sohbetlerözlü sözleryazarlarmakalelervideolartefsir derslerikavram derslerimedaricus salikin

TABERİ (RH.A)’İN BAKIŞ AÇISIYLA TAHA SURESİ 21. VE 39. AYET-İ KERİMELER

TABERİ (RH.A)’İN BAKIŞ AÇISIYLA TAHA SURESİ 21. VE 39. AYET-İ KERİMELER
Kasım 27, 2025 09:56
3
A+
A-

21- Bunun üzerine Allah şöyle dedi: “Al onu. Korkma. Biz onu, eski haline döndüreceğiz.

Allah Teala, Hz. Musa’nın sağ elinde bulunan kuru âsâda mucizeler göstererek Hz. Musa’ya, onu yere atmasını emretmiş bunun üzerine âsâ hareket eden bir yılan haline gelmiştir. Hz. Musa bir insan olarak bunu görünce âsânın bu halinden korkmuş ve geri dönüp kaçmaya başlamıştır. Bunun üzerine Allah Teala Hz. Musa’ya, kaçmamasını, âsânın tekrar eski haline döneceğini bildir­miştir. Bundan sonra başka bir mucize göstermek için şöyle buyurmuştur: [1][23]

 

22- Elini koynuna sok da, bir başka mucize olarak, kusursuz bembe­yaz çıksın. [2][24]

 

23- Böylece sana, en büyük mucizelerimizden birini gösterelim.

Allah Teala, Hz. Musa’ya bu emri verince Hz. Musa elini koynuna sok­tu sonra çıkardı. Birde baktı ki eli bembeyaz olmuş, pınl pırıl parlıyor.

Hz. Musa’nın teni esmer renkteydi. Bu sebeple elinin kar gibi bembeyaz olması bir mucize idi. [3][25]

 

24- Firavuna git. Çünkü o azmıştır.

Ey Musa, sen benim tarafımdan bir elçi olarak Mısır’ın idarecisi olan Fi-ravun’a git. Zira o azmış, rabbine karşı isyan etmiştir. Sen onu, benim birliğimi kabullenmeye, bana itaat etmeye ve Israiloğullannı seninle birlikte serbest bıra-maya davet et. [4][26]

 

25- Musa şöyle niyaz etti: “Rabbim, gönlüme genişlik ver.” [5][27]

 

26- İşimi kolaylaştır. [6][28]

 

27- Dilimin düğümünü çöz. (Kekemeliğimi gider.) [7][29]

 

28- Ki insanlar sözümü anlasınlar. [8][30]

 

29- Bir de ailemden birini bana vezir yap. [9][31]

 

30- Kardeşim Harun’u. [10][32]

 

31- Onunla beni güçlendir. [11][33]

 

32- Vazifemde onu bana ortak et. [12][34]

 

33- Ki seni çokça teşbih edelim. [13][35]

 

34- Ve seni çokça analım. [14][36]

 

35- Şüphesiz ki sen bizi çok iyi görüyorsun.

Hz. Musa, kendisine Peygamberlik verileceğini öğrenince Allah Tea-la’dan şunları istedi: “Ey rabbim, sen bana genişlik ver ki bana gönderdiğin vah­yi iyi anhyayım ve kendimde, Firvun’a karşı konuşma cesareti hissedeyim. Sen bana, vermiş olduğun Peygamberlik vazifesini hakkıyla yapmamı kolaylaştır. Sen, dilimdeki kekemeliği çöz ki rahat rahat konuşma imkânı bulayım. Ve in­sanlar ben ianlasınlar. Sen, ailemden birini, özellikle kardeşim Harun’u bana yardımcı kıl. Beni onunla güçlendir. Onu da, bana verdiğin Peygamberlik vazi­fesinde bana ortak kıl ki seni çokça teşbih edelim ve çokça analım. Şüphesiz ki sen bizi çok iyi görüyorsun. Bizim hiçbir işimiz senden gizli değildir. [15][37]

 

36- Allah şöyle dedi: “Ey Musa, dilediğin sana verildi.

Ey Musa, istemiş olduğun şeyleri, gönül genişliği, işinin kolaylaştırılma­sı, dilindeki kekemeliğin giderilmesi, kardeşin Harun’a Peygamberlik verilerek sana yardımcı yapılmîsı isteklerin kabul edil li. [16][38]

 

37- Biz sana, bir kere daha lütufta bulunmuştuk. [17][39]

 

38- Hani bir zaman biz, annene bazı hususlar ilham etmiştik. [18][40]

 

39- Ona şöyle demiştik: “Musa’yı sandığa koy, Nİ1 nehrine bırak ta nehir onu kıyıya vursun. Onu, benim de onun da düşmanı olan biri alsın. Seni sevimli kıldım ki muhafaza akında yetişesin.

Taberi, îbn-i îshak’ın özetle şöyle söylediğini rivayet ediyor: Hz. Musa’nın annesi, Firavun’un, İsrailoğullan’nın her doğan erkek çocuğun öldü­rülmesini emrettiği yılda, Hz.Musa’yi dünyaya getirmiş ve Firavun’un, kendi ço­cuğunu da öldürteceğinden korkmuştur. Bunun üzerine Allah Teala Hz. Musa’mn annesine, ya zamanındaki Peygamberler vasıtasıyla veya bizzat kalbi­ne ilham ederek Musa’yı küçük bir sandığın içine koymasını ve onu Nil nehrine bırakmasını bildirmiştir. Musa’nın annesi, Allah Teala’nın, kendisine ilham etti­ği şeyi yapmıştır.

Firavun her zaman olduğu gibi bir sabah Nil nehrinin kenarındaki sarayı­nın bahçesinde karısı Âsiye ile birlikte otururlarken, nehir, sandığı getirip kena­ra attı. Firavun sandığın getirilmesini emretti. Sandık getirildi. Firavun onu açtı. İçi beşik şekline getirilmiş bu sandıkta Hz. Musa bulunuyordu. Allah Teala Hz. Musa’yı Firavun’a sevdirdi. Firavun ve hanımı onu alıp büyüttü.

Âyet-i Kerimede: “Musa’yı benim de onun da düşmanı olan biri alsın.” buyurulmaktadır. Bu düşmandan maksat, Firavun’dur. Firavun ilahlık iddiasında bulunduğu için Allanın düşmanı olmuştur. Kz. Musa’nın büyüyüp Peygamber olmasından sonra kendisini imana davet etmesi üzerine de ona düşman olmuş­tur.

Âyet-i Kerimede “Seni sevimli kıldım” ifadesi zikredilmektedir. Bundan maksat, Allah tealamn, insanların kalblerine Hz. Musayı sevme duygusunu yer-ieştirmesidir. Yahut Hz. Musa’yı vücutça yakışıklı yaratmasıdır.

Yine âyet-i Kerimede “Seni sevimli kıldım ki. muhafazam altında yetişe-

sin.” Duyurulmaktadır. Burada ifade edilen muhafaza altında bulundurulmaktan maksat, “Benim iradem ve sevgim ile beslene ve büyüyesin.” demektir. Yahut “Bütün hallerinde benim denetimim altında bulunasın.” demektir. [19][41]

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.