sohbetlerözlü sözleryazarlarmakalelervideolartefsir derslerikavram derslerimedaricus salikin

‘TEVEKKÜL’

16.08.2021
1.159
A+
A-

Hamd, Alemlerin Rabbi olan Allah(c.c)’a  mahsustur. Salat ve selam Muvahhidlerin önderi Resulullah’a aline, ashabına ve kıyamete dek o’nun izi üzere yürüyen yaşayan Kur’an hizmetkarlına olsun.

Tevekkül ‘vekalet’ kökünden türemiş bir kelimedir.

Sözlükte, kendi işini gördürmek üzere irini tayin etme, birine güvenip dayanma demektir.

Aynı kökten gelen ‘vekil’ kişinin kendi işini gördürmek üzere tayin ettiği, güvenip dayandığı kimse demektir.

Tevkil ise; vekil kılma işidir ki, birbirine güvenip dayanma ve ona kendi yerine naib temsilci olarak tayin etmedir.

Tevekkül ve tekvil etme vekil kılma işidir.

Allah (c.c) güzel isimlerinden biri olarak el-vekil yarattığı her şey üzerinde gözeticisi ve Hafra (koruyucu) olan hepsinin idaresinin ve rızkının kendisine ait olduğu onlardan zararları giderici, faydalı olanları onlara verici anlamına gelir.

Müminler ‘Allah bize yeter, o ne güzel vekildir.’ (Al-i İmran 173) demeleri bütün sıfatların Allah’a ait olduğunu söylemek O’nun bütün yapıp etmelerin de güç sahibi ve bağımsız oluşunu ifade etmek içindir.

Allah (c.c) vekil olarak müminlerin güvenip dayandığı onların yapmayacağı işlerin en güzel idarecisidir.

Allah’a dayanmak ona tevekkül etmek imanın güzelliğindedir.

Aslında hayatımızın bazı zamanların da bu kelimeyi kullansakta manasını hakikatini bilmeden söylüyoruz.

Tevekkük, kişinin bütün işlerini tasarruf idaresini Allah’a bırakmasıdır. Güvenmektir, dayanmaktır.

Bizler yaşarken hangi işimizi, sıkıntımızı, Allah (c.c) teslim ettik.

Yolda çıkarken, bir işe başlarken güvendik mi?

Evet biryerlerde sıkıntı var ama sıkıntının merkezin de bizler varız.

Kalplerimizde Allah (cc.) tanımamak, vasıflarını, sıfatlarını bilmemek Kur’an ve sünnetten gafil habersiz yaşamak var.

Habersiz olan kişi ne üzerine amellerini bina edebilirki.

İbn Kayyım; ‘’Tevekkül dinin, yarısıdır; dinin diğer yarısı inabet (Tevbe edip, Allah’a yaklaşmaktır.)

Din Allah’a ibadet etmek ve o’ndan yardım dilemekten ibarettir.

Tevekkül Allah’tan yardım dilemektir. İnabet ise Allah’a ibadet etmektir.

Allah Resulünden bize ‘Tevekkül’le ilgili güzel bir kaunak aktarılmaktadır. Sahabi anlatıyor
‘’Allah resulü (s.a.v) ve biz gazadan dönerken yorgun olduğumuz için ağaçların bulunduğu bir yerde istiharata çekilmiştik. Hepimiz derin uykuya dalmıştıkki; Resullah’ın bizi çağırdığını duyduk. Hemen kalkıp yanına gittik.

Yanın da müşrik bir bedevi oturuyordu.

Allah Resulü (s.a.v) uykuda iken bu adam kılıcımı kınından çekerken ben uyandım. Elinde sıyrılmış kılıç bana kastetmek üzere ‘Şimdi seni kim benden kurtaracak’ dedi ben Allah(c.c) dedim. Yine şuanda seni elimden kurtaracak kimsen varmı? Diye sorunca ben yine Allah (c.c) diye cevap verdim.

Bedevi Resulullah (s.a.v)’ın Allah’a teslimiyeti karşısında korkuya kapılmış olacak ki elinden kılıcı düştü ve yerine oturdu.

Rasulullah (s.a.v) onu cezalandırmadı. Oysa efendimizi öldürmeye gelmişti.

Kul sebeplere sarılıp elinden geleni yaptıktan sonra Allah’a tevekkül etmesi gerekir. Sonucun olumlu yada olumsuz olması kulun kendi elinde değildir.

‘Düşmanınız olan insanlar size karşı bir ordu topladılar. Onlardan korkun denildiği zaman bu onların imanını artırır ve Allah bize yeter o ne güzel vekildir derler.’ (Al-i İmran 173) dediler.

Allah (c.c) İnşallah bizlere şuurlu bir şekilde hakkıyla kendisine boyun eğen teslim olanlardan eylesin. AMİN

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.