sohbetlerözlü sözleryazarlarmakalelervideolartefsir derslerikavram derslerimedaricus salikin

SEYYİD KUTUB’UN (RH.A.) BAKIŞ AÇISIYLA ZÜMER SURESİ 11 VE 16. AYETLER

SEYYİD KUTUB’UN (RH.A.) BAKIŞ AÇISIYLA ZÜMER SURESİ 11 VE 16. AYETLER
23.08.2023
278
A+
A-

BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM

Hamd kendisinden başka ilah olmayan, mutlak manada tek güç ve kudret sahibi olan Allah(Celle Celaluhu)’a mahsustur. Salat ve selam tüm peygamberlerin ve onları takip eden tabilerinin üzerine olsun.

11- De ki: “Dini Allah’a halis kılarak O’na kulluk etmekle emrolundum.

12- “Ve müslümanların ilki olmakla emrolundum.

13- De ki: “Ben, Rabb `ime isyan edersem, büyük günün azabından korkarım.

Hz. Peygamberin -salât ve selâm üzerine olsun- yalnız Allah’a kulluk yapmakla, dini yalnız O’na has kılmak ve bu eylemiyle müslümanların ilki olmak Allah’a karşı geldiği takdirde dehşet verici günün azabından korkmak durumunda olduğunu açıklaması… Evet, işte bu açıklamanın da Tevhid inancının İslamın öngördüğü biçimde yalın halde kalması konusunda gerçekten büyük önemi vardır. Bu konuda Hz. Peygamber -salât ve selâm üzerine olsun- Allah’ın bir kuludur. O’nun konumu budur. Bunun sınırları dışına taşamaz O. İbadet. konumunda bütün kullar sıra halindedir. Bir safta yer alırlar. Yalnız Allah’ın zatı yücedir. Tüm kulların üstünde tek başına yücelir O. İşte amaç da budur zaten.

Bu durumda ilahlığın anlamı ile kulluğun anlamı tam mànasıyla belirlenmiş olmaktadır. Bu iki konum birbirinden tamamen ayrılır. Artık ne birbirine karışırlar, ne de aralarında herhangi bir benzeşme söz konusu olur. Yüce Allah’ın bir olma (vahdaniyet) sıfatı, ortaksız ve benzersiz bir biçimde, yalın halde ortaya çıkar. Mademki Hz. Muhammed (s.a.s.) yalnız Allah’a kulluk makamında bu kadar açıkça ve net bir tutum içinde hareket edip O’na karşı gelmekten bu kadar korktuğuna göre putların veya meleklerin şefaat etmelerinden söz edilebilir mi? Allah ile birlikte veya Allah’ın dışında onlara kulluk etmenin yararından bahsedilebilir mi?

Şimdi Hz. Peygambere, bir kere daha yolunda diretmesi; müşrikleri, yolları ve bu yollarının acıklı sonları ile baş başa bırakmasını ilan etmesi emrediliyor:

14- De ki: “Ben, dinimi Allah’a halis kılarak O’na kulluk ederim.”

15- “Ey müşrikler, siz de Allah’dan başka dilediğinize kulluk edin. De ki: “Ziyana uğrayanlar, kıyamet günü hem kendilerini, hem de ailelerini ziyana sokanlardır. Dikkat edin, işte bu, apaçık bir ziyandır.

Bir kere daha ilan ediyor. Ben yoluma devam ediyorum. Yalnız Allah’a kulluk ediyorum. Yalnız O’na boyun eğiyorum. Siz ise dilediğiniz yolda yürümeye devam edin. Allah’ın dışında dilediğinize kulluk edin. Fakat bu gidişinizin sonu öyle bir hüsranla neticelenecektir ki, ondan daha büyük bir hüsran düşünülmez. Cehenneme varıp dayanacak olan canlarının hüsranı. Mü’min de olsalar, kâfir de olsalar ailelerini yitirme hüsranı. Müşrikler iman eden ailelerinden mahrum kalırlar. Zira onlar bir yola, kendileri başka bir yola gideceklerdir. Kendileri gibi müşrik olan ailelerini de hepsi birlikte cehenneme yuvarlanarak yitirirler:

“İşte bu, apaçık bir ziyandır.”

Şimdi de bu apaçık hüsranın manzarası sergileniyor:

16- Onların üstlerinde ateşten gölgeler, altlarında da ateşten gölgeler vardır. İşte Allah, kullarını bu azabıyla korkutuyor. Ey kullarım! Benden korkun.

Bu, gerçekten dehşet verici bir manzaradır. Kendileri de bu karanlık ateş tabakaları arasında. Ateş kendilerini sarıyor ve üzerlerine çöküyor. Her yerlerini ateş sarıyor.

Bu, gerçekten korkunç bir manzaradır. Yüce Allah bu tabloyu, daha kulları bu yeryüzündeyken sunuyor kendilerine. Belki kendilerini bu ateşin yolunda alıkoyacak işler yaparlar diye. O günün azabıyla korkutuyor onları; umulur ki, bu yolla sakınırlar:

“İşte Allah kullarını bu azabıyla korkutuyor.”

Ayrıca sakınmaları, korunmaları ve teslim olmaları için onlara çağrıda bulunuyor:

“Ey kullarım! Benden korkun.”

Tablonun öbür yanında kurtulanlar duruyor. Bu kötü akıbetten korkup sakınanlar yer alıyor:

 

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.