sohbetlerözlü sözleryazarlarmakalelervideolartefsir derslerikavram derslerimedaricus salikin

VEHBE ZUHAYLİ (RH.A)’İN BAKIŞ AÇISIYLA ENFAL SURESİ 20. VE 23. AYET-İ KERİMELER

VEHBE ZUHAYLİ (RH.A)’İN BAKIŞ AÇISIYLA ENFAL SURESİ 20. VE 23. AYET-İ KERİMELER
Aralık 20, 2025 09:57
9
A+
A-

Allah’a Ve Rasulüne İtaati Emir, Muhalefetten Korkutma

 

20- Ey iman edenler! Allah’a ve Resulü­ne itaat edin. İşittiğiniz halde ondan yüz çevirmeyin.

21- İşitmedikleri halde “işittik” diyen­ler gibi olmayın.

22- Allah katında yerde yürüyen hay­vanların en kötüsü, akıl erdirmeyen sağır ve dilsizlerdir.

23- Eğer Allah onlarda bir hayır oldu­ğunu bilseydi, elbette onlara duyurur­du. Onlara işittirseydi de yine yüz çe­virici olarak arkalarına dönerlerdi.

 

Açıklaması

 

Allahü Teâlâ mümin kullarına, kendisine ve peygamberine itaati emredi­yor. Bu emre muhalefetten ve inatçı kâfirlere benzemekten men ediyor.

Ey iman edip tasdik edenler! Cihada katılma ve malı terketme hususun­daki davette, Allah’a ve Rasûlüne itaat edin. Rasûlüne ve emirlerine itaati ter-ketmeyin. Cihadı ve cihad yolunda sözünü ve öğütlerini dinleyin. Burada dinle­mek, anlayıp kavramak üzere dinlemektir. Müminlerin özelliği budur: “Dinle­dik, itaat ettik. Ey Rabbimiz! Mağfiret isteriz ve dönüş ancak sana’dır” dediler” (Bakara, 2/285).

Dinlemedikleri halde “dinledik” diyen münafıklar ve müşrikler gibi olma­yın. Onlar duyuyor, kabul ediyor gibi görünüyorlar, ama durum öyle değildir.

Sonra Allahü Teâlâ, onların mahlûkların en kötüleri olduğunu haber veri­yor: Allah katında, yeryüzünde dolaşan varlıkların en şerlileri, hakkı duyma­yan, ona tabi olmayan, hakkı konuşmayan, hakkı anlamayan, hak ile bâtılı, hayırla şerri, hidayetle dalâleti, İslâm’la küfrü anlamayan, duyuları çalışmaz hale getirip faydalı ve zararlıyı ayırdedemeyen kimselerdir. Eğer onlar, akılla­rını cahiliyye asabiyetinden ve taklitten uzaklaşarak kullansalar, hak ve doğ­ruyu bulurlar, kendileri için yararlı olan şeyin İslâm olduğunu anlarlardı. An­cak onlar, gerçekten hayvanlar gibi hakikatları anlamıyorlar: “Bunda kalbi olan veya kendisi şahit olarak kulak veren kimse için, elbette öğüt vardır” (Kâf, 50/37).

Sonra Allahü Teâlâ, onların sağlam bir anlayışları olmadığını, eğer nefis­lerinde hayra, imana, İslâm nuruna ve peygambere bir meyilleri olacak olsay­dı, alıcı bir şekilde anlamaya muvaffak buyururdu. O, onları, hakikati anlama­ya muvaffak buyursa, onlar yine de, sırf inatlarından dolayı ondan yüz çevire­ceklerdi. [1][11]

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.