42- “E\u011fer biz onlara kar\u015f\u0131 kararl\u0131l\u0131k g\u00f6stermeseydik, neredeyse bizi ilahlar\u0131m\u0131zdan sapt\u0131rm\u0131\u015f olacakt\u0131.”(55) Azab\u0131 g\u00f6recekleri zaman, kim yol bak\u0131m\u0131ndan daha sap\u0131km\u0131\u015f, onlar \u00f6\u011freneceklerdir.<\/strong><\/p>\n 43- Kendi istek ve tutkular\u0131n\u0131 (hevas\u0131n\u0131) ilah edineni(56) g\u00f6rd\u00fcn m\u00fc? \u015eimdi ona kar\u015f\u0131 sen mi vekil olacaks\u0131n?<\/strong><\/p>\n 44- Yoksa sen, onlar\u0131n \u00e7o\u011funu (s\u00f6z) i\u015fitir ya da akl\u0131n\u0131 kullan\u0131r m\u0131 say\u0131yorsun? Onlar, ancak hayvanlar gibidirler; hay\u0131r, onlar yol bak\u0131m\u0131ndan daha da \u015fa\u015fk\u0131n (ve a\u015fa\u011f\u0131) d\u0131rlar.(57)<\/strong><\/p>\n 45- Rabbini g\u00f6rmedin mi, g\u00f6lgeyi nas\u0131l uzat\u0131vermi\u015ftir? E\u011fer dilemi\u015f olsayd\u0131 onu durgun k\u0131lard\u0131. Sonra biz g\u00fcne\u015fi ona bir delil k\u0131lm\u0131\u015f\u0131zd\u0131r.(58)<\/strong><\/p>\n A\u00c7IKLAMA<\/strong><\/p>\n 55. A\u00e7\u0131kt\u0131r ki, k\u00e2firlerin sorusuyla, il\u00e2hlar\u0131 konusundaki kabul ve \u0131srarl\u0131 tutumlar\u0131 aras\u0131nda bir \u00e7eli\u015fki vard\u0131r. Soru, “Sen \u015fu d\u00fc\u015f\u00fck mertebenin \u00e7ok \u00e7ok \u00fczerinde ididalarda bulunuyorsun.” dercesine, Hz. Peygamber’i (s.a) a\u015fa\u011f\u0131lama anlam\u0131 ta\u015f\u0131yordu. Buna kar\u015f\u0131l\u0131k il\u00e2hlar\u0131 konusundaki \u0131srarl\u0131 tutumlar\u0131 ise Hz. Peygamber’in (s.a) y\u00fcksek ki\u015fili\u011fini ve delillerinin g\u00fcc\u00fcn\u00fc dolayl\u0131 olarak itiraf ettiklerini, hatta mesaj\u0131n ba\u015far\u0131 ve etkisinden korktuklar\u0131n\u0131 g\u00f6stermektedir. \u00c7\u00fcnk\u00fc, nerdeyse il\u00e2hlar\u0131ndan vazge\u00e7me noktas\u0131na bile geldiklerini bizzat kendileri a\u00e7\u0131klamaktad\u0131r. Tutkular\u0131n\u0131 kontrol alt\u0131nda tutabilen ve karar vermede sa\u011f duyusunu kullanabilen ki\u015finin, \u015firke ve k\u00fcfre dalm\u0131\u015f da olsa akl\u0131n\u0131 kullanarak do\u011fru yola gelebilece\u011fi umulur. E\u011fer b\u00f6yle do\u011fru yolu se\u00e7ecek olursa, bu yolda da kararl\u0131 ve sa\u011flam olur. Buna kar\u015f\u0131l\u0131k tutkular\u0131n\u0131n k\u00f6lesi olan bir insan, d\u00fcmeni olmayan gemi gibi, hevas\u0131 kendisini nereye s\u00fcr\u00fcklerse oraya gider. Do\u011fruyla yanl\u0131\u015f, hakla b\u00e2t\u0131l aras\u0131ndaki fark onu hi\u00e7 rahats\u0131z etmez ve b\u00f6ylesi bir se\u00e7imde bulunmak da istemez.<\/p>\n 57. “Olsa olsa, hayvanlar gibidir onlar”, \u00e7\u00fcnk\u00fc k\u00f6r\u00fc k\u00f6r\u00fcne tutkular\u0131n\u0131n ard\u0131ndan giderler. Nas\u0131l, koyunlar ve s\u0131\u011f\u0131rlar s\u00fcr\u00fcc\u00fclerinin kendilerini nereye otla\u011fa m\u0131, yoksa kesimhaneye mi g\u00f6t\u00fcrd\u00fc\u011f\u00fcn\u00fc bilmezse, b\u00f6yle insanlar da nereye s\u00fcr\u00fcklendiklerini -felakete mi, kurtulu\u015fa m\u0131- bilmezler. Aradaki tek fark, hayvanlar\u0131n akl\u0131n\u0131n olmamas\u0131 ve g\u00f6t\u00fcr\u00fcld\u00fckleri yer konusunda sorumluluklar\u0131n\u0131n bulunmamas\u0131d\u0131r. Fakat, ne yaz\u0131k ki, ak\u0131l nimetiyle donat\u0131lm\u0131\u015f insanlar hayvanlar gibi davranabilmektedir. Dolay\u0131s\u0131yla, durumlar\u0131 hayvanlar\u0131nkinden \u00e7ok daha k\u00f6t\u00fcd\u00fcr. 58. Burada delil kelimesi, gemileri limandan salimen \u00e7\u0131karan veya limana getiren ve suda g\u00f6t\u00fcren ki\u015fi, yani “kaptan” anlam\u0131nad\u0131r. G\u00fcne\u015f g\u00f6lgenin kaptan\u0131d\u0131r. \u00c7\u00fcnk\u00fc g\u00f6lgenin uzamas\u0131 ve d\u00fcr\u00fclmesi g\u00fcne\u015fin do\u011fu\u015f, y\u00fckseli\u015f, batmaya meyledi\u015f ve bat\u0131\u015f\u0131na ba\u011fl\u0131d\u0131r.<\/p>\n","protected":false},"excerpt":{"rendered":" B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun. 42- “E\u011fer biz onlara kar\u015f\u0131 kararl\u0131l\u0131k g\u00f6stermeseydik, neredeyse bizi ilahlar\u0131m\u0131zdan sapt\u0131rm\u0131\u015f olacakt\u0131.”(55) Azab\u0131 g\u00f6recekleri zaman, kim yol bak\u0131m\u0131ndan daha sap\u0131km\u0131\u015f, onlar \u00f6\u011freneceklerdir. 43- Kendi istek ve tutkular\u0131n\u0131 […]<\/p>\n","protected":false},"author":13,"featured_media":16683,"comment_status":"open","ping_status":"open","sticky":false,"template":"","format":"standard","meta":{"footnotes":""},"categories":[1],"tags":[],"class_list":["post-16682","post","type-post","status-publish","format-standard","has-post-thumbnail","hentry","category-gundem"],"yoast_head":"\n
\n56. “… Hevas\u0131n\u0131 il\u00e2h edinen”, arzu ve tutkular\u0131n\u0131n k\u00f6lesi oland\u0131r. \u0130l\u00e2h\u0131na ibadet eden biri gibi, o da tutkular\u0131na ibadet etti\u011finden, bir puta tapan kadar \u015firk su\u00e7u i\u015flemektedir. Hz. Ebu Umame’den rivayet olunan bir hadis-i \u015ferifte Hz. Peygamber (s.a) \u015f\u00f6yle buyurmu\u015flard\u0131r: “Allah’tan ba\u015fka kendilerine ibadet olunan sahte il\u00e2hlar\u0131n Allah yan\u0131nda en k\u00f6t\u00fcs\u00fc, ki\u015finin hevas\u0131d\u0131r.” (Taberan\u00ee) . Daha fazla a\u00e7\u0131klama i\u00e7in bkz. Kehf an: 50.<\/p>\n
\nYeri gelmi\u015fken, bu b\u00f6l\u00fcm\u00fcn (ayet: 43-44) , Hz. Peygamber’i (s.a) mesaj\u0131 b\u00f6yle ki\u015filere g\u00f6t\u00fcrmekten al\u0131koymaya y\u00f6nelik olmad\u0131\u011f\u0131n\u0131 belirtmeliyiz. Burada k\u00e2firlere, hayvanlar gibi davranmaya devam ederlerse, kar\u015f\u0131la\u015facaklar\u0131 sonu\u00e7lar konusunda dolayl\u0131 bir uyar\u0131da bulunulmaktad\u0131r.<\/p>\n