Bismillahirrahmanirrahim
Hamd Allah (c.c) salât ve selam Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem’e, ehlibeytine, geçmişte yaşamış, bugün de yaşamakta olan ve kıyamete kadar yaşayacak olan, gayesi Allah’ın rızası ve O’nun dininin yeryüzüne hakim olması olan bütün Müslümanların üzerine olsun.
- Sözlükte terk etmek önemsememek anlamında mastar ve ‘dalgınlık dikkatsizlik yanılma ihmal’ manasında isim olan gaflet kelimesi ‘bir şeyin gerekliliği ortada iken bunun idrak edilmemesi’ nefsin kendi arzusuna uyması, zamanın boş geçirilmesi yeterince uyanık ve dikkatli davranılmadığı için insana arız olan yanılgı hali. (Ragıp el-İsfehani el-Müfredat)
- En büyük tehlike Allah’tan ve O’nun dinini öğrenmekten gafil olmaktır.
Allahın dinini bilmemek günah işlemeye sebeptir, günahlar kalbin katılaşmasına neden olur. Bundan dolayı kul Allah’tan ve ahiretten gafil olur.
Mizan ve suratın varlığını bilmeyen kişi nasıl hesaptan korkar. Varlığını bildiği halde gafil olan ona nasıl hazırlık yapar?
Bu cehalet ve gaflet İslam ehlinde ayrılığa neden olur, körlük ve delalet içinde yaşamaya neden olur. Belki de iyilik yaptığını sanarak suç işlemeye neden olur.
Kâdı Ebu Bekir Él-Maliki arkadaşlarına cehaletin ve gafletin ulaşabileceğini gösteren şöyle bir olay nakletti.
- Şeyh Tartuşi, asrın Endülüslü bir fıkıh âlimini ziyaret etti. Yanına girdiğinde mescidin bir boşluğunda namaz kılıyordu. Kadı Ebu Bekir de bu mescitteydi.
Şey Tartuşi nafile namaz kıldı. Elini rükû tedbirine kaldırıyordu. Bu kaldırış peygamberden sabitti. Fakat Endülüste yaygın olan Malikilerden meşhur bir rivayet vardı: “iki halde el kaldırılmaz.”
Tartuşi’nin yaptığı sünnete uymaktı. Bu durum Maliki mezhebinde yaygın değildi. Kadı ebu Bekir’in yanında namazı bekleyen gemi kaptanı bunun dinde olmadığını iddia etti ve bazı askerlerine şey Tartuşi’nin öldürülmesini emretti ve onu öldürüp denize attılar.
Kadı Ebu Bekir dedi ki: Kalbim yırtıcı kuşlar arasında uçtu ve dedim ki Subhanallah! Bu Tartuşi zamanın fıkıh alimiydi.
Bana “Ellerini neden kaldırıyor?“ Diye sordular. Bunun Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem‘in sünneti olduğunu, bunun Malikilerde bir rivayet olduğunu fakat bu mezhepte meşhur olmadığını haber verdim. İkna olana kadar yatışmadılar.
(Kurtubi el-Camiul Ahkamil Kuran 281/ İmam Şatıbi İtisam 1274)
Düşünün böyle bir cehalet ve gaflet Müslüman’ın kanını dahi helal görmeye götürür kişiyi, üstelik O hak ve Sünnet ehli olan bir âlimdir. Bütün bunlar Allahın dinini bilmemek ve bilenini de dinin tamamı olduğunu sanmaktan kaynaklanıyor.
- Şeytanın beslendiği ve en sevdiği durumlardan biridir gaflet, cehaletle harman oldu mu, şeytan için tam bir tezgah olur.
Feraset ve basiret sahibi kimse cehalete karşı ilimle gaflete karşı da tevbe ve zikirle mücadele eder.
- O bilir ki sıradanlaşıp, donuklaşmak, yok olmanın diğer adıdır.
- O bilir ki “su akarsa temiz olur, durulursa bozulur.“
Rabbim bizleri her türlü manevi kirlerden muhafaza etsin.
Konu bir sonraki yazımızda devam edecektir inşallah. Hareket bizden Tevfik Allah (c.c)’tandır.
Elhamdulillahi Rabbi alemin.