sohbetlerözlü sözleryazarlarmakalelervideolartefsir derslerikavram derslerimedaricus salikin

GÜNÜN AYET VE HADİSİ

GÜNÜN AYET VE HADİSİ
A+
A-

قُلْنَا اهْبِطُوا مِنْهَا جَمٖيعاًۚ فَاِمَّا يَأْتِيَنَّكُمْ مِنّٖي هُدًى فَمَنْ تَبِعَ هُدَايَ فَلَا خَوْفٌ عَلَيْهِمْ وَلَا هُمْ يَحْزَنُونَ

Onlara şöyle dedik: “Oradan hepiniz inin! Benden size muhakkak bir rehber gelecektir.” Kim benim gönderdiğim rehbere uyarsa artık onlara ne korku vardır ne de üzüleceklerdir.

(Bakara Suresi 38. Ayet)

GÜNÜN HADİSİ

105.-……. Bize Şu’be tahdîs etti ki, Amr ibn Murre şöyle de­miştir: Ben Murre el-Hemdânî’den hadîs tahdîs ederken işittim. Ebû Mûsâ el-Eş’arî(R) şöyle demiştir: “Âişe’nin, ümmetimin kadınları­na karşı üstünlüğü, tirid yemeğinin diğer yemeklere karşı üstünlüğü gibidir. Erkeklerden bir çokluk (fazilette) kemâle erdi. Kadınlardan ise İmrân kızı Meryem ile Fir’avn’ın kadını Âsiye’den başkası kemâ­le ermedi”.

İbn Vehb dedi ki: Bana Yûnus haber verdi: İbn Şihâb şöyle de­miştir: Bana Saîd ibnu’l-Müseyyeb tahdîs etti ki, Ebû Hureyre (R) şöyle demiştir: Ben Rasûlullah(S)’tan işittim, şöyle buyuruyordu: “Ku-reyş kadınları deveye binen Arab kadınlarının hayırlısıdır. Onlar, ka­dınların çocuğa en şefkatlisi, elindeki zevcinin malını korumak husu­sunda kocaya en riâyeîlisidir”.

(Bu hadîsin râvîsi Saîd ibnu’l-Müseyyeb dedi ki:) Bu riva­yetin ardından Ebû Hureyre: “İmrân kızı Meryem asla deveye binme­di” der idi.

Bu hadîsi ez-Zuhrî’den rivayet etmekte Yûnus el-Eylî’ye, ez-Zuhrî’nin kardeşinin oğlu Muhammed ibn Abdillah ile İshâk el-Kelbî mutâbaat etmişlerdir.

49- Yüce Allah’ın Şu Kavli Babı:

“Ey kitâb ehli olanlar, dîniniz hususunda haddi aşmayın. Allah’a karşı hakk olandan başkasını söylemeyin. Meryem oğlu Mesîh îsâ yalnız Allah’ın Rasûlü ve kelimesidir ki, onu Meryem ‘e bırakmıştır. O,Allah tarafından yaratılan bir Rüfatur. Artık Allah’a ve rusûllerine inanın da (Allah) üçtür demeyin. Kendiniz için hayırlı olmak üzere bundan vazgeçin. Allah, ancak bir tek tanrıdır. O herhangi bir çocuğu bulunmaktan münezzehtir. Göklerde ne var, yerde ne varsa hepsi O ‘nundur. Hakîkî vekîl olmak bakımından da bizzat Allah yeter. Ne Mesîh, ne en yakın melekler Allah’ın kulu olmaktan asla çekinmezler. Kim O ‘na kulluktan

çekinir ve kibirlenmek isterse (düşünsün ki Allah) onların hepsini huzurunda toplayacaktır” (en-Nisâ: m-m).

Ebû Ubeyd: “Kelimetuhû”, (baba ve nutfe vâsıtası olmaksızın) ol deyince olmasıdır, demiştir. Başkaları

da “Ruhun minhu”, “Ona hayât verdi de bir rûh yaptı” demektir, dediler. “İlâhlar üçtür” demeyin ”

(KİTABU’L ENBİYA – BUHARİ – 105. HADİS)

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.