B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M<\/strong><\/p>\n

Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah(Celle Celaluhu)\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun.<\/strong><\/p>\n

242-<\/strong> Allah, \u00e2yetlerini size, d\u00fc\u015f\u00fcnesiniz diye b\u00f6ylece a\u00e7\u0131kl\u0131yor.<\/p>\n

Allah size, h\u00fck\u00fcmlerini bildirdi\u011fi, birbirinize kar\u015f\u0131 olan vazifelerinizi a\u00e7\u0131klad\u0131\u011f\u0131 gibi Peygamberine indirdi\u011fi \u00e2yetlerde di\u011fer h\u00fck\u00fcmleri de a\u00e7\u0131kl\u0131yor ki, koymu\u015f oklu\u011fu hudutlar\u0131 tan\u0131yas\u0131n\u0131z. Dininiz ve d\u00fcnyan\u0131z i\u00e7in do\u011fru ve fay\u00addal\u0131 olan\u0131 bilesiniz.<\/p>\n

243-<\/strong> Say\u0131lar\u0131 binlere vard\u0131\u011f\u0131 halde, \u00f6l\u00fcm korkusundan memleketleri\u00adni tcrkcdcnlcri g\u00f6rmedin mi? Allah onlara “\u00d6l\u00fcn” dedi. Ve sonra kendile\u00adrine yine hayat verdi. \u015e\u00fcphesi\/, k\u00ee Allah, insanlara kar\u015f\u0131 l\u00fctuf sahibidir. Fa\u00adkat insanlar\u0131n \u00e7o\u011fu \u015f\u00fckretmezler.<\/p>\n

Ey Muhammed, say\u0131lar\u0131 binlere vard\u0131\u011f\u0131 halde, \u00f6l\u00fcmden ka\u00e7mak i\u00e7in memleketlerini terkede\u0131\u0131leri bilmedin mi? Allah onlar\u0131 \u00f6nce \u00f6ld\u00fcrd\u00fc sonra tekrar diriltti. \u015e\u00fcphesiz ki Allah, yaratt\u0131klar\u0131na kar\u015f\u0131 l\u00fctuf sahibidir. Fakat o insanlar\u0131n – \u00e7o\u011fu, nimetlere \u015f\u00fckretmezler ve AMahtan ba\u015fka ilahlar edinirler.<\/p>\n

\u00c2yet-i kerimede ge\u00e7en ve “Binler” diye terc\u00fcme edilen kelimesi m\u00fcfessirler taraf\u0131ndan iki \u015fekilde izah edilmi\u015ftir.<\/p>\n

a-<\/strong> Abdullah b. Abbas, Vehb b. M\u00fcnebbih, Haccac b. Ertee, Siiddi, At\u00e2 el Horasani ve Muhammed b. \u0130shaka g\u00f6re bu \u00e2yette ge\u00e7en kelimesi, kelimesinin \u00e7o\u011fuludur ve m\u00e2n\u00e2s\u0131 “Bilenler” demektir. \u0130srailo\u011fullar\u0131 ya Taun hastal\u0131\u011f\u0131ndan veya cihad etmenin korkusundan dolay\u0131 memleketlerinden binlerce say\u0131da \u00e7\u0131k\u0131p gitmi\u015fler, neticede \u00f6l\u00fcmden kurtulamam\u0131\u015f ve \u00f6ld\u00fcr\u00fclm\u00fc\u015f\u00adler daha sonra ise Allah te\u00e2la onlar\u0131 diriltmi\u015f ve vadeleri gelinceye kadar ya\u015fa\u00adm\u0131\u015flar sonra tekrar \u00d6lm\u00fc\u015flerdir.<\/p>\n

b-<\/strong> \u0130bn-i Zeyd, Hasan-\u0131 Basri, Amr b. Dinar ve benzeri \u00e2limlere g\u00f6re bu \u00e2yette zikredilen kelimesi k\u00f6k\u00fcnden t\u00fcretilmi\u015ftir. M\u00e2n\u00e2s\u0131 “\u00dclfet ve uyum i\u00e7inde olarak” demektir. Yani \u0130srailo\u011fullan, memleketlerinden \u00e7\u0131karken kendi aralar\u0131nda ayr\u0131l\u0131\u011fa d\u00fc\u015fmemi\u015fler birbirlerine kar\u015f\u0131 hu\u011fuz eder halde olmam\u0131\u015flar, bilakis birlik ve beraberlik i\u00e7inde \u00e7\u0131km\u0131\u015flard\u0131r” elemektir.<\/p>\n

Bu kelimeyi say\u0131 m\u00e2n\u00e2s\u0131na alan Abdullah b. Abbastan \u00f6zetle \u015funlar riva\u00adyet edilmektedir: Yerlerinden \u00e7\u0131kan \u0130srailo\u011fullann\u0131n say\u0131s\u0131 d\u00f6rt bin idi. Onlar Taun hastal\u0131\u011f\u0131ndan ka\u00e7arak k\u00f6ylerinden \u00e7\u0131km\u0131\u015flar ve “Biz, \u00f6l\u00fcm\u00fcn olmad\u0131\u011f\u0131 bir yere gidelim.” demi\u015flerdi. Fakat onlar belli bir yere var\u0131nca Allah onlara “\u00d6l\u00fcn” demi\u015f.onlar da \u00f6lm\u00fc\u015flerdi. Bunun \u00fczerine Peygamberlerden bir Peygamber on\u00adlar\u0131n yan\u0131ndan ge\u00e7mi\u015f, Allah tealaya onlan dirilitmesi i\u00e7in niyazda bulunmu\u015f Allah teala da onlar\u0131 diriltmi\u015fti. Vehb b.M\u00fcnebbihe g\u00f6re bu Peygamber “Hez-kil”dir. Abdullah b. Abbastan nakledilen ba\u015fka bir rivayete g\u00f6re Yahudiler Taun hastal\u0131\u011f\u0131ndan de\u011fil Allah yoyunda cihad etmekten ka\u00e7m\u0131\u015flar ve ba\u015flar\u0131na yuka\u00adr\u0131da anlat\u0131lan olay gelmi\u015ftir.<\/p>\n

E\u015f’as b. E\u015flem el-Basri diyor ki: “\u00d6mer namaz k\u0131larken geri tarafta iki Yahudi bulunuyordu. \u00d6mer r\u00fcku yap\u0131nca kam\u0131n\u0131 i\u00e7eri \u00e7ekerdi. Bu Yahudiler\u00adden biri di\u011ferine: “Bu o mu?” diye sordu. \u00d6mer namaz\u0131 bitirince dedi ki: “Siz\u00adden birinizin arkada\u015f\u0131na “Bu o mu?” diye sordu\u011funu hissettim.” Onlar da “Biz kitab\u0131m\u0131zda Allah’\u0131n izniyle \u00f6l\u00fcleri dirilten Hezkil’e verilen demir boynuzun benzerinin o anlatt\u0131\u011f\u0131n\u0131z ki\u015fiye de verilece\u011fini bulmaktay\u0131z.” dediler. \u00d6mer de: “Biz, Allah\u0131n kitab\u0131nda ne Hezkil’i ne de \u0130san\u0131n d\u0131\u015f\u0131nda, Allah’\u0131n d\u0131\u015f\u0131nda ve \u00f6l\u00fc\u00adleri dirilten birini g\u00f6r\u00fcyoruz.” dedi. Onlarda: “Sen, Allah\u0131n kitab\u0131nda ” Baz\u0131lar\u0131\u00adn\u0131 da sana anlatmad\u0131\u011f\u0131m\u0131z Peygamberler g\u00f6nderdik. \u00e2yetini bulmuyor mu\u00adsun? dediler \u00d6mer de “Evet” dedi. Onlar da: “\u00d6l\u00fcleri diriltmesi meselesine ge\u00adlince biz onu sana anlatal\u0131m.” dediler ve \u015funlar\u0131 s\u00f6ylediler: “\u0130srailo\u011fullar\u0131 Veba hastal\u0131\u011f\u0131na yakaland\u0131lar. Onlardan bir topluluk Vebadan kurtulmak i\u00e7in yurtlar\u0131\u00adn\u0131 terkedip gittiler. Oradan bir mil uzakla\u015f\u0131nca Allah onlar\u0131 \u00d6ld\u00fcrd\u00fc. Di\u011fer in\u00adsanlar onlar\u0131n mezarlar\u0131n\u0131n etraf\u0131n\u0131 duvarlarla \u00e7evirdiler. Kemikleri \u00e7\u00fcr\u00fcd\u00fckten sonra Allah Hezkil Peygamberi g\u00f6nderdi. O, onlar\u0131n \u00f6ld\u00fc\u011f\u00fc yerde Allah\u0131n dile\u00addi\u011fi kadar kald\u0131. Allah onlan Hezkil vas\u0131tas\u0131yla diriltti. E\u015f’as diyor ki: “\u0130\u015fte Al\u00adlah teala bu \u00e2yeti bunlar hakk\u0131nda indirmi\u015ftir.”<\/p>\n

\u00c2yette zikredilen kelimesinin m\u00e2n\u00e2s\u0131n\u0131n “Binlerce” demek de\u00ad\u011fil “\u00dclfet i\u00e7inde” demek oldu\u011funu s\u00f6yleyen \u0130bni-i Zeyd ise bu hususta \u00f6zetle \u015funlar\u0131 s\u00f6ylemi\u015ftir: Bu \u00e2yet. Taun hastal\u0131\u011f\u0131na u\u011frayan bir kasabadan bahset\u00admektedir. O kasaban\u0131n halk\u0131ndan bir gurup kasabay\u0131 tevketmi\u015f di\u011fer bir k\u0131sm\u0131 ise orada kalm\u0131\u015ft\u0131r. Orada kalanlara taun hastal\u0131\u011f\u0131 b\u00fcy\u00fck zayiat vermi\u015f, \u00e7\u0131kanla\u00adra ise bir \u015fey olmam\u0131\u015ft\u0131r. Ertesi y\u0131l tekrar taun hastal\u0131\u011f\u0131 \u00e7\u0131km\u0131\u015f bu defa, daha \u00f6n\u00adce \u00e7\u0131kanlardan daha \u00e7ok say\u0131da insan kasabay\u0131 terketmi\u015ftir. Taun hastal\u0131\u011f\u0131, ora\u00adda kalan insanlar\u0131 kas\u0131p kavurmu\u015ftur. \u00dc\u00e7\u00fcnc\u00fc y\u0131lda tekrar taun hastal\u0131\u011f\u0131 gelmi\u015f bu defa \u0130srailo\u011fullar\u0131 ayr\u0131l\u0131\u011fa d\u00fc\u015fmeden hep birlikte kasabay\u0131 terketmi\u015flerdir. Fakat onlar,’ ya\u015famak i\u00e7in gittikleri yere var\u0131nca Allah onlara “Hep birlikte \u00f6l\u00fcn” demi\u015f onlar da \u00d6lm\u00fc\u015flerdir. Oradan ge\u00e7en bir ki\u015fi parlayan kemikleri g\u00f6\u00adr\u00fcnce dikkatini \u00e7ekmi\u015f, durup onlara bakm\u0131\u015f ve kendi kendine \u015f\u00f6yle demi\u015ftir: “Allah bunlar\u0131 \u00f6ld\u00fcrd\u00fckten sonra acaba nas\u0131l diriltecektir?” Allah bu defa o ki\u015fi\u00adyi de \u00f6ld\u00fcrm\u00fc\u015f ve y\u00fcz y\u0131l sonra diriltmi\u015ftir.<\/p>\n

Taberi diyor ki: “Bu iki g\u00f6r\u00fc\u015ften tercihe \u015fayan olan kelimesi\u00adnin m\u00e2n\u00e2s\u0131n\u0131n “Binler” oldu\u011funu s\u00f6yleyen g\u00f6r\u00fc\u015ft\u00fcr, israilo\u011fullann\u0131n kasabadan ka\u00e7malann\u0131n sebebi ise cihattan veya taun hastal\u0131\u011f\u0131ndand\u0131r. Ka\u00e7an \u0130srailo\u011fulla\u00adnn\u0131n say\u0131s\u0131 ise on binin \u00fczerindedir. Zira kelimesi, on’dan yukan sa\u00ady\u0131larda kullan\u0131lan \u00e7o\u011fullar kahb\u0131ndand\u0131r.<\/p>\n

Ayet-i kerimenin devam\u0131nda, memleketlerini terkeden \u0130srailo\u011fullann\u0131n, \u00f6l\u00fcm korkusuyla terkettikleri zikredilmektedir. Daha \u00f6nce de belirtildi\u011fi gibi \u0130srailo\u011fullar\u0131 ya u\u011frad\u0131klar\u0131 taun hastal\u0131\u011f\u0131 sebebiyle \u00f6l\u00e7eklerinden korkmalar\u0131 y\u00fc\u00adz\u00fcnden memleketlerinden \u00e7\u0131km\u0131\u015flar veya Allah Te\u00e2l\u00e2’dan bir komutan g\u00f6nder\u00admesini istemeleri \u00fczerine kendilerine komutan geldi\u011finde d\u00fc\u015fmanla sava\u015farak \u00f6lecekleri korkusundan dolay\u0131 \u00e7\u0131km\u0131\u015flard\u0131r. Allah Te\u00e2l\u00e2 bunlar\u0131n k\u0131ssalar\u0131n\u0131 m\u00fc\u00adminlere anlatarak kendilerine Allah yolunda cihad etmeyi ve din d\u00fc\u015fmanlar\u0131 ile sava\u015fta diren\u00e7li olmay\u0131 te\u015fvik etmekte, \u00f6ld\u00fcrmenin de diriltmenin de sadece kendi elinde oldu\u011funu hat\u0131rlatarak m\u00fcmin kullar\u0131na cesaret vermekte ve sava\u015f\u00adtan ve cihattan ka\u00e7\u0131p kalelere, evlere ve m\u00fcstahkem mevkilere s\u0131\u011f\u0131nman\u0131n hi\u00e7bir kimseyi Allah’\u0131n kaza ve kaderinden kurtaramayaca\u011f\u0131n\u0131 bildirmektedir. Nitekim taun hastal\u0131\u011f\u0131ndan ka\u00e7an \u0130srailo\u011fullar\u0131 Allah’\u0131n kaderinden kurtulamam\u0131\u015f ve yine \u00f6lm\u00fc\u015flerdir.<\/p>\n

\u00c2yet-i kerimenin sonunda: “\u015e\u00fcphesiz ki Allah, insanlara kar\u015f\u0131 l\u00fctuf sahi\u00adbidir. Fakat insanlar\u0131n \u00e7o\u011fu \u015f\u00fckretmezler.” buyurulmaktad\u0131r. Allah Te\u00e2l\u00e2’n\u0131n, in\u00adsanlara hidayet yolunu g\u00f6stermesi ve onlar\u0131 helak olacaklar\u0131 y\u00f6nlerden sak\u0131nd\u0131r\u00admas\u0131, kullar\u0131na l\u00fctfetti\u011fi nimetlerdendir. \u00d6l\u00fcm korkusuyla memleketlerinden \u00e7\u0131\u00adkan insanlar\u0131 \u00f6ld\u00fcr\u00fcp onlar\u0131 tekrar diriltmesi, kullar\u0131na ibret olmas\u0131 bak\u0131m\u0131ndan Allah Te\u00e2l\u00e2’n\u0131n l\u00fctuf ve nimetlerindendir<\/p>\n","protected":false},"excerpt":{"rendered":"

B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah(Celle Celaluhu)\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun. 242- Allah, \u00e2yetlerini size, d\u00fc\u015f\u00fcnesiniz diye b\u00f6ylece a\u00e7\u0131kl\u0131yor. Allah size, h\u00fck\u00fcmlerini bildirdi\u011fi, birbirinize kar\u015f\u0131 olan vazifelerinizi a\u00e7\u0131klad\u0131\u011f\u0131 gibi Peygamberine indirdi\u011fi \u00e2yetlerde di\u011fer h\u00fck\u00fcmleri de a\u00e7\u0131kl\u0131yor ki, […]<\/p>\n","protected":false},"author":13,"featured_media":38053,"comment_status":"open","ping_status":"open","sticky":false,"template":"","format":"standard","meta":{"footnotes":""},"categories":[1],"tags":[],"class_list":["post-38052","post","type-post","status-publish","format-standard","has-post-thumbnail","hentry","category-gundem"],"yoast_head":"\n