B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M<\/strong><\/p>\n <\/p>\n Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun.<\/p>\n 130- Ey m\u00fcminler, sak\u0131n s\u00fcrekli katlanan faizi yemeyiniz. Allah’tan korkunuz ki, kurtulu\u015fa erebilesiniz.<\/em><\/strong><\/p>\n 131- Kafirler i\u00e7in haz\u0131rlanm\u0131\u015f olan cehennem ate\u015finden sak\u0131n\u0131n\u0131z.<\/em><\/strong><\/p>\n 132- Allah’a ve Peygamber’e itaat ediniz ki rahmete kavu\u015fabilesiniz.<\/em><\/strong><\/p>\n 133- Rabbinizin affedicili\u011fine ve geni\u015fli\u011fi g\u00f6kler ile yer aras\u0131 kadar olan Cennete ko\u015funuz. Buras\u0131 takval\u0131lar i\u00e7in haz\u0131rlanm\u0131\u015ft\u0131r.<\/em><\/strong><\/p>\n 134- Onlar bollukta ve darl\u0131kta Allah i\u00e7in mal harcarlar, \u00f6fkelerini yenerler ve insanlar\u0131n kusurlar\u0131n\u0131 ba\u011f\u0131\u015flarlar. Hi\u00e7 ku\u015fkusuz Allah iyilikseverleri sever.<\/em><\/strong><\/p>\n 135- Yine onlar bir k\u00f6t\u00fcl\u00fck i\u015flediklerinde ya da kendilerine zulmettiklerinde Allah’\u0131 hat\u0131rlayarak hemen g\u00fcnahlar\u0131n\u0131n affedilmesini dilerler. G\u00fcnahlar\u0131 Allah’tan ba\u015fka kim affedebilir? Onlar i\u015fledikleri g\u00fcnahlarda bile bile \u0131srar etmezler.<\/em><\/strong><\/p>\n 136- \u0130\u015fte onlar\u0131n m\u00fckafat\u0131, Allah taraf\u0131ndan affedilmek ve alt\u0131ndan \u0131rmaklar akan, i\u00e7inde s\u00fcrekli kalacaklar\u0131 Cennetlerdir. \u0130yi i\u015fler yapanlar\u0131 bekleyen m\u00fckafat ne kadar g\u00fczeldir!<\/em><\/strong><\/p>\n Ayetlerin ak\u0131\u015f\u0131, bu akidenin be\u015fer\u00ee varl\u0131k ve enerjiyi kar\u015f\u0131lamadaki birlik ile evrenselli\u011fine ve her\u015feyi bir tek eksene y\u00f6neltiyor. Bu da Allah’a kulluk ve O’na ibadet eksenine d\u00f6nd\u00fcrmeye, her i\u015fte O’na y\u00f6nelmeye, ayr\u0131ca Allah’\u0131n metodundaki birlik ve evrenselli\u011fe ve her durumda, her i\u015fte ve her y\u00f6nde be\u015fer enerjisi \u00fczerindeki egemenli\u011fe ili\u015fkin \u00f6zelliklerinden birine i\u015faret etmek i\u00e7in, bu direktifleri fiili \u00e7arp\u0131\u015fmaya de\u011finmeden \u00f6nce sunmaktad\u0131r. Ayr\u0131ca bu direktifler, insandan kaynaklanan farkl\u0131 enerjiler aras\u0131ndaki ili\u015fkiye ve daha \u00f6nce de de\u011findi\u011fimiz gibi bu ili\u015fkilerin insan\u0131n b\u00fct\u00fcn \u00e7abalar\u0131n\u0131n sonucu \u00fczerindeki etkisine i\u015faret etmektedir.<\/p>\n \u0130sl\u00e2m metodu, insan ruhunu b\u00fct\u00fcn y\u00f6nleriyle ele almakta ve toplum hayat\u0131m b\u00f6lmeden bir b\u00fct\u00fcn olarak d\u00fczenlemektedir. Fiili sava\u015fa haz\u0131rlanmak ve tedbir almak ile ruhlar\u0131n ar\u0131nd\u0131r\u0131lmas\u0131, kalplerin temizlenmesi, heva ve heveslere gem vurulmas\u0131 ve toplumda sevgi ve ho\u015fg\u00f6r\u00fcn\u00fcn yayg\u0131nla\u015ft\u0131r\u0131lmas\u0131 i\u015flemlerinin bir arada sunulmas\u0131n\u0131n sebebi de budur. \u00c7\u00fcnk\u00fc bunlar birbirlerine yak\u0131n \u015feylerdir. Bu \u00e7izgilerden ve bu direktiflerden her birini ayr\u0131nt\u0131lar\u0131yla sundu\u011fumuz zaman, bunlar\u0131n \u0130sl\u00e2m cemaatinin ya\u015fay\u0131\u015f\u0131 ve sava\u015f alan\u0131 ile hayat\u0131n her alan\u0131nda mukadderat\u0131yla olan sa\u011flam ili\u015fkileri ortaya \u00e7\u0131kar.<\/p>\n “Ey m\u00fcminler, sak\u0131n s\u00fcrekli katlanan faiz yemeyin. Allah’tan korkunuz ki<\/strong>, kurtulu\u015fa erebilesiniz.<\/strong><\/p>\n “Kafirler i\u00e7in haz\u0131rlanm\u0131\u015f Cehennem ate\u015finden sak\u0131n\u0131n\u0131z.”<\/strong><\/p>\n “Allah’a ve Peygambere itaat ediniz ki rahmete kavu\u015fabilesiniz.”<\/strong><\/p>\n “Fi Z\u0131l\u00e2l”in \u00fc\u00e7\u00fcnc\u00fc c\u00fcz\u00fcnde faizden ve faiz d\u00fczeninden detayl\u0131ca s\u00f6zedildi\u011fi i\u00e7in burada tekrarlamayaca\u011f\u0131z. Ancak “kat kat katlamak” \u00fczerinde duraca\u011f\u0131z. \u00c7\u00fcnk\u00fc bu zamanda baz\u0131 insanlar bu ayetin arkas\u0131na saklanmakta ve “Haram edilen faiz, kat kat katlanand\u0131r.” Y\u00fczde d\u00f6rt… Y\u00fczde be\u015f… Y\u00fczde alt\u0131… Y\u00fczde yedi…Y\u00fczde dokuz… ise “Kat kat katlama” de\u011fildir. Dolay\u0131s\u0131yle haram kapsam\u0131na girmez diyerek, bununla insanlar\u0131 aldatma y\u00f6n\u00fcne gitmektedirler.<\/p>\n \u00d6ncelikle “kat kat katlamak” deyiminin bir olguyu vas\u0131fland\u0131rd\u0131\u011f\u0131, h\u00fck\u00fcmle ilgisinin bulunmad\u0131\u011f\u0131n\u0131 ve Bakara suresinde, hi\u00e7bir s\u0131n\u0131rlama hi\u00e7bir kay\u0131t belirtmeden faizin temelde haram oldu\u011fu belirtilmi\u015ftir. Nitekim her ne surette olursa olsun “Faizden arta kalandan el \u00e7ekin” <\/strong>h\u00fckm\u00fcn\u00fcn kesin oldu\u011funu yine ayn\u0131 kesinlikle belirtmemiz gerekir.<\/p>\n Bu ger\u00e7e\u011fi bu \u015fekilde beyan ettikten sonra “kat kat katlama” vasf\u0131yla ilgili \u015fu a\u00e7\u0131klamay\u0131 yapabiliriz: Ger\u00e7ekte bu vas\u0131f, bizzat bu ayette yasaklanan ve o g\u00fcnk\u00fc yar\u0131madada y\u00fcr\u00fcrl\u00fckte olan faiz i\u015flemlerine ili\u015fkin tarihsel bir vas\u0131f de\u011fildir, her zaman haks\u0131z kazanc\u0131 sa\u011flaya gelen faiz d\u00fczenlerinin ortak vasf\u0131d\u0131r.<\/p>\n Faiz d\u00fczeninin anlam\u0131; mal\u0131n, faiz esas\u0131 \u00fczerine i\u015flem g\u00f6rmesidir. Bu da g\u00f6steriyor ki, faiz i\u015flemi bireysel ve basit bir i\u015flem de\u011fildir. Bir a\u00e7\u0131dan s\u00fcrekli tekrarlanan di\u011fer bir a\u00e7\u0131dan da m\u00fcrekkep bir i\u015flemdir. B\u00f6ylece s\u00fcrekli tekrarlanmak ve birle\u015fmek suretiyle kesintiye u\u011framadan zamanla birlikte “kat kat” katlan\u0131r.<\/p>\n Faiz d\u00fczeni, tabiat\u0131n\u0131n gere\u011fi olan bu vasf\u0131n\u0131 her zaman korumu\u015ftur. Bu vas\u0131f, s\u0131rf Arap yar\u0131madas\u0131nda y\u00fcr\u00fcrl\u00fckte olan i\u015flemlere \u00f6zg\u00fc de\u011fildir. Her \u00e7a\u011fda bu d\u00fczenin ka\u00e7\u0131n\u0131lmaz \u00f6zelli\u011fidir.<\/p>\n \u00dc\u00e7\u00fcnc\u00fc c\u00fczde ayr\u0131nt\u0131lar\u0131yla a\u00e7\u0131klad\u0131\u011f\u0131m\u0131z gibi, ruhsal ve ahl\u00e2ki alanda hayat\u0131n bozulmas\u0131 faiz d\u00fczeninin bir \u00f6zelli\u011fidir. Yine ad\u0131 ge\u00e7en c\u00fczde a\u00e7\u0131kland\u0131\u011f\u0131 \u00fczere faiz d\u00fczeninin bir di\u011fer \u00f6zelli\u011fi de ekonomik ve siyasal hayat\u0131n bozulmas\u0131d\u0131r. Buradan da faiz d\u00fczeninin toplum hayat\u0131yla olan ilgisi ve bu hayat\u0131n t\u00fcm y\u00f6nlerine olan etkisi anla\u015f\u0131lmaktad\u0131r.<\/p>\n M\u00fcsl\u00fcman bir \u00fcmmet olu\u015fturmay\u0131 hedef edinen \u0130sl\u00e2m ise, toplumun ekonomik ve siyasal hayat\u0131n\u0131n sa\u011fl\u0131kl\u0131 olmas\u0131na b\u00fcy\u00fck \u00f6zen g\u00f6sterdi\u011fi gibi, ruhsal ve ahlak\u00ee hayat\u0131n\u0131n da temiz olmas\u0131n\u0131 diler. Her ikisinin de bu \u00fcmmetin giri\u015fti\u011fi sava\u015flar\u0131n sonu\u00e7lar\u0131 \u00fczerindeki etkileri bilinmektedir. Dolay\u0131s\u0131yla surenin ak\u0131\u015f\u0131 i\u00e7inde fiil\u00ee sava\u015f\u0131n de\u011ferlendirilmesi yap\u0131l\u0131rken faiz yemenin yasaklanmas\u0131 bu evrensel ve her durumu g\u00f6zeten bu metod i\u00e7in son derece anla\u015f\u0131l\u0131r bir olayd\u0131r.<\/p>\n Ayr\u0131ca bu yasaktan sonra, kurtulu\u015f i\u00e7in Allah’tan korkmay\u0131 emretmek ve kafirler i\u00e7in haz\u0131rlanan ate\u015ften sak\u0131nd\u0131rmak konunun ruhuna uygun d\u00fc\u015fmektedir.<\/p>\n Allah’tan korkan ve kafirler i\u00e7in haz\u0131rlanan ate\u015ften sak\u0131nan insan, faiz yiyemez. Allah’a inanan ve kafirlerin saf\u0131ndan ayr\u0131lan ki\u015fi de faiz yiyemez. \u00c7\u00fcnk\u00fc iman, sadece dille s\u00f6ylenen bir kelimeden ibaret olmay\u0131p, Allah taraf\u0131ndan bu iman\u0131n pratik ve uygulanan bir terc\u00fcmesi k\u0131l\u0131nan Rabban\u00ee hayat metoduna uymakt\u0131r. Nitekim iman, bu metodun hayatta pratik olarak ger\u00e7ekle\u015fmesine ve bu toplum hayat\u0131n\u0131n bu metod uyar\u0131nca d\u00fczenlemesine bir ba\u015flang\u0131\u00e7t\u0131r.<\/p>\n \u0130man ile faiz d\u00fczeninin bir arada bulunmas\u0131 imkans\u0131zd\u0131r. Nerede faiz d\u00fczeni varsa orada bu dinden topyek\u00fcn \u00e7\u0131kma vard\u0131r, kafirler i\u00e7in haz\u0131rlanan ate\u015f vard\u0131r. Bu konuda inat\u00e7\u0131l\u0131k yapmak ger\u00e7e\u011fi de\u011fi\u015ftirmez. Bu ayetlerde faiz yemeyi yasaklamak, Allah’tan korkmaya davet ile kafirler i\u00e7in haz\u0131rlanan ate\u015ften sak\u0131nd\u0131rman\u0131n birarada bulunmas\u0131, hedefsiz bir rastlant\u0131 de\u011fil; aksine, bu ger\u00e7e\u011fin yerle\u015fm\u00e8si ve m\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131n d\u00fc\u015f\u00fcncelerinde derinle\u015fmesi amac\u0131na y\u00f6neliktir.<\/p>\n Kurtulu\u015f \u00fcmidinin faizi terk etmeye ve Allah’tan korkmaya ba\u011fl\u0131 olmas\u0131 da \u00f6yle… \u00c7\u00fcnk\u00fc kurtulu\u015f; Allah’tan korkman\u0131n ve O’nun metodunu insan hayat\u0131nda ger\u00e7ekle\u015ftirmenin tabii meyvesidir. \u00dc\u00e7\u00fcnc\u00fc c\u00fczde faizin be\u015fer topluluklar\u0131nda meydana getirdi\u011fi y\u0131k\u0131mlardan ve insan hayat\u0131nda neden oldu\u011fu felaketlerden s\u00f6z etmi\u015ftik. Burada ise, kurtulu\u015fun anlam\u0131n\u0131 ve onun i\u011fren\u00e7 faiz d\u00fczenini terk etmekle olan ili\u015fkisini kavramak i\u00e7in bu a\u00e7\u0131klamaya yeniden d\u00f6nmemiz yerinde olur.<\/p>\n Burada de\u011findi\u011fimiz ger\u00e7e\u011fi kuvvetlendiren son te’kid geliyor:<\/p>\n “Allah’a ve Peygambere itaat ediniz ki rahmete kavu\u015fabilesiniz.”<\/strong><\/p>\n Allah’a ve Resule itaat emri genel oldu\u011fu gibi rahmetin de bu itaate ba\u011fl\u0131 olarak tecelli etmesi geneldir. Ancak, bu emrin, faizin yasaklanmas\u0131ndan sonra gelmesi \u00f6zel bir anlam ifade etmektedir. Buna g\u00f6re, faiz esas\u0131na dayanan toplumlarda Allah’a ve Resule itaat s\u00f6z konusu de\u011fildir. Ayr\u0131ca her ne surette olursa olsun faiz yiyen kalpte Allah ve O’na itaat duygusu bar\u0131namaz. Ardarda gelen telkinlerin nedeni budur. Bu ger\u00e7ek, Resulullah’\u0131n (sal\u00e2t ve sel\u00e2m \u00fczerine olsun) emrine kar\u015f\u0131 gelinen sava\u015f alan\u0131ndaki olaylar ile, kurtulu\u015f vesilesi olmas\u0131 ve kurtulu\u015f \u00fcmidini bar\u0131nd\u0131rmas\u0131 nedeniyle Allah’a ve Resule itaat emri aras\u0131ndaki \u00f6zel bir ilgiden daha kapsaml\u0131d\u0131r.<\/p>\n (\u00dc\u00e7\u00fcnc\u00fc c\u00fczde) Bakara suresinde, ayetlerin ak\u0131\u015f\u0131n\u0131n ekonomik d\u00fczen i\u00e7indeki toplumsal ili\u015fkilerin iki kar\u015f\u0131t y\u00f6n\u00fc olmalar\u0131 ve faiz d\u00fczeni ile yard\u0131mla\u015fma d\u00fczeni alt\u0131ndaki iki de\u011fi\u015fik ve ayr\u0131 d\u00fczenin belirgin \u00e7izgileri olmalar\u0131 nedeniyle faiz ile sadakan\u0131n birarada zikredildi\u011fini g\u00f6rm\u00fc\u015ft\u00fck. Burada da, ayn\u0131 yerde hem faizden s\u00f6zedildi\u011fini hem de gizli-a\u00e7\u0131k infak etmenin te\u015fvik edildi\u011fini g\u00f6r\u00fcyoruz.<\/p>\n Faiz yemeyi yasaklad\u0131ktan, kafirler i\u00e7in haz\u0131rlanan ate\u015ften sak\u0131nd\u0131rd\u0131ktan, rahmet ve kurtulu\u015f \u00fcmidiyle takvaya \u00e7a\u011f\u0131rd\u0131ktan sonra… Evet, bu \u00e7a\u011fr\u0131lardan sonra, ma\u011ffirete ve muttak\u00eeler i\u00e7in haz\u0131rlanan ve geni\u015fli\u011fi g\u00f6klerle yer kadar olan Cennete ko\u015fmaya ili\u015fkin emir geliyor.. Arkas\u0131ndan “kat kat” katlayarak faiz yiyen gruba kar\u015f\u0131 olu\u015fan muttakilerin ilk vasf\u0131 belirtiliyor.<\/p>\n “…Bollukta ve darl\u0131kta Allah i\u00e7in mal harcayanlar…”<\/strong><\/p>\n Ard\u0131ndan geri kalan s\u0131fat ve ayr\u0131cal\u0131klar\u0131 zikredilmektedir.<\/p>\n “Rabbinizin affedicili\u011fine ve geni\u015fli\u011fi g\u00f6kler ile yer aras\u0131 kadar olan Cennet’e ko\u015funuz. Buras\u0131 takval\u0131lar i\u00e7in haz\u0131rlanm\u0131\u015ft\u0131r”<\/strong><\/p>\n “Onlar bollukta ve darl\u0131kta Allah i\u00e7in mal harcarlar, \u00f6fkelerini yenerler ve insanlar\u0131n kusurlar\u0131n\u0131 ba\u011f\u0131\u015flarlar. Hi\u00e7 ku\u015fkusuz Allah iyilikseverleri sever.”<\/strong><\/p>\n “yine onlar bir k\u00f6t\u00fcl\u00fck i\u015flediklerinde ya da kendilerine zulmettiklerinde Allah’\u0131 hat\u0131rlayarak hemen g\u00fcnahlar\u0131n\u0131n affedilmesini dilerler. G\u00fcnahlar\u0131 Allah’tan ba\u015fka kim affedebilir? Onlar i\u015fledikleri g\u00fcnahlarda bile bile \u0131srar etmezler.”<\/strong><\/p>\n Ayetlerdeki ifade tarz\u0131, bu itaatin yerine getirilmesini; hareketli bir duygu, bir ama\u00e7 veya al\u0131nacak bir \u00f6d\u00fcl i\u00e7in yap\u0131lan bir yar\u0131\u015fma \u015feklinde tasvir etmektedir.<\/p>\n “Rabbinizin affedicili\u011fine ko\u015fun…”<\/strong><\/p>\n “.. Ve geni\u015fli\u011fi g\u00f6klerle yer aras\u0131 kadar olan Cennet’e…” <\/strong>ko\u015fun! \u0130\u015fte \u015furada; ma\u011ffiret ve Cennet “Takval\u0131lar i\u00e7in haz\u0131rlanm\u0131\u015ft\u0131r.”<\/strong><\/p>\n Arkas\u0131ndan muttakilerin di\u011fer nitelikleri s\u0131ralan\u0131yor:<\/p>\n “Onlar, bollukta ve darl\u0131kta Allah i\u00e7in mal harcarlar.”<\/strong><\/p>\n Onlar Allah yolunda harcamaya devam edip, Allah’\u0131n metodu \u00fczere hayatlar\u0131n\u0131 s\u00fcrd\u00fcr\u00fcrler. Ne darl\u0131k ne de bolluk bu \u00f6zelliklerini de\u011fi\u015ftiremez. Bolluk onlar\u0131 \u015f\u0131mart\u0131p oyalamaz, yokluk ta onlar\u0131 s\u0131k\u0131p g\u00f6revlerini unutturamaz. Bu, her durumun ve her g\u00f6revin bilincinde olmakt\u0131r… Cimrilik ve ihtirastan kurtulmakt\u0131r… Allah’tan korkmak ve O’nun g\u00f6zetimini idrak etmektir… Mal arzusundan, ihtiras k\u00f6leli\u011finden ve cimrilik a\u011f\u0131rl\u0131\u011f\u0131ndan daha kuvvetli olan takva etkeninden ba\u015fka hi\u00e7bir \u015fey, tabiat\u0131 itibariyle cimri ve f\u0131trat\u0131 gere\u011fi mala d\u00fc\u015fk\u00fcn olan nefsi, her durumda Allah yolunda infak etmeye sevk edemez. Bu, ruhu parlatan, kurtaran, ba\u011f ve zincirlerden \u00f6zg\u00fcr k\u0131lan, latif ve derin bir bilin\u00e7tir.<\/p>\n Bu niteli\u011fin \u00fczerinde bu denli durman\u0131n sava\u015f atmosferiyle \u00f6zel bir ilgisi olsa gerektir. Burada (ileride Kur’an’\u0131n ak\u0131\u015f\u0131 i\u00e7erisinde s\u0131k s\u0131k g\u00f6r\u00fclece\u011fi gibi) s\u00f6z yeniden infak etmekten a\u00e7\u0131lmakta ve Allah i\u00e7in harcamaktan ka\u00e7\u0131nan veya harcayanlara engel olanlar\u0131n durumuna de\u011finilmektedir. Ayr\u0131ca sava\u015f havas\u0131 i\u00e7indeki \u00f6zel nedenlere i\u015faret edilmekte ve baz\u0131 gruplar Allah yolunda infak etmeye \u00e7a\u011fr\u0131lmaktad\u0131r.<\/p>\n “…\u00d6fkelerini yenerler insanlar\u0131n kusurlar\u0131n\u0131 ba\u011f\u0131\u015flarlar.”<\/strong><\/p>\n Takva; sebepler ve etkenler aras\u0131nda bu alandaki i\u015flevini i\u015fte b\u00f6yle yerine getirmektedir. \u00d6fke, kandaki \u00e2ni bir hareketlenmenin yard\u0131mc\u0131 oldu\u011fu ya da artt\u0131rd\u0131\u011f\u0131 be\u015fer\u00ee \u00f6zelli\u011fin tepkilerinden ve gereklerinden biridir. Takv\u00e2dan do\u011fan l\u00e2tif ve \u015feffaf etkenler, ki\u015filik ve zaruretlerin ufkundan daha y\u00fcce ve daha engin ufuklara \u00e7\u0131kmakla elde edilen ruhsal g\u00fc\u00e7 olmad\u0131k\u00e7a insan \u00f6fkeyi yenemez.<\/p>\n \u00d6fkeyi yenmek ilk a\u015famad\u0131r. Ancak tek ba\u015f\u0131na yeterli de\u011fildir. \u0130nsan bazen, h\u0131n\u00e7 almak ve \u015fiddetli kin beslemek i\u00e7in \u00f6fkesini yutabilir. Bu durumda bir anl\u0131k \u00f6fke, korkun\u00e7 bir intikama, d\u0131\u015fa vurmu\u015f bir k\u0131zg\u0131nl\u0131k, gizli bir kine d\u00f6n\u00fc\u015f\u00fcr. Oysa \u00f6fke ve k\u0131zg\u0131nl\u0131k, h\u0131n\u00e7 ve kine oranla daha p\u00e2k ve daha temizdir. Bu y\u00fczden, ayeti kerime muttak\u00eelerin ruhlar\u0131ndaki, bu yenilmi\u015f \u00f6fkenin ula\u015fmas\u0131 gereken sonucunu g\u00f6stermekte ve bunun affetme, ho\u015fg\u00f6r\u00fc ve serbestlik oldu\u011funu bildirmektedir.<\/p>\n \u00d6fke yenildi\u011fi zaman, ruh \u00fczerinde bir a\u011f\u0131rl\u0131k, kalbi kavuran bir alev ve vicdan\u0131 kaplayan bir duman olur. Ancak ruh geni\u015fledi\u011fi, kalp affetti\u011fi zaman ruh, a\u011f\u0131rl\u0131klardan kurtulup nurlu ufuklara a\u00e7\u0131l\u0131r. Kalp, kavurucu alevlerin etkisinden kurtularak esenli\u011fe, vicdan da huzura kavu\u015fur.<\/p>\n “…Allah iyilikseverleri sever..: <\/strong>‘<\/p>\n Bollukta ve darl\u0131kta mallar\u0131ndan c\u00f6mert davrananlar, ihsan edenlerdir. \u00d6fkelenip \u00f6fkesini yendikten sonra affederek ho\u015fg\u00f6r\u00fcl\u00fc davrananlar ihsan edenlerdir. Ve Allah iyilikseverleri “sever”… Buradaki sevgi deyimi; o l\u00e2tif, ayd\u0131nl\u0131k ve y\u00fcce atmosferle uyu\u015fan, sevecen, \u015fefkatli, parlak bir deyimdir.<\/p>\n Allah’\u0131n ihsana, ihsan edenlere olan sevgisinden dolay\u0131 sevdiklerinin kalplerinde bu sevgiyi yarat\u0131r. Ve bu kalplere co\u015fkun bir arzu akar.. Bu, yaln\u0131zca duyguland\u0131r\u0131c\u0131 bir ifade de\u011fildir. \u0130fadeden \u00f6te bir ger\u00e7ektir de…<\/p>\n Allah’\u0131n sevdi\u011fi ve onlar\u0131n da Allah’\u0131 sevdi\u011fi bir cemaat… Ho\u015fg\u00f6r\u00fc, kolayl\u0131k ve kurtulu\u015fun, kin ve intikamdan daha yayg\u0131n oldu\u011fu bir cemaat… Birbirine ba\u011fl\u0131, karde\u015f\u00e7e ya\u015fayan g\u00fc\u00e7l\u00fc bir kitledir. \u0130\u015fte bu y\u00fczden ayetlerin ak\u0131\u015f\u0131 i\u00e7inde beliren bu y\u00f6nlendirme, meydan sava\u015f\u0131 ve hayat sava\u015f\u0131 ile e\u015fit oranda ilgilidir.<\/p>\n TEVBE ETME VE BA\u00d6I\u015eLANMAYI D\u0130LEME<\/strong><\/p>\n Daha sonra m\u00fcttak\u00eelerin saflar\u0131ndan bir ba\u015fkas\u0131na ge\u00e7iyoruz:<\/p>\n “Yine onlar, bir k\u00f6t\u00fcl\u00fck i\u015flediklerinde ya da kendilerine zulmettiklerinde Allah’\u0131 hat\u0131rlayarak hemen g\u00fcnahlar\u0131n\u0131n affedilmesini dilerler. G\u00fcnahlar\u0131 Allah`tan ba\u015fka kim affedebilir? Onlar i\u015fledikleri g\u00fcnahlarda bile bile \u0131srar etmezler.”<\/strong><\/p>\n Bu dinin ho\u015fg\u00f6r\u00fcs\u00fcne bak\u0131n! Y\u00fcce Allah, insanlar\u0131 kendi aralar\u0131nda ho\u015fg\u00f6r\u00fcl\u00fc olmaya \u00e7a\u011f\u0131rmazdan \u00f6nce, tad\u0131na varmalar\u0131, \u00f6\u011frenmeleri ve \u00f6rnek almalar\u0131 i\u00e7in kendi ho\u015fg\u00f6r\u00fcs\u00fcn\u00fcn bir y\u00f6n\u00fcn\u00fc onlara g\u00f6stermektedir.<\/p>\n Ku\u015fkusuz muttak\u00eeler, m\u00fcminler i\u00e7inde en y\u00fcksek mertebeye sahiptirler. Ancak, bu dinin ho\u015fg\u00f6r\u00fcs\u00fc ve insanl\u0131\u011fa olan merhameti, \u015fu \u00f6zellikleri; “Onlar, bir k\u00f6t\u00fcl\u00fck i\u015flediklerinde ya da kendilerine zulmettiklerinde Allah’\u0131 hat\u0131rlayarak hemen g\u00fcnahlar\u0131n\u0131n affedilmesini dilerler.” <\/strong>m\u00fcttakilerin \u00f6zellikleri olarak sunulmaktad\u0131r. Fuhu\u015f g\u00fcnahlar\u0131n en \u00e7irkini ve en b\u00fcy\u00fc\u011f\u00fcd\u00fcr. Ancak bu dinin ho\u015fg\u00f6r\u00fcs\u00fc, b\u00fcy\u00fck g\u00fcnah i\u015fleyenleri Allah’\u0131n rahmetinden uzakla\u015ft\u0131rmamakta, kafilenin yani m\u00fcminler kafilesinin d\u0131\u015f\u0131na atmamaktad\u0131r. Aksine onlar\u0131 bir \u015fartla en \u00fcst\u00fcn mertebe olan “m\u00fcttakiler” mertebesin\u00e9 y\u00fckseltmektedir. Bu dinin tabiat\u0131ndan ve g\u00f6r\u00fcn\u00fcm\u00fcnden ortaya \u00e7\u0131kan; Allah’\u0131 anmalar\u0131, g\u00fcnahlar\u0131ndan dolay\u0131 ba\u011f\u0131\u015flanma dilemeleri, hata oldu\u011funu bildikleri halde yapt\u0131klar\u0131nda \u0131srar etmemeleri, s\u0131k\u0131lma ve utanma duymaks\u0131z\u0131n g\u00fcnahla \u00f6v\u00fcnmemeleri \u015fart\u0131yla… Di\u011fer bir deyi\u015fle, Allah’a kulluk \u00e7er\u00e7evesinde kald\u0131klar\u0131 ve sonu\u00e7ta O’na teslim olduklar\u0131 s\u00fcrece, O’nun korumas\u0131, aff\u0131, rahmeti ve faziletinin ku\u015fat\u0131c\u0131l\u0131\u011f\u0131 i\u00e7inde olacaklard\u0131r.<\/p>\n Bu din, zaman zaman bedensel a\u011f\u0131rl\u0131klar\u0131n fuhu\u015f derecesine indirip et ve kandan kaynaklanan fevrili\u011fi tahrik ederek \u015fehvet s\u0131n\u0131r\u0131nda hayvan\u00ee bir atakl\u0131k verdi\u011fi ve bu atakl\u0131\u011f\u0131n\u0131n, \u015fehvet, e\u011filim ve arzular\u0131n\u0131n Allah’\u0131n emirlerine kar\u015f\u0131 gelme s\u0131n\u0131r\u0131na getirdi\u011fi insan denen yarat\u0131\u011f\u0131n zaaf\u0131n\u0131 kavr\u0131yor ku\u015fkusuz. Evet, bu din insan\u0131n zaaf\u0131n\u0131 biliyor. Bu y\u00fczden ona kar\u015f\u0131 sert davranm\u0131yor. Ruhundaki iman k\u0131v\u0131lc\u0131m\u0131 hen\u00fcz s\u00f6nmedik\u00e7e, kalbindeki iman p\u0131nar\u0131 hen\u00fcz kurumad\u0131k\u00e7a, Allah ile olan ba\u011f\u0131n\u0131 canl\u0131 tutup koparmad\u0131k\u00e7a ve kendisinin s\u00fcrekli hata yapan bir kul oldu\u011funu ve buna kar\u015f\u0131l\u0131k, hatalar\u0131 ba\u011f\u0131\u015flayan bir Rabbinin oldu\u011funu kesin olarak bildi\u011fi m\u00fcddet\u00e7e kendisine zulmetti\u011finde veya b\u00fcy\u00fck bir g\u00fcnah i\u015fledi\u011finde bu din insan\u0131 Allah’\u0131n rahmetinden kovmakta acele etmiyor. \u00c7\u00fcnk\u00fc kendisinde hen\u00fcz iyilik bulunan, yolunu tamamen kaybetmemi\u015f bir gidi\u015f tutturan ve ipi kopmam\u0131\u015f kulpa sar\u0131lan bu zay\u0131f, hatal\u0131 ve g\u00fcnahk\u00e2r insan; zaaf\u0131 ne kadar aya\u011f\u0131n\u0131 kayd\u0131r\u0131rsa da iman k\u0131v\u0131lc\u0131m\u0131 kalbinde oldu\u011fu, ipi elinde tuttu\u011fu, Allah’\u0131 an\u0131p O’nu unutmad\u0131\u011f\u0131, O’ndan ba\u011f\u0131\u015flanma dileyip O’na kar\u015f\u0131 kullukta s\u00fcrekli oldu\u011fu ve g\u00fcnahlar\u0131yla \u00f6v\u00fcnmedi\u011fi s\u00fcrece sonu\u00e7ta amac\u0131na ula\u015fabilir.<\/p>\n Bu din; \u015fu zay\u0131f ve yolunu \u015fa\u015f\u0131rm\u0131\u015f yarat\u0131\u011f\u0131n y\u00fcz\u00fcne tevbe kap\u0131s\u0131n\u0131 kapatmamaktad\u0131r. Onu \u00e7\u00f6l\u00fcn ortas\u0131nda \u015fa\u015fk\u0131n bir durumda b\u0131rakmamakta ve onu d\u00f6n\u00fc\u015ften korkan kovulmu\u015f biri olarak terk etmemektedir. Onu, ba\u011f\u0131\u015flanma konusunda \u00fcmitlendirmekte, yolunu g\u00f6stermekte, titrek ellerinden tutup kayan ayaklar\u0131na destek olmaktad\u0131r. G\u00fcvenilir s\u0131n\u0131ra ve g\u00fcvenceli bir koruna\u011fa gelmesi i\u00e7in yolunu ayd\u0131nlatmaktad\u0131r.<\/p>\n Birtek \u015fey istiyor ondan; Allah’\u0131 unutacak \u015fekilde kalbinin ta\u015fla\u015fmamas\u0131n\u0131 ve ruhunun kararmamas\u0131n\u0131… Allah’\u0131 and\u0131\u011f\u0131, ruhunda bu yol g\u00f6sterici k\u0131v\u0131lc\u0131m oldu\u011fu, vicdan\u0131ndan bu s\u00fcr\u00fckleyici ses geldi\u011fi, kalbinden bu serin r\u00fczg\u00e2r esti\u011fi s\u00fcrece, ruhunda yeniden nuru bulacakt\u0131r. G\u00fcvenilir s\u0131n\u0131ra d\u00f6necek ve kuruyan tohum yeniden ye\u015ferecektir.<\/p>\n Hata yapan ve dayaktan ba\u015fka bir\u015fey olmad\u0131\u011f\u0131n\u0131 bilen \u00e7ocukca\u011f\u0131z, \u00fcrkek bir ka\u00e7ak olarak hi\u00e7bir zaman eve d\u00f6nmeyecektir. Ancak daya\u011f\u0131n yan\u0131nda, kabahatinden dolay\u0131 \u00f6z\u00fcr diledi\u011finde, ba\u015f\u0131n\u0131 ok\u015fayacak ve hatalar\u0131ndan dolay\u0131 ba\u011f\u0131\u015flanma diledi\u011finde \u00f6zr\u00fcn\u00fc kabul edecek \u015fefkatli bir elin bulundu\u011funu bilirse ku\u015fkusuz d\u00f6necektir.<\/p>\n \u0130\u015fte \u0130sl\u00e2m, zaaf anlar\u0131nda insan denen zay\u0131f yarat\u0131\u011f\u0131n elinden b\u00f6yle tutmaktad\u0131r. \u00c7\u00fcnk\u00fc o, insanda zaaf\u0131n yan\u0131nda bir kuvvetin, a\u011f\u0131rl\u0131\u011f\u0131n yan\u0131nda bir hafifli\u011fin, hayvansal d\u00fcrt\u00fclerin yan\u0131nda Rabbani arzular\u0131n oldu\u011funu bilmektedir. \u0130sl\u00e2m, Allah’\u0131 unutmay\u0131p s\u00fcrekli and\u0131\u011f\u0131 ve hata oldu\u011funu bildi\u011fi halde hatas\u0131nda \u0131srar etmedi\u011fi s\u00fcrece, insan\u0131n elinden tutup y\u00fckseklere \u00e7\u0131kartmak i\u00e7in zaaf an\u0131nda ona ac\u0131makta ve yeniden ufka y\u00fckseltmek i\u00e7in aya\u011f\u0131n\u0131n kayd\u0131\u011f\u0131 demlerde \u015fefkatle teselli etmektedir. Resulullah (sal\u00e2t ve sel\u00e2m \u00fczerine olsun) buyuruyor: “\u0130sti\u011ffar eden hatada \u0131srar etmi\u015f say\u0131lmaz. Bir g\u00fcnde yetmi\u015f kere tekrarlasa da… (Ebu Davut, Tirmizi, Bezzar m\u00fcsnedinde Osman b. Vakid’den alm\u0131\u015ft\u0131r. Ancak senedindeki bir sahabi bilinmemektedir. Fakat \u0130bni Kesir tefsirinde sahih kabul etmi\u015f ve “Hasen bir hadistir” demi\u015ftir.)<\/p>\n Bununla \u0130sl\u00e2m, insanlar\u0131 ruhsat\u00e7\u0131l\u0131\u011fa \u00e7a\u011f\u0131rmamakta, yoldan \u00e7\u0131km\u0131\u015f a\u015fa\u011f\u0131l\u0131k insanlar\u0131 y\u00fcceltmemekte ve realistlerin (Ger\u00e7ek\u00fcst\u00fcc\u00fc ak\u0131m\u0131n) yapt\u0131\u011f\u0131 gibi bu batakl\u0131\u011f\u0131n g\u00fczel oldu\u011funu f\u0131s\u0131ldamamaktad\u0131r. Aksine insan\u0131n ruhunda utanma duygusunu harekete ge\u00e7irmeyi dileyip \u00fcmit beklentisini de co\u015fturmak i\u00e7in zaaf an\u0131nda meydana gelen s\u00fcr\u00e7meyi ba\u011f\u0131\u015flamay\u0131 dilemektedir. Allah’\u0131n ba\u011f\u0131\u015flamas\u0131 -Allah’tan ba\u015fka g\u00fcnahlar\u0131 kim ba\u011f\u0131\u015flayabilir ki?- insan\u0131 utand\u0131r\u0131r, g\u00fcnah e\u011filimini artt\u0131rmaz. Ba\u011f\u0131\u015flanma dileyi\u015fini te\u015fvik eder, g\u00fcnah\u0131 al\u0131\u015fkanl\u0131k haline getirmeyi de\u011fil. G\u00fcnah\u0131 al\u0131\u015fkanl\u0131k haline getirip hatada \u0131srar edenlere gelince onlar, surun d\u0131\u015f\u0131nda kalm\u0131\u015flard\u0131r, kap\u0131lar y\u00fczlerine kapanm\u0131\u015ft\u0131r.<\/p>\n B\u00f6ylece \u0130sl\u00e2m, be\u015feriyeti y\u00fcce ufuklara \u00e7a\u011f\u0131rma ile g\u00fcc\u00fcn\u00fcn ne oldu\u011funu bildi\u011fi bu be\u015feriyete ac\u0131may\u0131 bir arada zikretmekte, \u00fcmit kap\u0131s\u0131n\u0131 \u00f6n\u00fcnde s\u00fcrekli a\u00e7\u0131k tutarak son g\u00fcc\u00fcne kadar insan\u0131n elinden tutmay\u0131 ama\u00e7lamaktad\u0131r.<\/p>\n Peki bu muttak\u00eeler i\u00e7in ne vard\u0131r?<\/p>\n “\u0130\u015fte onlar\u0131n m\u00fckafat\u0131; Allah taraf\u0131ndan affedilme ve alt\u0131ndan \u0131rmaklar akan i\u00e7inde s\u00fcrekli kalacaklar\u0131 Cennetlerdir. Salih amel i\u015fleyenleri bekleyen m\u00fckafat ne g\u00fczeldir.”<\/strong><\/p>\n Onlar g\u00fcnahlar\u0131ndan dolay\u0131 ba\u011f\u0131\u015flanma dilemekle bir\u015fey kaybetmedikleri gibi darl\u0131kta ve bollukta infak etmekle, \u00f6fkelerini yenip insanlar\u0131 affetmekle de bir zarara u\u011framazlar. Onlar sadece \u00fczerlerine d\u00fc\u015feni yaparlar. `…Salih amel i\u015fleyenleri bekleyen m\u00fckafat ne kadar g\u00fczeldir…” <\/strong>Rablerinden ba\u011f\u0131\u015flanma… Allah’\u0131n ba\u011f\u0131\u015flamas\u0131 ve sevgisinden sonra alt\u0131nda \u0131rmaklar akan Cennet… Burada hem ruhun derinliklerinde hem de hayat\u0131n g\u00f6r\u00fcn\u00fc\u015f\u00fcnde bir \u00e7al\u0131\u015fma g\u00f6ze \u00e7arpmaktad\u0131r. Her ikisi de \u00e7al\u0131\u015fmad\u0131r, harekettir, geli\u015fmedir.<\/p>\n Bu belirgin vas\u0131flarla, surede konu edilen meydan sava\u015f\u0131 aras\u0131nda kuvvetli bir ba\u011f vard\u0131r. Nitekim, faiz ya da yard\u0131mla\u015fma d\u00fczeninin, m\u00fcsl\u00fcman cemaatin hayat\u0131nda etkisi ve meydan sava\u015f\u0131yla ili\u015fkisi bulundu\u011fu gibi… Konunun ba\u015f\u0131nda de\u011findi\u011fimiz gibi bu ruhsal ve toplumsal vas\u0131flar\u0131n zafer \u00fczerinde de etkisi s\u00f6z konusudur. \u0130htiras, \u00f6fke ve hatalara galip gelmek, Allah’a d\u00f6n\u00fcp O’nun ba\u011f\u0131\u015flamas\u0131n\u0131 ve ho\u015fnutlu\u011funu dilemek, sava\u015f alan\u0131nda d\u00fc\u015fmana kar\u015f\u0131 zafer kazanmak i\u00e7in zorunlu vas\u0131flard\u0131r. \u00c7\u00fcnk\u00fc onlar, ihtiras, heva, hata ve g\u00fcnahta \u0131srar etmeyi temsil ettikleri i\u00e7in d\u00fc\u015fmand\u0131rlar. \u0130nsano\u011flunda bunlar\u0131n d\u00fc\u015fmanl\u0131klar\u0131, ki\u015filiklerini, \u015fehvetlerini ve hayat d\u00fczenlerini Allah’a, O’nun hayat metoduna ve \u015feriat\u0131na uydurmamalar\u0131ndan kaynaklanmaktad\u0131r. Bunun i\u00e7in d\u00fc\u015fmanl\u0131k s\u00f6z konusu olur. Sava\u015f bunun i\u00e7in \u00e7\u0131kar ve cihad bunun i\u00e7in yap\u0131l\u0131r. Bunlar\u0131n d\u0131\u015f\u0131nda ba\u015fka bir neden i\u00e7in m\u00fcsl\u00fcman, d\u00fc\u015fmanl\u0131k yapamaz, sava\u015f \u00e7\u0131karamaz ve cihad edemez. O sadece Allah i\u00e7in d\u00fc\u015fmanl\u0131k yapar, O’nun i\u00e7in sava\u015f\u0131r ve O’nun u\u011fruna cihad eder. Surenin ak\u0131\u015f\u0131 i\u00e7inde b\u00fct\u00fcn bu direktiflerle sava\u015ftan s\u00f6z edilmesi aras\u0131nda kuvvetli bir ba\u011f vard\u0131r. Nitekim bununla, Resulullah’\u0131n (sal\u00e2t ve sel\u00e2m \u00fczerine olsun) emrine kar\u015f\u0131 gelmek, kar\u015f\u0131 gelmeyi do\u011furan ganimet arzusu, Abdullah b. Ubeyy ve beraberindekilerin ayr\u0131lmalar\u0131na neden olan ki\u015filik ve hevadan kaynaklanan b\u00fcy\u00fcklenme, surenin ak\u0131\u015f\u0131nda de\u011finilece\u011fi gibi g\u00fcnaha meyledenlerin yakla\u015fmas\u0131n\u0131 do\u011furan g\u00fcnaha kar\u015f\u0131 zaaf, i\u015fleri Allah’a d\u00f6nd\u00fcrmemekten kaynaklanan d\u00fc\u015f\u00fcnce karma\u015f\u0131kl\u0131\u011f\u0131, “Bu i\u015fte bize bir \u00e7\u0131kar var m\u0131?” diye sormalar\u0131, baz\u0131s\u0131n\u0131n “Bu i\u015fte bize bir \u015fey d\u00fc\u015fseydi burada \u00f6ld\u00fcr\u00fclmezdik” demeleri gibi sava\u015fa e\u015flik eden \u00f6zel \u015fartlar aras\u0131nda da g\u00fc\u00e7l\u00fc bir ba\u011f s\u00f6z konusudur.<\/p>\n Kur’an-\u0131 kerim, bu \u015fartlar\u0131n t\u00fcm\u00fcn\u00fc, surenin ak\u0131\u015f\u0131nda \u00f6rneklerini g\u00f6rece\u011fimiz gibi e\u015fsiz bir tarzda birer birer ele almakta, ayd\u0131nlatmakta, i\u00e7lerindeki ger\u00e7ekleri yerle\u015ftirmeye \u00e7al\u0131\u015fmakta ve ruhlara onlar\u0131 harekete ge\u00e7irip canland\u0131racak bir \u015fekilde temas etmektedir.<\/p>\n ALLAH’IN YASASI<\/strong><\/p>\n Bundan sonra, surenin ak\u0131\u015f\u0131 hadiseleri sundu\u011fu \u00fc\u00e7\u00fcnc\u00fc b\u00f6l\u00fcme ba\u015flayarak, sava\u015fta meydana gelen olaylara bizzat de\u011finmektedir. Ancak \u0130sl\u00e2m d\u00fc\u015f\u00fcncesinin temel ger\u00e7eklerini de yerle\u015ftirmeyi ihmal etmemektedir. B\u00f6ylece olaylar\u0131, bu ger\u00e7ekleri dayand\u0131rd\u0131\u011f\u0131 bir eksen konumuna getirmektedir.<\/p>\n Bu b\u00f6l\u00fcmde surenin ak\u0131\u015f\u0131 m\u00fcsl\u00fcmanlara; m\u00fc\u015friklerin bu sava\u015fta elde ettikleri zaferin kal\u0131c\u0131 bir kural olmad\u0131\u011f\u0131n\u0131, arkas\u0131nda \u00f6zel, gizli bir hikmet bulunan ge\u00e7ici bir olay oldu\u011funu s\u00f6ylemek i\u00e7in y\u00fcce Allah’\u0131n yalanlayanlar hakk\u0131ndaki y\u00fcr\u00fcrl\u00fckte olan kanununa i\u015faret etmekle ba\u015flamaktad\u0131r. Sonra da onlar\u0131 sabretmeye ve imanla y\u00fccelmeye \u00e7a\u011f\u0131rmaktad\u0131r. \u00c7\u00fcnk\u00fc, \u015fayet onlara bir yara ve birtak\u0131m ac\u0131lar isabet etmi\u015fse ayn\u0131 sava\u015fta m\u00fc\u015frikler de benzeri ac\u0131lar tatm\u0131\u015flard\u0131r. \u00dcstelik burada olay\u0131n ard\u0131nda; saflar\u0131n ve kalplerin ayr\u0131lmas\u0131, akideler u\u011fruna \u00f6len \u015fahitler edinilmesi, m\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131n s\u00f6zlerini ve ideallerini pratik bir \u00f6l\u00e7ek ile \u00f6l\u00e7meleri i\u00e7in temenni ettikleri \u00f6l\u00fcmle y\u00fczy\u00fcze getirilmesi ve sonu\u00e7ta m\u00fcsl\u00fcman kitlenin o sa\u011flam haz\u0131rl\u0131kla kafirleri bertaraf etmesi gibi hikmetler de ortaya \u00e7\u0131km\u0131\u015f oluyor. O halde; gerek zafer, gerek yenilgi olsun olaylar\u0131n arkas\u0131ndaki y\u00fcce hikmet budur:<\/p>\n <\/p>\n","protected":false},"excerpt":{"rendered":" B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun. 130- Ey m\u00fcminler, sak\u0131n s\u00fcrekli katlanan faizi yemeyiniz. Allah’tan korkunuz ki, kurtulu\u015fa erebilesiniz. 131- Kafirler i\u00e7in haz\u0131rlanm\u0131\u015f olan cehennem ate\u015finden sak\u0131n\u0131n\u0131z. 132- Allah’a ve Peygamber’e itaat […]<\/p>\n","protected":false},"author":13,"featured_media":7443,"comment_status":"open","ping_status":"open","sticky":false,"template":"","format":"standard","meta":{"footnotes":""},"categories":[1],"tags":[],"class_list":["post-7442","post","type-post","status-publish","format-standard","has-post-thumbnail","hentry","category-gundem"],"yoast_head":"\n