Allah(cc)’nun El Mu’iz Sıfatı
Muiz: kökünden gelen sulasi mezit bablarından if’al babından ism-i faildir. Mastan izzettir. İzzetin manası lugatta; yücelik şeref, güç, kuvvet, zor, nadir, kerim, cömert, galip, üstün gelmek gibi manalara gelir.
El-Muiz bütün bu özelliklere sahip olan, yüce Allah’ın sıfatı olarak üstünlük sahibi, güç ve kuvvet sahibi, hep galip olup hiç aciz olmayan en şerefli, en değerli ve kahredici, hükümdar demektir. Kur’an-ı Kerim’de el-Muiz ism-i şerifi aziz, tuizzu şeklinde geçip hadis-i şeriflerde muiz olarak geçmektedir.
Diğer bir ifadeyle bu manalara gelir. Muiz; kullarına dünyada mal, cennete mükafat verendir. Allah, dilediği kullarına izzet vericidir. Aziz eden ancak O’dur.
El-Muiz manasının kapsamında iki ayet-i kerime okuyalım.
قُلِ اللَّهُمَّ مَالِكَ الْمُلْكِ تُؤْتِي الْمُلْكَ مَن تَشَاء وَتَنزِعُ الْمُلْكَ مِمَّن تَشَاء وَتُعِزُّ مَن تَشَاء وَتُذِلُّ مَن تَشَاء بِيَدِكَ الْخَيْرُ إِنَّكَ عَلَىَ كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ
(Resülüm!) De ki: Mülkün gerçek sahibi olan Allah’ım! Sen mülkü dilediğine verirsin ve mülkü dilediğinden geri alırsın. Dilediğini yüceltir, dilediğini de alçaltırsın. Her türlü iyilik senin elindedir. Gerçekten sen her şeye kadirsin.( Al-i İmran Suresi: 26)
Allah (c.c) el-Muiz isiminin tecellisi ile dilediğini üstün kılar.
Kim izzet bulmuş ise mutlaka Allah (c.c)’ın aziz kılmasıyla bulmuştur. Yüce Allah’ın aziz kılmadığını hiç kimse aziz kılamaz. Yüce Allah (c.c) izzeti dilediğine verir. İzzet veren ancak ve sadece Allah (c.c)’dır. Bu itibarla el-Muiz ismi Allah’ın güzel isimlerinden olup, izzet bulmak isteyenlerin ancak Allah’tan istemeleri gerekir.
يَقُولُونَ لَئِن رَّجَعْنَا إِلَى الْمَدِينَةِ لَيُخْرِجَنَّ الْأَعَزُّ مِنْهَا الْأَذَلَّ وَلِلَّهِ الْعِزَّةُ وَلِرَسُولِهِ وَلِلْمُؤْمِنِينَ وَلَكِنَّ الْمُنَافِقِينَ لَا يَعْلَمُونَ
Diyorlar ki, “(eğer bu savaştan) Medine’ye bir dönersek kuvvet ve şerefi çok olan (bizler), zayıf ve düşük olanı (müminler topluluğunu) oradan çıkaracaktır. Halbuki kuvvet ve üstünlük Allah’ın, Rasülünün ve müminlerindir; fakat münafıklar bilmezler. (Münafikun Suresi: 8)
İzzet Yüce Allah’ındır. Allah ( c.c) dilediği kimselere izzeti verir. Okuduğumuz bu ayet-i kerimede Yüce Allah (c.c) izzeti peygambere vermiştir ve has kulları olan peygamberlere tabii olan Mü’minlere vermiştir. Mü’minler dünyada, dünyalık makamları bakımından yüksek makamlarda olmasalarda hakikatte onlar izetlidirler. Çünkü Allah (c.c) Mü’minlere izzeti verdiğini beyan buyurmaktadır.
Allahu Teala (c.c) kendi yolunda giden, Peygamberi Hz. Muhammed (s.a.v)’e tabii olan kimseleri yüceltir ve izzet sahibi kılar.
Kendi yolunda gitmeyen Peygamberine tabii olmayan kimseleri de zelil kılar. Bu hem dünya hayatında hem de ahiret hayatında geçerlidir.
İbnu Mes’ud (radıyallahu anh) anlatıyor: “Resulullah (aleyhlssalatu vesselam) buyurdular ki: “(Kıyamet günü) bir adam bir başkasının elinden tutmuş olarak gelir ve: “Ey Rabbim! Bu, beni öldürdü!” der. Aziz ve celil olan Allah da: “Onu niye öldürdün?” diye sorar. Adam:
“İzzet senin için olsun diye öldürdüm!” der. Rab Teala: “İzzet benim içindir!” buyurur. Bir başka adam da bir başkasının elinden tutmuş olarak gelir ve: “Ey Rabbim! Bu, beni öldürdü!” der. Aziz ve Celil olan Allah: “Onu niye öldürdün?” diye sorar. Adam: “İzzet falancanın olsun diye öldürdüm!” der. Rab Teala: “İzzet falancanın değildir!” buyurur. Adam (öbürünün) günahıyla döner.”( Nesaı, Tahrim 2)
Allah ( c.c) izzetlidir. O ‘nun izzetli kıldık.lan izzetlidir. İzzet O’nun rızası için yapılanlardır. Yüce Allah’tan ve Allah’ın rızasından başka bir yerde izzeti aramak boştur. El-Muiz ism-i şerifi el-Aziz ism-i şerifi ile aynı ortak manalarda bulunsa da el-Muiz isminin iyelik içerdiğinden dolayı daha kapsayıcıdır.