B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M<\/strong><\/p>\n Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun.<\/p>\n 51- Ey m\u00fcminler yahudileri ve hristiyanlar\u0131 dost edinmeyiniz. Onlar birbirlerinin dostlar\u0131d\u0131rlar. Sizden kim onlar\u0131 dost edinirse o onlardan olur. Hi\u00e7 ku\u015fkusuz Allah, zalimleri do\u011fru yola iletmez.<\/em><\/strong><\/p>\n 52- Kalpleri hasta olanlar\u0131n “Ba\u015f\u0131m\u0131za bela gelir diye korkuyoruz ” diyerek onlara ko\u015ftuklar\u0131n\u0131 g\u00f6r\u00fcrs\u00fcn. Olur ki Allah yak\u0131nda size fetih nasib eder ya da kendi taraf\u0131ndan s\u00fcpriz bir geli\u015fme g\u00f6sterir de o zaman bu kimseler kalplerinde gizli tuttuklar\u0131 duygulardan pi\u015fman olurlar.<\/em><\/strong><\/p>\n 53- O zaman m\u00fcminler onlara “B\u00fct\u00fcn g\u00fc\u00e7leri ile sizin yan\u0131n\u0131zda olacaklar\u0131na Allah ad\u0131na yemin edenler bunlar m\u0131?” derler. Onlar\u0131n b\u00fct\u00fcn \u00e7abalar\u0131 bo\u015fa gitmi\u015f ve h\u00fcsrana u\u011frayanlardan olmu\u015flard\u0131r.<\/em><\/strong><\/p>\n \u00d6ncelikle m\u00fcminler ile yahudi ve hristiyanlar aras\u0131nda, Allah’\u0131n yasaklamay\u0131 uygun g\u00f6rd\u00fc\u011f\u00fc dostlu\u011fun neyi ifade etti\u011fine de\u011finmemiz yerinde olacakt\u0131r.<\/p>\n Bu dostluk, onlar\u0131n dinine tabi olmay\u0131 de\u011fil, onlarla i\u015fbirli\u011fi ve dayan\u0131\u015fmay\u0131 ifade etmektedir. Zaten, din konusunda m\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131n, yahudilere ve hristiyanlara tabi olmaya e\u011filim duymalar\u0131 ger\u00e7ekten \u00e7ok uzak bir olas\u0131l\u0131kt\u0131r. Buradaki dostluktan kast olunan, kar\u0131\u015f\u0131k bir meseleydi. M\u00fcsl\u00fcmanlar, \u00e7\u0131karlar\u0131n ve g\u00fc\u00e7l\u00fcklerin giriftli\u011fi, gerek \u0130sl\u00e2m \u00f6ncesinde, gerekse Medine’de \u0130sl\u00e2m devletinin kurulu\u015funun ilk y\u0131llar\u0131nda kimi yahudi gruplarla dostluk kurmu\u015f olmalar\u0131 gibi olgulardan yola \u00e7\u0131karak, bu t\u00fcr ili\u015fkilerin kendileri i\u00e7in bir sak\u0131ncas\u0131 olmayaca\u011f\u0131n\u0131 d\u00fc\u015f\u00fcn\u00fcyorlard\u0131. Ancak, Medine’de m\u00fcsl\u00fcmanlar ile yahudiler aras\u0131nda herhangi bir dayan\u0131\u015fma, i\u015fbirli\u011fi ve dostlu\u011fun olamayaca\u011f\u0131 apa\u00e7\u0131k ortaya \u00e7\u0131k\u0131nca Allah, m\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131 onlarla dostluktan men etti ve kendilerinden onlarla dostluklar\u0131n\u0131 kesmelerini istedi…<\/p>\n Kur’an’\u0131n ifadelerinde bu anlam, son derece belirgin ve net olarak ortadad\u0131r. Allah, Kur’an’da, Medine’deki m\u00fcsl\u00fcmanlar ile “daru’l-\u0130sl\u00e2m”a hicret etmemi\u015f m\u00fcsl\u00fcmanlar aras\u0131ndaki ili\u015fkiden s\u00f6z ederken \u015f\u00f6yle buyuruyor: “(Ey m\u00fcminler!) \u0130nan\u0131p hicret etmeyenlerle, kendileri hicret edene dek hi\u00e7bir dostlu\u011funuz olmaz.” (Enfal Suresi, 72)<\/strong> Do\u011fal olarak burada kast olunan, din konusunda dostluk de\u011fildir. Zira m\u00fcsl\u00fcman, din konusunda m\u00fcsl\u00fcman\u0131n her hal\u00fbkarda dostudur. Burada kast olunan dostluk, i\u015fbirli\u011fi ve yard\u0131mla\u015fma konusundad\u0131r. Buna g\u00f6re, “d\u00e2ru’l-\u0130sl\u00e2m”daki m\u00fcsl\u00fcmanlar ile “d\u00e2ru’l-\u0130sl\u00e2m”a hicret etmeyen m\u00fcsl\u00fcmanlar aras\u0131nda bu ba\u011flamda bir dostluk kurulamaz. \u0130\u015fte burada ele almakta oldu\u011fumuz ayetlerde, m\u00fcsl\u00fcmanlar ile yahudi ve hristiyanlar aras\u0131nda -Medine’deki \u0130sl\u00e2m devletinin ilk y\u0131llar\u0131nda var olan, ancak sonradan- yasaklanan dostluk da bu ba\u011flamda, yani i\u015fbirli\u011fi ve dayan\u0131\u015fma ba\u011flam\u0131ndad\u0131r.<\/p>\n \u0130sl\u00e2m’\u0131n kitap ehline kar\u015f\u0131 ho\u015fg\u00f6r\u00fcs\u00fc ayr\u0131 bir \u015feydir. onlarla dost olmak ayr\u0131 bir \u015feydir. Ancak kimi m\u00fcsl\u00fcmanlar bu iki olguyu birbiriyle kar\u0131\u015ft\u0131rmaktad\u0131rlar. Bu da onlar\u0131n, metodolojik ve ger\u00e7ek\u00e7i bir yap\u0131ya sahip olan dinin \u00f6z\u00fcn\u00fc ve misyonunu net olarak kavrayamamalar\u0131ndan kaynaklanmaktad\u0131r. Bu din, insanl\u0131\u011f\u0131n tan\u0131k oldu\u011fu t\u00fcm \u00f6\u011fretilerden farkl\u0131 bir yap\u0131ya sahip olan \u0130sl\u00e2m\u00ee anlay\u0131\u015f do\u011frultusunda, yery\u00fcz\u00fcnde yeni bir yap\u0131lanman\u0131n sa\u011flanmas\u0131, insanlar\u0131n keyf\u00ee arzular\u0131n\u0131n, Allah’\u0131n sisteminden sapmalar\u0131n\u0131n, ayr\u0131ca d\u00eene ayk\u0131r\u0131 \u00f6\u011fretiler ve tutumlar\u0131n kar\u015f\u0131s\u0131nda bir engel olu\u015fturmas\u0131, \u00f6ng\u00f6r\u00fclen bu yeni yap\u0131lanman\u0131n ger\u00e7ekle\u015ftirilmesi i\u00e7in de hi\u00e7 bir k\u0131v\u0131rmaya yeltenilmeksizin, ka\u00e7\u0131n\u0131lmaz olarak m\u00fccadele verilmesi, bu ba\u011flamda insanlar\u0131n olumlu, etkin ve yap\u0131c\u0131 eylemlere giri\u015febilmesi i\u00e7in g\u00f6nderilmi\u015ftir.<\/p>\n Dostluk konusunda yukar\u0131da s\u00f6z\u00fcn\u00fc etti\u011fimiz iki olguyu birbirine kar\u0131\u015ft\u0131ranlar\u0131n eksiklikleri, inanc\u0131n \u00f6z\u00fcne ili\u015fkin sa\u011fduyudan ve de sava\u015f\u0131n bu kitap ehline kar\u015f\u0131 izlenecek tutumun niteli\u011fini bilin\u00e7lice kavrayabilmekten yoksun olu\u015flar\u0131d\u0131r. Onlar, Kur’an’\u0131n bu konudaki son derece net olan buyruklar\u0131ndan habersizdirler. Bu nedenle de \u0130sl\u00e2m’\u0131n, t\u00fcm haklar\u0131 garanti alt\u0131na al\u0131nm\u0131\u015f olarak \u0130sl\u00e2m toplumunda ya\u015famakta olan kitap ehline kar\u015f\u0131 ho\u015fg\u00f6r\u00fcl\u00fc davran\u0131lmas\u0131n\u0131 ve onlara iyilik yap\u0131lmas\u0131n\u0131 isteyen buyruklar\u0131 ile dostlu\u011fun sadece Allah, peygamberi ve m\u00fcsl\u00fcmanlara \u00f6zg\u00fc k\u0131l\u0131nmas\u0131n\u0131 isteyen buyruklar\u0131n\u0131 birbirine kar\u0131\u015ft\u0131rmaktad\u0131rlar. Onlar Kur’an’da kitap ehline ili\u015fkin yap\u0131lan tespitleri unutmaktad\u0131rlar. Onlar Kur’an’da belirtildi\u011fi \u00fczere, onlar \u0130sl\u00e2m toplumuna kar\u015f\u0131 sava\u015fma noktas\u0131nda birbirlerinin dostudurlar. Bu, onlar i\u00e7in sabitle\u015fmi\u015f bir olgudur. Onlar, ne m\u00fcsl\u00fcmandan ho\u015flan\u0131rlar, ne de onun dini olan \u0130sl\u00e2m’dan. M\u00fcsl\u00fcmandan, kendi dinini terk edip onlar\u0131n dinine ge\u00e7medik\u00e7e de ho\u015flanmayacaklard\u0131r. Onlar, \u0130sl\u00e2m’a ve m\u00fcsl\u00fcmanlara kar\u015f\u0131 sava\u015fmakta son derece \u0131srarl\u0131d\u0131rlar. Onlar\u0131n bu noktada i\u00e7lerinde gizledikleri \u00f6fke ve kin, a\u011f\u0131zlar\u0131ndan \u00e7\u0131kan s\u00f6zlerdekinden \u00e7ok daha b\u00fcy\u00fckt\u00fcr… Burada ele ald\u0131\u011f\u0131m\u0131z ayetlerin bitimine dek, onlar\u0131n nitelikleri dile getirilmektedir.<\/p>\n M\u00fcsl\u00fcman, kitap ehline ho\u015fg\u00f6r\u00fcyle davranmaktan yanad\u0131r. Ancak onlarla, yard\u0131mla\u015fma ve i\u015fbirli\u011fi anlam\u0131nda bir dostluk kurmas\u0131n\u0131n yasaklanm\u0131\u015f oldu\u011funun da bilincindedir. Onun yapaca\u011f\u0131, dinini pratize etmek ve \u0130sl\u00e2m’\u0131n e\u015fsiz sistemini ger\u00e7ekle\u015ftirmektir. Bu noktada onun yolu ile kitap ehlinin yolu kesinlikle ayn\u0131 de\u011fildir. M\u00fcsl\u00fcman her ne kadar onlara ho\u015fg\u00f6r\u00fc ve sevgiyle davransa da bu, onlar\u0131n kendisinin dinine ba\u011fl\u0131l\u0131\u011f\u0131n\u0131 s\u00fcrd\u00fcr\u00fcp \u0130sl\u00e2m sistemini ger\u00e7ekle\u015ftirmesinden ho\u015fnut olmalar\u0131na, onlar\u0131n ona kar\u015f\u0131 sava\u015fmak, komplolar haz\u0131rlamak noktas\u0131nda birbirlerinin dostu olmaktan vazge\u00e7melerine yetmeyecektir.<\/p>\n Kafirler ve ateistlere kar\u015f\u0131, dini yayma amac\u0131yla bizler ile kitap ehlinin ayn\u0131 kulvarda y\u00fcr\u00fcyebilecekleri gibi bir san\u0131ya kap\u0131lmam\u0131z, ne kadar korkun\u00e7 bir bilgisizlik, ne kadar b\u00fcy\u00fck bir budalal\u0131kt\u0131r. Kitap ehlinin, m\u00fcsl\u00fcmanlarla sava\u015fmak s\u00f6z konusu oldu\u011funda kafirlerin ve ateistlerin saf\u0131nda yer ald\u0131klar\u0131n\u0131 bile bile, b\u00f6ylesi bir san\u0131ya nas\u0131l kap\u0131labiliriz?<\/p>\n Her \u00e7a\u011fda oldu\u011fu gibi bu \u00e7a\u011fda da aram\u0131zdaki saf ki\u015filer s\u00f6z konusu uyar\u0131c\u0131 ger\u00e7ekleri kavrayam\u0131yorlar. Kur’an’\u0131n buyruklar\u0131n\u0131, ya\u015fanan tarih\u00ee olaylar\u0131 t\u00fcmden unutarak, kitap ehliyle -hepimiz dine inan\u0131yoruz diyerek- elele tutup materyalizme ve ateizme kar\u015f\u0131 birlikte m\u00fccadele verebilece\u011fimizi ileri s\u00fcr\u00fcyorlar. Oysa, k\u00e2fir olan m\u00fc\u015frikleri g\u00f6stererek “Bunlar\u0131n yolu m\u00fcminlerin yolundan daha do\u011frudur.” (<\/strong>Nisa Suresi, 51) <\/strong>diyenler kitap ehlinin ta kendileriydi. Medinedeki m\u00fc\u015frikleri destekleyip m\u00fcsl\u00fcmanlara kar\u015f\u0131 k\u0131\u015fk\u0131rtanlar, kitap ehlinin ta kendileriydi. Yine ikiy\u00fcz y\u0131l s\u00fcren ha\u00e7l\u0131 sava\u015flar\u0131yla m\u00fcsl\u00fcmanlara sald\u0131ranlar kitap ehlinin ta kendileriydi. End\u00fcl\u00fcs’te ya\u015fanan korkun\u00e7 trajedinin sorumlular\u0131 onlar de\u011fil midir? Ateistlerin ve materyalistlerin de yard\u0131m\u0131n\u0131 alarak, Filistin’deki m\u00fcsl\u00fcman araplar\u0131 peri\u015fan edenler, onlar\u0131n yurdunu yahudilere verenler kitap ehlinin ta kendileri de\u011fil midir? Habe\u015fistan, Somali, Eritre ve Cezayir’de k\u0131sacas\u0131 her yerde m\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131n peri\u015fan olmalar\u0131n\u0131n nedeni onlar de\u011fil midir? Yugoslavya, \u00c7in, T\u00fcrkistan ve Hindistan’da, k\u0131sacas\u0131 her yerde, ateistlerle, materyalistlerle ve paganistlerle de i\u015fbirli\u011fi yaparak m\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131n ba\u015f\u0131na binbir \u00e7orap \u00f6renler kitap ehlinin ta kendileri de\u011filmidir?<\/p>\n T\u00fcm bunlara kar\u015f\u0131n bug\u00fcn aram\u0131zdan kimileri kalk\u0131p, -Kur’an’daki kesin buyruklar\u0131n tamamen tersine- m\u00fcsl\u00fcmanlarla kitap ehli aras\u0131nda dostluk ve i\u015fbirli\u011finin m\u00fcmk\u00fcn olabilece\u011fini ileri s\u00fcr\u00fcyor! Neymi\u015f! B\u00f6ylece materyalizme ve ateizme kar\u015f\u0131 dini korumu\u015f olacakm\u0131\u015f\u0131z!<\/p>\n Bunlar\u0131 s\u00f6yleyenler, Kur’an’\u0131 okumam\u0131\u015f olmal\u0131d\u0131rlar. Okuduysalar bile, \u0130sl\u00e2m’\u0131n \u00f6z\u00fcndeki ho\u015fg\u00f6r\u00fc \u00e7a\u011fr\u0131s\u0131n\u0131, Kur’an’\u0131n yasaklamakta oldu\u011fu dostlu\u011fa \u00e7a\u011fr\u0131 bi\u00e7iminde yanl\u0131\u015f anlam\u0131\u015f olmal\u0131d\u0131rlar.<\/p>\n Bu t\u00fcr kimseler \u0130sl\u00e2m’\u0131n Allah kat\u0131nda kabul g\u00f6recek tek inan\u00e7 oldu\u011funu kavrayamam\u0131\u015flard\u0131r. \u0130sl\u00e2m’\u0131n, yery\u00fcz\u00fcnde yeni bir yap\u0131lanmay\u0131 hedefleyen, d\u00fcn oldu\u011fu gibi, bug\u00fcn de kitap ehlinin d\u00fc\u015fmanl\u0131klar\u0131na ve sald\u0131r\u0131lar\u0131na g\u00f6\u011f\u00fcs gerilmesini sa\u011flayacak olan, yap\u0131c\u0131 bir hareket niteli\u011fi ta\u015f\u0131d\u0131\u011f\u0131n\u0131 anlayamam\u0131\u015flard\u0131r. Kur’an’da kitap ehline kar\u015f\u0131 tak\u0131n\u0131lmas\u0131 istenen tutum, kesinlikle de\u011fi\u015ftirilemez. \u00c7\u00fcnk\u00fc bu son derece do\u011fal ve alternatifi olmayan bir tutumdur.<\/p>\n Biz, Kur’an’\u0131n buyruklar\u0131n\u0131 yanl\u0131\u015f anlam\u0131\u015f ve kavrayamam\u0131\u015f ve s\u00f6z konusu kimseleri bir kenara b\u0131rak\u0131p, Kur’an’a kulak verelim:<\/p>\n “Ey m\u00fcminler! Yahudileri ve hristiyanlar\u0131 dost edinmeyiniz. Onlar birbirlerinin dostlar\u0131d\u0131rlar. Sizden kim onlar\u0131 dost edinirse o, onlardan olur. Hi\u00e7 ku\u015fkusuz Allah, zalimleri do\u011fru yola iletmez.”<\/strong><\/p>\n Bu \u00e7a\u011fr\u0131 Medine’deki \u0130slam toplumuna y\u00f6neliktir. Ama ayn\u0131 zamanda bu, yery\u00fcz\u00fcn\u00fcn hangi k\u00f6\u015fesinde olursa olsun, k\u0131yamete dek gelip ge\u00e7ecek olan t\u00fcm m\u00fcsl\u00fcmanlara y\u00f6nelik bir \u00e7a\u011fr\u0131d\u0131r. “Ey m\u00fcminler!” hitab\u0131n\u0131n muhatab\u0131 durumunda olan herkese y\u00f6nelik bir \u00e7a\u011fr\u0131d\u0131r.<\/p>\n Yeri gelmi\u015fken bu \u00e7a\u011fr\u0131n\u0131n “iman eden kimseler”e y\u00f6nelik olu\u015funun nedenine de de\u011finelim. Bu ayet indi\u011fi s\u0131rada, Medine’deki kimi m\u00fcsl\u00fcmanlar ile kitap ehline -\u00f6zellikle de yahudilere- mensup kimi insanlar aras\u0131ndaki ili\u015fkiler b\u00fct\u00fcn\u00fcyle kopmu\u015f de\u011fildi. Bu iki kesim aras\u0131nda, birtak\u0131m dostlu:. ve dayan\u0131\u015fma ili\u015fkileri, kimi ekonomik ve kar\u015f\u0131l\u0131kl\u0131 ili\u015fkiler, kimi de kom\u015fuluk ve arkada\u015fl\u0131k ili\u015fkileri s\u00f6z konusuydu. Medine’de araplar ile \u00f6zellikle yahudiler aras\u0131nda bu t\u00fcr ili\u015fkilerin bulunmas\u0131, kentin \u0130sl\u00e2m \u00f6ncesindeki tarihsel, ekonomik ve sosyal durumu g\u00f6z \u00f6n\u00fcne al\u0131nacak olursa son derece do\u011fald\u0131. Bu durum, yahudilerin \u0130sl\u00e2m’a ve m\u00fcsl\u00fcmanlara kar\u015f\u0131 komplolar haz\u0131rlayabilmelerini kolayla\u015ft\u0131r\u0131yordu. Onlar\u0131n haz\u0131rlad\u0131klar\u0131 bu komplolar\u0131n her biri Kur’an’daki bir \u00e7ok ayette (ki biz bunlar\u0131n kimisini bu kitab\u0131m\u0131z\u0131n daha \u00f6nceki b\u00f6l\u00fcmlerinde a\u00e7\u0131klad\u0131k) ortaya konulup s\u0131raland\u0131\u011f\u0131 gibi, buradaki ayetlerde de bunlardan bir b\u00f6l\u00fcm\u00fc dile getirilmektedir.<\/p>\n Kur’an, ya\u015famda yeni bir d\u00fczeni ger\u00e7ekle\u015ftirebilmek i\u00e7in inanc\u0131 u\u011fruna verece\u011fi m\u00fccadelede m\u00fcsl\u00fcmana gerekli bilinci kazand\u0131rmak, m\u00fcsl\u00fcmanlar ile \u0130sl\u00e2m toplumundan olmayan, \u0130sl\u00e2m sanca\u011f\u0131n\u0131n alt\u0131nda toplanmayan di\u011fer insanlar aras\u0131nda kesinkes bir ayr\u0131m g\u00f6zetmeyi m\u00fcsl\u00fcman\u0131n benli\u011fine yerle\u015ftirmek \u00fczere indirilmi\u015ftir. Buradaki ayr\u0131m g\u00f6zetme, insanlara kar\u015f\u0131 ho\u015fg\u00f6r\u00fcl\u00fc davranmay\u0131 engellemek anlam\u0131nda de\u011fildir. Ho\u015fg\u00f6r\u00fc, m\u00fcsl\u00fcman\u0131n s\u00fcrekli sahip olaca\u011f\u0131 bir niteliktir. Buradaki ayr\u0131m g\u00f6zetme meselesi dostluk, ba\u011flam\u0131ndad\u0131r. M\u00fcsl\u00fcman\u0131n y\u00fcre\u011findeki dostluk duygusu, Allah’a, peygamberine ve m\u00fcminlere tahsis edilmi\u015ftir. S\u00f6z\u00fcn\u00fc etti\u011fimiz bilinci kazanmak ve istenilen ayr\u0131m\u0131 g\u00f6zetmek meselesi, her yerde ve her ku\u015faktaki m\u00fcsl\u00fcman i\u00e7in mutlak bir gerekliliktir.<\/p>\n “Ey m\u00fcminler! Yahudileri ve hristiyanlar\u0131 dost edinmeyiniz. Onlar birbirlerinin dostlar\u0131d\u0131rlar. Sizden kim onlar\u0131 dost edinirse o, onlardan olur. Hi\u00e7 ku\u015fkusuz Allah, zalimleri do\u011fru yola iletmez.”<\/strong><\/p>\n Onlar, birbirlerinin dostlar\u0131d\u0131rlar.. Bu, \u00e7a\u011flar \u00fcst\u00fc bir ger\u00e7ektir. \u00c7\u00fcnk\u00fc bu, e\u015fyan\u0131n do\u011fas\u0131ndan kaynaklanan bir ger\u00e7ektir. Onlar, hi\u00e7bir yerde, hi\u00e7bir tarihte m\u00fcsl\u00fcmanlara dost olmayacaklard\u0131r. Nitekim geride kalan bunca y\u00fczy\u0131llarda, Allah’\u0131n bu \u015fa\u015fmaz s\u00f6z\u00fcndeki do\u011frulu\u011fu per\u00e7inlemi\u015ftir. Onlar Medine’de peygamberimiz ve m\u00fcsl\u00fcmanlara kar\u015f\u0131 sava\u015fma noktas\u0131nda birbirlerinin dostlar\u0131yd\u0131lar. Bu noktada, tarih boyunca da birbirlerinin dostlar\u0131 oldular. Bu kural, tarih boyunca bir kez de olsa delinmemi\u015ftir. Yery\u00fcz\u00fcnde meydana gelen olaylar\u0131n t\u00fcm\u00fc, Kur’an’\u0131 Kerim’in tek bir olay de\u011fil, s\u00fcrekli bir nitelik bi\u00e7iminde ortaya koydu\u011fu tespitler do\u011frultusundad\u0131r. Ayette, “Onlar birbirlerinin dostlar\u0131d\u0131rlar” <\/strong>bi\u00e7iminde bir isim c\u00fcmlesi kullan\u0131lmas\u0131, sadece bir ifade tarz\u0131 olarak g\u00f6r\u00fclmemelidir. \u0130sim c\u00fcmlesi kullan\u0131lmas\u0131n\u0131n nedeni, ayetin de\u011fi\u015fmez ve s\u00fcrekli bir niteli\u011fi vurgulad\u0131\u011f\u0131n\u0131 belirtmek i\u00e7indir.<\/p>\n Bu temel ger\u00e7e\u011fin ard\u0131ndan, bunun sonu\u00e7lar\u0131 anlat\u0131l\u0131yor… Yahudiler ve h\u0131ristiyanlar birbirlerinin dostlar\u0131 olduklar\u0131na g\u00f6re, ancak kendilerinden olan bir kimseyi dost edinirler. M\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131n saflar\u0131 aras\u0131ndaki bir kimse yahudi ve hristiyanlar\u0131 dost edindi\u011finde, m\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131n saf\u0131n\u0131 b\u0131rakm\u0131\u015f, kendini “\u0130sl\u00e2m” niteli\u011finden soyutlam\u0131\u015f ve kar\u015f\u0131t safa kat\u0131lm\u0131\u015f demektir. B\u00f6ylesi bir davran\u0131\u015f\u0131n, ger\u00e7ek ve do\u011fal sonucu da budur:<\/p>\n “Sizden kim onlar\u0131 dost edinirse o, onlardan olur.”<\/strong><\/p>\n O bu tutumuyla, kendine, Allah’\u0131n dinine ve m\u00fcsl\u00fcman topluma zulmetmi\u015ftir. Bu zul\u00fcmden \u00f6t\u00fcr\u00fc de Allah onu, kendisine dost bildi\u011fi yahudiler ve hristiyanlar kategorisine sokmu\u015ftur. Allah onu, art\u0131k do\u011fru yola iletmeyecek, yeniden m\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131n saf\u0131na d\u00f6nd\u00fcrmeyecektir:<\/p>\n “Hi\u00e7 ku\u015fkusuz Allah, zalimleri do\u011fru yola iletmez.”<\/strong><\/p>\n Bu Medine’deki \u0130sl\u00e2m toplumuna sert bir uyar\u0131yd\u0131. Ancak, abart\u0131l\u0131 bir uyar\u0131 de\u011fildi. Sert bir uyar\u0131yd\u0131. Ancak b\u00fct\u00fcn\u00fcyle ger\u00e7e\u011fi dile getiren bir uyar\u0131yd\u0131. M\u00fcsl\u00fcman\u0131n, hem -birbirlerinin dostlar\u0131 olan- yahudiler ve h\u0131ristiyanlarla dostluk kurmas\u0131, hem de m\u00fcsl\u00fcman ve m\u00fcmin kalabilmesi, ayr\u0131ca -sadece Allah’\u0131, peygamberi ve m\u00fcminleri dost bilen- m\u00fcsl\u00fcmanlar saf\u0131ndaki yerini kaybetmemesi m\u00fcmk\u00fcn de\u011fildir… Bu mesele tam bir yol ayr\u0131m\u0131d\u0131r…<\/p>\n M\u00fcsl\u00fcman, kendisi ile \u0130sl\u00e2m\u00ee sistem d\u0131\u015f\u0131nda ba\u015fka bir sistem benimsemi\u015f insanlar ya da kendisi ile \u0130sl\u00e2m sanca\u011f\u0131 d\u0131\u015f\u0131nda ba\u015fka bir sancak ta\u015f\u0131yan insanlar aras\u0131nda tam bir ayr\u0131m g\u00f6zetme noktas\u0131nda gev\u015feklik g\u00f6sterdi\u011fi s\u00fcrece, -her\u015feyden \u00f6ce yery\u00fcz\u00fcnde di\u011fer t\u00fcm sistemlerden farkl\u0131, e\u015fsiz ve ger\u00e7ek\u00e7i bir sistemi yerle\u015ftirmeyi ama\u00e7lam\u0131\u015f ve de di\u011fer t\u00fcm g\u00f6r\u00fc\u015flerden, farkl\u0131, e\u015fsiz bir anlay\u0131\u015f\u0131 temel alm\u0131\u015f olan- g\u00f6rkemli \u0130sl\u00e2m\u00ee hareket ad\u0131na, kayda de\u011fer hi\u00e7bir eylem ortaya koyamaz…<\/p>\n M\u00fcsl\u00fcman, -hi\u00e7bir ku\u015fkuya, en k\u00fc\u00e7\u00fck bir teredd\u00fcte yer kalmayacak bi\u00e7imde- \u015funlara kesinkes ve mutlak surette kafas\u0131na yerle\u015ftirmek durumundad\u0131r: Allah’\u0131n, Hz. Muhammed’i (sal\u00e2t ve sel\u00e2m \u00fczerine olsun) peygamber olarak g\u00f6nderdikten sonra, insanlar i\u00e7in kabul edece\u011fi tek din \u0130sl\u00e2m’d\u0131r. Allah’\u0131n ya\u015fam\u0131n\u0131z\u0131 kendisine g\u00f6re belirlememizi istedi\u011fi \u0130sl\u00e2m sistemi, e\u015fsiz bir sistemdir. Di\u011fer sistemlerin hi\u00e7biri onunla e\u015f d\u00fczey de\u011fildir. Ba\u015fka bir sistemi al\u0131p, onsuz yapabilmek m\u00fcmk\u00fcn de\u011fildir. Onun yerine, ba\u015fka bir sistemi ikame etmek olas\u0131 de\u011fildir. \u0130nsanl\u0131\u011f\u0131n ya\u015fam\u0131, sadece ve sadece \u0130sl\u00e2m’\u0131n sistemi \u00fczerine oturtulmad\u0131k\u00e7a, bir t\u00fcrl\u00fc d\u00fczelmeyecek ve kesinlikle yola girmeyecektir. M\u00fcsl\u00fcman t\u00fcm \u00e7abas\u0131n\u0131, gerek \u00f6\u011fretisel, gerek sosyal a\u00e7\u0131lardan, k\u0131sacas\u0131 t\u00fcm y\u00f6nleriyle \u0130sl\u00e2m sistemini yerle\u015ftirebilmek i\u00e7in harcamad\u0131k\u00e7a, Allah kat\u0131nda, affedilmeyecek, ba\u011f\u0131\u015flanmayacak ve kabul g\u00f6rmeyecektir. M\u00fcsl\u00fcman, bu u\u011furda \u00e7aba harcama konusunda hi\u00e7bir gev\u015feklik g\u00f6stermemelidir. En ufak bir noktada bile olsa Allah’\u0131n sistemi d\u0131\u015f\u0131nda hi\u00e7bir alternatif kabul etmemelidir. Ne inan\u00e7 esaslar\u0131, ne sosyal d\u00fczen, ne de ya\u015famaya ili\u015fkin h\u00fck\u00fcmler konusunda -Allah’\u0131n kitap ehlinin bizden \u00f6nceki \u015feriatlar\u0131ndan bizler i\u00e7in de ge\u00e7erli olmas\u0131n\u0131 uygun g\u00f6rd\u00fc\u011f\u00fc h\u00fck\u00fcmler hari\u00e7- \u0130sl\u00e2m sistemi ile di\u011fer sistemleri birbirin;. kar\u0131\u015ft\u0131rmamal\u0131d\u0131r.<\/p>\n M\u00fcsl\u00fcman\u0131n t\u00fcm bunlar\u0131 kesinkes ve mutlak bi\u00e7imde kafas\u0131na yerle\u015ftirmesi sonu\u00e7ta, her t\u00fcrl\u00fc amans\u0131z engellere, a\u011f\u0131r y\u00fck\u00fcml\u00fcl\u00fcklere, \u0131srarl\u0131 bir direni\u015fe, haz\u0131rlanan komplolara, \u00e7o\u011fu kez dayan\u0131lmaz bir noktaya varacak binbir ac\u0131ya kar\u015f\u0131 onu, Allah’\u0131n insanlara uygun g\u00f6rd\u00fc\u011f\u00fc sistemi ger\u00e7ekle\u015ftirmek \u00fczere gereken haz\u0131rl\u0131klar\u0131 yapmak i\u00e7in harekete ge\u00e7meye itecektir. Ayetlerde, gerek \u015firk ko\u015fanlar\u0131n paganizmi, gerek kitap ehlinin sapk\u0131nl\u0131\u011f\u0131, gerekse apa\u00e7\u0131k ateizm bi\u00e7iminde olsun cahiliyyenin, yery\u00fcz\u00fcnde halen varl\u0131\u011f\u0131n\u0131 koruyan t\u00fcrlerinden herhangi birine mensup olan kimselerden hi\u00e7 birinin gereksinim duymayaca\u011f\u0131 bir meseleden s\u00f6z edilmesinin anlam\u0131 ne olabilir ki? Yine, \u0130sl\u00e2m sistemi ile kitap ehlinin ya da daha ba\u015fka gruplar\u0131n sistemleri aras\u0131ndaki farklar e\u011fer ger\u00e7ekten fazla de\u011filse ve de m\u00fcsl\u00fcman s\u00f6z konusu kesimlerle bar\u0131\u015f ve uzla\u015fma yoluyla belirli noktalarda anla\u015fmaya varabilecekse, \u0130sl\u00e2m’\u0131n sistemini yerle\u015ftirmek i\u00e7in didinmekten s\u00f6z etmenin ne anlam\u0131 olabilir ki?<\/p>\n Semavi dinlere mensup insanlar aras\u0131nda yak\u0131nla\u015fma ve ho\u015fg\u00f6r\u00fc ad\u0131na, Kur’an’\u0131n belirledi\u011fi \u00fczere, onlarla ili\u015fkilerin b\u00fct\u00fcn\u00fcyle kesilmesi ilkesini yumu\u015fat\u0131p suland\u0131rmaya kalk\u0131\u015fanlar, dinlerin anlam\u0131n\u0131 kavrayamad\u0131klar\u0131 gibi, ho\u015fg\u00f6r\u00fcn\u00fcn anlam\u0131n\u0131 da bilmemektedirler. Zira Allah kat\u0131nda niha\u00ee din sadece \u0130sl\u00e2m’d\u0131r. Kitap ehline kar\u015f\u0131 ho\u015fg\u00f6r\u00fcl\u00fc davranmak, inan\u00e7 sistemi ve sosyal d\u00fczen ba\u011flamlar\u0131nda de\u011fil, sadece g\u00fcnl\u00fck insan\u00ee ili\u015fkiler ba\u011flam\u0131ndad\u0131r. Onlar, m\u00fcsl\u00fcman\u0131n benli\u011fine tamamen yerle\u015ftirdi\u011fi kimi ger\u00e7eklere ili\u015fkin kesin bilgiyi zay\u0131flatmaya \u00e7al\u0131\u015f\u0131yorlar. Ancak m\u00fcsl\u00fcman bilir ki Allah din olarak sadece \u0130sl\u00e2m’\u0131 kabul edecektir. Kendisine d\u00fc\u015fen, Allah’\u0131n \u0130slam’la belirlemi\u015f oldu\u011fu sistemi y\u00fcr\u00fcrl\u00fc\u011fe koymakt\u0131r. Allah’\u0131n sisteminin hi\u00e7 bir alternatifi olamaz. Allah’\u0131n sisteminde en k\u00fc\u00e7\u00fck bir de\u011fi\u015fiklik bile s\u00f6z konusu olmayacakt\u0131r. T\u00fcm bu kesin bilgiler Kur’an’dan kaynaklanmaktad\u0131r: “Allah kat\u0131nda ge\u00e7erli olan din \u0130sl\u00e2m’d\u0131r.” (Al-i \u0130mran Suresi, 19) “Kim \u0130slam’dan ba\u015fka bir din ararsa, o din ondan kabul edilmez.” (Al-i \u0130mran Suresi, 85) “Ey m\u00fcminler! Yahudileri ve h\u0131ristiyanlar\u0131 dost edinmeyiniz. Onlar birbirlerinin dostlar\u0131d\u0131rlar. Sizden kim onlar\u0131 dost edinirse o, onlardan olur.” <\/strong>Bu konularda Kur’an, s\u00f6zc\u00fc\u011f\u00fcn tam anlam\u0131yla bir mihenk ta\u015f\u0131d\u0131r. Dolay\u0131s\u0131yla m\u00fcsl\u00fcmana d\u00fc\u015fen, kendisinde bu kesin bilgiye ili\u015fkin ku\u015fku uyand\u0131rmak isteyenlerin bu ba\u011flamdaki s\u00f6zlerine kap\u0131lmamakt\u0131r.<\/p>\n Ayetlerin ak\u0131\u015f\u0131 i\u00e7erisinde ayr\u0131ca, o g\u00fcn ya\u015fanmakta olan bir olguya de\u011finiliyor. Zaten bu ayetler de bu ba\u011flamda bir uyar\u0131 olmak \u00fczere indirilmi\u015fti:<\/p>\n “Kalpleri hasta olanlar\u0131n, `Ba\u015f\u0131m\u0131za bela gelir diye korkuyoruz’ diyerek onlara ko\u015ftuklar\u0131n\u0131 g\u00f6r\u00fcrs\u00fcn”<\/strong><\/p>\n Bu konuda \u0130bn Cer\u00eer’in rivayetine bak\u0131yoruz: “bizlere Eb\u00fb Kureyb ile \u0130dris’in aktard\u0131klar\u0131 bir hadise g\u00f6re, \u0130dris \u015f\u00f6yle dedi: Babam\u0131n bana aktard\u0131\u011f\u0131na g\u00f6re At\u0131yye bin Said \u015fu olay\u0131 anlatm\u0131\u015ft\u0131r: H\u00e2ris bin Hazrec o\u011fullar\u0131ndan Ubade bin S\u00e2mit peygamberimizin yan\u0131na gelerek; “Ey Allah’\u0131n Rasul\u00fc” dedi, “Benim \u00e7ok say\u0131da yahudi dostum var. Ama ben yahudilerle dost olmaktan Allah’a ve peygamberine s\u0131\u011f\u0131n\u0131r ve de kendime sadece Allah’\u0131 ve peygamberini dost bilirim”. (M\u00fcnaf\u0131klar\u0131n ba\u015f\u0131n\u0131 \u00e7eken) Abdullah bin Ubeyy ise \u015f\u00f6yle dedi: “Ben ba\u015f\u0131ma bir bela gelmesinden korkan bir ki\u015fiyim. Bu nedenle arkada\u015flar\u0131mla mevcut dostlu\u011fumu bozamam.” Bunun \u00fczerine peygamberimiz ise \u015f\u00f6yle buyurdu: “Ey Abdullah bin Ubey! Ubade bin S\u00e2mit’e kar\u015f\u0131 cimrilik edip, yahudilerle dost olmay\u0131 tercih ediyorsun. Oysa onlar\u0131n dostlu\u011fu senin i\u00e7in daha \u00f6nemsizdir.” <\/strong>Abdullah bin Ubey ise peygamberimizin bu s\u00f6z\u00fcn\u00fc “Kabul\u00fcmd\u00fcr” diyerek yan\u0131tlad\u0131. Allah da bu olay \u00fczerine, “Ey m\u00fcminler! Yahudileri ve hristiyanlar\u0131 dost edinmeyiniz” <\/strong>ayetini indirdi.”<\/p>\n \u0130bn Cer\u00eer dedi ki: “Hann\u00e2d, Yunus bin Bukeyr ve Osman bin Abdurrahman, el-Zuhr\u00ee’nin \u015f\u00f6yle dedi\u011fini rivayet ettiler: Bedir sava\u015f\u0131na kat\u0131lan m\u00fc\u015frikler yenilgiye u\u011fray\u0131nca m\u00fcsl\u00fcmanlar, yahudi dostlar\u0131na; `’Bedir’in benzeri bir g\u00fcn\u00fc Allah size de tatt\u0131rmazdan \u00f6nce m\u00fcsl\u00fcman olunuz.'” dediler. Bunun \u00fczerine Malik bin Sayf \u015f\u00f6yle dedi: “Sava\u015fmas\u0131n\u0131 bilmeyen Kurey\u015f toplulu\u011funu yendik diye mi gururlan\u0131yorsunuz? \u015eu var ki, e\u011fer bizler kesinkes karar vererek sizlere kar\u015f\u0131 kuvvet toplayacak olursak, bizimle \u00e7arp\u0131\u015fmaya g\u00fcc\u00fcn\u00fcz yetmez”.. Ubade bin Samit de dedi ki: “Ey All\u00e2h’\u0131n Res\u00fbl\u00fc! Ger\u00e7ekten de yahudilerden olan dostlar\u0131m kuvvet ve silah bak\u0131m\u0131ndan olduk\u00e7a g\u00fc\u00e7l\u00fcd\u00fcrler. Ama ben yahudilerle dost olmaktan uzakla\u015f\u0131p Allah’a ve Resul\u00fcne s\u0131\u011f\u0131n\u0131yorum. Benim, Allah ve Resul\u00fcnden ba\u015fka dostum olamaz” Abdullah bin Ubey ise; “Ama ben, yahudilerle dost olmaktan uzak kalamam. \u00c7\u00fcnk\u00fc onlara ihtiyac\u0131m var” dedi. Bunun \u00fczerine peygamberimiz \u015f\u00f6yle buyurdu: “Ey Abdullah bin Ubey! Yahudilerle olan dostlu\u011funu, Ubade bin Samit’e ye\u011flemekte oldu\u011funu g\u00f6r\u00fcyor musun? Oysa onlar\u0131n dostlu\u011fu senin i\u00e7in daha \u00f6nemsizdir:” <\/strong>Buna kar\u015f\u0131l\u0131k Abdullah bin Ubey de; “\u00d6yleyse dedi\u011fini kabul ediyorum” dedi.”<\/p>\n \u0130bn \u0130shak dedi ki: “Peygamberle yapm\u0131\u015f olduklar\u0131 antla\u015fmay\u0131 ihlal eden ilk yahudi kabilesi Ben\u00ee Kaynuka’d\u0131r. Asim Bin \u00d6mer Bin Kat\u00e2de bana \u015funu rivayet etti: Rasul\u00fcllah onlar\u0131 ku\u015fatma alt\u0131na ald\u0131. Sonunda Resulullah’\u0131n verece\u011fi h\u00fckme raz\u0131 oldular. Abdullah bin Ubey bin Sel\u00fbl aya\u011fa kalkarak, -Allah kendisine, olar i\u00e7in imkan tan\u0131y\u0131nca- dedi ki: “Ey Muhammed! Dostlar\u0131na kar\u015f\u0131 iyi davran. Onlar Hazre\u00e7’le dayan\u0131\u015fma i\u00e7indeydiler.” Rasulullah onu, duymazl\u0131ktan geldi. O yine, “Ey Muhammed! Dostlar\u0131ma kar\u015f\u0131 iyi davran!” dedi. Rasul\u00fcllah ondan y\u00fcz \u00e7evirdi. O da gelip elini, Resulullah’\u0131n z\u0131rh\u0131n\u0131n yenine soktu. Bunun \u00fczerine Resulullah: “B\u0131rak beni!” <\/strong>dedi ve \u00f6fkelendi. \u00c7evresindekiler peygamberin \u00f6fkesinin y\u00fcz\u00fcne yans\u0131d\u0131\u011f\u0131n\u0131 g\u00f6rd\u00fcler. Ard\u0131ndan Rasulullah: “Yaz\u0131klar olsun sana! B\u0131rak beni!” <\/strong>dedi. Buna kar\u015f\u0131l\u0131k Abdullah bin Ubey \u015f\u00f6yle dedi: “Allah’a yemin olsun ki dostlar\u0131ma iyi davranana dek seni b\u0131rakmam. Beni, arab\u0131yla acemiyle herkese kar\u015f\u0131 korumu\u015f olan d\u00f6rty\u00fcz z\u0131rhs\u0131z ve \u00fc\u00e7y\u00fcz z\u0131rhl\u0131 ki\u015fiyi, sen bir g\u00fcn do\u011fumluk s\u00fcre i\u00e7inde bi\u00e7ip at\u0131yorsun. Ben onlar\u0131n bana d\u00fc\u015fman kesil\u0131nelerinden korkuyorum.” Bunun \u00fczerine Rasulullah da: “Onlar senindir” <\/strong>buyurdu.<\/p>\n Muhammed bin \u0130shak dedi ki: “Babam \u0130shak bin Yesar’\u0131n Ubade’den naklen anlatt\u0131\u011f\u0131na g\u00f6re Velid bin Ubade bin Samit \u015f\u00f6yle dedi: Beni Kaynuka, Rasulullah’a kar\u015f\u0131 sava\u015f a\u00e7\u0131nca Abdullah bin Ubey, onlar\u0131n i\u015fleriyle ilgilenmek i\u00e7in giri\u015fimlere ba\u015flad\u0131. Ubade bin Samit ise Rasulullah’\u0131n yan\u0131na gitti. Avf bin Hazrec o\u011fullar\u0131ndan olan Ubade’nin de t\u0131pk\u0131 Abdullah bin Ubey gibi yahudilerle antla\u015fmas\u0131 vard\u0131. Ancak o, yahudilerle olan antla\u015fmas\u0131na, Allah’\u0131 ve Resul\u00fcn\u00fc ye\u011fleyerek: “Ey Allah’\u0131n Rasul\u00fc! Allah’\u0131 ve seni, onlarla olan antla\u015fmama tercih ederim. Kendime dost olarak Allah’\u0131, seni ve m\u00fcminleri bilir. Kafilerle uzla\u015fmaktan, onlar\u0131 dost edinmekten uzak dururum” dedi. \u0130\u015fte bu olay \u00fczerine Ubade ile Abdullah bin Ubey hakk\u0131nda \u015fu ayet indirildi: “Ey m\u00fcminler! Yahudileri ve hristiyanlar\u0131 dost edinmeyin! Onlar birbirlerinin dostudurlar.” Bu <\/strong>olay \u00fczerine inen ayetler, “kim Allah’\u0131, peygamberini ve inananlar\u0131 dost edinirse bilsin ki, zafer Allah’tan yana olanlar\u0131nd\u0131r” <\/strong>ayetiyle noktalanmaktad\u0131r.”<\/p>\n \u0130mam Ahmed dedi ki: “Bize Kuteybe bin Said, ona Yahya bin Zekeriyya bin Ebi Ziyade, ona Muhammed bin \u0130shak, ona Z\u00fchr\u00ee, ona da Avde’nin nakletti\u011fine g\u00f6re \u00dcsame bin Zeyd \u015f\u00f6yle buyurdu: “Rasulullah’la birlikte Abdullah bin Ubey’in yan\u0131na gittik. Peygamber ona; “Seni yahudilerle olan dostluktan men etmi\u015ftim” <\/strong>dedi. Abdullah bin Ubey de: “Esad bin Zurare onlar\u0131 k\u0131zd\u0131rm\u0131\u015ft\u0131 ama, \u00f6l\u00fcverdi!” \u015feklinde kar\u015f\u0131l\u0131k verdi.” (Ebu Davud)<\/p>\n Bu belgelerin t\u00fcm\u00fc, m\u00fcsl\u00fcman toplumdaki reel duruma ve Medine’de \u0130sl\u00e2m \u00f6ncesinde mevcut olan \u00e7e\u015fitli ko\u015fullara i\u015faret etmekte ve ayn\u0131 zamanda, m\u00fcsl\u00fcmanlar ile yahudiler aras\u0131nda belirli ili\u015fkilerin olup olamayaca\u011f\u0131 meselesine ili\u015fkin kesin bir g\u00f6r\u00fc\u015f bulunmad\u0131\u011f\u0131n\u0131 g\u00f6stermektedir. Buradaki ayetlerde tamamen yahudilerden bahsedildi\u011fi, hristiyanlarla ilgili olaylardan ise s\u00f6z edilmedi\u011fi dikkat \u00e7ekiyor. Ancak buradaki nasslar, hem yahudileri hem de hristiyanlar\u0131 kapsar. Zira burada, m\u00fcsl\u00fcmanlar ile kitap ehli ve (ilerde gelece\u011fi \u00fczere) m\u00fc\u015frikler de dahil olmak \u00fczere di\u011fer cemaatler aras\u0131nda, s\u00fcrekli bir anlay\u0131\u015f, s\u00fcrekli bir ili\u015fki ve s\u00fcrekli bir davran\u0131\u015f bi\u00e7imi tesis edilmektedir. Ger\u00e7i peygamber d\u00f6neminde, hristiyanlar\u0131n m\u00fcsl\u00fcmanlara kar\u015f\u0131 tutumlar\u0131, yahudilerin tutumlar\u0131ndan farkl\u0131yd\u0131. Nitekim Kur’an-\u0131 Kerim’de bir ba\u015fka ayette bu farkl\u0131l\u0131k \u015f\u00f6yle dile getiriliyor: “\u0130nsanlar aras\u0131nda m\u00fcminlerin en yaman d\u00fc\u015fman\u0131 olarak yahudileri ve (Allah’a) ortak ko\u015fanlar\u0131 bulacaks\u0131n. \u0130nananlara sevgice ve en yak\u0131n olanlar\u0131 ise, `Biz hristiyan\u0131z’ diyenleri bulacaks\u0131n.” (Maide Suresi, 82) <\/strong>O g\u00fcnlerdeki bu tutum farkl\u0131l\u0131\u011f\u0131na kar\u015f\u0131n buradaki ayette, yahudiler ile hristiyanlar ayn\u0131 kategoriye sokulmaktad\u0131r. Nitekim bir sonraki ayette de onlar ile kafirler yine ayn\u0131 kategoriye sokulacakt\u0131r. Bu durum, dostluk ve anla\u015fma ba\u011flam\u0131ndad\u0131r. Zira bu meselede, temel bir prensip s\u00f6z konusudur. Bu da, m\u00fcsl\u00fcman\u0131n ancak m\u00fcsl\u00fcmanla dost olabilece\u011fi, m\u00fcsl\u00fcmanla anla\u015fabilece\u011fidir. M\u00fcsl\u00fcman sadece ve sadece Allah’\u0131, peygamberi ve m\u00fcsl\u00fcman cemaati dost bilmelidir. Bu konuda, di\u011fer gruplar, m\u00fcsl\u00fcmanlara kar\u015f\u0131 tak\u0131nd\u0131klar\u0131 tutumlarda farkl\u0131l\u0131k olsa da neticede t\u00fcm\u00fc ayn\u0131 kategoridedir.<\/p>\n M\u00fcsl\u00fcman toplum i\u00e7in bu konuda b\u00f6ylesine kesinkes ve son derece net bir kural koyan Allah’\u0131n ilmi, sadece Resulullah’\u0131n ya\u015fad\u0131\u011f\u0131 d\u00f6nemi ve o d\u00f6nemdeki konjonkt\u00fcrel durumlar\u0131 de\u011fil, t\u00fcm zamanlar\u0131 ku\u015fat\u0131r niteliktedir. Tarihte, daha sonra yery\u00fcz\u00fcn\u00fcn pek \u00e7ok yerinde ya\u015fanan olaylar, \u0130sl\u00e2m’a ve m\u00fcsl\u00fcmanlara d\u00fc\u015fmanl\u0131k konusunda hristiyanlar\u0131n da, yahudilerden a\u015fa\u011f\u0131 kalmad\u0131klar\u0131n\u0131 g\u00f6stermi\u015ftir. \u0130sl\u00e2m’\u0131 ho\u015fg\u00f6r\u00fcyle kar\u015f\u0131layan Arap ve M\u0131s\u0131r hristiyanlar\u0131n\u0131 bir yana b\u0131rak\u0131rsak, bat\u0131daki hristiyan camias\u0131n\u0131n, tarih boyunca bu dine kar\u015f\u0131 kin ve d\u00fc\u015fmanl\u0131k g\u00fctt\u00fcklerini, -yahudilerin her zaman kurduklar\u0131 komplolardan, a\u00e7t\u0131klar\u0131 sava\u015flardan hi\u00e7 de farkl\u0131l\u0131k arz etmeyecek bi\u00e7imde onlar\u0131n da \u0130sl\u00e2m’a kar\u015f\u0131 sava\u015ft\u0131klar\u0131n\u0131, komplolar haz\u0131rlad\u0131klar\u0131n\u0131 g\u00f6r\u00fcyoruz. Krallar\u0131 m\u00fcsl\u00fcman muhacirlere ve \u0130sl\u00e2m’a kucak a\u00e7an Habe\u015fistan’l\u0131lar\u0131n bile, \u00e7ok ge\u00e7meden, yahudileri hi\u00e7 de aratmayacak bi\u00e7imde, \u0130sl\u00e2m’a ve m\u00fcsl\u00fcmanlara kar\u015f\u0131 amans\u0131z bir sava\u015f ba\u015flatt\u0131klar\u0131n\u0131 g\u00f6r\u00fcyoruz.<\/p>\n Y\u00fcce Allah, t\u00fcm bunlar\u0131 biliyordu. Bu nedenle de, Kur’an’\u0131n indi\u011fi d\u00f6nemdeki olgulara ve o d\u00f6nemin ge\u00e7ici konjonkt\u00fcrlerine bakmaks\u0131z\u0131n, k\u0131yamete dek \u015furada ya da burada ya\u015fanabilecek muhtemel olgulara \u00f6nem vermeksizin, bu meselede m\u00fcminler i\u00e7in genel bir kural koyuyordu.<\/p>\n \u0130sl\u00e2m’\u0131n ve -ger\u00e7ekte pek ilintileri olmasa bile- kendilerinden m\u00fcsl\u00fcman diye bahsedilen insanlar\u0131n bug\u00fcn h\u00e2l\u00e2, yery\u00fcz\u00fcn\u00fcn her yan\u0131nda yahudiler ve hristiyanlarca tutu\u015fturulan sava\u015f ate\u015fine maruz kalmaya devam etmeleri, Allah’\u0131n “Onlar birbirlerinin dostudurlar” <\/strong>bi\u00e7imindeki s\u00f6z\u00fcn\u00fcn do\u011frulu\u011funu per\u00e7inlemektedir. Bilin\u00e7li m\u00fcsl\u00fcmanlara d\u00fc\u015fen, rabblerinin bu \u00f6\u011f\u00fcd\u00fcn\u00fc iyice \u00f6z\u00fcmsemektir. Bunun da \u00f6tesinde, emirdeki ba\u011flay\u0131c\u0131l\u0131\u011f\u0131n ve yasaklamadaki kesinli\u011fin gere\u011fi olarak, Allah ve peygamberin dostlar\u0131 ile Allah ve resul\u00fcn\u00fcn sanca\u011f\u0131na sar\u0131lmayan di\u011fer kamplara mensup insanlar aras\u0131nda dostluk, konusunda tam bir ayr\u0131m g\u00f6zetmektir.<\/p>\n \u0130sl\u00e2m, m\u00fcsl\u00fcman\u0131, t\u00fcm insanlarla ili\u015fkisini inan\u00e7 temeli \u00fczerine oturtmakla y\u00fck\u00fcml\u00fc k\u0131lm\u0131\u015ft\u0131r. M\u00fcsl\u00fcman gerek d\u00fc\u015f\u00fcncesinde gerekse pratikte, dostunu ve d\u00fc\u015fman\u0131n\u0131 inan\u00e7 esas\u0131na g\u00f6re belirlemek durumundad\u0131r. Dolay\u0131s\u0131yla m\u00fcsl\u00fcman ile m\u00fcsl\u00fcman olmayan bir kimse aras\u0131nda herhangi bir dostluk yard\u0131mla\u015fma s\u00f6z konusu olamaz. \u00c7\u00fcnk\u00fc bu iki kimsenin, inan\u00e7 baz\u0131nda yard\u0131mla\u015fabilmeleri olas\u0131 de\u011fildir. Bu iki insan\u0131n, -kimi ahmaklar\u0131n ve Kur’an’\u0131 okumayanlar\u0131n ileri s\u00fcrd\u00fckleri alternatifin tam tersine- ateistlere kar\u015f\u0131 bile i\u015fbirli\u011fine gidebilecekleri d\u00fc\u015f\u00fcn\u00fclemez. Bu iki insan aras\u0131nda, ortak inan\u00e7 esaslar\u0131 bulunmad\u0131\u011f\u0131na g\u00f6re, b\u00f6ylesi bir i\u015fbirli\u011finin ger\u00e7ekle\u015febilece\u011fi nas\u0131l d\u00fc\u015f\u00fcn\u00fclebilir?<\/p>\n Kur’an’\u0131 okumam\u0131\u015f, \u0130sl\u00e2m ger\u00e7e\u011fini kavrayamam\u0131\u015f baz\u0131 insanlar ve kimi kand\u0131r\u0131lm\u0131\u015f saf insanlar, \u015fu t\u00fcrden d\u00fc\u015f\u00fcnceler \u00fcretiyorlar: “Din, dindir. Yani t\u00fcm dinler ayn\u0131 kefededir. Dinsizlikte, hangi ad alt\u0131nda olursa olsun dinsizliktir. \u00d6yleyse dindarlar dinsizli\u011fe kar\u015f\u0131 birlikte m\u00fccadele verebilirler. \u00c7\u00fcnk\u00fc ateizm, t\u00fcm dinleri reddetmekte ve t\u00fcm dindarlara sava\u015f a\u00e7m\u0131\u015f bulunmaktad\u0131r!”<\/p>\n Oysa, \u0130sl\u00e2m d\u00fc\u015f\u00fcncesine ve de \u0130sl\u00e2m ger\u00e7e\u011fini \u00f6z\u00fcmsemi\u015f bir m\u00fcsl\u00fcman\u0131n d\u00fc\u015f\u00fcncesine g\u00f6re, kaz\u0131n aya\u011f\u0131 hi\u00e7 de b\u00f6yle de\u011fildir. Bir kimse, \u0130sl\u00e2m’\u0131 inan\u00e7 olarak benimsemedik\u00e7e ve \u0130sl\u00e2m d\u00fczenini kurmak i\u00e7in bu inan\u00e7 do\u011frultusunda \u00e7abalamad\u0131k\u00e7a, \u0130sl\u00e2m’\u0131n \u00f6z\u00fcn\u00fc kavrayamaz.<\/p>\n Bu mesele, gerek \u0130sl\u00e2m’da ve gerekse \u0130sl\u00e2m’\u0131 \u00f6z\u00fcmsemi\u015f m\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131n kafas\u0131nda, son derece net olarak ortadad\u0131r. Din, sadece \u0130sl\u00e2m’d\u0131r. \u0130sl\u00e2m’\u0131n tan\u0131d\u0131\u011f\u0131 ba\u015fka bir din daha bulunmamaktad\u0131r. \u00c7\u00fcnk\u00fc Allah: “Allah kat\u0131nda ge\u00e7erli olan din \u0130sl\u00e2m’d\u0131r.” (Al-i \u0130mran Suresi, 19)<\/strong> buyuruyor. “kim \u0130sl\u00e2m’dan ba\u015fka bir din ararsa, o din ondan kabul edilmez.” (Al-i \u0130mran Suresi, 85) <\/strong>buyuruyor. Peygamberimizin g\u00f6nderilmesinin ard\u0131ndan art\u0131k, Allah’\u0131n \u0130sl\u00e2m d\u0131\u015f\u0131nda kabul edece\u011fi, raz\u0131 olaca\u011f\u0131 hi\u00e7 bir din yoktur. Hz. Muhammed (sal\u00e2t ve sel\u00e2m \u00fczerine olsun) \u0130sl\u00e2m \u00fczere g\u00f6nderilmi\u015fti. Peygamber oldu\u011fu bildirilmezden \u00f6nce hristiyanl\u0131\u011f\u0131 kabul etmedi\u011fi gibi, peygamberli\u011fini \u00f6\u011frendikten sonra da kabul edecek de\u011fildi. Nitekim Hz. \u0130sa’da da ayn\u0131 olgu s\u00f6z konusudur. O da, peygamber oldu\u011funu \u00f6\u011frendikten sonra yahudili\u011fi kabul etmemi\u015ftir.<\/p>\n Hz. Muhammed’in peygamberli\u011finden sonra da, -ehl-i kitap olarak- yahudilerin ve hristiyanlar\u0131n h\u00e2l\u00e2 var olmalar\u0131, bu onlar\u0131n dinlerinin Allah kat\u0131nda kabul g\u00f6rece\u011fi ya da onlar\u0131n dinlerinin de bir ilah\u00ee din olarak tan\u0131nmas\u0131 anlam\u0131na gelmez. Bunlar sadece Hz. Muhammed’in peygamberlik \u00f6ncesi d\u00f6nemi i\u00e7in do\u011frudur. Ama, -\u0130sl\u00e2m d\u00fc\u015f\u00fcncesi ve m\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131n anlay\u0131\u015f\u0131na g\u00f6re- Hz. Muhammed’in peygamberlikle g\u00f6revlendirilmesinin ard\u0131ndan, art\u0131k sadece bir tek din s\u00f6z konusudur: \u0130sl\u00e2m. Ayette, tevil g\u00f6t\u00fcrmez bir bi\u00e7imde bu ger\u00e7ek ifade edilmektedir.<\/p>\n Ku\u015fkusuz \u0130sl\u00e2m onlar\u0131, inan\u00e7lar\u0131n\u0131 b\u0131rak\u0131p ille de \u0130sl\u00e2m’a gelmeleri i\u00e7in zorlam\u0131yor. \u00c7\u00fcnk\u00fc “Dinde zorlama yoktur” (Bakara Suresi, 256)<\/strong> Ancak bu, onlar\u0131n gittikleri yolun da bir “din” olarak g\u00f6r\u00fclmesi, “din” olarak tan\u0131nmas\u0131 anlam\u0131nda de\u011fildir.<\/p>\n Dolay\u0131s\u0131yla, ateizme kar\u015f\u0131 \u0130sl\u00e2m’\u0131n s\u00f6z konusu kimselerle din ba\u011flam\u0131nda ortak bir cephesi olamaz. \u00c7\u00fcnk\u00fc burada, \u0130sl\u00e2m’\u0131n d\u0131\u015f\u0131nda olanlar, “dine mensup olmayanlar” s\u00f6z konusudur. Onlar\u0131n din dedikleri, \u0130sl\u00e2m nazar\u0131nda din de\u011fildir. Bu dinsizlik, ister k\u00f6keni semav\u00ee olan sapt\u0131r\u0131lm\u0131\u015f bir inan\u00e7, ister put\u00e7uluk \u00fczerine kurulmu\u015f paganizm, isterse dinleri yads\u0131yan ateizm bi\u00e7iminde olsun hi\u00e7bir \u015fey de\u011fi\u015fmemektedir. Bu sayd\u0131klar\u0131m\u0131z\u0131n kendi aralar\u0131nda birtak\u0131m g\u00f6r\u00fc\u015f ayr\u0131l\u0131klar\u0131n\u0131n, anla\u015fmazl\u0131klar\u0131n\u0131n oldu\u011fu do\u011frudur. Ancak ayn\u0131 zamanda bunlar\u0131n t\u00fcm\u00fc \u0130sl\u00e2m’a terstir. Bu nedenle bunlar ile \u0130sl\u00e2m aras\u0131nda ne bir dayan\u0131\u015fma s\u00f6z konusu olabilir, ne de bir dostluk…<\/p>\n M\u00fcsl\u00fcman, kendisine din konusunda eziyet etmedikleri s\u00fcrece, -daha \u00f6nce ge\u00e7ti\u011fi \u00fczere- onlara iyi muamele etmesi istendi\u011fi i\u00e7in ehl-i kitap olanlara kar\u015f\u0131 iyi davran\u0131r. Onlardan namuslu kad\u0131nlarla evlenebilir. -Ger\u00e7i Hz. \u0130sa’n\u0131n ilahl\u0131\u011f\u0131na ve Allah’\u0131n o\u011flu oldu\u011funa ya da teslise inanan bir kimsenin ehl-i kitab\u0131n\u0131 yoksa m\u00fc\u015frik mi oldu\u011fu f\u0131k\u0131h bilginleri aras\u0131nda tart\u0131\u015f\u0131l\u0131r ama- genel h\u00fckme g\u00f6re namuslu ehl-i kitap kad\u0131nlarla nikahlanabilir. Onlara iyi muamele etme gere\u011fi ve onlarla nikahlanman\u0131n m\u00fcmk\u00fcn olu\u015fu, din konusunda onlarla yard\u0131mla\u015f\u0131laca\u011f\u0131 ya da dostluk kurulaca\u011f\u0131 anlam\u0131na gelmez. Bu durum, m\u00fcsl\u00fcmanlar nezdinde Allah’\u0131n -Hz. Muhammed’i peygamber olarak g\u00f6nderdikten sonra- Hristiyanl\u0131\u011f\u0131 da bir din olarak onaylad\u0131\u011f\u0131n\u0131n ve hristiyanlarla ortak bir cephe olu\u015fturarak ateizme kar\u015f\u0131 m\u00fccadele vermelerinin, m\u00fcmk\u00fcn olaca\u011f\u0131n\u0131n g\u00f6stergesi olarak alg\u0131lanamaz.<\/p>\n Ku\u015fkusuz ki \u0130sl\u00e2m, gerek ehl-i kitab\u0131n, gerek m\u00fc\u015friklerin ve paganistlerin, putperestlerin inan\u00e7lar\u0131n\u0131 d\u00fczeltmek i\u00e7in gelmi\u015f ve onlar\u0131n t\u00fcm\u00fcn\u00fc m\u00fcsl\u00fcman olmaya \u00e7a\u011f\u0131rm\u0131\u015ft\u0131r. \u00c7\u00fcnk\u00fc Allah kat\u0131nda kabul g\u00f6recek biricik ve tek “din”, \u0130sl\u00e2m’d\u0131r. Yahudiler, \u0130sl\u00e2m’a, \u00e7a\u011fr\u0131lmad\u0131klar\u0131 san\u0131s\u0131na kap\u0131lacaklard\u0131r. Bu \u00e7a\u011fr\u0131, onlara a\u011f\u0131r gelecektir. Bunun i\u00e7indir ki Kur’an, onlar\u0131 \u00e7ok a\u00e7\u0131k bir bi\u00e7imde \u0130sl\u00e2m’a \u00e7a\u011f\u0131r\u0131yor. Bu \u00e7a\u011fr\u0131ya kulak asmad\u0131klar\u0131 takdirde kafir durumundad\u0131rlar.<\/p>\n M\u00fcsl\u00fcman ateistleri ve paganistleri \u0130sl\u00e2m’a \u00e7a\u011f\u0131rmakla g\u00f6revlendirilmi\u015f oldu\u011fu gibi, ayn\u0131 zamanda ehl-i kitab\u0131 da \u0130sl\u00e2m’a davet etmekle y\u00fck\u00fcml\u00fcd\u00fcr. Ama, ne ateistleri ve paganistleri, ne de ehl-i kitab\u0131 \u0130sl\u00e2m’a girmeleri i\u00e7in zorlama yetkisi yoktur. \u00c7\u00fcnk\u00fc, insanlar\u0131n kalplerinde inan\u00e7,zor kullan\u0131larak olu\u015fturulamaz. Din konusunda zor kullanmak, -b\u0131rak\u0131n\u0131z yasaklanm\u0131\u015f olmas\u0131n\u0131- hi\u00e7 bir olumlu sonu\u00e7 da do\u011furmaz.<\/p>\n M\u00fcsl\u00fcman\u0131n, ehl-i kitab\u0131n dininin -Hz. Muhammed’in peygamberli\u011finden sonra- Allah kat\u0131nda yine kabul g\u00f6recek bir din oldu\u011funu iddia etmesi ile ard\u0131ndan onlar\u0131 \u0130sl\u00e2m’a \u00e7a\u011f\u0131rmas\u0131 kesinlikle ba\u011fda\u015ft\u0131r\u0131lamaz. Onlar\u0131 \u0130sl\u00e2m’a \u00e7a\u011f\u0131rmakla y\u00fck\u00fcml\u00fc olu\u015fu ancak, onlar\u0131n benimsedi\u011fi yolun din olmad\u0131\u011f\u0131n\u0131 ve de bu nedenle onlar\u0131 dine-\u0130slam’a \u00e7a\u011f\u0131rd\u0131\u011f\u0131n\u0131 d\u00fc\u015f\u00fcnmesiyle m\u00fcmk\u00fcnd\u00fcr.<\/p>\n Bu g\u00f6zle g\u00f6r\u00fcl\u00fcr ger\u00e7ek tesbit edilirse, m\u00fcsl\u00fcman\u0131n, yery\u00fcz\u00fcnde dini yayg\u0131nla\u015ft\u0131rma ad\u0131na \u0130sl\u00e2m’\u0131 din olarak benimsememi\u015f ki\u015filerle bir dostluk, bir dayan\u0131\u015fma ili\u015fkisine girmesinin \u0130sl\u00e2m inanc\u0131yla mant\u0131ken de ba\u011fda\u015famayaca\u011f\u0131 daha kolay anla\u015f\u0131lacakt\u0131r.<\/p>\n \u0130sl\u00e2m’da bu mesele, bir \u00f6rg\u00fctlenme, organizasyon meselesi olmas\u0131n\u0131n yan\u0131s\u0131ra, bir iman, bir inan\u00e7 meselesidir.<\/p>\n Bunun bir iman ve inan\u00e7 meselesi oldu\u011funu, m\u00fcsl\u00fcmanlar ile ehl-i kitap aras\u0131nda dostluk oldu\u011fu da son derece a\u00e7\u0131kt\u0131r. \u00c7\u00fcnk\u00fc m\u00fcmin t\u00fcm \u00e7abas\u0131n\u0131, -\u0130sl\u00e2m’\u0131n belirledi\u011fi ve peygamberimizin arac\u0131l\u0131\u011f\u0131yla bizlere iletilen- Allah’\u0131n nizam\u0131n\u0131, t\u00fcm ayr\u0131nt\u0131lar\u0131yla ve de insanlar\u0131n her t\u00fcrl\u00fc davran\u0131\u015flar\u0131n\u0131 kapsayacak bi\u00e7imde ya\u015fama aktarmak, uygulamak i\u00e7in yo\u011funla\u015ft\u0131rmal\u0131d\u0131r. Bu durumda, bu konuda m\u00fcsl\u00fcman\u0131n, \u0130sl\u00e2m, din, y\u00f6ntem, sistem ve d\u00fczen olarak inanmam\u0131\u015f bir kimseyle dayan\u0131\u015fma i\u00e7erisine girip yard\u0131mla\u015fabilece\u011fi nas\u0131l d\u00fc\u015f\u00fcn\u00fclebilir? Bunun m\u00fcmk\u00fcn olabilece\u011fini s\u00f6yleyenlerin ama\u00e7lar\u0131 ba\u015fkad\u0131r. -Bu t\u00fcr kimselerin ama\u00e7lar\u0131n\u0131n \u0130sl\u00e2m’a ve \u0130sl\u00e2m’\u0131n hedeflerine zarar vermediklerini varsaysak bile, onlar\u0131n bu d\u00fc\u015f\u00fcnceleri \u0130sl\u00e2m’\u0131n hedefleri aras\u0131nda kesinlikle yerle\u015ftirilemez.- \u00c7\u00fcnk\u00fc \u0130sl\u00e2m, inan\u00e7 esas\u0131yla temellendirilmemi\u015f hi\u00e7 bir hedefi, hi\u00e7bir eylemi -ba\u015flang\u0131\u00e7 itibar\u0131yla olumluymu\u015f gibi bir izlenim yaratsa da kesinlikle onaylamamaktad\u0131r. “Rabblerini inkar edenlerin iyi i\u015fleri, f\u0131rt\u0131nal\u0131 bir g\u00fcnde, r\u00fczgar\u0131n \u015fiddetle savurdu\u011fu k\u00fcle benzer.” (\u0130brahim Suresi, 18)<\/strong><\/p>\n \u0130sl\u00e2m, m\u00fcsl\u00fcman\u0131 t\u00fcm \u00e7abas\u0131n\u0131 \u0130sl\u00e2m i\u00e7in harcamakla y\u00fck\u00fcml\u00fc tutmu\u015ftur. M\u00fcsl\u00fcman\u0131n ya\u015fam\u0131nda, g\u00fcnl\u00fck faaliyetlerinde en k\u00fc\u00e7\u00fck bir noktada bile \u0130sl\u00e2m’dan kopukluk d\u00fc\u015f\u00fcn\u00fclemez. Bunu ancak, \u0130sl\u00e2m’\u0131n \u00f6z\u00fcn\u00fc ve \u0130sl\u00e2m d\u00fczeninin esprisini kavrayamam\u0131\u015f olanlar d\u00fc\u015f\u00fcnebilir. M\u00fcsl\u00fcman\u0131n, hayatta \u0130sl\u00e2m nizam\u0131n\u0131n d\u0131\u015f\u0131nda kalan (!) baz\u0131 noktalarda \u0130sl\u00e2m d\u00fc\u015fmanlar\u0131yla yard\u0131mla\u015fabilece\u011fi ya da \u0130sl\u00e2m d\u00fc\u015fmanlar\u0131n\u0131n m\u00fcsl\u00fcmandan -dinini terk etmedi\u011fi halde- ho\u015fnut olabilecekleri d\u00fc\u015f\u00fcn\u00fclemez. Nitekim, yahudilerin ve hristiyanlar\u0131n m\u00fcsl\u00fcmandan ho\u015fnut olabilmeleri i\u00e7in ondan ne isteyecekleri Kur’an’da da a\u00e7\u0131k\u00e7a belirtilmi\u015ftir. G\u00f6r\u00fcl\u00fcyor ki b\u00f6ylesi bir yard\u0131mla\u015fma ve i\u015fbirli\u011fi d\u00fc\u015f\u00fcncesi, gerek inan\u00e7 bak\u0131m\u0131ndan, gerekse pratik bak\u0131m\u0131ndan kesinlikle imkans\u0131zd\u0131r.<\/p>\n Kalplerinde hastal\u0131k bulunan ki\u015filerden biri olan Abdullah bin Ubey bin Sel\u00fbl, yahudilerle dost kalma \u00e7abas\u0131na ve sevgisine, ayr\u0131ca onlarla dayan\u0131\u015fmas\u0131na mazeret olarak; “Bir insan olarak ben ba\u015f\u0131m\u0131 belaya sokmak istemekten korkar\u0131m” diyordu. Bunlar, kalpteki hastal\u0131\u011f\u0131n, imandaki zay\u0131fl\u0131\u011f\u0131n g\u00f6stergesidir. Dost, Allah’t\u0131r. Yard\u0131m edecek olan Allah’t\u0131r. O’ndan ba\u015fkas\u0131n\u0131n yard\u0131m\u0131na bel ba\u011flamak sap\u0131kl\u0131kt\u0131r, bo\u015fa k\u00fcrek \u00e7ekmektir. Ne var ki \u0130bn Sel\u00fbl’\u00fcn ileriye s\u00fcrd\u00fc\u011f\u00fc mazeretler, tarih boyunca pek \u00e7ok kimse taraf\u0131ndan yinelenecektir. Kalplerinde hastal\u0131k bulunan her m\u00fcnaf\u0131\u011f\u0131n d\u00fc\u015f\u00fcncesi, \u0130bn Ubey’in d\u00fc\u015f\u00fcncesiyle ayn\u0131 olacakt\u0131r. Hi\u00e7bir m\u00fcnaf\u0131k, iman ger\u00e7e\u011fini kavrayamayacakt\u0131r. Ama \u00f6te yandan Ubade bin Samit, yahudilerin yap\u0131p ettiklerini g\u00f6r\u00fcnce onlara dostluktan nefret ediyor. \u00c7\u00fcnk\u00fc kalbinde iman vard\u0131r. Bunun i\u00e7in yahudilerle dostlu\u011fu tamamen b\u0131rakt\u0131. O kalbini Allah’\u0131n’ buyruklar\u0131na a\u00e7arken Abdullah bin Ubey bin Selul ise onun bu tutumuna tepki olarak \u00f6fkeyle di\u015flerini g\u0131c\u0131rdat\u0131yordu.<\/p>\n \u0130\u015fte iki farkl\u0131 anlay\u0131\u015ftan, iki farkl\u0131 duygudan kaynaklanan iki fakl\u0131 tutum. \u0130man eden kalpler ile iman\u0131 bilmeyen kalpler aras\u0131nda, bu iki olgu tarih boyunca s\u00fcrgit ya\u015fanacakt\u0131r.<\/p>\n Kur’an, dinlerine d\u00fc\u015fman olan ki\u015filerle yard\u0131mla\u015fanlar\u0131, onlarla s\u0131k\u0131 f\u0131k\u0131 olanlar\u0131, Allah’a i\u00e7tenlikle inan\u0131p, ba\u011flan\u0131p g\u00fcvenmeyen m\u00fcnaf\u0131klar\u0131 tehdit ediyor. Onlar\u0131 fethin yakla\u015fmas\u0131yla, Allah’\u0131n, onlar\u0131n tutumlar\u0131n\u0131 ortaya koyacak, gizledikleri nifak tohumlar\u0131n\u0131 a\u00e7\u0131\u011fa vuracak buyru\u011fuyla tehdit ediyor.<\/p>\n “Olur ki Allah yak\u0131nda size fetih nasib eder <\/strong>ya da kendi taraf\u0131ndan s\u00fcrpriz bir geli\u015fme g\u00f6sterir de o zaman bu kimseler, kalplerinde gizli tuttuklar\u0131 duygulardan pi\u015fman olurlar.”<\/strong><\/p>\n \u0130\u015fte o zaman (yani ister Mekke’nin fethi, ister konumlar\u0131n a\u00e7\u0131\u011fa vurulmas\u0131, isterse Allah kat\u0131ndan gelen bir buyruk anlam\u0131nda olsun, “fetih” ger\u00e7ekle\u015fti\u011fi zaman, kalplerinde hastal\u0131k bulunanlar, yahudilerle ve hristiyanlarla yar\u0131\u015f\u0131rcas\u0131na dostluk kurabilmek i\u00e7in \u00e7abalamalar\u0131ndan ve de bozgunculuklar\u0131n\u0131n a\u00e7\u0131\u011fa \u00e7\u0131kmas\u0131ndan \u00f6t\u00fcr\u00fc pi\u015fman olacaklard\u0131r. M\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131n durumuna imrenecekler, yapt\u0131klar\u0131 bozgunculuktan ve sonu\u00e7ta i\u00e7ine d\u00fc\u015ft\u00fckleri utan\u00e7 verici durumdan \u00f6t\u00fcr\u00fc kendilerini k\u0131nayacaklard\u0131r!<\/p>\n “O zaman m\u00fcminler onlara, `B\u00fct\u00fcn g\u00fc\u00e7leriyle sizin yan\u0131n\u0131zda olacaklar\u0131na Allah ad\u0131na yemin edenler bunlar m\u0131?’ derler. Onlar\u0131n b\u00fct\u00fcn \u00e7abalar\u0131 bo\u015fa gitmi\u015f ve h\u00fcsrana u\u011frayanlardan olmu\u015flard\u0131r.”<\/strong><\/p>\n Nitekim Allah sonunda, fethi nasip etmi\u015ftir. Onlar\u0131n niyetleri a\u00e7\u0131\u011fa \u00e7\u0131km\u0131\u015f, amelleri bo\u015fa gitmi\u015ftir. Kaybedenler onlar olmu\u015ftur. Allah’\u0131n vaadi h\u00e2l\u00e2 ge\u00e7erlidir. Sadece Allah’\u0131n ipine sar\u0131l\u0131rsak, sadece Allah’\u0131 dost bilirsek, Allah’\u0131n sistemini g\u00f6zetir ve d\u00fc\u015f\u00fcncelerimizi, tav\u0131rlar\u0131m\u0131z\u0131 ona g\u00f6re belirlersek, Allah taraf\u0131ndan g\u00f6sterilen do\u011fru yol \u00fczere m\u00fccadeleye devam edersek Allah, bizlere de zaferi nasib edecektir. Yeter ki Allah ve Rasul\u00fc ile iman eden kimseler d\u0131\u015f\u0131nda hi\u00e7 kimseyi dost bilmeyelim.<\/p>\n Ayetlerde iman edenlere y\u00f6nelik ilk \u00e7a\u011fr\u0131, yahudiler ve hristiyanlarla dostlu\u011fun kesilmesi, bu dostlu\u011fu s\u00fcrd\u00fcrerek -fark\u0131na var\u0131p anlayamadan \u0130sl\u00e2m’dan \u00e7\u0131k\u0131p onlardan biri haline gelmekten ka\u00e7\u0131n\u0131lmas\u0131 isteniyor. \u0130kinci \u00e7a\u011fr\u0131da ise, Allah’\u0131n dininden -Bu t\u00fcr bir dostluk ya da ba\u015fka bir nedenle d\u00f6nenler, t\u00fcm amellerinin bo\u015fa \u00e7\u0131kar\u0131laca\u011f\u0131 ger\u00e7e\u011fi ile tehdit ediliyor. Onlar\u0131n bu tutumlar\u0131yla, Allah’\u0131 aciz b\u0131rakamayacaklar\u0131, O’nun dinine bir zarar veremeyecekleri, \u00e7\u00fcnk\u00fc Allah’\u0131n dini i\u00e7in -O’nun ezel\u00ee ilminde mahfuz- dostlar\u0131n ve yard\u0131mc\u0131lar\u0131n bulunaca\u011f\u0131, dolay\u0131s\u0131yla insanlar\u0131n dinden d\u00f6nmeleri durumunda, onlar\u0131n yerine ba\u015fkalar\u0131n\u0131n getirilece\u011fi belirtiliyor. Ard\u0131ndan, -Allah’\u0131n ezel\u00ee ilminde mahfuz- bu se\u00e7kin insanlar\u0131n, \u00f6zelliklerinden s\u00f6z ediliyor. Onlar, sevimli, iyi ve p\u0131r\u0131l p\u0131r\u0131l \u00f6zelliklere sahiptirler. Sonra, m\u00fcsl\u00fcmanlar\u0131n dostluklar\u0131n\u0131 y\u00f6neltecekleri yegane y\u00f6n a\u00e7\u0131klan\u0131yor. Ve bu ikinci \u00e7a\u011fr\u0131n\u0131n sonunda, Allah’\u0131n taraftarlar\u0131 ile kar\u015f\u0131t g\u00fc\u00e7ler aras\u0131ndaki sava\u015f\u0131n ka\u00e7\u0131n\u0131lmaz sonucu dile getiriliyor. S\u00f6z konusu sava\u015f\u0131 kazananlar, Allah’\u0131, Rasul\u00fcn\u00fc ve m\u00fcminleri i\u00e7tenlikle dost bilenler olacakt\u0131r.<\/p>\n <\/p>\n","protected":false},"excerpt":{"rendered":" B\u0130SM\u0130LLAH\u0130RRAHMAN\u0130RRAH\u0130M Hamd kendisinden ba\u015fka ilah olmayan, mutlak manada tek g\u00fc\u00e7 ve kudret sahibi olan Allah\u2019a mahsustur. Salat ve selam t\u00fcm peygamberlerin ve onlar\u0131 takip eden tabilerinin \u00fczerine olsun. 51- Ey m\u00fcminler yahudileri ve hristiyanlar\u0131 dost edinmeyiniz. Onlar birbirlerinin dostlar\u0131d\u0131rlar. Sizden kim onlar\u0131 dost edinirse o onlardan olur. Hi\u00e7 ku\u015fkusuz Allah, zalimleri do\u011fru yola iletmez. 52- […]<\/p>\n","protected":false},"author":13,"featured_media":9092,"comment_status":"open","ping_status":"open","sticky":false,"template":"","format":"standard","meta":{"footnotes":""},"categories":[1],"tags":[],"class_list":["post-9091","post","type-post","status-publish","format-standard","has-post-thumbnail","hentry","category-gundem"],"yoast_head":"\n