GÜNÜN AYET VE HADİSİ
GÜNÜN AYETİ
وَمَا كَانَ لِنَبِيٍّ اَنْ يَغُلَّؕ وَمَنْ يَغْلُلْ يَأْتِ بِمَا غَلَّ يَوْمَ الْقِيٰمَةِۚ ثُمَّ تُوَفّٰى كُلُّ نَفْسٍ مَا كَسَبَتْ وَهُمْ لَا يُظْلَمُونَ
“Hiçbir peygamber savaşanların hakkını zimmetine geçirmez. Kim böyle bir haksızlık yaparsa kıyamet günü, zimmetine geçirdiğini yüklenmiş olarak gelir; sonra herkese kazanmış olduğunun karşılığı, kimse haksızlığa uğratılmaksızın tastamam ödenir.”
(ALİ-İMRAN 161.AYET)
GÜNÜN HADİSİ
38-…Kays ibn Ubâd şöyle demiştir: Ben Medine Mescidi içinde oturuyordum. Derken yüzü üzerinde huşu’ eseri bulunan bir adam içeriye girdi. Orada bulunanlar:
— İşte bu, cennet ehlinden bir kimsedir, dediler.
O zât, içlerinde uzatma yapmadan hafifçe iki rek’at namaz kıldı. Sonra dışarıya çıktı. Ben de onun arkasından gittim ve kendisine:
— Sen mescide girdiğin zaman, oradaki insanlar senin hakkında: İşte bu, cennet ehlinden bir kimsedir dediler, dedim.
O zât şöyle dedi:
— Vallâhî hiçbir kimseye bilemeyeceği şeyi söylemesi lâyık olmaz. Bu söz niçin söylendi, ben sana söyleyeceğim: Ben Peygamber zamanında bir rüya gördüm ve bunu Peygamber’e anlattım. Şöyle ki: Rüyamda ben kendimi bir bahçe içinde gördüm. -Abdullah ibn Selâm, o bahçenin genişliğini, yeşilliğini zikretti. Ve o bahçenin ortasında demirden bir direk vardı. Bu direğin alt tarafı yerde, yukarısı gökte idi. Yukarısında da tutunacak bir kulp, bir çember vardı. Bana: Haydi bu direğe çık! denildi. Ben: Muktedir olamam, dedim. Bunun üzerine yanıma bir hizmetçi geldi. Ve arkamdan elbisemi tutup yukarı kaldırdı. Bu suretle ben direğin ta tepesinde oluncaya kadar yükseldim ve kulpu yakaladım. Bana: Halkayı iyi tut, bırakma! diye tenbîh edildi. Bu sırada ben o halka elimde olarak uyandım. Akabinde ben bu rüyamı Peygamber’e naklettim. Peygamber (ta’bîr ederek): “Gördüğün bu bahçe islâm Dini’dir. O direk de İslâm Dini’nin direği (olan tevhîd)dir. O kulp da çok sağlam olan (îmân kulpu Urve-tu’l-vuska)- “Sen ölünceye kadar İslâm Dîni üzere yaşayacaksın” buyurdu.”
KİTABU MENAKIBİ’L-ENSAR (Ensâr’ın Menkıbeleri Kitabı) -BUHARİ –38. HADİS
Yorumlar