sohbetlerözlü sözleryazarlarmakalelervideolartefsir derslerikavram derslerimedaricus salikin

EBU’L A’LÂ MEVDUDİ’NİN (RH.A.) BAKIŞ AÇISIYLA FURKAN SURESİ 35. ve 41. AYETLER

EBU’L A’LÂ MEVDUDİ’NİN (RH.A.) BAKIŞ AÇISIYLA FURKAN SURESİ 35. ve 41. AYETLER
15.06.2021
1.347
A+
A-

BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM

Hamd kendisinden başka ilah olmayan, mutlak manada tek güç ve kudret sahibi olan Allah’a mahsustur. Salat ve selam tüm peygamberlerin ve onları takip eden tabilerinin üzerine olsun.

35- Andolsun, biz Musa’ya kitabı(48) verdik ve onunla birlikte kardeşi Harun’u yardımcı kıldık.

36- Böylece onlara: “Ayetlerimizi(49) yalanlayan kavme gidin” dedik; sonunda onları (Firavun ve çevresini) kökünden darmadağın ettik.

37- Nuh’un kavmi de, peygamberleri yalanladıklarında(50) onları suda boğduk ve insanlar için bir ayet kıldık. Biz zulme sapanlara acıklı bir azab hazırlamışız.(51)

38- Ad’ı, Semud’u, Ress halkını(52) ve bunlar arasında birçok kuşakları da (yok ettik) .

39- Biz (onlardan) her birine örnekler verdik ve her birini darmadağın edip mahvettik.

40- Andolsun, onlar üstüne felâket yağmuru yağdırılmış bulunan o ülkeye(53) uğramışlardır; yine de onu görmüyorlar mıydı? Hayır, onlar dirilmeyi ummuyorlardı.(54)

41- Seni gördükleri zaman, seni yalnızca alay konusu edinmektedirler: “Allah’ın, peygamber olarak gönderdiği bu mu?”

AÇIKLAMA

48. Burada “Kitap”tan kasıt, Hz. Musa’ya Mısır’dan çıktıktan sonra verilen Tevrat değil, Çıkış’tan önce rasul olarak görevlendirilmesi üzerine verilen İlâhî Hidayet’tir. Firavun’un sarayında söylediği sözler ve Kur’an’ın çeşitli yerlerinde anlatıldığı üzere, Firavun’la olan mücadelesi boyunca kendisine Allah tarafından gönderilen talimat Kitab’ın muhtevasına dahildir. Çok büyük ihtimalle, bunlar Tevrat’a alınmamıştır. Tevrat, Çıkış’tan sonra Sina Dağı’nda Musa’ya verilen taştan tabletler üzerine kazınmış On Emir ile başlamıştır.

49. “Ayetlerimiz”: Kendilerine Yakup ve Yusuf Peygamberler aracılığı ile iletilen ve yüzyıllarca İsrailoğulları’nın salihleri tarafından okunan, tebliğ edilen ilahi öğretiler.

50. Onlar, bir insan olduğu için yalnızca Hz. Nuh’u değil, hepsi de insan olduğu için bütün peygamberleri yalancılıkla suçluyorlardı.

51. Yani, ahirette acıklı bir azab.

52. “Ress Ashabı” hakkında kesin bir bilgi yoktur. Bu konuda müfessirler farklı şeyler söylemişlerse de, hiç biri tatmin edici değildir. Haklarında söylenebilecek tek şey, onların peygamberlerini bir “rese”e (eski ve susuz bir kuyu) atarak veya içine asarak öldüren bir topluluk olduğudur.

53. Sözü edilen memleket, Hz. Lut’un kavminin memleketidir ki, taş yağmuruyla helâk edilmiştir. Hicaz halkı, Filistin ve Suriye’ye giderken onun yıkıntılarına uğrar ve helâkı hakkındaki dehşetli hikayeleri dinlerdi.

54. Kâfirler ahirete inanmadıklarından, bu haberlere yalnızca bakmakla yetinirler ve onlardan hiç bir ders almazlardı. Bir mümin ile bir kâfirin ahiretle ilgili gözlemleri arasındaki fark budur: Kâfir bu tür şeylere salt bir seyirci veya en fazla bir arkeolog olarak bakarken, mümin aynı şeyden ahlâkî-manevî dersler alır ve bu dünya hayatının ötesindeki gerçekler konusunda bir basirete ulaşır.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.