sohbetlerözlü sözleryazarlarmakalelervideolartefsir derslerikavram derslerimedaricus salikin

TABERİ (RH.A)’NİN BAKIŞ AÇISIYLA ENFAL SURESİ 71. VE 75. AYETLER

TABERİ (RH.A)’NİN BAKIŞ AÇISIYLA ENFAL SURESİ 71. VE 75. AYETLER
22.03.2025
11
A+
A-

71- Eğer esirler sana ihanet etmek isterlerse bil ki daha önce onlar Allaha ihanet etmişlerdir. Bu yüzden Allah onlara karşı sana imkân verdi. Allah, her şeyi çok iyi bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.

Şayet bu esirler, içlerinde gizlediklerinin aksini sana bildirerek ihanet et­meyi isterlerse bilki onlar, Bedir savaşından Önce de Allahın emirlerine karşı gelerek ona ihanet etmişlerdir. İhanet etmek, onlardan beklenen bir davranıştır. Bu yüzden Allah, onlara karşı sana imkân vermiştir. Allah, onların içlerinde gizledikleri şeyleri çok iyi bilendir. Yarattıklarının işlerini sevk ve idarede hü­küm ve hikmet sahibidir.

Katade diyorki: “Bu âyet-i kerime daha önce Müslüman olduğu halde sonra dinden çıkarak müşriklere katılan Abdullah b. Sa’d b. Ebi Sarh vb. hak­kında nazil olmuştur. [1][107]

 

72- Şüphesiz ki iman edip hicret edenler Allah yolunda mallarıyla, canlarıyla cihad edenler, muhacirleri barındırıp yardımda bulunanlar, işte onlar, birbirlerinin dostudurlar. İman edip hicret etmeyenlerle ise hicret edinceye kadar aranızda hiçbir velayet sorumluluğu yoktur. Bununla bera­ber eğer onlar, din hususunda sizden yardım isterlerse, yardımda bulun­mak üzerinize borçtur. Yalnız, aranızda antlaşma olan birkavmİn aleyhine yardım etmek bunun dışındadır. Allah, yaptıklarınızı çok iyi görendir.

Âyet-i kerime, iman ettikten sonra Mekke’den Medine’ye hicrat eden muhacirlerle, onları barındırıp yardım eden Ensar’a işaret etmekte ve bunların-, birbirlerinin gerçek dostları olduğunu bildirmektedir, diğre yandan, iman etme­sine rağmen küfür diyarını bırakıp İslâm diyarına göç etmeyen üminlerin, hicret eden müminlerinden, gereken ilgiyi beklemeye haklan olmadığını, öldükleri takdirde birbirlerine mirasçı olamayacaklarını ifade ediyor. Bununla beraber Müslüman olduğu halde hicret etmeyen müminler, hicret eden müminlerden, di­ni hususlarda yardım istedikleri takdirde, hicret eden müminlerin, onlara yardım etmelerinin gerektiğini beyan etmektedir.

Mekke’den Medeni’ye hicret eden muhacirlerle, onlan Medine’mde barın­dıran Ensar, Resulullah tarafından kardeş yapılmış, aralarındaki dostluk o dere­ceye ulaşmıştı ki, birbirlerine mirasçı olmuşlardı. Daha sonra miras hükümlerini açıklığa kavuşlturan âyetler geldi ve âyetlerde belirtilen akrabalar dışında, mü­minlerin birbirlerine mirasçı olmaları kaldırıldı. [2][108]

 

73- Kâfirler de birbirlerinin dostudurlar? Eğer birbirinizle yardim-laşmazsanız, yeryüzünde bir fitne ve büyük bir fırsat doğar.

Kâfirler de birbirlerinin dostudurlar. Onlar da kendi aralarında yardımla-şır, işlerini takibeder ve birbirlerine mirasçı olurlar.

O halde eğer sizler kendi aranızda yardımlaşmaz, birbirinize karşı olan vazifelerinizi yerine getirmezseniz, yeryüzünde, büyük bir fitne çıkar. Öyleyse bu konudaki vazifelerinizi asla ihmal etmeyiniz, onlan titizlikle yerine getiriniz. [3][109]

 

74- İman edenler, hicret edenler, Allah yolunda cîhad edenler, muha­cirleri barındırıp yardımda bulunanlar, işte onlar, gerçek müminlerdir. Bağışlanma ve güzel nzık bunlaradır.

İman eden ve bu imanın gereği olarak yerini yurdunu bırakıp Mekke’den-Medine’ye göçen ve yine imanının gereği olarak Allah yolunda zahmetlere kat­lanıp cihad edenlerle, memleketlerini bırakıp göç eden bu müminlere kucak açıp yardım eden ve onları barındıranlar, işte gerçek müminler bunlardır. Bunlar için bağışlanma ve âhirette güzel nzıklar vardır. [4][110]

 

75- Daha sonra iman edip hicret edenler ve sizinle beraber cihad edenler, işte onlar da sizdendir. Akraba olanlar, Allahın kitabına göre bir­birlerine daha yakındırlar. Şüphesiz ki Allah,her şeyi çok iyi bilendir.

İman ettiği halde önce hicret edenlerle birlikte hicret etmeyip daha sonra hicret edenler ve sizinle beraber Allahın düşmanlarına karşı savaşanlar da siz­dendir. Sizin, onları dost edinip yardımda bulunmanız gerekir. Allahın, kitabın­da belirttiği üzere mirasçı olma bakımından akrabalar birbirlerine daha layıktır­lar. Birbirlerine ancak akrabalar mirasçı olurlar.

Bu âyet-i kerime, “Kardeşlik” kurma veya “Anlaşma” yapmak suretiyle müminlerin birbirlerine mirasçı olmaları teamülünü ortadan kaldırmış ve sadece belirli akrabaların birbirlerine mirasçı olacaklarını beyan etmiştir. [5][111]

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.