sohbetlerözlü sözleryazarlarmakalelervideolartefsir derslerikavram derslerimedaricus salikin

TABERİ (RH.A)’NİN BAKIŞ AÇISIYLA BAKARA SURESİ 215. AYET-İ KERİME

TABERİ (RH.A)’NİN BAKIŞ AÇISIYLA BAKARA SURESİ 215. AYET-İ KERİME
02.05.2024
192
A+
A-

BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM

Hamd kendisinden başka ilah olmayan, mutlak manada tek güç ve kudret sahibi olan Allah(Celle Celaluhu)’a mahsustur. Salat ve selam tüm peygamberlerin ve onları takip eden tabilerinin üzerine olsun.

215- Ey Muhammed sana, Allah yolunda neyi harcayacaklarını soru­yorlar. De ki: “Harcayacağınız hayırlı bir şey, ana babaya, akrabalara, ye­timlere, düşkünlere ve yolda kalmışadır. Her ne hayır yaparsanız, şüphesiz ki Allah onu bilendir.

Ey Muhammed, sana mallarından hangi şeyleri ve kimlere vereceklerini soruyorlar. Onlara de ki: “Mallarınızdan harcayacağınız şeyi, babalaramıza, ana­larınıza, akrabalarınıza, babaları ölmüş yetimlere/ihtiyaç sahiplerine ve yolcu­luk sırasında fakir düşmüş kimselere verin. Hayır ve iyilik olarak her ne yapar­sanız Allah, onu sizin hesabınıza yazar. Ve kıyamet gününde onun karşılığını size verir.

Bu âyet-i kerimede neyin infak edileceği soruluyor. Cevap olarak ta kimlere infakta bulunulacağı açıklanıyor. İşte bu ifade özellik taşıyan bir ifade­dir. Müfessirler burada kullanılan ifade tarzının, önemli bir hususun te’kid edil­mek istenmesinden ileri geldiğini söylemişler ve demişlerdir ki: “Âyetin ifade­sinden anlaşılıyor ki her şeyi infak etmek, her türlü mal ve varlıktan harcama yapmak mümkündür. Ancak önemli olan bu harcamanın kimlere yapılacağıdır. İşte bu hususun önemine binaen, harcanacak yerler sayılmış ve ana babaya, akrabaya, yetimlere, düşkünlere ve yolda kalmış olanlara harcanması .gerektiğine işaret edilmiştir.

Süddi bu âyet-i kerimenin, Allah Teâlâ’nın, zekâtı farz kılmasından önce indiğini, kişinin aile efradına harcayacağı nafakaları ve vereceği sadakaları ihti­va ettiğini, zekâtı farz kılan emir gelince de bu âyetin neshedildiğini söylemiş­tir.

İbn-i Cüreyc ise, müminlerin, Resulullahtan mâllarını nerelere harcama­ları gerektiğini sormaları üzerine bu âyetin indiğini ve malların nerelere veril­mesinin daha faziletli olduğunu belirttiğini bu itibarla bu âyetin, zekatın haricin­de teberru şeklinde infakta bulunmayı beyan ettiğini söylemiştir.

Taberi diyor ki: “Süddinin “Bu âyet zekat âyetiyle neshedilmiştir” sözü isabetli de olabilir isabetsiz de. Âyet-i kerimede, söylediğinin doğru olduğuna dair herhangi bir işaret yoktur. Zira, bu âyet-i kerimenin, teberru şeklindeki in-faklann yapılacağı yerlerin daha faziletli olanlarını bildirmiş olması mümkün­dür. Nitekim bu hususta başka bir âyette şöyle buyurulmuştur: “, iyilik sevdiği-mallardan akrabalara, yetimlere, yoksullara, yolda kanala, dilencilere ve köle azad etmeye verenin, namazı kılanın, zekatı verenin… yaptığıdır.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.