MÜCADELENİN BAŞLAMASI İÇİN TEORİDEN PRATİĞE GEÇMEK
BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM
Hamd kendisinden başka ilah olmayan, mutlak manada tek güç ve kudret sahibi olan Allah(Celle Celaluhu)’a mahsustur. Salat ve selam tüm peygamberlerin ve onları takip eden tabilerinin üzerine olsun.
لِيُحِقَّ الْحَقَّ وَيُبْطِلَ الْبَاطِلَ وَلَوْ كَرِهَ الْمُجْرِمُونَۚ
Bunlar,) günahkârlar istemese de hakkı gerçekleştirmek ve bâtılı ortadan kaldırmak içindi. (Enfal 8)
Bir insanlık toplumunda hakkın ; nazariyyede kalan mücerret açıklamalarla başarıya kavuşması, batılın da iptal olması mümkün değildir. “Hak bu, batıl da şu” gibi görünüşte kalan bir inançla da bu iş gerçekleşmez.
Batıl’ın iktidarı yıkılıp hakkın iktidarı kurulmadıkça; hakkın zafere kavuşup insanların hayatına girmesine, batılın da iptal olup insanlık hayatından çıkmasına imkan yoktur.
Bu işin gerçekleşmesi; hak ordusunun galip gelip zafer kazanmasına , batıl ordusunun da yenilgiye uğrayıp dağılmasına bağlıdır.
Bu din , bilgi ve tartışmaya yarayan mücerret bir nazarye veya mücerret bozuk bir itikat değil ,pratiği olan bir hareket metodudur.
Bunlar,) günahkârlar istemese de hakkı gerçekleştirmek ve bâtılı ortadan kaldırmak içindi.(enfal 8)
Bu , yüce Allahın bir işaretidir. Davetçilerin bu büyük hakikati anlaması içindir. Bu hak ki ,ifadesini yüce Allahın ilahlık, egemenlik, tedbir ve takdir konusunda birlenmesinde bulmaktadır. Yüce Allahın, semasıyla ,dünyasıyla, eşyasıyla ve canlılarıyla tüm kainatın mağdur olması konusundaki takdiri ile…
Ortağı olmayan takdiriyle …
Her şey bu biricik ilahlığın ve bu biricik egemenliğin mahkumdur . Bu takdirin hiçbir ortağı yoktur. Ona soru soracak kimsede yoktur.
Yeryüzünü tümüyle kaplayan, soylu ve köklü hakkın üzerini perdeleyen ve yeryüzünde Allahın kullarının hayatında dilediğince tasarruf eden, yaşamın ve canlıların hakkında keyfice hareket eden sahte ve boysuz batıla gelince…
İşte hakkın amacı, insanlığı bu batıldan kurtarmaktır.
Bundan dolayı hak , ilahlık ve hakimiyet hakkını gasp eden tağutları uzaklaştırıp yeryüzüne bir tek Allahın ilahlık ve hakimiyetini yerleştirmekle insanın özgürlüğünü ilan ediyor.
Bu özelliği taşıyan İslam’ın kuvvet ve hareket sahibi olması zorunludur .
Başlangıç yapıp vurması zorunludur . Çünkü İslam, ebediyen gizlenip kalamaz.
Onu alamet türü ibadetlerden ve bireyler arası ahlaki davranışlardan ibaret Sayan kimselerin gönlünde mücerret bir inanç olarak kalamaz .
Bir kere İslam , yeni bir hayat görünüşünü, yeni bir sistemi ve yeni bir toplumu ortaya koymak için harekete atılmak zorundadır. Hayatın içinde var olmak zorundadır. Maddi engelleri yıkmak zorundadır. İslam’ın özellikle müslümanların hayatında, daha sonra da insanlığın hayatında uygulanmasını önleyen güçleri yıkmak zorundadır. Çünkü İslam, insanlığın pratik hayatında uygulanmak için Allah katından gelmiştir.
İslam , ruhun derinliklerinde kök salan bir aki dedir. Bu akide, mutlak tevhit ile şirkin arasında bir Furkandır; ayırıcıdır. Ruh ve şuurda , ahlak ve davranışta, ibadet ve ubudiyette olanca dallari ile kök salmış mutlak tevhit ile Allah’tan başka kişilerin, zevk ve ölçülerin, yönetimlerin, gelenek ve göreneklerin uşaklığını gönüllere koyan çirkin tüm biçimleri arasında bir farkdır.
Öyleyse zafer akide‘nin olmalıdır . Akide nin sahipleri, batılla savaşmak ve bu savaşın içine girmek zorundadırlar. Görünürdeki maddi ölçülerin düzeyine gelmek için beklemeden mücadele etmek zorundadırlar.
Çünkü müminlerin , Terazi kefesine ağırlaştıracak başka bir güçleri vardır. Sonra bu akide, dille söylenen bir lakırdıdan ibaret değildir. O, gerçekleşen bir pratiktir. Açıklamanın pratikteki halidir.
Nice az sayıda bir birlik Allah’ın izniyle çok sayıdaki birliği yenmiştir. Allah sabredenlerle beraberdir, dediler. ( bakara 249)
İşte bedir olayı …
Hak ve batının ayrıldığı gün …
Hakk’ın yerini bulup, batılın iptal olduğu gün…
Bu Furkan’ın zaruretini, bugün iyice anlıyoruz. İslami kavramların kendilerine Müslüman adını takan kimselerin gönlünde bir karmaşaya dönüştüğü günümüzde de Furkan olmalıdır. Öyle ki bugün bu karmaşa, insanları bu dine davet eden bazı kimselerin kavramlarına bile bulaşmamıştır.
Rabbim mücadelelerimizi ihlaslı bereketli ve hayırlı eylesin.
والحمد لله رب العالمين