SEYYİD KUTUB’UN BAKIŞ AÇISIYLA AL-İ İMRAN SURESİ 33. VE 34. AYETLER ARASI
BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM
Hamd kendisinden başka ilah olmayan, mutlak manada tek güç ve kudret sahibi olan Allah’a mahsustur. Salat ve selam tüm peygamberlerin ve onları takip eden tabilerinin üzerine olsun.
33- Allah Adem’i, Nuh’u, İbrahim ailesini ve İmran ailesini seçerek alemlere üstün kıldı.
34- Bunlar birbirinden türemiş tek bir kuşaktır. Hiç şüphesiz Allah işiten ve bilendir.
Ayetlerde Adem ve Nuh birer kişi olarak anılırken, İbrahim ve İmran; ailesi diye iki aile olarak ifade edilmiştir. Bu, Adem’in de Nuh’un da tek başlarına bu ilâhı seçmeye mazhar olduklarına işaret etmektedir. İbrahim ve İmran ise, hem kendi hem de aileleri ile birlikte bu nimete mazhar olmuşlardı. Bakara sûresinde belirtilip kurala bağlı olarak İbrahim’in evindeki peygamberlik ‘ve bereket veraseti kan bağına dayalı bir veraset değildi. Bu ancak, inanç verasetiydi. Ve İbrahim’in -“Rabbi O’nu bir dizi sözlerle denemişti”.
“Hani Rabbi İbrahim’i birtakım emirler ile denemiş O da onları yerine getirmişti. Bunun üzerine Allah; `Seni insanlara önder yapacağım’ demişti. İbrahim; `Soyumdan da’ deyince, Allah; `Zalimler bu taahhüdümün kapsamına asla giremezler’ buyurdu” (Bakara suresi; 124)
Birtakım rivayetler İmran’ın İbrahim’in ailesinden olduğunu belirtmektedir. O haldè İmran ailesinin burada özellikle söz konusu edilmesi özel bir durumdan kaynaklanmış olabilir. Bu özel husus da Meryem ve İsa (selâm üzerlerine olsun) kıssasının sunulmuş olmasıdır. Aynı şekilde bu ayetlerde İbrahim ailesinden, ne Musa’nın ne de Yakub’un -ki Yakub İsrailoğullarındandır- İmran ailesinin anıldığı gibi anılmaması hususunu düşündüğümüzde ayetlerin burada Meryem oğlu İsa ve İbrahim -gelecek konuda ondan söz edeceğiz- ile ilgili tartışmaları ele aldığım, burada Musa’yı ya da Yakub’u söz konusu etmenin yeri olmadığını anlıyoruz.
- MERYEM’İN DOĞUŞU
Peygamber seçilen kulların bildirilmesi ile yapılan girişten sonra ayetler doğrudan İmran ailesi ve Meryem’in doğumuna geçmektedir.