ALLAH(C.C)’A OLAN SEVGİNDE CİDDİ MİSİN?

“Ey iman edenler! Sizden kim dininden dönerse (bilsin ki) Allah(c.c), sevdiği ve kendisini seven Müminlere karşı alçak gönüllü (şefkatli), kâfirlere karşı onurlu ve zorlu bir toplum getirecektir. (Bunlar) Allah yolunda cihad ederler ve hiçbir kınayanın kınamasından korkmazlar (hiçbir kimsenin kınamasına aldırmazlar). Bu, Allah’ in, dilediğine verdiği lütfudur. Allah’ın lütfu geniştir; O, her şeyi bilir. Sizin veliniz ancak Allah’tır, peygamberidir, bir de Allah’ın emrine boyun eğerek namazı dosdoğru kılan, zekâtı veren müminlerdir. Kim Allah’ı, peygamberini ve iman edenleri veli edinirse bilsin ki Allah’tan yana olanlar mutlaka galip geleceklerdir.”(Maide54-56)

Ayet-i kerime, Allah (c.c.)’in razı olacağı ve kendilerini düşmanlarına karşı muzaffer kılacağı nesil ve topluluktan bahsetmektedir. Daha önceki ayetlerin belirttiği gibi bu topluluğun çeşitli özellikleri bulunmaktadır. Bu özelliklerin başında, onların Allah sevgisi gelmektedir. “Allah onları, onlar da Allah’ı sever”. Şayet “Bütün Müslümanlar Allah’ı sevmektedir” dersek bu bahsedilen özelliğin ne mânâsı kalır?

Evet… Bu, kalplerde bulunan Allah sevgisidir. Fakat Allah’ın va’dedilen nesilden istediği sevgi kalbi kontrol eden bir sevgidir. Bu öyle bir sevgidir ki kalpte Allah’ı her şeyden daha sevgili hale getirir. “…iman edenlerin Allah’a olan sevgileri ise (onlarınkinden) çok daha fazladır…” (Bakara 165)

Bu samimi sevginin bazı belirtileri vardır ve onlarla tanınır. İşte bunlardan bazıları:

1-Sevgiliye itaat ve O’nun Rızası için Çalışmak

Allah’ı seven kul, sırf O’nun rızasını kazanmak için gayret eder ve koşar… İşte bak, Musa (as.) İsrail oğullarını geride sırf Rabbiyle buluşmak için terk ederken şunları söylüyor: “Ben, memnun olasın diye sana acele ile geldim Rabbim.” (Taha 84) Bütün sahip olduklarını bu yolda harcasa dahi samimi sevgili, Rabbinin rızasını elde etmek için sürekli hırslı olur.

2-Rabbe Hızlı  Bir Yöneliş

Sadık bir sevginin alametlerinden biri de kulun tövbesi; istiğfar, Özür beyan etmesi, gözyaşı dökmesi, bir günaha düştüğünde Mevla’sının rızasını kazanmak istemesi ya da bir farzı yerine getirmede kusurlu davrandığı vakit Rabbinin kendisine gazab etmesinden sürekli korkması halidir. Bakın Resûlullah (s.a.v.) ‘in Tâif’te halkın onu yalanlaması ve O’ndan yüz çevirmeleri neticesinde başına gelenlerden dolayı: Rabbi’ nin rızasını almaya çalışması ve bunların kendisinde bulunan bir sebepten kaynaklanmış olacağı korkusuna kapılarak yalvarması ne şekilde olmuş! O şöyle diyordu: ” Şayet senin bana bir kızgınlığın yoksa başka herhangi bir şey umurumda değil… Çünkü senin bana verdiğin sıhhat ve afiyet daha geniştir… Karanlıkları kendisiyle aydınlattığın ve dünyayıda ahireti de düzene sokan yüzünün nuruna sığınırım. Yeter ki senin gazabın üzerime olmasın. Dilediğine yârdim etmek senin elindedir. Senden başka güçlü ve kuvvetli yoktur.”

3- Verdiklerinden Dolayı Allah’a Şükürde Bulunmak

Gerçek sevgili, Allah’tan gelen mükâfat ve bağışları sevinç ve mutlulukla Karşılar. Kendisine ulasan her iyilik ve hayırı Allah’tan bilir. Biz onu verdigi nimetlerden dolayı Allah’a hep hamd ve sürekli zikir icinde görürüz.

4- Belalara karşı Sabır ve Kadere Razı Olmak

Gerçek sevgili, Allah’in imtihan etmesine tahammül eder ve onun çizdiği kadere razı olur. Allah’ ın böyle yapmakla ancak hayrı temenni ettigini ve imtihan da ancak kendisini temizlemek ve kendine yaklaştırmak için yaptığını bilir. “Yine onlar, Rablerinin rızasını isteyerek sabreden kimseler…” (Ra’d 22)

5- Çok Yakarışta Bulunmak

Gercek sevginin Özelliklerinden biri de Allah’la baş başa kalmaktan, O’na yakarış ve övgüde bulunmaktan hoşlanmaktadır, Bu yakarış sırf sevgiliye has kılınırsa sevgili her zaman seslerin kesildiği, gözlerin uykuya daldığı, mekânların boşaldığı anı bekler ki Rabbine aceleyle koşsun, onunla sıcak bir dostluk kursun… Namazda, hele secde anında böyle sıcaklıklar kurma anları ne kadar da güzel anlardır… Bu sebeple farz namazlardan sonra en kıymetli namaz, teheccüd namazıdır ki insan için o vakitte buluşma anına hazırlanır… Bu anda Rabbimiz (c.c.) şanına ve kemaline yaraşır bir şekilde dünya semasına iner..

O halde Rabbini sevdiğini iddia edip de O’nu terk ederek uyuyanın iddiasına ne demek gerekir?

Fudayl b. İyaz bir defasında Hüseyin b. Ziyad’ in elinden tutup şunları söyledi: “Allah (c.c.) her gece dünya semasına iner ve ‘Beni sevdiğini iddia eden, yalan söylemiştir. Gece olduğunda beni terk edip uyudu. Her seven sevgilisiyle baş başa kalmak istemez mi? Ben, gece olduğunda sevenlerimin yanındayım. Sanki beni görmekteler ve o halde benimle konuşmaktalar. Yarınki günde sevenlerimi cennete yerleştireceğim.”

6- Rasulullah’ı (s.a.v) Allah için Sevmek

Gerçek sevginin alametlerinden bazıları şunlardır: Allah Teâlâ’nın sevdiğini sevmek. Allah’ın en sevdiği de elçisi Muhammed (s.a.v.)’ dir. Allah ve Resulünü sevmenin göstergesi: Resûlullah (s.a.v)”‘in Rabbinden getirdiklerine itaat etmek.  “(Resûlüm) De ki: Eder Allah’: seviyorsanız bana uyunuz ki Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın. Allah Ğafur’dur Rahim’dir.” (Al-i İmran 31)

Allah sevgisi sahabelerin kalbinde o derece büyümüştü ki bunu Resûlullah (s.a.v.)’a haber vermek için yanına gidip şunu söylediler: “Ey Allah’ın Resulü! Allah’ a yemin olsun ki Rabbimizi seviyoruz.” Bunun üzerine Allah (c.c.) şu ayeti indirdi. “(Resûlüm!) De ki: Eğer Allah’ı seviyorsanız bana uyunuz ki Allah da sizi sevsin.” (Al-i imran 31)

Hafız ibn Kesir bu ayet hakkında şunları söylüyor: “Bu ayet, “Allah sevgisi Muhammed (s.a.v.)’in getirdiği yola girmeye bağlı değildir” iddiasında bulunanların karşısında en büyük delildir. O Muhammedî şeriata, Nebevi dine bütün söz ve davranışlarında tâbi olmadıkça iddiasında yalancıdır. Hasan el-Basri şunları söylemiştir: “Bazı kimseler Allah’ı sevdiklerini iddia ettiler. Allah (c.c.) da onları bu ayetle sınadı.”

7- Gerçek Sevginin Alametlerinden Biri de Allah ve Resulünün Her Seyden daha Sevimli Olmasıdır:

Bir kimsenin eşini, çocuklarını, anne-babasını sevmesi sırf Allah sevgisinden dolayı olmalıdır. Bu sevgiler Allah sevgisini mağlup etmeye ya da yok etmeye sebep olmamalıdır. Allah (c.c.) ayette belirttiği gibi bu sevgiler, Allah, Resulü ve her ikisinin sevgisinin gerektirdiği şeyleri sevmekle çakışabilmektedir:

“De ki: Eğer babalarınız, oğullarınız, kardeşleriniz, eşleriniz, hısım akrabanız, kazandığınız mallar, kesada uğramasından korktuğunuz ticaret, hoşlandığınız meskenler size Allah’tan, Resulünden ve Allah yolunda cihad etmekten daha sevgili ise, artık Allah emrini getirinceye kadar bekleyin.  Allah fasıklar topluluğunu hidayete erdirmez” (Tevbe 24)

Bir kimse Allahı sevdiğini iddia edipte bu maddeleri hayatında barındırmıyorsa kalplerin sorgulanması zaruridir. Birdahaki yazımda Allah’a karşı samimi sevginin belirtilerini yazmaya devam edeceğim inşallah.

Samimiyetle Allah’a yönelenlere Selam ve Dua ile