B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M<\/strong><\/p>\n Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun.<\/p>\n 102- Kendilerinden \u00f6nce gelip-ge\u00e7mi\u015flerin (ba\u015flar\u0131ndan ge\u00e7en) g\u00fcnlerin bir benzerlerinden ba\u015fkas\u0131n\u0131 m\u0131 bekliyorlar? De ki: “Bekleyedurun. \u015e\u00fcphesiz ben de sizlerle birlikte bekleyenlerdenim.”<\/strong> A\u00c7IKLAMA<\/strong><\/p>\n l06. Bu sonu\u00e7 b\u00f6l\u00fcm\u00fcnde surenin ba\u015flang\u0131c\u0131nda dile getirilen \u015feyin ayn\u0131s\u0131 tekrarlanm\u0131\u015ft\u0131r. Bu y\u00fczden giri\u015f b\u00f6l\u00fcm\u00fcne bir g\u00f6z at\u0131lmas\u0131 faydal\u0131 olacakt\u0131r (Ayetler l-l0) . B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun. 102- Kendilerinden \u00f6nce gelip-ge\u00e7mi\u015flerin (ba\u015flar\u0131ndan ge\u00e7en) g\u00fcnlerin bir benzerlerinden ba\u015fkas\u0131n\u0131 m\u0131 bekliyorlar? De ki: “Bekleyedurun. \u015e\u00fcphesiz ben de sizlerle birlikte bekleyenlerdenim.” 103- Sonra biz, peygamberlerimizi ve iman […]<\/p>\n","protected":false},"author":13,"featured_media":10218,"comment_status":"open","ping_status":"open","sticky":false,"template":"","format":"standard","meta":{"footnotes":""},"categories":[1],"tags":[],"class_list":["post-10217","post","type-post","status-publish","format-standard","has-post-thumbnail","hentry","category-gundem"],"yoast_head":"\n
\n103- Sonra biz, peygamberlerimizi ve iman edenleri b\u00f6yle kurtar\u0131r\u0131z; m\u00fc’minleri kurtarmam\u0131z da bizim \u00fczerimizde bir hakt\u0131r.<\/strong>
\n104- De ki:(106) “Ey insanlar, e\u011fer benim dinimden yana bir ku\u015fku i\u00e7indeyseniz, ben, sizin Allah’tan ba\u015fka ibadet ettiklerinize ibadet etmiyorum, ancak ben,sizin hayat\u0131n\u0131za son verecek olan Allah’a ibadet ederim.(107) Ben, m\u00fc’minlerden olmakla emrolundum;”<\/strong>
\n105- Ve: “Bir muvahhid (hanif) olarak y\u00fcz\u00fcn\u00fc dine do\u011fru y\u00f6nelt(108) ve sak\u0131n m\u00fc\u015friklerden olma.”(109)<\/strong>
\n106- “Sana yarar\u0131 da, zarar\u0131 da olmayan Allah’tan ba\u015fkalar\u0131na tapma. E\u011fer sen (bu emirlerin tersini) yapacak olursan, bu durumda muhakkak sen zulme sapanlardan olursun” (diye de emrolundum) .<\/strong>
\n107- Allah sana bir zarar dokunduracak olursa, O’ndan ba\u015fka bunu senden kald\u0131racak yoktur. Ve e\u011fer sana bir hay\u0131r isterse, O’nun bol fazl\u0131n\u0131 geri \u00e7evirecek de yoktur. Kullar\u0131ndan diledi\u011fine bundan isabet ettir. O, ba\u011f\u0131\u015flayand\u0131r, esirgeyendir.<\/strong>
\n108- De ki: “Ey insanlar, \u015f\u00fcphesiz size Rabbinizden hak gelmi\u015ftir. Kim hidayete ula\u015f\u0131rsa, o, ancak kendi nefsi i\u00e7in hidayete ula\u015fm\u0131\u015ft\u0131r. Kim de saparsa, o da, kendi aleyhine sapm\u0131\u015ft\u0131r. Ben sizin \u00fczerinizde bir vekil de\u011filim.”<\/strong>
\n109- Sana vahyolunana uy ve Allah h\u00fckm\u00fcn\u00fc verinceye kadar sabret. O, h\u00fckmedenlerin en hay\u0131rl\u0131s\u0131d\u0131r.<\/strong><\/p>\n
\nl07.Arap\u00e7a “” kelimesinin harfiyyen anlam\u0131 “sizi \u00f6ld\u00fcren”dir. Fakat metnin ba\u011flam\u0131na uygun bir anlam verilebilmesi i\u00e7in kas\u0131tl\u0131 “\u00f6l\u00fcm\u00fcn\u00fcze neden olma kudretinde olan” bi\u00e7iminde terc\u00fcme edilmi\u015ftir. Bu bi\u00e7imiyle \u015fu anlam\u0131 tazammun eder: “Ben yaln\u0131zca hayat\u0131n\u0131z \u00fczerinde mutlak kudrete sahip olan tek Allah’a ibadet ederim. Sizi istedi\u011fi s\u00fcreye kadar ya\u015fatma ve istedi\u011fi anda \u00f6ld\u00fcrme kudretine b\u00fct\u00fcn\u00fcyle O sahiptir; buna yaln\u0131zca O yetkilidir. Yaln\u0131zca O’na itaat, yaln\u0131zca O’na ibadet ve hizmet ederek, O’na teslim olmam gerekti\u011fine inanmam\u0131n nedeni budur i\u015fte.”
\n\u015eimdi di\u011fer s\u0131fatlar\u0131 dururken niye Allah’\u0131n bu s\u0131fat\u0131n\u0131n \u00f6zellikle an\u0131ld\u0131\u011f\u0131n\u0131 d\u00fc\u015f\u00fcnelim: Bu, Mekke’li m\u00fc\u015frikleri \u015firk \u00f6\u011fretisinin mutlak anlam\u0131yla bat\u0131l oldu\u011funa ikna etmek amac\u0131 ta\u015f\u0131yordu. \u00c7\u00fcnk\u00fc \u00f6l\u00fcm\u00fcn b\u00fct\u00fcn\u00fcyle Alemlerin Rabb\u0131 olan Allah’\u0131n elinde oldu\u011funa, ba\u015fka bir g\u00fcc\u00fcn s\u00f6zkonusu olmad\u0131\u011f\u0131na m\u00fc\u015frikler de inanmaktayd\u0131. T\u00fcm m\u00fc\u015frikler buna daima inanm\u0131\u015flard\u0131r. O kadar ki, Allah’a ortak ko\u015ftuklar\u0131 \u015feylere, O’nun di\u011fer g\u00fc\u00e7 ve s\u0131fatlar\u0131n\u0131 yak\u0131\u015ft\u0131rm\u0131\u015flar; fakat ne yapsalar \u00f6l\u00fcm\u00fc ba\u015flar\u0131ndan savamam\u0131\u015flard\u0131r. \u0130\u015fte Allah’\u0131n bu niteli\u011finin zikredilmesi, Tevhid \u00f6\u011fretisine bir delil olmas\u0131 c\u00fcmlesindendir. \u015e\u00f6yle ki: “Ben yaln\u0131zca O’na kulluk ederim \u00e7\u00fcnk\u00fc \u00f6l\u00fcm ve hayat \u00fczerine yegane h\u00fck\u00fcmran O’dur. \u00d6yleyse, b\u0131rak\u0131n ba\u015fkalar\u0131nkini kendi hayatlar\u0131 ve \u00f6l\u00fcmleri \u00fczerinde bile bir dahli olmayan di\u011fer sahte ilahlara niye tapay\u0131m?” \u0130barenin g\u00fcc\u00fc ve belagat\u0131 “Bana hayat veren ve \u00f6ld\u00fcren” yerine “Size hayat veren ve sizi \u00f6ld\u00fcren” denmek suretiyle y\u00fckseltilmi\u015ftir. \u00c7\u00fcnk\u00fc bu ifadeyle doktrinin \u00f6z\u00fc, delili ve daveti, bu \u00fc\u00e7 \u015fey tek bir k\u0131sa c\u00fcmlede \u00f6zetlenmi\u015ftir. “Beni \u00f6ld\u00fcren, bana \u00f6l\u00fcm veren Allah’a kulluk ederim” denmi\u015f olsayd\u0131 kapsan\u0131lan anlam “Yaln\u0131zca Allah’a kulluk ederim” bi\u00e7iminde olurdu. Fakat “sizi \u00f6ld\u00fcren, size \u00f6l\u00fcm veren” denince tazammun edilen anlam daha da zenginle\u015fmi\u015ftir. “O’na kulluk eden yaln\u0131zca ben de\u011filim. Siz de O’na kulluk ediyorsunuz”. \u00c7\u00fcnk\u00fc bu kudretin yegane sahibi olan Allah’tan ba\u015fkas\u0131na tapmak mutlak anlamda yanl\u0131\u015ft\u0131r.”
\nl08. “” yani, (kendini ihlasla, munhas\u0131ran ve sebatla bu imana vakfet) ifadesindeki Arap\u00e7a kelimelerin vurgu g\u00fcc\u00fc \u00fczerinde durmaya de\u011fer. “Bu iman\u0131 benimse” ya da “bu iman\u0131 izle” gibi kelimelerin kullan\u0131lmas\u0131yla da maksat has\u0131l olurdu. Fakat Allah, metinde tazammun edilen ger\u00e7ek ama\u00e7 i\u00e7in bu t\u00fcr ifadeleri yetersiz ve zay\u0131f bulmu\u015ftur. Nitekim “Akim vecheke” ifadesinin harfiyyen anlam\u0131 “y\u00fcz\u00fcn\u00fc \u0131srarla (\u00f6yle) tut”tur ki, “y\u00fcz\u00fcn\u00fc sa\u011fa, sola ya da geriye bakmaks\u0131z\u0131n tek bir y\u00f6ne \u00e7evir ve ayn\u0131 y\u00f6nde y\u00fcr\u00fcmeye devam et” anlam\u0131n\u0131 ihtiva eder. Her ne kadar bu kelimeler ifadede yeterli iseler de “hanifen” kelimesinin eklenmesiyle ifadenin g\u00fcc\u00fc daha da artm\u0131\u015f olmaktad\u0131r. \u00c7\u00fcnk\u00fc Hanif, ba\u015fka yollardan y\u00fcz \u00e7evirip m\u00fcnhas\u0131ran tek bir y\u00f6ne d\u00f6nen kimsedir. B\u00f6ylece Allah’\u0131n murad\u0131 \u015fu olmaktad\u0131r: “Bu iman\u0131, bu Allah’a ibadet yolunu, bu hayat bi\u00e7imini \u00f6yle bir tarzda benimse ki, ibadetin, itaatin, teslimiyetin, kullu\u011fun ve boyun e\u011fi\u015fin yaln\u0131zca Alemlerin Rabbi olan Allah’a inhisar etsin. Bu yola girdikten sonra en k\u00fc\u00e7\u00fck bir dalalet ihtimalinin bulunmamas\u0131 i\u00e7in, seni bu yoldan al\u0131koyacak, sapt\u0131racak hi\u00e7bir \u015fey yapmamal\u0131s\u0131n; g\u00fcnahkar insanlar\u0131n izledi\u011fi kirli yollara g\u00f6z bile atmamal\u0131s\u0131n.”
\nl09. \u015eirkten menetmenin bu selbi bi\u00e7imi ama\u00e7l\u0131 olarak benimsenmi\u015ftir. \u0130fadeyle \u015fu denmek istenir: “\u015eu kimselerden olma ki, veya bu \u015fekilde kendi nefislerini, bir ba\u015fkas\u0131n\u0131 ya da bir grubu, yahut bir k\u0131s\u0131m ruhlar, cin ya da melekleri veya baz\u0131 maddi ve hayali nesneleri, her ne ise, ilah kabul ettikleri \u015feyleri zat\u0131nda, s\u0131fatlar\u0131nda, hukukunda ve kudretinde Allah’a ortak ko\u015farlar.” Tevhid’in \u00e7a\u011fr\u0131s\u0131 ise hem “Dinde… mustakim ol” bi\u00e7iminde icab\u00ee, hem de “Ba\u015fka \u015feyleri… Allah’a ortak ko\u015fma” bi\u00e7iminde selbi bi\u00e7imindedir. B\u00f6ylece tevhid, \u015firki hem itikadda hem amelde, hem bireysel ve toplumsal hayatta, ibadethanelerde, e\u011fitim kurumlar\u0131nda, mahkemelerde, yasama meclislerinde, siyasi ve ekonomik etkinliklerde yasaklam\u0131\u015f olmaktad\u0131r. Bu y\u00fczden tevhid inanc\u0131, kendisini kabul edeni, Allah’a ibadeti, tanr\u0131tan\u0131maz ibadet bi\u00e7imleriyle kar\u0131\u015ft\u0131ranlar\u0131n hayat tarzlar\u0131ndan her y\u00f6n\u00fcyle ayr\u0131 bir yol izlemeye \u00e7a\u011f\u0131r\u0131r. Zira yaln\u0131zca Allah’a ibadet eden kimse, \u015firk uygulamas\u0131 i\u00e7inde olanla asla yol arkada\u015fl\u0131\u011f\u0131 edemez.
\nB\u00f6ylece ayet, hem celi (a\u00e7\u0131k) hem de hafi (gizli) bi\u00e7imiyle \u015firkin k\u00f6klerini a\u00e7\u0131k\u00e7a kaz\u0131maktad\u0131r. \u0130kinci (yani gizli) bi\u00e7imiyle \u015firk, asl\u0131nda \u00e7ok daha tehlikelidir ve ondan titizlikle ka\u00e7\u0131nmak gerekir. Bu uyar\u0131 gereklidir; \u00e7\u00fcnk\u00fc baz\u0131 ak\u0131ls\u0131zlar \u015firkin gizli olmas\u0131 durumunda zarars\u0131z oldu\u011fu kan\u0131s\u0131ndad\u0131rlar. Do\u011frusu, a\u00e7\u0131k \u015firk a\u00e7\u0131k\u00e7a sald\u0131ran, kendisini a\u00e7\u0131k\u00e7a belli eden d\u00fc\u015fman gibidir. Oysa gizli \u015firk dost g\u00f6r\u00fcnt\u00fcs\u00fc alt\u0131nda bir d\u00fc\u015fmand\u0131r.
\nYahut \u015f\u00f6yle de s\u00f6ylenebilir; birincisi belirtileri apa\u00e7\u0131k olan bir hastal\u0131k gibidir; ikinciyse, insan sa\u011fl\u0131\u011f\u0131n\u0131 yava\u015f yava\u015f \u00f6ld\u00fcren gizli bir hastal\u0131k gibidir. \u015eu halde besbellidir ki, “a\u00e7\u0131k” \u015firk, Tevhid inanc\u0131yla \u00e7at\u0131\u015fmaya girdi\u011finde \u00e7areler bulunabilir. Fakat gizli \u015firke maruz kalan birisi, kar\u015f\u0131 kar\u015f\u0131ya bulundu\u011fu tehlikeyi anlamaz ve tedricen ona yenilir. Kurban tehlikenin fark\u0131nda olmad\u0131\u011f\u0131 i\u00e7in iman\u0131 bu \u00f6l\u00fcmc\u00fcl gizli d\u00fc\u015fman taraf\u0131ndan mahvedilecektir.
\nYUNUS SURES\u0130N\u0130N SONU<\/p>\n","protected":false},"excerpt":{"rendered":"