UYGARLIK İSLAM’INDIR – 3

Hamd Allah (cc) salât ve selam Resulullah(Sav)  ve bütün müslümanların üzerine olsun. İslam insanı hayvandan apayrı kılan insani değer ve ahlak hükümlerine ortaya koyarak hakim olduğu her toplumda onları geliştirilmeye, sağlamlaştırmaya ve kurumaya çalışır. Bu toplum ister tarım toplumu ister sanayi toplum olsun. Bu toplum ister göçebe ilkel toplum olsun, ister fakir bir toplum, ister zengin bir toplum olsun. Kısaca toplumun niteliği ne olursa, İslam bu alanda, insani özelliklere dayanan bir gelişme çizgisi sağlar. Sonra o çizgiyi muhafaza ederek hayvanlığa doğru bir düşüşün meydana gelmesini engeller. Çünkü değer ve ölçüler konusunda hayvanlık noktasından başlayıp, insanlık seviyesine kadar yükselen bir hat vardır. Bu hat madde uygarlığı ile aşağı doğru inince o artık uygarlık olmaz. O ancak geri kalmışlık veya cahiliye olur. toplumun temelini aile teşkil eder, eşler arasında işbölümü yapılır, ailede en çok önem verilen konu yeni neslin yetiştirilmesi olursa işte o toplum uygar toplumdur çünkü aile bu şekilde İslami hayat tarzının denetimi altında önceki paragraftaki belirttiğimiz insani ahlak ve değer ölçülerinin doğup geliştiği ve yeni nesle yansıdığı bir toplum olur. Bu ahlak ve değer ölçülerinin aileden başka bir sosyal birimde gelişmesi mümkün değildir. Toplumun temelini kendi tabiriyle hür (gayrimeşru) cinsi ilişkiler ve gayrimeşru nesil teşkil Edip, aile içindeki ilişkiler, görev ve işbölümü yerine, arzu, heves, içgüdü ve başıboşluk temeline dayanarak kadının fonksiyonunu süslemek, kışkırtmak ve ayartmak olursa asli görevi olan yeni nesli yetiştirmekten, uzaklaştırarak otelde, gemide ve uçakta memur olmaya özen verilirse, maddi üretime katkıda bulunmak, insan üretmekten daha kazançlı, daha itibarlı ve daha onurlu olduğu için kadın enerjisini insan yetiştirmede kullanmayıp maddi üretim ve araç imalatında harcarsa, o zaman bu durum insani ölçüler ile geri kalmışlık ve uygarlıktan uzaklaşma yahut da İslami tabirle(CAHILIYE)ye dönmedir. Aile ve iki cins arasındaki ilişkiler meselesi bir toplumun sınıfını belirlemede, geri kalmış bir toplum mu? Olduğunu belirlemede kesin bir ölçüdür. Bu ilişkilerde hayvani değer, ahlak ve eğilimlerin hakim olduğu toplumlar, sanayi, ekonomi ve bilim alanında ne kadar ilerlemiş olursa olsunlar uygar toplum olamazlar bu ölçü, insanca ilerleme derecesini tespit etmek hususunda şaşmaz bir ölçüdür. Modern cahiliye toplumlarında ahlak, insanı hayvan karakterlerinden uzaklaştıracak, ana özellik kazandıran her türlü nitelikten uzaklaşmış bir kapsam darlığına itilmek tedir. Bu toplam gayrimeşru cinsi ilişkiler ve hatta gayri tabi çiftleşme biçimleri ahlak düşüklüğü olarak nitelenenmez. Ahlak kavramı neredeyse zaman zaman devlet yarari sınırları aşılınca sırf ekonomik ve siyasi endişelere dayanır hale indirilmiştir. İnsani gelişme çizgisi, hayvani eğilimini dizginleyip amacı sadece cins haz duymak değil, bunun ötesinde insani özelliklerin ön plana çıkması ile göze batan insani medeniyet mirasını taşımada bugünkü neslin yerine geçecek olan insan nesnenin yetiştirmek şeklindeki insani görevi yerine getirmeyi üstlenme esasına dayalı bir aile çerçevesi içinde tutma doğrultusunda ilerlemektir. İnsani özellikler bakımından gelişerek hayvani niteliklerden giderek uzaklaşan bir neslin yetiştirilmesi, ancak hissi güven ve istikrar güvenceleri ile kuşatılmış ve Moda’ya bağlı arzuları sarsılmayacak bir aile yuvası içinde mümkündür. Adı geçen zehirli, çirkin telkinlere, kışkırtmalara, yataklık eden ve ahlak kavramını cinsiyet Edebinden arın darak daraltan toplum, böyle bir insanı yetiştirecek yuvayı kuramaz. Bunun içindir ki, İslam’ın öğrettiği ahlak, değer ölçüleri, duygu ve güvenceler insana yaraşır değerler olduğu gibi bulanık veya değişme eğiliminde olması söz konusu olmayan, kesin çözümlere göre”UYGARLIK SADECE İSLAM” dır.. dememiz ve Kabul etmemiz  Gerekir .. Elhamdulillah …