sohbetlerözlü sözleryazarlarmakalelervideolartefsir derslerikavram derslerimedaricus salikin

SEYYİD KUTUB’UN (RH.A.) BAKIŞ AÇISIYLA NUR SURESİ 53. ve 54. AYETLER

SEYYİD KUTUB’UN (RH.A.) BAKIŞ AÇISIYLA NUR SURESİ 53. ve 54. AYETLER
15.06.2022
477
A+
A-

BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM

Hamd kendisinden başka ilah olmayan, mutlak manada tek güç ve kudret sahibi olan Allah’a mahsustur. Salat ve selam tüm peygamberlerin ve onları takip eden tabilerinin üzerine olsun.

MÜNAFİKLARIN DÖNEKLİĞİ

53- Ey Muhammed, münafıklar kesin kesin bir dille yemin ederek kendilerine emir verecek olursan savaşa çıkacaklarım söylerler. Onlara de ki; “Yemin etmeyiniz. İtaatkârlığınız bellidir. Hiç kuşkusuz Allah, ne yaptığınızdan haberdardır.”

54- Onlara de ki, “Allah’a itaat ediniz, Peygambere itaat ediniz. Eğer bu çağrıya yüz çevirirseniz, biliniz ki, Peygamber kendi görevinden sorumlu olduğu gibi, siz de kendi görevinizden sorumlusunuz. Peygambere düşen, sadece ilahi mesajı açık bir dille duyurmaktır.”

Münafıklar Peygamberimize -salât ve selâm üzerine olsun- eğer kendilerine savaşa çıkma emrini verecek olursa mutlaka savaşa çıkacaklarına yemin ederlerdi. Allah da onların yalan söylediklerini biliyordu. Bu yüzden ayıplayarak, yeminlerini alaya alarak şöyle buyuruyor.

“Onlara de ki: Yemin etmeyiniz, itaatkârlığınız bellidir.”

Yemin etmeyiniz, çünkü nasıl itaat ettiğiniz bellidir. Bu sözleriniz ciddiye alınmaz, bu yüzden yemine veya pekiştirmeye gerek yoktur. Tıpkı yalancılığı ile ünlü birinin yalan söylediğini gördüğünüzde “Doğru söylediğin konusunda bana yemin etme. Çünkü hiçbir delile gerek olmadan her şey apaçık ortadadır” demeniz gibi.

Alay ve kınamanın üzerine şu değerlendirme yapılıyor. “Allah ne yaptığınızdan haberdardır.”

Yemine, pekiştirmeye gerek yok. Allah sizin itaat etmeyeceğinizi, savaşa çıkmayacağınızı biliyor.

Bu yüzden ayetlerin akışı dönüyor ve onları itaate, gerçek itaate çağırıyor, bilinen sözde davranışlara değil.

“Onlara de ki:”Allah’a itaat ediniz, Peygambere itaat ediniz.”

“Eğer bu çağrıya yüz çevirirseniz.”

Burun kıvırırsanız, münafıklığınızı sürdürürseniz,doğru yola girmezseniz.

“Biliniz ki, peygamber kendi görevinden sorumludur.”

Peygamber Allah’dan aldığı mesajı insanlara ulaştırmaktan sorumludur. Nitekim bu görevini yerine getiriyor da.

“Siz de kendi görevinizden sorumlusunuz.”

Sizin göreviniz de Allah’a ve Peygambere itaat etmeniz, samimi olmanızdır. Ama siz yan çizdiniz, görevinizi yerine getirmediniz.

“Eğer O’na itaat ederseniz doğru yolu bulursunuz.”

Mutluluğa ve kurtuluşa ulaştıran dengeli ve tutarlı hayat sistemini bulursunuz.

“Peygambere düşen, sadece ilahi mesajı açık bir dille duyurmaktır.”

O sizin imanınızdan sorumlu değildir. Sizin yan çizmenizin suçu ona ait değildir. Tersine yaptığınızdan siz sorumlusunuz, yan çizmenizden, isyan etmenizden, Allah’ın ve Peygamberinin emrine muhalefet etmenizden dolay siz cezalandırılacaksınız.

GERÇEKLEŞECEK OLAN VAAD

Münafıkların durumu sunulduktan ve bu sonuçlandırıldıktan sonra surenin akışı onları kendi hallerine bırakıyor ve itaatkâr mü’minlere dönüyor, içten gelen itaatkârlıklarının, harekete dönüşen imanlarının kıyametteki hesaplaşmadan önce bu dünyadaki mükâfatını açıklıyor.

 

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.