye kadar böyle sürüyor! Bugün hala insanlar, velilere kurbanlar adamaktadırlar. Bunları Allah içir:, Allah’ın adı ile değil, bu velinin adı ile kurban etmektedirler! Tıpkı cahiliye dönemindeki insanların Allah’ın kendilerine rızık olarak verdiği nimetlerden bir kısmını sahte tanrılarına ayırmaları gibi. Halbuki bu şekilde adakta bulunmak haramdır. Allah’ın adı anılarak kesilse dahi, eti de haramdır. Çünkü bu hayvan Allah’dan başkası adına adanmıştır!
“Allah’a andolsun ki, asılsız yakıştırmalarınız konusunda sorguya çekileceksiniz.”
Yeminle ve kesinleştirilmiş bir pekiştirme ile. Çünkü bu söyledikleri inanç sistemini kökten, yerle bir eden bir iftiradır. Bu düşünceler tevhid düşüncesini yıkmaktadır.