sohbetlerözlü sözleryazarlarmakalelervideolartefsir derslerikavram derslerimedaricus salikin

Hayrun Nisa Yazdı Cennet ve Bedeli

30.11.2017
702
A+
A-

CENNET VE BEDELİ

Hamd Sena ve Yücelik Alemlerin Rabbi  ve tüm noksan sıfatlardan münezzeh  olan  Allah azze ve celle’ye  aittir.Salat ve selam Hz Muhammed (sav) aline ,ashabına ve ve tüm müminlerin üzerine olsun inşallah.

 

Allah cc yaratmış olduğu arzda insanoğluna yol gösterici olması sebebiyle bir kılavuz olan kitabı yani Kur’an-ı indirmiştir ki onunla insanlığa ilahi rızaya giden yolu açıklamış tabi olmayanları bekleyen cezayı ve tabi olanların ise mükafatını  bildirmiştir.

“Rabblerinin çağrısına olumlu cevap verenlere karşılıkların en güzeli verilir. O’nun çağrısına olumlu karşılık vermeyenlere gelince, eğer dünyada bulunan her şey, bir kat fazlası ile ellerinde olsa, bütün bunları kurtuluş fidyesi olarak verirlerdi. Böylelerini kötü bir hesaplaşma işlemi bekliyor, varacakları yer cehennemdir; orası ne fena bir barınaktır!” (Rad 18)

Mükafatı isteyen kişi ayettende anlaşılacağı üzere Rabbinin çağrısına olumlu cevap vermek zorundadır. Allaha ait bir mülkte Allahın verdikleriyle hayatını devam ettiren insanlar Rahmanın mülkünde tabiri  caizse bir misafir olduklarını unutmamalı ve Mülk sahibinin kurallarına riayet edip edepsizlikten kaçınmalıdir ki hesap günü korkudan ve hüzünden uzak olabilsin.

Dedik ki; “Hepiniz oradan aşağı inin. Tarafımdan size bir yol gösterici geldiğinde kim benim hidayetime uyarsa onlar için korku yoktur ve onlar artık hiç üzülmezler.” (Bakara 38)

Allah c.c razı olduğu kullar için hazırladığı nimetlerden bahseden bir ayeti kerimede şöyle buyurmaktadır. “Yaptıklarına karşılık olarak, onlar için nice sevindirici ve göz kamaştırıcı nimetlerin saklı olduğunu hiç kimse bilmez.”(secde 17)

Cennete öyle nimetler vardırki onları daha önce hiçbir göz görmemiş , hiçbir kulak işitmemiş ve hiçbir beşerin aklından geçmemiştir.

“KİM CEHENNEMDEN UZAKLAŞTIRILIP CENNETE KONURSA O ,GERÇEKTEN KURTULUŞA ERMİŞTİR.” (ALİ İMRAN  185)

öyle bir kurtuluştur ki ebediyen sıkıntı, hüzün, korku ve daha sayamayacağımız insanoğlunu dünyada endişelendiren her ne olursa olsun Allah c.c’ın cennet ehli kişiyi bunlardan garanti altına almasıdır. İşte Rabbine gereği gibi kulluk yapmanın ve onu razı etmenin mükafatı budur.

“Allah da onları o günün kötülüğünden korur, yüzlerine parlaklık ve gönüllerine sevinç sunar.

Sabretmelerinin karşılığında kendilerini cennetle ve ipekli elbiselerle ödüllendirir.

 Koltuklara kurulurlar. Orada ne yakıcı güneş, ne de dondurucu soğuk görürler.

Ağaçların gölgeleyici saçakları başlarına yakın alçaklıkta ve meyvalarının devşirilmesi son derece kolay olur.

Onlara gümüş tabaklarla ve saydam kadehlerle servis yapılır.

 Bu gümüşten saydam kadehlerin büyüklükleri ihtiyaçlarına göre belirlenmiştir.

 Onlara orada taslar içinde zencefil karışımlı içecekler sunulur.

Bu “selsebil ” adı verilen bir cennet pınarıdır.” (İnsan 11-18)

Ebu Hureyre( ra) şöyle demiştir. “Muhammed(sav) e kuranı indiren Allah’a yemin ederim ki cennet ehli dünyada iken ihtiyarlamalarının aksine cennette  günden güne güzelleşirler.”

Hukema’dan biri şöyle demiştir:

“sevap kazanma imkanı varken dünyaya meyletmek cahilliktir. Ahirette sevap kazandıracağını bile bile amel etme gayreti içinde olmamak acizliktir. Cennetteki rahatlığı sadece dünyadayken rahatını terk edenler yakalayabilir. Oranın zenginliğini de ancak dünyanın zenginliğinden vaz geçip az ile yetinmeyi bilenler elde edebilirler.”

İbrahim b.Edhem hakkında şu olay anlatılmıştır:

Bir keresinde o hamama girmek istemiş,hamamın sahibi ona engel olmuş ve buraya ücretsiz giremezsin demişti. Bunun üzerine İbrahim b. Edhem ağlamaya başlayıp şöyle demiş: “Allahım ! şeytanların evine bile ücret ödemeden giremediğime göre peygamberlerin ve sıddıkların evine (cennete) bedel ödemeden nasıl girebilirim.”

Ebu Hazim’in şöyle dediği rivayet edilmiştir:

“Şayet cennete girmek için bir kimsenin dünyada sevdiği şeylerin tamamını terk etmesi gerekseydi, cennete girmenin yanında bu basit kalırdı. Cehennemden kurtulmak için de dünyada hoşlanmadığı şeylerin tamamına katlanmak zorunda kalsaydı bu da cehennemden kurtulmanın yanında basit kalırdı.

Hal böyle iken  nasıl olurda kişi isteklerinin binde birinden bile vazgeçmeksizin cenneti kazanacağını umar. Yine nasıl olur da kişi hoşlanmadığı şeylerin binde birine bile katlanmaksızın cehennemden kurtulacağını düşünür.”

Her şeyin bir bedeli vardır  ve o şeye bedel biçmek sahibinin hakkıdır. Cennetin sahibi Allah c.c tır , onun bedelini ve oraya girmeye hak sahibi olacak olanların vasıflarını belirleme yetkisi onundur. Bu sebeple kimse bu yetki haşa sanki kendisine aitmiş gibi cennete bedel belirlemeye kalkamaz. Kıl beşi kurtar başı , iman ettim de yeterli başka bişey yapmasanda olur vb. Cümlelerle insanlara kandırmaya çalışanlar cennetin sahibinin Allah olduğunu unutmamalıdırlar. Kişi de kitabını iyi tanımalı ve cennetin asıl bedelini sahibinden öğrenmelidir. Zira o gönderdiği kitapta insanlığa bunu bildirmiştir.

“Allah mü’minlerin mallarını ve canlarını karşılığında kendilerine cenneti vermek üzere satın aldı. Onlar Allah yolunda savaşırlar, bu yolda kimi zaman öldürürler ve kimi zaman da öldürülürler. Bu Allah’ın üzerine borç aldığı ve hem Tevrat’ta, hem İncil’de, hem de Kur’an’da yer verdiği bir sözdür. Allah’dan daha çok sözünde duran kim olabilir ki? O halde yaptığınız bu alışverişe sevininiz. İşte büyük kurtuluş, büyük başarı budur.” (Tevbe 111)

Ve yine aynı şekilde o nimet yurdundan ve içerisindeki bütün güzelliklerden kimlerin mahrum kalacağını da bildirmiştir.

“Kim Allah’a ortak koşarsa Allah ona cenneti kesinlikle haram etmiştir, onun varacağı yer cehennemdir, zalimlerin hiçbir yardım edeni yoktur. ” (Maide 72)

Ayeti Kerimeden anlaşılan Allahı c.c isim sıfat ve yetkilerinde birlemedikçe ona ait vasıfları başka varlıklara isnat eden kişi için cennet hayalden öteye geçmeyecek olan bir yerdir. Allahı cc hakkıyla birlemedikçe onu tek İlah ve Rab olarak kabul etmedikçe kişi bu isteğine ulaşamaz. Yani CENNET ehli olabilmenin şartı  TEVHİD ehli olmaktır…

Rabbim bizlere Tevhidi anlamayı ve yaşamayı  şirkin her çeşidinden de bir ömür uzak kalmayı nasip etsin İNŞALLAH. Amin..

Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.