B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M<\/strong><\/h3>\n

Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun.<\/h4>\n

43- Allah’tan ba\u015fka tapmakta oldu\u011fu \u015feyler onu (m\u00fcsl\u00fcman olmaktan) al\u0131koymu\u015ftu. Ger\u00e7ekte o, k\u00fcfre sapan bir kavimdendir.(54)<\/strong>
\n44- Ona: “K\u00f6\u015fke gir” denildi. Onu g\u00f6r\u00fcnce derin bir su sand\u0131(55) ve (ete\u011fini \u00e7ekerek) ayaklar\u0131n\u0131 a\u00e7t\u0131. (S\u00fcleyman:) Dedi ki: “Ger\u00e7ekte bu, saydam camdan olma d\u00fczeltilmi\u015f bir k\u00f6\u015fk-zeminidir.” Dedi ki: “Rabbim, ger\u00e7ekten ben kendime zulmettim; (art\u0131k) ben S\u00fcleyman’la birlikte alemlerin Rabbi olan Allah’a teslim oldum.”(56)<\/strong>
\n45- Andolsun, biz Semud(57) (kavmine de) karde\u015fleri Salih’i: “Yaln\u0131zca Allah’a kulluk edin” diye (demek \u00fczere) g\u00f6nderdik. Bir de ne g\u00f6rs\u00fcn, onlar birbirlerine d\u00fc\u015fman kesilmi\u015f iki gruptur.(58)<\/strong><\/p>\n

A\u00c7IKLAMA<\/strong><\/p>\n

54. Melike’nin inat\u00e7\u0131 ve s\u00f6z dinlemez birisi olmad\u0131\u011f\u0131n\u0131 belirten bu c\u00fcmleyi Allah (c.c.) onun durumunu vuzuha kavu\u015fturmak i\u00e7in ilave etmi\u015f, parantez i\u00e7i bir c\u00fcmle olarak zikretmi\u015ftir. \u00c7\u00fcnk\u00fc o, \u00f6zellikle inan\u00e7s\u0131z bir toplumdan geliyordu. \u00c7ocuklu\u011fundan beri sahte tanr\u0131lar \u00f6n\u00fcnde e\u011filmeye al\u0131\u015f\u0131k oldu\u011fundan, bu durumu hak yolu bulmas\u0131na engel olmu\u015ftu. Nitekim o, Hz. S\u00fcleyman (a.s) ile kar\u015f\u0131la\u015f\u0131r-kar\u015f\u0131la\u015fmaz, do\u011fru yolu farketti ve b\u00f6ylece engel de ortadan kalkm\u0131\u015f oldu.<\/p>\n

55. Bu husus Melike’yi gafletten uyand\u0131ran son olay oldu. \u0130lki, Hz. S\u00fcleyman’\u0131n (a.s) “Rahman Rahim olan Allah’\u0131n (c.c) ad\u0131 ile” ba\u015flayan mektubu idi. Bu \u015fekilde mektuba ba\u015flamak, h\u00fck\u00fcmdarlar aras\u0131nda ge\u00e7erli olan protokolden tamamen farkl\u0131 bir us\u00fbl idi. \u0130kincisi, Hz. S\u00fcleyman’\u0131n (a.s) Melike’nin g\u00f6nderdi\u011fi hediyeleri geri \u00e7evirmesiydi. Bu sayede Melike, onun bilinen krallardan farkl\u0131 bir h\u00fck\u00fcmdar oldu\u011funu anlam\u0131\u015ft\u0131. \u00dc\u00e7\u00fcnc\u00fcs\u00fc, Hz. S\u00fcleyman (a.s) hakk\u0131nda, Melike’nin el\u00e7ilerinin verdi\u011fi rapordu. Bununla Melike, Hz. S\u00fcleyman’\u0131n (a.s) hayat\u0131, hikmeti ve Hakk’a olan daveti hususunda bilgi edindi, Melike’yi, Kud\u00fcs’e bizzat yolculuk yapmaya ve \u015fahsen Hz. S\u00fcleyman’la (a.s) g\u00f6r\u00fc\u015fmeye sevkeden yeg\u00e2ne sebep de bu oldu. O, “biz bunu zaten \u00f6nceden bilmi\u015f ve m\u00fcsl\u00fcman olmu\u015ftuk” dedi\u011fi zaman buna i\u015faret etmi\u015f oluyordu. G\u00f6z a\u00e7\u0131p kapay\u0131ncaya kadar \u00e7ok k\u0131sa bir zaman zarf\u0131nda, Melike’ye ait taht\u0131n Ma’rib’den Kud\u00fcs’e getirilmesi olay\u0131 da d\u00f6rd\u00fcnc\u00fc hususu te\u015fkil ediyordu. Melike, Hz. S\u00fcleyman’\u0131n (a.s) \u015fahs\u0131n\u0131n gerisinde Allah’\u0131n (c.c) g\u00fcc\u00fcn\u00fcn bulundu\u011funu bu olaydan \u00e7\u0131karm\u0131\u015f idi. Bu, Hz. S\u00fcleyman’\u0131n (a.s) y\u00fcce ve temiz \u015fahsiyeti hakk\u0131nda, Melike’nin kafas\u0131nda bulunan t\u00fcm \u015f\u00fcpheleri gideren son husustu. Rahat ve konforu sa\u011flayan her t\u00fcrl\u00fc imkana ve ikamet etmek i\u00e7in muhte\u015fem bir saraya sahip olan Hz. S\u00fcleyman’\u0131n (a.s) , en ufak bir nimetinden dolay\u0131 hemen Allah’a (c.c) secde eden bir karaktere sahip, her \u00e7e\u015fit kibir ve gururdan uzak, Allah’a \u00e7ok \u015f\u00fckreden ve ya\u015fad\u0131\u011f\u0131 hayat\u0131n, d\u00fcnyaya kul k\u00f6le olanlar\u0131nkinden farkl\u0131 oldu\u011funu g\u00f6rd\u00fc\u011f\u00fc zaman Melike, hayretini ifade eden bu kelimeleri s\u00f6ylemekten kendini alamam\u0131\u015ft\u0131.<\/p>\n

56. Hz. S\u00fcleyman (a.s.) ile Sebe Melikesi aras\u0131nda ge\u00e7en bu k\u0131ssa, \u0130ncil, Tevrat ve \u0130srail\u00ee rivayetlerde \u00e7e\u015fitli \u015fekillerde anlat\u0131lm\u0131\u015ft\u0131r. Fakat Kur’\u00e2n-\u0131 Kerim’in bu k\u0131ssay\u0131 nakledi\u015fi, di\u011ferlerinden t\u00fcm\u00fcyle farkl\u0131d\u0131r. Tevrat’a ge\u00e7ti\u011fi \u015fekliyle k\u0131ssan\u0131n \u00f6zeti \u015f\u00f6yledir: “Ve Sebe Melikesi (krali\u00e7esi) S\u00fcleyman’\u0131n \u015f\u00f6hretini duyunca, baz\u0131 zor sorularla onu s\u0131namak \u00fczere, kalabal\u0131k bir maiyet ile Kud\u00fcs’e geldi. S\u00fcleyman’\u0131n huzuruna vard\u0131\u011f\u0131nda, i\u00e7inde sormay\u0131 tasarlad\u0131\u011f\u0131 her\u015feyi sordu. Ve onun b\u00fct\u00fcn sorular\u0131na S\u00fcleyman cevap verdi; (…) ve S\u00fcleyman’\u0131n derin hikmetini, yapt\u0131rd\u0131\u011f\u0131 saray\u0131, sofras\u0131ndaki yemekleri, g\u00f6revlilerin (bakanlar) oturu\u015funu ve elbiselerini, hizmet\u00e7ilerin duru\u015fu ve k\u0131yafetlerini, sakileri ve giydiklerini ve nihayet Rabbin evine \u00e7\u0131kan merdivenin ihti\u015fam\u0131n\u0131 g\u00f6r\u00fcnce Sebe Melikesi’nde bu ihti\u015fam ve debdebeye kar\u015f\u0131 dayanacak takat kalmad\u0131. Ve Sultan’a \u015f\u00f6yle dedi: Senin yapt\u0131\u011f\u0131n i\u015fler ve sahib oldu\u011fun hikmet hakk\u0131nda, \u00fclkemde duymu\u015f olduklar\u0131m t\u00fcm\u00fcyle do\u011fru imi\u015f.<\/p>\n

Buraya gelip bizzat kendi g\u00f6zlerimle g\u00f6r\u00fcnceye kadar onlar\u0131n s\u00f6zlerine inanmam\u0131\u015ft\u0131m: Ve ben g\u00f6r\u00fcyorum ki, sahib oldu\u011fun hikmetinin yar\u0131s\u0131 bile bana anlat\u0131lmam\u0131\u015f; halbuki Senin \u015f\u00f6hretin, duydu\u011fumun \u00e7ok \u00e7ok \u00fcst\u00fcndedir. Ne mutlu senin adamlar\u0131na, ne mutlu senin hizmet\u00e7ilerine! Onlar daima senin huzurunda duruyor ve her zaman senin hikmetini dinliyor ve i\u015fitebiliyorlar! Seni, kendi taht\u0131na oturtan Rabbin ne Y\u00fccedir! (…) Ve o krala y\u00fczyirmi kantar alt\u0131n, bol miktarda baharat ve paha bi\u00e7ilmez k\u0131ymetli ta\u015flar verdi; ve Sebe Melikesi’nin kral S\u00fcleyman’a verdi\u011fi baharat\u0131n bir benzeri d\u00fcnyada yoktu (…) ve Kral S\u00fcleyman da, krali\u00e7enin b\u00fct\u00fcn arzular\u0131n\u0131 yerine getirdi ve istedi\u011fi her\u015feyi ona verdi (…) ve b\u00f6ylece Krali\u00e7e maiyeti ve kullar\u0131 ile beraber memleketine d\u00f6n\u00fcp gitti. (II. Tarihler, 9:1-12, I. Krallar, 10:1-13)<\/p>\n

\u0130ncil’de ise, Hz. \u0130sa’n\u0131n, Sebe krali\u00e7esi hakk\u0131nda yapt\u0131\u011f\u0131 konu\u015fmas\u0131ndan sadece a\u015fa\u011f\u0131daki c\u00fcmle nakledilmi\u015ftir.
\n“Cenup karli\u00e7esi, hesap g\u00fcn\u00fc bu neslin adamlar\u0131yla kalkacak ve onu ay\u0131playacak; \u00e7\u00fcnk\u00fc o, S\u00fcleyman’\u0131n hikmetini dinlemek \u00fczere, d\u00fcnyan\u0131n uzak b\u00f6lgelerinden buraya geldi; ve i\u015fte S\u00fcleyman’dan daha b\u00fcy\u00fc\u011f\u00fc buradad\u0131r (huzurumuzdad\u0131r) .” (Matta, 12:42; Luka, 11:31) .<\/p>\n

S\u00fcleyman (a.s) ile Sebe Melikesi aras\u0131nda ge\u00e7en k\u0131ssa, Yahudilerin \u015fifah\u00ee rivayetlerinde anlat\u0131lan \u015fekliyle, bir\u00e7ok k\u0131s\u0131mlarda Kur’an\u00ee ifadeleri and\u0131r\u0131r. \u015e\u00f6yle ki H\u00fcdh\u00fcd’\u00fcn kaybolmas\u0131, daha sona geri gelmesi, Sebe \u00fclkesi ve melikesi hakk\u0131nda bir rapor vermesi, H\u00fcdh\u00fcd vas\u0131tas\u0131yla Hz. S\u00fcleyman’\u0131n (a.s) Melike’ye mektup g\u00f6ndermesi, g\u00fcne\u015fe ibadet etmek i\u00e7in, Melike tam mabede gitmekte oldu\u011fu bir s\u0131rada, H\u00fcdh\u00fcd’\u00fcn mektubu onun \u00f6n\u00fcne atmas\u0131, meseleyi g\u00f6r\u00fc\u015fmek \u00fczere Melike’nin, bakanlar kurulunu toplant\u0131ya \u00e7a\u011f\u0131rmas\u0131, daha sonra S\u00fcleyman’a (a.s) de\u011ferli hediyeler g\u00f6ndermesi, Melike’nin Kud\u00fcs yolculu\u011fu ve \u015fahsen Hz. S\u00fcleyman’la (a.s) g\u00f6r\u00fc\u015fmesi, saraya var\u0131\u015f\u0131 ve Hz. S\u00fcleyman’\u0131n (a.s) oturdu\u011fu bu saray\u0131n bir g\u00f6l\u00fcn ortas\u0131nda oldu\u011funu sanmas\u0131 ve sudan ge\u00e7ip tahta varmas\u0131 i\u00e7in Melike’nin, eteklerini yukar\u0131ya do\u011fru \u00e7ekme gibi hususlar, \u015fifah\u00ee \u0130srail rivayetlerinde Kur’an’dakine benzer bir \u015fekilde anlat\u0131l\u0131r. Fakat, Hz. S\u00fcleyman’\u0131n (a.s) getirilen hediyeler kendisine verilirken yapt\u0131\u011f\u0131 cevab\u00ee konu\u015fma, Melike’nin taht\u0131n\u0131 Ma’rib’den getirilmek \u00fczere cereyan eden m\u00fczakereler, bir \u015f\u00fckran ifadesi olarak her l\u00fctfuna kar\u015f\u0131 Allah’a (c.c) secdeye varmas\u0131, sonunda, Melike’nin Hz. S\u00fcleyman’\u0131n (a.s) , huzurunda \u0130man’\u0131 kabul etmesi ve Peygamber’in, Allah’\u0131n (c.c) birli\u011fine olan inanc\u0131 gibi konularda, bu rivayetlerde herhangi bir i\u015faret yoktur.
\nBunlar\u0131n en k\u00f6t\u00fcs\u00fc bu habis insanlar, Allah’\u0131n (c.c) yasaklamas\u0131na ra\u011fmen, Hz. S\u00fcleyman’\u0131 (a.s) , Sebe Melikesi ile zina yapmakla itham ettiler. Bu birle\u015fmenin neticesinde, Kud\u00fcs’\u00fc harab eden babil kral\u0131 Buhtunnasr’\u0131n mensup oldu\u011fu neseb-i gayri sahih bir neslin ortaya \u00e7\u0131kt\u0131\u011f\u0131n\u0131 ileri s\u00fcrd\u00fcler. (Yahudi Ansiklopedisi, Jewish Encyclopedia- Cilt. 11; sh: 443) . G\u00f6r\u00fcld\u00fc\u011f\u00fc gibi Yahudi alimleri, Hz. S\u00fcleyman’\u0131 (a.s) tenkitte \u00e7ok a\u015f\u0131r\u0131 gitmi\u015f ve bir peygambere hi\u00e7 yak\u0131\u015fmayan su\u00e7lar isnad etmi\u015f oluyorlar. Ayn\u0131 zamanda Tevrat’\u0131n emirlerini bozmak gibi ihanet su\u00e7lar\u0131 i\u015fledi\u011fini de ileri s\u00fcrerler. Kendisine verilen hikmet ve saltanattan dolay\u0131 gurura kap\u0131lmak, k\u0131l\u0131b\u0131k bir koca olmak, \u00e7ok l\u00fcks bir hayat s\u00fcrmek, \u00e7ok tanr\u0131l\u0131 ve putperest olmak gibi su\u00e7larla da onu itham etmi\u015flerdir. (Yahudi Ansiklopedisi-Jewish Encylopedia- Cilt, 11, sh:439-444) . Kitab-\u0131 Mukaddes’in Hz. S\u00fcleyman’\u0131 (a.s) peygamber yerine, sadece bir h\u00fck\u00fcmdar olarak takdim etmesi, bu menf\u00ee propagandaya ba\u011fl\u0131d\u0131r. Nitekim Hz. ‘S\u00fcleyman’\u0131 (a.s) , ilah\u00ee emirlerin aksine \u00e7ok tanr\u0131l\u0131 m\u00fc\u015frik ve putperest kad\u0131nlara kap\u0131lmak, b\u00f6ylece Allah’tan y\u00fcz \u00e7evirmek ve ba\u015fka tanr\u0131 ve tanr\u0131\u00e7alara y\u00f6nelmekle su\u00e7lam\u0131\u015flard\u0131. (I. Krallar, 11: 1-11) . Bunun tam aksine Kur’an-\u0131 Kerim’in \u015fimdi oldu\u011fu gibi, nank\u00f6r \u0130sraillilerin kendi peygamber ve ileri gelenlerine bizzat att\u0131klar\u0131 iftira kirlerinden aklam\u0131\u015f olmas\u0131n\u0131n ne b\u00fcy\u00fck bir l\u00fct\u00fbf oldu\u011fu a\u00e7\u0131k\u00e7a g\u00f6r\u00fclebilir. Kur’an’a ve onu getirene d\u00fc\u015fmanlar\u0131 olarak bakmalar\u0131 tam bir nank\u00f6rl\u00fck ve k\u00fcfran-\u0131 nimetin ta kendisidir.
\n57. Bu hususu mukayese i\u00e7in,. A’raf: 73-79, Hud: 61-68, \u015euara: 141-159, Kamer: 23-32 ve \u015eems: 11-15 ayetlerine bak\u0131n\u0131z.<\/p>\n

58. Yani, Hz. Salih (a.s) , vazifesine ba\u015flar ba\u015flamaz halk\u0131, m\u00fcmin ve kafirler olmak \u00fczere iki gruba ayr\u0131ld\u0131. Kur’an’\u0131n ba\u015fka yerlerinde de ifade edildi\u011fi gibi aralar\u0131nda hemen bir \u00e7eki\u015fme ba\u015flad\u0131:
\n“O’nun (Salih) kavminin ileri gelenlerinden (bu s\u00f6zleri) kibirlerine yediremeyenler, i\u00e7lerinden zay\u0131f ve aciz sayd\u0131klar\u0131 m\u00fcminlere sordular: “Salih’i, Allah taraf\u0131ndan g\u00f6nderilmi\u015f bir peygamber mi tan\u0131yorsunuz?” Onlar, “evet” dediler, “biz onunla ne g\u00f6nderilmi\u015fse biz ona iman edenlerdeniz.” Fakat iman\u0131 kibirlerine yediremeyenler dediler ki; “Biz de, sizin iman ettiklerinizi ink\u00e2r ediyoruz.” (A’raf: 75-76) .<\/p>\n

Mekke’de Peygamberimiz Hz. Muhammed’in (s.a) zuhurunda da, tamamiyle benzer bir durumun ortaya \u00e7\u0131km\u0131\u015f olmas\u0131 \u015fayan-\u0131 dikkatt\u0131r. Nitekim Mekke ahalisi iki ayr\u0131 f\u0131rkaya ayr\u0131lm\u0131\u015f ve aralar\u0131nda bir m\u00fccadele ba\u015flam\u0131\u015ft\u0131. Dolay\u0131s\u0131yla bu k\u0131ssa, bu ayetlerin nazil oldu\u011fu zamandaki \u015fartlara m\u00fckemmel bir \u015fekilde i\u015faret etmi\u015f oluyor.<\/p>\n","protected":false},"excerpt":{"rendered":"

B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun. 43- Allah’tan ba\u015fka tapmakta oldu\u011fu \u015feyler onu (m\u00fcsl\u00fcman olmaktan) al\u0131koymu\u015ftu. Ger\u00e7ekte o, k\u00fcfre sapan bir kavimdendir.(54) 44- Ona: “K\u00f6\u015fke gir” denildi. Onu g\u00f6r\u00fcnce derin bir su sand\u0131(55) […]<\/p>\n","protected":false},"author":13,"featured_media":18061,"comment_status":"open","ping_status":"open","sticky":false,"template":"","format":"standard","meta":{"footnotes":""},"categories":[1],"tags":[],"class_list":["post-18060","post","type-post","status-publish","format-standard","has-post-thumbnail","hentry","category-gundem"],"yoast_head":"\n