B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M<\/strong><\/p>\n <\/p>\n Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun.<\/p>\n 260- Hani \u0130brahim `Rabbim, bana \u00f6l\u00fcleri nas\u0131l diriltti\u011fini g\u00f6ster’ dedi. Allah `Yoksa buna inanm\u0131yor musun?’ deyince \u0130brahim `Tabii inan\u0131yorum. Fakat kalbim kesin kanaat getirsin diye bunu istiyorum’ dedi.<\/em><\/strong><\/p>\n Bunun \u00fczerine Allah ona dedi ki; `D\u00f6rt ku\u015f al, bunlar\u0131 \u00f6n\u00fcne koyup yak\u0131ndan incele, sonra kesip par\u00e7alar\u0131n\u0131 birer da\u011f\u0131n \u00fczerine at, arkas\u0131ndan onlar\u0131 \u00e7a\u011f\u0131r, ko\u015fa ko\u015fa sana geleceklerdir. \u0130yi bil ki, Allah \u00fcst\u00fcn g\u00fc\u00e7l\u00fcd\u00fcr ve hikmet sahibidir.<\/em><\/strong><\/p>\n Burada Allah’\u0131n yaratma sanat\u0131n\u0131n i\u00e7y\u00fcz\u00fcn\u00fc yak\u0131ndan g\u00f6rmeye y\u00f6nelik bir arzu kar\u015f\u0131s\u0131nday\u0131z. Bu arzu i\u00e7li, yumu\u015fak huylu, m\u00fcmin, ho\u015fnut, Allah kar\u015f\u0131s\u0131nda \u00e7ekingen, ibadete d\u00fc\u015fk\u00fcn, Allah’\u0131n yak\u0131n\u0131 ve dostu Hz. \u0130brahim’den geliyor. Hz. \u0130brahim’in dile getirdi\u011fi bu arzu, Allah’\u0131n yaratma sanat\u0131n\u0131n esrar\u0131n\u0131 g\u00f6rme beklentisine ve \u00f6zlemine ili\u015fkin olarak Allah’\u0131n \u00f6nde gelen kullar\u0131n\u0131n bile kalplerinde ne gibi \u00e7\u0131rp\u0131nt\u0131lar meydana geldi\u011fini ortaya koyar!<\/p>\n Bu arzunun, iman\u0131n varl\u0131\u011f\u0131, sars\u0131lmazl\u0131\u011f\u0131, eksiksizli\u011fi ve kararl\u0131l\u0131\u011f\u0131 ile ilgisi yok. \u0130man i\u00e7in delil ya da g\u00fc\u00e7lendirici aray\u0131\u015f\u0131 da de\u011fil s\u00f6zkonusu olan. Bu arzu ba\u015fka bir \u015fey, de\u011fi\u015fik bir hazz\u0131 i\u00e7eriyor. Bu arzu il\u00e2h\u00ee s\u0131rr\u0131n mahiyetine,olu\u015f ve ger\u00e7ekle\u015fme an\u0131nda tan\u0131k olmaya ili\u015fkin bir ruhi \u00f6zlemdir. Bu fiil\u00ee deneyin insan ruhunda uyand\u0131rd\u0131\u011f\u0131 haz, g\u00f6rmeden inanman\u0131n meydana getirdi\u011fi hazdan farkl\u0131d\u0131r. S\u00f6zkonusu olan ki\u015fi Allah’\u0131n dostu, \u0130brahim bile olsa bu b\u00f6yledir. O \u0130brahim ki Rabbine soru y\u00f6neltiyor ve Allah da kendisine cevap veriyor. Bundan \u00f6te bir iman ya da iman delili d\u00fc\u015f\u00fcn\u00fclemez. Fakat Hz. \u0130brahim, kudret elini \u00e7al\u0131\u015fma, i\u015fleme an\u0131nda g\u00f6rmek istedi. Bu i\u00e7li-d\u0131\u015fl\u0131l\u0131\u011f\u0131n verece\u011fi hazz\u0131 tadarak doyumuna kavu\u015fmak, havas\u0131n\u0131 solumak, onunla i\u00e7i\u00e7e ya\u015famak diledi. Bu O’nun daha \u00f6tesi olmayan iman\u0131ndan ba\u015fka bir\u015feydir.<\/p>\n Ayetin anlatt\u0131\u011f\u0131 deney ve o arada ge\u00e7en kar\u015f\u0131l\u0131kl\u0131 konu\u015fmalar, bu hazlar\u0131n merak ve beklentisi ile \u00e7arpan kalpte -Hz. \u0130brahim’in kalbinde-, bu imana ili\u015fkin hazlar\u0131n \u00e7ok say\u0131da olduklar\u0131n\u0131 ortaya koyuyor. Tekrarl\u0131yoruz:<\/p>\n “Hani \u0130brahim `Rabb’im, bana \u00f6l\u00fcleri nas\u0131l diriltti\u011fini g\u00f6ster’ dedi. Allah `Yoksa buna inanm\u0131yor musun?’ deyince `Tabii inan\u0131yorum. Fakat kalbim kesin kanaat getirsin diye bunu istiyorum’ dedi.”<\/strong><\/p>\n Y\u00fcce Allah’\u0131n kudret elini i\u015fler durumda g\u00f6rmek isteyen ruhun doyumu, perde gerisi s\u0131rr\u0131n a\u00e7\u0131\u011fa \u00e7\u0131karken ve belirirken duyaca\u011f\u0131 hazz\u0131 duyumsama d\u00fcrt\u00fcs\u00fc dile geliyor. Y\u00fcce Allah bu has kulunun ve dostunun inanm\u0131\u015fl\u0131\u011f\u0131n\u0131 biliyordu. Buna g\u00f6re O’ndan gelen soru a\u00e7\u0131klama, belirtme,f\u0131rsat sa\u011flama, \u00f6zlemini tan\u0131mlama ve il\u00e2n imk\u00e2n\u0131 verme ama\u00e7l\u0131d\u0131r. Bunlar\u0131n da \u00f6tesinde kerem sahibi, sevgili ve merhametli olan Allah ile duygulu, tatl\u0131 iyi huylu ve Rabbine ba\u011fl\u0131 Hz. \u0130brahim aras\u0131nda bir cilvele\u015fmedir!<\/p>\n Y\u00fcce Allah Hz. \u0130brahim’in kalbinden gelen bu \u00f6zlemi ve beklentiyi olumlu kar\u015f\u0131layarak kendisine bu konuda arac\u0131s\u0131z, ki\u015fisel bir deney yapma imk\u00e2n\u0131m sundu:<\/p>\n “Bunun \u00fczerine Allah ona dedi ki; `D\u00f6rt ku\u015f al, bunlar\u0131 \u00f6n\u00fcne koyup yak\u0131ndan incele, sonra kesip par\u00e7alar\u0131n\u0131 birer da\u011f\u0131n \u00fczerine at, arkas\u0131ndan onlar\u0131 \u00e7a\u011f\u0131r, ko\u015fa ko\u015fa sana geleceklerdir.<\/strong><\/p>\n \u0130yi bil ki, Allah \u00fcst\u00fcn g\u00fc\u00e7l\u00fcd\u00fcr ve hikmet sahibidir.”<\/strong><\/p>\n Y\u00fcce Allah, Hz. \u0130brahim’e d\u00f6rt ku\u015f se\u00e7mesini, bunlar\u0131 \u00f6n\u00fcne koyup yak\u0131ndan incelemesini, daha sonra onlar\u0131 kolayca tan\u0131yabilmesi i\u00e7in ni\u015fanlar\u0131m ve \u00f6zelliklerini iyice bellemesini, arkas\u0131ndan kesip v\u00fccutlar\u0131n\u0131 par\u00e7alamas\u0131n\u0131 ve par\u00e7alar\u0131n herbirini \u00e7evredeki da\u011flar\u0131n biri \u00fczerine atmas\u0131n\u0131, bir s\u00fcre sonra da bu ku\u015flar\u0131 \u00e7a\u011f\u0131rmas\u0131n\u0131 emrediyor. Bu \u00e7a\u011fr\u0131 \u00fczerine ku\u015flar\u0131n par\u00e7alan\u0131p da\u011f\u0131t\u0131lm\u0131\u015f organlar\u0131 biraraya gelecek, tekrar v\u00fccutlar\u0131na can verilecek ve ko\u015fa ko\u015fa Hz. \u0130brahim’e geleceklerdi. Tabii ki b\u00f6yle de oldu.<\/p>\n Hz. \u0130brahim, bu il\u00e2hi s\u0131rr\u0131n g\u00f6zleri \u00f6n\u00fcnde meydana geli\u015fini g\u00f6rd\u00fc. Bu s\u0131r her. an meydana gelen bir olgu. Yaln\u0131z insanlar, onun ger\u00e7ekle\u015ftikten sonraki belirtilerini, sonu\u00e7lar\u0131n\u0131 g\u00f6rebiliyorlar. Bu s\u0131r, can verme, hayat ba\u011f\u0131\u015flama s\u0131rr\u0131d\u0131r. O hayat ki, ilk ba\u015fta, hi\u00e7 yokken meydana geldi ve her yeni canl\u0131 ile birlikte olu\u015fumu say\u0131s\u0131z defalar tekrarlanmaktad\u0131r.<\/p>\n Hz. \u0130brahim, i\u015fte s\u0131rr\u0131n g\u00f6zleri \u00f6n\u00fcnde meydana geli\u015fini g\u00f6rd\u00fc. Canlar\u0131 \u00e7\u0131km\u0131\u015f, par\u00e7alanm\u0131\u015f organlar\u0131 birbirinden uzak yerlere at\u0131lm\u0131\u015f ku\u015flar\u0131n v\u00fccutlar\u0131na yeniden hayat sunuluyor ve ko\u015farak yan\u0131na geliyorlar!<\/p>\n Peki nas\u0131l? Bu, kavranmas\u0131, insan kapasitesini a\u015fan bir s\u0131rd\u0131r. \u0130nsan idraki bunu Hz. \u0130brahim \u00f6rne\u011finde oldu\u011fu gibi kimi zaman g\u00f6r\u00fcr, ya da b\u00fct\u00fcn m\u00fcminlerin yapt\u0131\u011f\u0131 gibi ona inan\u0131r. Fakat karakteristi\u011fini kavrayamaz, yordam\u0131n\u0131 bilemez. O, Allah’a \u00f6zg\u00fc i\u015flerden biri olup insanlar, Allah’\u0131n bilgisinin sadece O’nun diledi\u011fi kadar\u0131n\u0131 kavrayabilirler. Allah, bilgisinin bu k\u0131sm\u0131n\u0131n insanlarca kavranmas\u0131n\u0131 dilemedi. \u00c7\u00fcnk\u00fc O, onlar\u0131 a\u015fan bir \u015fey. \u0130nsanlar\u0131n karakteristik yap\u0131lar\u0131 ile bu s\u0131rr\u0131n karakteristi\u011fi \u00e7ok farkl\u0131. \u00dcstelik halifelik g\u00f6revleri i\u00e7in bu bilgi gerekli de de\u011fil.<\/p>\n Bu s\u0131r, s\u0131rf Allah’\u0131 ilgilendiren, s\u0131rf O’na \u00f6zg\u00fc bir olgu. Yarat\u0131klar\u0131n\u0131n bilgisi buna eri\u015fmez. E\u011fer ona do\u011fru boyunlar\u0131n\u0131 uzatacak olurlarsa kar\u015f\u0131lar\u0131nda sakl\u0131 s\u0131rr\u0131n \u00f6n\u00fcne gerilmi\u015f perdeden ba\u015fka bir\u015fey g\u00f6remezler, harcanan emekler bo\u015fa gitmi\u015f olur. Gizlilikleri, gayblerin bilicisi olan Allah’a \u00f6zg\u00fc tekelinde olmas\u0131n\u0131 i\u00e7lerine sindiremeyenlerin emekleri yani.<\/p>\n \u0130SL\u00c2M TOPLUMUNDA \u0130NFAKIN \u00d6NEM\u0130<\/strong><\/p>\n Bu c\u00fcz\u00fcn ge\u00e7en her \u00fc\u00e7 b\u00f6l\u00fcm\u00fcnde de b\u00fct\u00fcn\u00fcyle iman\u00ee d\u00fc\u015f\u00fcncenin baz\u0131 kurallar\u0131n\u0131n belirlenmesi, bu d\u00fc\u015f\u00fcncenin a\u00e7\u0131klanmas\u0131 ve \u00e7e\u015fitli a\u00e7\u0131lardan k\u00f6kle\u015fmesi konular\u0131 ele al\u0131nd\u0131. Bu ilke, daha \u00f6nce de de\u011findi\u011fimiz gibi m\u00fcsl\u00fcman cemaatin be\u015feriyete \u00f6nderlik rol\u00fcn\u00fcn gereklerini yerine getirmeye haz\u0131rlanmas\u0131 sorununu eksen olarak se\u00e7en bu s\u00fcrenin seyir \u00e7izgisinde bir istasyon konumundad\u0131r.<\/p>\n Konunun ak\u0131\u015f\u0131 buradan itibaren surenin sonlar\u0131na kadar, farz k\u0131l\u0131nm\u0131\u015f zekat ve iste\u011fe b\u0131rak\u0131lm\u0131\u015f sadakalarla somutla\u015fan dayan\u0131\u015fma ve yard\u0131mla\u015fma esas\u0131 ve cahiliye d\u00fczeninde reva\u00e7ta olan faiz kurumuyla hi\u00e7bir ili\u015fkisi olmayan, \u0130sl\u00e2m’\u0131n m\u00fcsl\u00fcman toplumu dayand\u0131rmak ve m\u00fcsl\u00fcman cemaatin hayat\u0131n\u0131 onunla d\u00fczenlemek istedi\u011fi ekonomik-sosyal d\u00fczenin kurallar\u0131n\u0131n yerle\u015ftirilmesi konular\u0131na ge\u00e7iyor. Bu y\u00fczden, surenin geri kalan k\u0131sm\u0131nda sadakan\u0131n y\u00f6ntemlerinden s\u00f6zedilmekte, faiz lanetlenmekte, bor\u00e7 ve ticaret h\u00fck\u00fcmleri yerle\u015ftirilmektedir. Bunlar da \u0130sl\u00e2m’\u0131n ekonomik d\u00fczeninin ve bu d\u00fczene dayal\u0131 toplumsal hayat\u0131n\u0131n esasl\u0131 bir y\u00f6n\u00fcn\u00fc te\u015fkil etmektedirler. Surenin gelecek \u00fc\u00e7 b\u00f6l\u00fcm\u00fc aras\u0131nda bir\u00e7ok boyutlar\u0131 bulunan tek konuyu, “\u0130slami ekonomik d\u00fczen” konusunu i\u00e7ermeleri nedeniyle sa\u011flam bir ba\u011f mevcuttur.<\/p>\n Bu derste de, Allah yolunda yap\u0131lan harcamalardan, infak\u0131n y\u00fck\u00fcml\u00fcl\u00fcklerinden, sadaka ve yard\u0131mla\u015fman\u0131n ilkelerinden s\u00f6zedildi\u011fini g\u00f6r\u00fcyoruz. Allah yolunda infak; y\u00fcce Allah’\u0131n m\u00fcsl\u00fcman \u00fcmmete farz k\u0131ld\u0131\u011f\u0131, onunla davet emanetini omuzlara y\u00fckledi\u011fi, m\u00fcminleri onunla korudu\u011fu, k\u00f6t\u00fcl\u00fck, fesat ve azg\u0131nl\u0131\u011f\u0131 onunla defetti\u011fi, m\u00fcminlere galip gelip yery\u00fcz\u00fcn\u00fc fesada bo\u011fan, Allah’\u0131n yoluna engel olan ve \u0130sl\u00e2m d\u00fczeninin ta\u015f\u0131d\u0131\u011f\u0131 iyilikten be\u015feriyeti yoksun k\u0131lan g\u00fc\u00e7leri bertaraf etti\u011fi cihad\u0131n ikiz karde\u015fi olan bir sorumluluktur. (Oysa be\u015feriyeti bu iyilikten yoksun k\u0131lmak b\u00fct\u00fcn su\u00e7lardan daha b\u00fcy\u00fck bir su\u00e7; cana ve mala y\u00f6nelik sald\u0131r\u0131dan daha korkun\u00e7 bir sald\u0131r\u0131d\u0131r.)<\/p>\n Surenin ge\u00e7en b\u00f6l\u00fcmlerinde, Allah yolunda infak konusu birka\u00e7 defa tekrarlanm\u0131\u015ft\u0131. \u015eimdi ise surenin ak\u0131\u015f\u0131 sadakan\u0131n ilkelerini ayr\u0131nt\u0131lar\u0131yla ve fakat dolamba\u00e7s\u0131z olarak a\u00e7\u0131klamaktad\u0131r. Bu ilkeleri cana yak\u0131n sevgi g\u00f6lgesiyle donatarak \u00e7izmekte, sadakay\u0131, verenin nefsine s\u00fcsl\u00fc bir amele, alan\u0131 da yararl\u0131 ve k\u00e2rl\u0131 bir davran\u0131\u015fa d\u00f6n\u00fc\u015ft\u00fcren, bu yolla toplumu yard\u0131mla\u015fma, dayan\u0131\u015fma, sevgi ve \u015fefkat havas\u0131 egemen bir aileye d\u00f6n\u00fc\u015ft\u00fcren ve be\u015feriyeti, vereniyle-alan\u0131yla birlikte \u00fcst\u00fcn bir d\u00fczeye \u00e7\u0131karan psikolojik ve toplumsal adab\u0131 da a\u00e7\u0131klam\u0131\u015f olmaktad\u0131r b\u00f6ylece.<\/p>\n Bu b\u00f6l\u00fcmde gelen direktifler, zamana ve belli nedenlere ba\u011fl\u0131 olmayan s\u00fcrekli bir ilke meydana getirmi\u015f olmakla beraber bunun \u00f6tesinde her zaman i\u00e7in m\u00fcsl\u00fcman topluluklarda kar\u015f\u0131la\u015f\u0131laca\u011f\u0131 gibi, o g\u00fcn i\u00e7in m\u00fcsl\u00fcman cemaatte ayetlerin kar\u015f\u0131la\u015ft\u0131\u011f\u0131 pratik durumlara cevap niteli\u011finde oldu\u011funu, \u00e7\u00fcnk\u00fc o zaman m\u00fcsl\u00fcmanlar aras\u0131nda darb-\u0131 mesellere ve ger\u00e7eklerin derinlere ula\u015fmas\u0131 i\u00e7in konu\u015fan sahneler \u015feklinde sunulmas\u0131na ihtiya\u00e7 duyduklar\u0131 gibi g\u00fc\u00e7l\u00fc uyar\u0131lara ve etkin ilhamlara muhta\u00e7 olan, mala son derece d\u00fc\u015fk\u00fcn, cimri ruhlar\u0131n bulundu\u011funu s\u00f6ylememize engel de\u011fildir.<\/p>\n O g\u00fcn, faizsiz bor\u00e7 vermeyen, mala son derece d\u00fc\u015fk\u00fcn ki\u015filer vard\u0131… \u0130stemeyerek ve g\u00f6steri\u015f i\u00e7in infak edenler vard\u0131… Verdikleri sadakay\u0131 ba\u015fa kakma ve rencide etme vesilesi yapanlar da vard\u0131… Tabi bu arada mal\u0131n k\u00f6t\u00fcs\u00fcn\u00fc verip iyisini al\u0131koyanlar da… B\u00fct\u00fcn bunlar, mal\u0131n\u0131n en iyisini c\u00f6mert\u00e7e veren, k\u00f6t\u00fc duygulardan soyutlanm\u0131\u015f, samimi ve ar\u0131nm\u0131\u015f olarak, gerekti\u011finde gizli, gerekti\u011finde a\u00e7\u0131k olarak Allah yolunda ihlasla infak edenlerin yan\u0131nda yeral\u0131yordu.<\/p>\n Bu karakterlerin her ikisi de o g\u00fcnk\u00fc m\u00fcsl\u00fcman cemaatin i\u00e7inde birlikte yeral\u0131yordu. Bu ger\u00e7e\u011fi bu \u015fekilde kavramam\u0131z bize bir\u00e7ok yarar sa\u011flayacakt\u0131r… 1- \u00d6ncelikle; canl\u0131, hareketli bir varl\u0131k olan bu Kur’an’\u0131n tabiat\u0131n\u0131 ve g\u00f6revini kavramam\u0131z\u0131 sa\u011flayacakt\u0131r. Kur’an’\u0131 bu olaylar\u0131n g\u00f6lgesinde, m\u00fcsl\u00fcman cemaat aras\u0131nda i\u015flerini y\u00fcr\u00fct\u00fcrken, hareket ederken, pratik durumlarla kar\u015f\u0131la\u015f\u0131rken, bunu kald\u0131r\u0131p \u015funu yerle\u015ftirirken ve m\u00fcsl\u00fcman cemaati harekete ge\u00e7irip y\u00f6nlendirirken g\u00f6r\u00fcyoruz. O, s\u00fcrekli bir \u00e7aba ve daimi hareket i\u00e7indedir. \u00c7\u00fcnk\u00fc O, hem sava\u015f alan\u0131nda hem de hayat sahnesinde hareket etmektedir. O, orta yerde, s\u00fcr\u00fckleyici, hareketlendirici ve y\u00f6nlendirici bir unsur i\u015flevini y\u00fcr\u00fctmektedir.<\/p>\n Kur’an’\u0131 bu \u015fekilde alg\u0131lamaya, O’nu, canl\u0131, hareket halinde ve s\u00fcr\u00fckleyici bir varl\u0131k olarak g\u00f6rmeye ne kadar ihtiyac\u0131m\u0131z vard\u0131r?.. Ger\u00e7ekten, bizimle, \u0130sl\u00e2mi hareket, \u0130sl\u00e2mi hayat ve \u0130sl\u00e2mi pratik aras\u0131nda uzun bir s\u00fcre ge\u00e7ti. Art\u0131k Kur’an, bizim duygular\u0131m\u0131zda, tarihsel canl\u0131 prati\u011finden uzakla\u015fm\u0131\u015f ve yaln\u0131zca m\u00fcsl\u00fcman cemaatin tarihinde, yery\u00fcz\u00fcnde belli bir zaman ger\u00e7ekle\u015fmi\u015f hayat tarz\u0131n\u0131 temsil etmekten \u00f6teye gitmemektedir. O’nun, s\u00fcregelen sava\u015fta, m\u00fcsl\u00fcman asker g\u00f6z\u00fcnde hareket ve uygulama i\u00e7in ba\u015fvurulan “g\u00fcnl\u00fck emir” konumunda oldu\u011funu hat\u0131rlayam\u0131yoruz bile… Kur’an, duygular\u0131m\u0131zda \u00f6lm\u00fc\u015ft\u00fcr… Ya da uyumaktad\u0131r. Art\u0131k Kur’an’\u0131n ilk indi\u011fi d\u00f6nemlerde m\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131n duygular\u0131nda yereden ger\u00e7ek g\u00f6r\u00fcnt\u00fcs\u00fc kalmam\u0131\u015ft\u0131r. O’nu ya kendimizden ge\u00e7ti\u011fimiz na\u011fmelere ya da vicdanlarda karma\u015f\u0131k duygular b\u0131rakan tumturakl\u0131 bir okuyu\u015fa indirgemi\u015fiz. Ya da, kalpte, sad\u0131k m\u00fcminlerin duygular\u0131nda meydana getirdi\u011fi etkiden \u00e7ok uzak, anla\u015f\u0131lmaz oldu\u011fu kadar da belirsiz olan vecd, huzur ve doygunluk meydana getiren bir vird manzumesi olarak alg\u0131lam\u0131\u015f\u0131z. Kur’an bunlar\u0131n t\u00fcm\u00fcn\u00fc meydana getirir; ancak, O’ndan istenen, bunlar\u0131n yan\u0131nda m\u00fcsl\u00fcmanlarda bir bilin\u00e7, bir canl\u0131l\u0131k meydana getirmesidir. Kur’an’dan beklenen; in\u015fa etmek i\u00e7in geldi\u011fi hayat\u0131 olu\u015fturmaya y\u00f6nelik bir bilin\u00e7le birlikte hareket etmesi, m\u00fcsl\u00fcman\u0131n O’nu, giri\u015fti\u011fi ve m\u00fcsl\u00fcman \u00fcmmetin hayat\u0131nda giri\u015fmeye haz\u0131rland\u0131\u011f\u0131 sava\u015f alan\u0131nda g\u00f6rmesi, bug\u00fcn hayat\u0131n \u00e7e\u015fitli alanlar\u0131nda kendisini ku\u015fatan olaylar, problemler ve \u015fartlara ili\u015fkin Kur’an\u00ee direktifleri kavrayabilmesi i\u00e7in, ilk m\u00fcsl\u00fcmanlarda oldu\u011fu gibi, ne yapmas\u0131 gerekti\u011fini bilmesi i\u00e7in O’na y\u00f6nelmesi, Kur’an-\u0131 Kerim’de temsil edilen, kelimeleri ve direktifleri aras\u0131nda hareket eden m\u00fcsl\u00fcman \u00fcmmetin tarihini g\u00f6rmesi, bu arada g\u00f6rd\u00fc\u011f\u00fc \u015feyin kendisine yabanc\u0131 olmad\u0131\u011f\u0131n\u0131 duyumsamas\u0131, bunun kendi tarihi oldu\u011funu anlamas\u0131, bug\u00fcnk\u00fc olaylar\u0131n bu tarihin bir uzant\u0131s\u0131 oldu\u011funu alg\u0131lamas\u0131, bug\u00fcn i\u00e7in kar\u015f\u0131la\u015ft\u0131\u011f\u0131 \u015feylerin Kur’an’\u0131n kendilerini belli tasarruflara y\u00f6neltti\u011fi \u00f6nceki m\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131n kar\u015f\u0131la\u015ft\u0131\u011f\u0131 \u015feylerin meyvesi oldu\u011funu idrak etmesi, b\u00f6ylece bu Kur’an’\u0131n kendi Kur’an’\u0131 oldu\u011funu, kar\u015f\u0131la\u015ft\u0131\u011f\u0131 olay ve \u015fartlarda O’ndan etkilenece\u011fini ve O’nun, d\u00fc\u015f\u00fcncesi, ideali, hayat\u0131 ve hareketi i\u00e7in bir anayasa konumunda oldu\u011funu bilmesi ve bu durumun \u015fimdi oldu\u011fu gibi kesintisiz olarak bundan sonra da s\u00fcrece\u011fini kavramas\u0131d\u0131r.<\/p>\n 2- \u0130kinci olarak, iman \u00e7a\u011fr\u0131s\u0131 ve sorumluluklar\u0131 kar\u015f\u0131s\u0131nda be\u015fer f\u0131trat\u0131n\u0131n s\u00fcrekli ve de\u011fi\u015fmez oldu\u011fu ger\u00e7e\u011fini g\u00f6rmekte yarar sa\u011flayacakt\u0131r. Bu g\u00f6r\u00fc\u015f, Kur’an ayetlerinin, \u00fczerlerine Kur’an’\u0131n indi\u011fi ve Resulullah’\u0131n aralar\u0131nda bulundu\u011fu bu cemaatin b\u00fcnyesinde s\u00fcrekli idare edilmeyi, y\u00f6nlendirilmeyi ve uyar\u0131lmay\u0131 gerektiren birtak\u0131m zaaf ve eksiklik noktalar\u0131n\u0131n bulunmas\u0131n\u0131n onlar\u0131n topluca b\u00fct\u00fcn nesillerden \u00fcst\u00fcn olmalar\u0131na engel olmad\u0131\u011f\u0131, \u00eflk m\u00fcsl\u00fcman cemaatin hayat\u0131nda i\u015faret etti\u011fi gibi olaylar\u0131n \u00f6tesindeki ger\u00e7eklere n\u00fcfuz eden pratik bir g\u00f6r\u00fc\u015ft\u00fcr.<\/p>\n Bu ger\u00e7e\u011fi b\u00f6ylece kavramam\u0131z bir\u00e7ok konuda bize yararl\u0131 olacakt\u0131r. Yararl\u0131 olacakt\u0131r, \u00e7\u00fcnk\u00fc be\u015fer topluluklar\u0131n\u0131n ger\u00e7ek durumlar\u0131n\u0131, a\u015f\u0131r\u0131l\u0131\u011fa ka\u00e7madan; abart\u0131s\u0131z, yaygaras\u0131z ve aya\u011f\u0131 yere basmayan d\u00fc\u015f\u00fcncelere sapmadan g\u00f6stermektedir bize. Kendimizi, \u0130sl\u00e2m’\u0131n \u00e7izdi\u011fi ve insanlar\u0131 \u00e7a\u011f\u0131rd\u0131\u011f\u0131 y\u00fcce ufuklara ula\u015fm\u0131\u015f g\u00f6rd\u00fc\u011f\u00fcm\u00fczden ruhlar\u0131m\u0131z\u0131 kaplayan ye’si da\u011f\u0131tmakla ve ula\u015fmam\u0131\u015f olsak bile bu yolda olmam\u0131z\u0131n ve sonuca varmak i\u00e7in i\u00e7tenlikle s\u00fcrekli bir \u00e7aba i\u00e7inde olmam\u0131z\u0131n yeterli olaca\u011f\u0131n\u0131 g\u00f6stermekte yararl\u0131 olacakt\u0131r. Bir kere tek\u00e2m\u00fcle \u00e7a\u011fr\u0131 yapanlar insanlara inmeli, baz\u0131 eksiklikleri, kusurlar\u0131 belirince hemen gev\u015fememeli, y\u0131lmamal\u0131 ve \u00fcmitsizli\u011fe kap\u0131lmamal\u0131d\u0131rlar. Ruh da b\u00f6yle… Yava\u015f yava\u015f, s\u0131ras\u0131yla sorumluluklar\u0131 yerine getirmek ve olgunlu\u011fa \u00e7a\u011f\u0131rmakla, s\u00fcrekli iyili\u011fi g\u00fczelle\u015ftirip k\u00f6t\u00fcl\u00fc\u011f\u00fc \u00e7irkin g\u00f6stermekle, eksiklik ve zaaftan nefret ettirmekle ve yol kendisine uzun g\u00f6r\u00fcn\u00fcp yoldan sapt\u0131k\u00e7a elinden tutmakla y\u00fccelir.<\/p>\n 3- Bu ger\u00e7e\u011fi bilmemiz, genellikle fark\u0131nda olmay\u0131p unuttu\u011fumuz \u015fu basit ger\u00e7e\u011fin g\u00f6n\u00fcllerde yer etmesini sa\u011flamakla da yarar sa\u011flayacakt\u0131r. O da; insanlar\u0131n ayn\u0131 insanlar olduklar\u0131, davan\u0131n ayn\u0131 dava ve sava\u015f\u0131n ayn\u0131 sava\u015f oldu\u011fu ger\u00e7e\u011fidir. Bu sava\u015f, \u00f6ncelikle nefsin derinli\u011finde, zaaf, eksiklik, cimrilik ve ihtirasa, daha sonra da hayat\u0131n i\u00e7inde, \u015fer, bat\u0131l, sap\u0131kl\u0131k ve azg\u0131nl\u0131\u011fa kar\u015f\u0131 giri\u015filen bir sava\u015ft\u0131r. Bu sava\u015f\u0131 her iki alanda da s\u00fcrd\u00fcrmek ka\u00e7\u0131n\u0131lmazd\u0131r. Ayn\u0131 \u015fekilde yery\u00fcz\u00fcnde bir m\u00fcsl\u00fcman cemaat olu\u015fturmaya \u00e7aba sarfedenlerin, ilk defa Kur’an’\u0131n ve Resulullah’\u0131n yapt\u0131\u011f\u0131 gibi bu iki alanda bir sava\u015fa giri\u015fmeleri zorunludur. \u015e\u00fcphesiz birtak\u0131m hatalar ve yolda t\u00f6kezlemeler olacakt\u0131r; yine yolun a\u015famalar\u0131nda baz\u0131 zaaf ve eksiklikler de belirecektir. Olaylar ve denemeler bu zaaf ve eksiklikleri ortaya \u00e7\u0131kard\u0131k\u00e7a bunlar\u0131n tedavi y\u00f6n\u00fcne gidilmelidir. Ayr\u0131ca Kur’an’\u0131n uygulad\u0131\u011f\u0131 y\u00f6nlendirme metodlar\u0131yla kalpleri Allah’a y\u00f6neltmek ka\u00e7\u0131n\u0131lmazd\u0131r. Burada tekrar konunun ba\u015f\u0131na d\u00f6n\u00fcyor, hayat\u0131m\u0131zda meydana gelen hareketler ve \u015fartlar konusunda Kur’an’a dan\u0131\u015fmaya ve O’nun ilk m\u00fcsl\u00fcman cemaatin hayat\u0131nda oldu\u011fu gibi bizim duygular\u0131m\u0131zda ve hayat\u0131m\u0131zda giri\u015fti\u011fi faaliyet ve hareketl\u00e9ri seyretmeye d\u00f6n\u00fcyor ve bu dersteki Kur’an ayetlerini ayr\u0131nt\u0131l\u0131 olarak almaya ba\u015fl\u0131yoruz:<\/p>\n <\/p>\n","protected":false},"excerpt":{"rendered":" B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun. 260- Hani \u0130brahim `Rabbim, bana \u00f6l\u00fcleri nas\u0131l diriltti\u011fini g\u00f6ster’ dedi. Allah `Yoksa buna inanm\u0131yor musun?’ deyince \u0130brahim `Tabii inan\u0131yorum. Fakat kalbim kesin kanaat getirsin diye bunu […]<\/p>\n","protected":false},"author":13,"featured_media":6516,"comment_status":"open","ping_status":"open","sticky":false,"template":"","format":"standard","meta":{"footnotes":""},"categories":[1],"tags":[],"class_list":["post-6514","post","type-post","status-publish","format-standard","has-post-thumbnail","hentry","category-gundem"],"yoast_head":"\n